22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

OKUMA! Atlantis’in Çocukları! Ë Mavisel YENER Ç ocuk kitaplarında sıklıkla işlenen konulardan biri, çevre sorunları ve çevrecilik. Çocuklar aynı çevre sorunlarını irdeleyen tek tip kitaplardan hoşlanmıyor ve okurken eğlenmiyor. Çocukların çevreye duyarlığını arttırmak adına yazılan bu kitaplarda unutulmaması gereken önemli bir nokta kitabın yazınsal niteliği. Çevre bilinci vermek ereğiyle çocuğu bilgi bombardımanına tutmak onu eğlenceli okumalardan ve sanattan uzaklaştırır. Dr. Fatih Erdoğan bir yazısında, “çocuk kitaplarının küçük edebiyat yapıtları olarak değil de, portatif küçük eğitim paketleri olarak algılanması”ndan söz ederek bu yaklaşımı eleştirir. Yazar çevre ve kültür değerlerini koruyan bir eylemci olsa bile, aynı zamanda bir yazın ve düşün insanı olduğunun bilinciyle yazmalıdır kitabını. Atlantis’in Çocukları çevre sorunlarıyla ilgili “çevre timi”nin etrafında dönen bir kurgu; fakat, yukarıda sözü edilen “eğitim paket”lerinden değil. Fantastik kurgunun içine yerleştirilmiş çevre sorunları ve onlara yönelik çözümler okurun keyifle okuyabileceği bir yapı oluşturmuş. Bilgin Adalı’nın sözcük dağarındaki arı ve seçkin dilin varsıllığı, kitabın kolayca okunabilmesini sağlıyor. Roman kahramanı çocukların her bölümde başka bir çevre sorununun peşine düşmesi romanı tekdüzelikten kurtarıyor. Atlantis’in Çocukları, Tekin’in bir akşamüstü okuldan eve dönerken, Nergislidere’deki fabrikanın “foşşş” diye atık sularını boşaltıvermesiyle başlar. Akan kirli su Tekin’i dereye sürükler. Tüm çabalarına karşın kurtaramaz kendini sulardan, balçık gibi koyulaşan sularda sürüklenir. Son çabalarını harcadığı sırada kocaman bir köpük baloncuğu onu içine alır ve bir anda havalandırır. Kirli suyun içinde boğulmak üzereyken kendisini kurtaran bu balon az sonra hızla denize dalar. Tekin neler olduğunu anlayamaz, öylesine heyecanlanır ki gözleri kararır ve bayılır. Kendine geldiğinde, saçları, sakalları ve giysileri ak üç adam görür. Onlar Tekin’e Atlantis’te olduğunu söylerler. On binlerce yıl önce Anadolu’da yaşamış olan Atlantis yok olmamıştır. Uzun süreli kuraklık döneminin ardından Karadeniz bölgesinde Atlantis kentini kurmuşlardır. Yeryüzünün başka yörelerindeki insanlar Taş Çağı’nı yaşarken onlar yeni buluşlar yaparak Elektron Çağı’na girmişlerdir. Atlantisli bilim adamları dünyanın büyük bir değişim geçirmek üzere olduğunu gözlemleyerek, iklimlerin değişeceğini önceden bilirler. Akıllarına gelen ilk önlem Atlantis’i hiçbir doğal felaketin etkileyemeyeceği bir koruma altına almak olur. İki yüzyıl bunun için çalışır manyetik bir küre geliştirirler. İklim değişiklikleri dünyayı etkilemeye başladığında manyetik küreyi çalıştırarak Atlantis’i korurlar. Ne var ki, öngöremedikleri bir şey olmuştur, büyük depremler nedeniyle yerkabuğunda büyük çöküntüler oluşmuştur. Kara parçaları yarılıp çöker ve Atlantislilerin “Atlanta Gölü” dedikleri Karadeniz’in suları yüzlerce metre yükselir. Bu büyük değişim Atlantis’i sulara gömer ancak kente ve halka zarar gelmez. Atlantis’ten çıkmak ya da içeri girmek olanaksızlaşmıştır. Bu koşullarda varlıklarını sürdürmeyi sağlayacak yeni yasalar oluştururlar. Yasalardan birincisi, bir insanın bir başka insana zarar vermesi kesinlikle yasaklarlar. Dış dünyayla iletişimleri olmadığı için savaşlardan etkilenmezler. Tekin’i içine alan balon onu Atlantis’e ge tirmiştir. Atlantis’in en yaşlıları ve yöneticileri Enki, Sunku ve Atamya, Tekin’e Atlantis’in hikâyesini anlatırlar. Tekin’den bir istekleri vardır. Ona “Kabul edersen yeryüzündeki tüm olumsuzluklara karşı seninle birlikte savaşacağız (s, 17)” derler. Atlantis’in çevre konusundaki dış dünyadaki temsilcisi Tekin olacaktır. Tekin’i yeryüzüne göndermeden önce onunla nasıl haberleşebileceklerini anlatırlar. Romanın bundan sonraki bölümlerinde Tekin’e verilen görevlerle karşılaşırız. İlk görev atıklarını Nergislidere’ye bırakan fabrikanın kapatılmasının sağlanmasıdır. Bunu başarabilmek için Tekin özel bir eğitim programına alınır. Orada her türlü bilgi ve beceriye sahip olur. Fabrika atıklarını bırakan boruya incecik bir sıvı fışkırtır, sıvı boruyu doldurur ve beton gibi olur. Fabrika atığını artık Nergisli dereye gönderemez. Fabrikanın içine dolan atıklar fabrikayı kokutur ve fabrikaya gelen zabıta ekipleri fabrikayı kapatır. Borunun beton gibi maddeyle nasıl tıkandığını kimse anlayamaz. Fabrika, arıtma tesisi olmadan çalışmayacaktır artık. Tekin’e ikinci çevre görevi verileceği zaman Atamya ona yardımcılar bulmasını önerir. Tekin en yakın dört arkadaşıyla bu konuyu konuşmaya karar verir. Konuyu duyunca onlar da çok heyecanlanır ve artık bu takımın adı ÇKT (Çevre Kardeşliği Takımı) olur. Kimi zaman boğaza girmek üzere olan eski bir petrol tankerinin parçalanarak neden olabileceği bir çevre felaketini önlerler, kimi zaman da Ege’deki balık çiftliklerinde telef olan balıklar ve çevre kirliliği konusunda çalışırlar. Allianoi çevresine bir gecede duvar örerek antik kentin baraj suları altında kalmasını önleyen, Karadeniz’deki bulanık akıntıların peşine düşen de ÇTK’dır. Çevre sorunlarını çözen Çevre Kardeşliği Takımı’nın tüm üyeleri yaz tatiline hazırlanırken ödül haberleri de gelir. Ödülleri nedir dersiniz? Onu da kitabı okuyanlar öğrenecek. Gökçe Akgül deneysel düşünebilmeyi iyi bilen bir çizer. Onun özgün çizgileri, yarattığı tipler kitap ve çocuk iletişiminde önemli bir rol üstleniyor. Çocuk kitaplarında resimlerini gördüğünüzde imzaları olmadan bile çizgilerini tanıyabileceğimiz Mustafa Delioğlu, Ender Dandul, Saadet Ceylan, Ferit Avcı, Betül Sayın, Murat Sayın, Sibel Demirtaş, Gözde Bitir, Behiç Ak, Feridun Oral, Can Göknil, Huban Korman’ın yanına koymak istiyorum Gökçe Akgül’ü. Çocuk kitaplarının iyi çizerlere gereksinimi büyük. Atlantis’in Çocukları’nda kitapta açıkça söylenmese de satır aralarında kendini duyumsatan bir başka konu da çevre sorununun egemenlik ilişkileriyle bir arada anılması gerektiği. Türkiye’nin çevre politikası demokrasi serüveninden farklı mı? Bunun yanıtı da var kitapta. Atlantis’in Çocukları’nın ikinci kitabında çocuklar hangi çevre felaketlerini önlemek için kolları sıvayacaklar dersiniz? İyi okumalar! ? www.maviselyener.com Okur için not: Allianoi antik kentinin adının kitap boyunca yanlış yazıldığını fark eden okurlara, doğru yazımını kitabın bir yerine not etmelerini öneririm. Atlantis’in Çocukları/ Bilgin Adalı/ resimleyen: Gökçe Akgül/ Beyaz Balina Yayınları/ s. 111/ 2008/ 8+ SAYFA 25 CUMHURİYET KİTAP SAYI 968
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle