Katalog

10 6 Mayıs 2011 Cuma 357 Cumhuriyet’in87yıllıköyküsü... Cumhuriyet’in kurucusu Yunus Nadi, Milli Mücadele’ye katılmak amacıyla 2 Nisan 1920’de İstanbul’dan “bir gün İstanbul’a zaferle dönme” inancıyla ayrılıyordu. Bu inancında başarılı olan Yunus Nadi, 7 Mayıs 1924’te yayımlanan Cumhuriyet’in ilk sayısında okurlara şöyle sesleniyordu: “İstanbul’dan okurlarıma Yeni Gün’ü değil, Cumhuriyet’i sunuyorum. Demek ki arada büyük devrimler meydana gelmiştir. İtiraf etmeye mecburum ki bu devrimlerin büyüklüğü ve yüceliğini kendim bile şimdi daha iyi anlamış ve daha çok hayrete düşmüş durumdayım...” Nadi’nin gazeteciliği Yeni Gün’den çok öncesine dayanır. Nadi, 1900’de Malumat gazetesinde mesleğe başlar. Bir yıl sonra 2. Abdulhamit’e karşı “gizli bir derneğe girmekle” suçlanarak Midilli Kalesi’nde 3 yıl hapse mahkum edilir. 2. Meşrutiyet’in ilanıyla İstanbul’a gelen Yunus Nadi, İkdam ve Tasviri Efkar gazetelerinde yazar. Milli Mücadele’ye destek vermek amacıyla 23 Nisan 1920’de Ankara’ya gelir, Meclis’e milletvekili olarak girer, aynı zamanda “Anadolu’da Yeni Gün” adıyla gazete çıkarır. Sakarya Savaşı sırasında gazetenin merkezi Kayseri’ye taşınır. Ve Cumhuriyet... Mücadelenin cephede kazanılmasının ardından Atatürk’ün devrimleri savunacak bir yayın organı düşüncesi Yunus Nadi’nin “İstanbul’a zaferle dönme” düşüncesiyle çakışır. Adını Atatürk’ün koyduğu Cumhuriyet, Cumhuriyetin ilanından 7 ay sonra, 7 Mayıs 1924’te ilk sayısını çıkarır, Anadolu’da Yeni Gün ise dört gün sonra yayınını sona erdirir. “İttihat ve Terakki Fırkası”nın eski genel merkezi gazeteye tahsis edilir. ‘Demokrasinin savunucusu’ Yunus Nadi Cumhuriyet’in ilk sayısında kaleme aldığı yazıda, gazetemizin değişmeyen misyonnu şu ifadelerle vurguluyor: “Cumhuriyetin siyasi programı isminden belli olduğu gibi, onu yayınlayanların siyasi hayatı da bellidir. Cumhuriyet, Tür kiye’de büyük kavgalarla elde edilmiş tarihi bir sonuçtur. Biz elde edilen bu amaç uğrunda fiilen çalışmış insanlarız. Memlekette bu muzaffer ve galip fikrin çok kuvvetli tarafları vardır. Cumhuriyet memlekete mal olmuş bir fikirdir. Biz onun temsilcisi ve koruyucusuyuz. Bu temel düşünce göz önünde tutulduktan sonra kesin olarak söyleriz ki gazetemiz ne hükümet gazetesi ne de parti gazetesidir. Cumhuriyet sadece Cumhuriyetin, bilimsel ve yaygın ifadesiyle demokrasinin savunucusudur. Cumhuriyet ve demokrasi fikir ve esaslarını yıkan ve yıkmaya çalışan her kuvvetle mücadele edecektir. Memlekette her anlamı ile gerçek bir demokrasi kurulması için gazetemiz bütün varlığı ile çalışacaktır. Memlekette halkın halk tarafından halk için idaresi bizim idealimizdir. Ve biz yalnız bu idealin esiriyiz. Başka bir kuvvetin değil.” Cumhuriyet, devrimlerin gerçekleştirilmesinde ve devrimlere direnenler karşısında hep Mustafa Kemal Atatürk’ün yanında yer alır.