03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

‘Bakma geriye...’ “Benim acım daha eski!..” demişti Celan sevgilisi Bachmann’a, genç kadın kendisine yakınınca “Neden sen de bir gün benim hâlimi sormuyorsun?” diye. Her engeli aşamıyor işte aşk, aşk bile. Belki de ille de aşk? Bizden öncekilerle de kuşatılmışken hayat. Bazense dehşetli bir yanlış anlaşılma, bir yanılgıdır birliktelikler. Ne Celan’la ne de ünlü romancı Max Frisch’le uzun sürer Bachmann’ın ilişkileri. Acı ve kederle biter. Sanki bu yüzden oldukça otobiyografik Bachmann’in eserleri? Yaşamı kendisini gerçekleştiren bir kehanet sanki. Henüz kırk yedi yaşındayken evinde geçirdiği bir kazada hayatını kaybeder, 1973’te. Birçok ödüle layık görülen şair şiirlerinin yanı sıra roman, öykü ve oyunlar da kaleme almıştır. Hayatı ve yaşadıklarıyla kadın hareketinde önemli bir yer tutmuş, özellikle savaşla acıları, onların tarihsel sorumluluğunu boyutlu ve teslim alıcı bir ustalıkla anlatabilmiştir. Ingeborg Bachmann INGEBORG BACHMANN/ ŞİİRLER/ ÇEVİREN: DANYAL NACARLI HER GÜN Savaş ilan edilmiyor artık sürdürülüyor sadece. O misli görülmemişse artık gerçek olmuş. Kahramanlar çatışmalara katılmıyor. İradesi, omurgası olmayan sürülüyor ateş hatlarına. Günün üniforması şimdi sabır, ödülüyse, o ucuz yıldızı kalbin üstünde duran umudun. Takarlar onu kesilmişse nihayet en son hamle bile susmuşsa aralıksız ateş, kalmamışsa ortada bir düşman ve kaplayınca her karış gökyüzünü gölgesi ebedi zırhın. Takarlar onu bayraktan firarlara dostluğa yüreklilik gösterebilene kepaze sırları verip itaatsizlik edene ne varsa dünyada bir emir diye. AĞIR YÜK Yüklemişler yazın ağır yükünü çoktan, limanda güneş gemisi hazır, ardın sıra dalarken çığlığıyla martı, yüklemişler yazın ağır yükünü çoktan Limanda güneş gemisi hazır, ve dudaklarında pruva heykelinin, beliriyor duvaksız gülüşü ölmüşlerin. Limanda güneş gemisi hazır. Ardın sıra dalarken çığlığıyla martı varıyor batıdan emir: “dal!” diye ama ışıkta boğuluyorsun göz göre göre ardın sıra dalarken çığlığıyla martı. MÜHLET VERİLMİŞ ZAMAN Zor günler dayandı kapıya. İptaline kadar mühlet verilmiş zaman beliriyor artık ufukta. Giy yavaş yavaş çarıklarını, kov gitsin köpekleri bataklık çiftliklerine geri. Soğudu işte rüzgârda balıkların bağırsakları. Sersefil yanıyor çırası acı baklanın. Bakışınsa seçiyor sislerin arasından: iptaline kadar mühlet verilmiş zaman beliriyor artık ufukta. Karşıda kuma batıyor sevgilin dalgalanan saçlarına dolaşıyor adam sözünü keserken durmadan susmasını da buyuruyor adam çok kırılgan ve ölümcül buluyor onu bir de vedalara meyilli ardından her sarılmanın. Bakma geriye. Giy çarıklarını. Geldikleri yere sal her köpeği Fırlat balıkları denize. Söndür acı baklayı. n 22 6 Nisan 2017 KItap
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle