Katalog

VİTRİNDEKİLER Osmanlı Devlet Düzeni/ Necdet Öztürk/ Yitik Hazine Yayınları/ 262 s. Osmanlı Devleti’nin kuruluş yıllarında devlet teşkilatının nasıl oluşturulduğunu, ordunun, hukuk sisteminin, adaletin, düzenin nasıl kurulduğunu, fethedilen bölgelerde halkın gönlünün nasıl kazanıldığını anlatan çalışma, doğrudan dönemin birinci el kaynaklarını esas alarak Necdet Öztürk’ün akıcı üslubuyla okuruna yeni okumalar vaat ediyor. Osmanlı Devleti’nin döneminde sözü geçen bir ülke olma yolunda katettiği mesafeyi merak edenler ve devlet düzeninin hangi esaslar üzerinde yükseltildiğini öğrenmek isteyenlerin ilgisini çekecek bir kitap Öztürk’ün kaleminden çıkan. Tarihimizdeki Garip Olaylar/ Sabri Kaliç/ Maya Kitap/ 192 s. Tarih kavramına farklı bir açıdan yaklaşan Sabri Kaliç’in son çalışması “Tarihimizdeki Garip Olaylar”, geçmişin ilgi çekici yanlarını bir araya getiriyor. Okuyucunun tarihe bakışını değiştirmeyi amaçlayan kitapta, şimdiye kadar hiçbir yerde rastlanılmayan birçok ilginç ve önemli tarihi olayı akıcı bir dille anlatılıyor. Kitaptan ilgi çekecek birkaç başlık şöyle: “Neden hiçbir Osmanlı padişahı hacca gitmedi?, II. Abdülhamit, neden Mohikanları İstanbul’a getirmeye çalıştı?, Yavuz Sultan Selim neden sakal bırakmazdı?, Hangi vezirin kesik başıyla futbol oynandı? Kösem Sultan’ı 4. Murat’tan isteyen meczup kimdi? Piraye Kalbimin Kızıl Saçlı Bacısı/ Tuna Serim/ Nokta Kitap/ 376 s. “Birbirlerini çok seven, ama kavuşamayan, aşkları karşılıklı yazdıkları mektuplarla süren, sonu ayrılıkla biten bir yaşam. Bir yanda hayatının en büyük aşkına tutulmuş bir kadın, öte yanda polislerle, tuzaklarla ve kadınlarla çevrilmiş bir erkek. Onlar şiiri paylaştılar, bir büyük aşkı, acıları, hasretleri, umutları Nâzım hiçbir kadına Piraye kadar güvenmedi, ona duyduğu sevgiyi başka bir kadında bulamadı. Şiirlere ve mektuplara döktüğü aşkı, sevginin başyapıtı oldu.” Nâzım ve Piraye aşkının ilk kez yazılan bu romanı, efsane haline gelmiş iki insanın umutsuz aşklarını, kıskançlıklarını, 194050 ve 60lı yılların Türkiyesi’ni anlatıyor. Türkiye Deniz Canlıları Rehberi/ Mert Gökalp/ İnkılâp Kitabevi/ 328 s. Türkiye denizlerimizde yaşayan balıklar, knidliler, yumuşakçalar ve kabuklular sınıfına ait yaklaşık iki yüz seksen sualtı canlısının anlatıldığı bu kitapta deniz canlılarının bilimsel adlarını, davranış şekillerini, fiziksel ve tanımsal özelliklerini, üreme bilgilerini, beslenme alışkanlıklarını, adlarının Türkçe dahil dört farklı dildeki karşılıklarını, yayılımlarını, habitatlarını ve bu bilgilere ek olarak pek çok ilginç ayrıntıyı bulacak meraklılar. Türkiye denizlerindeki sadece balıkların değil, deniz anemonları, mercanlar, denizanaları, deniztavşanları, karidesler ve yengeçler gibi canlılar ve bu canlıların hayatlarına dair doyurucu bilgilere ulaşılabilecek bir kitap “Türkiye SAYFA 26 ? 31 MAYIS 2012 Deniz Canlıları”. Rehber, tamamı ülke sularında çekilmiş fotoğraflarıyla da vazgeçilmez bir görsel rehber aynı zamanda. Yapay Maymun/ Timothy Taylor/ Çev.: Aylin Muhaddisoğlu/ Alfa Yayınları/ 302 s. “Doğuştan gelen yetersizliklerimize rağmen biz insanlar nasıl en üste çıktık ve insanları eşsiz yapan nedir ve bunun geleceğimiz için anlamı nedir?” sorusundan hareketle yola çıkıyor bu kitabında yazar. İnsan iskeletleri ve insan yapımı ürünlerin ana buluşlarıyla ilgili canlı tartışmaları, Darwin’in evrim teorisinin yeniden incelenmesiyle bir araya getiren bu kitabında Timothy Taylor, okuyucuları, varlığın kendisiyle ilgili esas soruya cevap vermeye başlatacağı ilgi çekici ve merak uyandıran bir yolculuğa çıkarıyor. İktisadın Kayıp Felsefesi/ A. Dinç Alada/ Bağlam Yayıncılık/ 336 s. “İktisadın Kayıp Felsefesi”nde iktisatta felsefi tavır almanın, iktisat okuryazarı olmanın arka planına eğilen A. Dinç Alada, etik felsefe, epistemoloji ve ontolojinin kapsamını iktisat düşüncesinde inceleyerek özgün fikirler geliştiriyor. İktisadi düşünce tarihi alanındaki birikimini, felsefeleri canlandırmak için yeniden gözden geçiren yazar, öncü iktisat düşünürleri ile neoliberalizmin akıl yürütüşünü karşı karşıya getirerek yeni soruların sorulmasına katkıda bulunuyor. Ayrıca, İdris Küçükömer ile Adam Smith ilişkilendirmesi üzerine yazdıkları ve yarattığı tartışma ile okuyucuyu Türkiye’de iktisat düşüncesinin sorun alanına bir çırpıda taşıyor. Hayat Yollarında/ Ekrem Güvendiren/ Som Kitap/ 240 s. “Kimileri diyebilir ki, çağımız görsel iletişim çağı, kim okur bir diplomatın anılarını! Bir yanıyla gerçeği ifade etse de, bu sözün tümüyle doğru olduğunu söylemek bana göre toplumumuza ve kalemleriyle bize rehberlik eden değerli yazarlarımıza haksızlık olacaktır. Söz uçar, yazı kalır demiş atalarımız... Ben de yaşadığım onca deneyimin sözle uçup gitmesine razı olamadım. Onları yazının kalıcılığına, yani onun güvenli kollarına teslim ediyorum... Bundan sonrası siz değerli okurların takdirine kalmış...” Londra’dan Prag’a, Washington’dan TelAviv’e uzanan diplomatik yolculuğun anılarını bu kitapta toplayan Ekrem Güvendiren, derin bir birikimi yansıtıyor okuyucularına. Hoşgör Köftecisi/ Orhan Veli/ Yapı Kredi Yayınları/ 58 s. Orhan Veli’nin hikâyeleri, 1947–50 yılları arasında “Tanin” gazetesi ile “Seçilmiş Hikâyeler” ve “Yaprak” dergilerinde yazarın sağlığında, William Saroyan’dan serbest olarak çevirdiği hikâyesi ise ölümünden sonra “Vatan” gazetesinde yayımlanır. “Hoşgör Köftecisi” ile ise bu hikâyeler ilk kez ayrı bir kitapta toplanmış ve kitaba yazarın edebiyat hakkındaki küçük ama ilginç bir konuşması da eklenmiş. “Hoşgör Köftecisi” şiirin önce gelen isimlerinden Orhan Veli’nin bambaşka bir yönünü gözler önüne seriyor. Bir Dersim Hikâyesi/ Kolektif/ Yayına Hazırlayan: Murathan Mungan/ Metis Yayınları/ 192 s. “Kendisi farkında olsun ya da olmasın bu ülkede herkesin bir Dersim hikâyesi vardır. İlle de içinde olmaları gerekmez. Bazen bir ucunun kendisine değdiğini bile bilmeden yaşayıp gitmişlerdir. Ben de bu kitap için yazarlardan bunu istedim: Bir Dersim hikâyesi anlatmalarını...” diyor Murathan Mungan kitabın önsözünde. Türkçe edebiyatın önde gelen isimlerinden yirmi üç yazar da Mungan’ın bu çağrısına birer hikâye ile cevap vererek “Bir Dersim Hikâyesi”ni ortaya çıkardılar. Kitaba katkı sunan yazarlar ise şunlar: Ahmet Büke, Yalçın Tosun, Ayhan Geçgin, Cemil Kavukçu, Behçet Çelik, Ayfer Tunç, Burhan Sönmez, Hatice Meryem, Şule Gürbüz, Hakan Günday, Ayşegül Çelik, Haydar Karataş, Murat Yalçın, Karin Karakaşlı, Murat Uyurkulak, Gaye Boralıoğlu, Sema Kaygusuz, Yavuz Ekinci, Seray Şahiner, Murat Özyaşar, Jaklin Çelik, Gönül Kıvılcım ve Barış Bıçakçı. Rüyada Terakki ve Medeniyeti İslamiyeyi Rüyet/ Molla Davutzade Mastafa Nazım Erzurumî/ Çeviren ve Hazırlayan: Engin Kılıç/ Boğaziçi Üniversitesi Yayınları/ 366 s. Molla Davutzade Mustafa Nazım Erzurumi’nin 1913 tarihli bu anlatısı Türk ütopya edebiyatının bilinmeyen ve erken örneklerinden birisi. Bir kurmaca olmakla birlikte roman, hikâye gibi geleneksel edebi türler çerçevesine yerleştirmek mümkün değil bu anlatıyı. Eser bu dönem ütopyalarında görüldüğü gibi klasik edebiyatın türlerinden biri olan “habnâme” geleneğine uygun olarak bir rüya biçiminde kurgulanmış ama bir yandan da Thomas More’un “Utopia”sıyla başlayan bir uzlaşımın, klasik ütopyaların pek çoğunda tekrarlanan formüllerini kullanıyor. Kitapta, benanlatıcı rüyasında, dört yüzyıl önce yaşamış büyük dedesi Molla Davut’la karşılaşır ve onun rehberliğinde yirmi dördüncü yüzyıl İstanbulu’na gider. Dede torun bir yandan şehri gezerken bir yandan da orada hüküm süren ileri medeniyetin ayrıntılarını ve o medeniyeti mümkün kılan geleceğin tarihini aktarırlar. Bonzai/ Alejandro Zambra/ Çeviren: Çiğdem Öztürk/ Notos Kitap/ 74 s. “Bu, gerçeğe, gerçek gibi görünen cümleleri etrafa saçmaya, bitmek bilmeyen sigaralar içmeye ve daha iyi olduklarına, geriye kalanlardan, o uçsuz bucaksız ve aşağılık geriye kalanlar denen gruptan daha iyi ve saf olduklarına inananların vahşi suç ortaklığında hapsolmaya tutkun iki öğrencinin hikâyesi.” Yeni kuşak Şilili yazarların en önemlisi olarak görülen Alejandro Zambra’nın ilk romanı “Bonzai” yayımlandığı 2006 yılından bu yana birçok dile çevrildi ve birçok ödül kazandı. “Bonzai”, Julio ve Emilia’nın hikâyesiyle yoğurulan küçük ve incelikli bir roman. Onların birliktelikleri yalnızca cinsel ya da duygusal değil, aynı zamanda edebi. Her gece sevişmeden önce birbirlerine şiirler, romanlar, öyküler, okuyorlar. Flaubert’in “Madame Bovary”sinden Yukio Mişima’nın “Altın Tapınak”ına, Perec’in “Uyuyan Adam”ından Raymond Carver’ın öykülerine... ? CUMHURİYET KİTAP SAYI 1163