Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
...KISA KISA... ¥ Rüya ve Kader Ë Aysel SAĞIR R üya ve Kader’de yaşamının bir döneminde gördüğü rüyaları hiçbir ayrıntıyı es geçmeden tüm boyutlarıyla anlatan Yourcenar, kendi yaşamına rüyalar yoluyla dışarıdan bakarak, mesafeli bir otobiyografik anlatım sergilemiş. Tabi bu kadar değil, “en bireysel rüyalar bile toplumsal, etnik, tarihsel unsurlarla dolu” olduğundan, gerçeklerle koyun koyuna yattığımızın bir ifadesi olarak okumak gerekiyor Rüya ve Kader’i. Yaygın olan anlayışın tersine bir şeyin iyi ya da kötü haberini vermiyor rüyalar. Hayatımızın sadece bir uzantısı olarak biz uyurken devreye giriyor. “Rüya temaları, tıpkı felsefeler, giyim, yeme içme alışkanlıkları gibi dönemden döneme farklılık gösterir, insan zihninin neredeyse kapalı devreler içerisinde mantıktan ve gerçekten olabildiğince uzak, tamamen deneysel ya da oyunsal oluşumları geliştirmesini, birleştirmesini, tekrarlamasını, karmaşıklaştırmasını, yeniden düzenlenmesini ve bozmasını gerektiren garip bir kurala uyar adeta.” Yourcenar, “hayatım boyunca peşimi bırakmadı” dediği, kitabına konu ettiği rüyalarıyla yaşamının farklı yüzlerine tanık olmuş. Rüya ve Kader’de, rüyaları yoluyla tanıştığımız yazarın dünyasında gezinirken, anlatılan rüyaların da tümüyle yaşanılan dönemin şartları ve psikolojisinden uzak olmadığını biliriz. Dikkatlerden kaçmayan bir titizlikle rüyalarını kaydeden Yourcenar’ın rüyalarının tümünde birer ortak tema gibi korku ve gerilim öğeleri ağır basmış. Buradan hareketle, yazar, söz konusu rüyalarını gördüğü döneme ilişkin veriler sunmuş diyebiliriz. DUYULARIN DIŞKILANMASI Rüyalar yoluyla bir insan yaşamında sevgi, aşk, ölüm, ayrılık, korku, sevinç gibi en temel yaşamsal noktaların izini sürdüğümüz Rüya ve Kader’de anlatılanlar her ne kadar bir kişiye aitmiş gibi görünse de, insan yazgısıyla ilgili beliren felsefi açılımlarla her insana özgü ortak bir nokta oluşmuş. Zaten yazar da, rü yalarını bitirdikten hemen sonra, “Rüya ve Kader” Dosyası başlıklı bölüme geçerek, söz konusu açılıma netlik kazandırmış. “Uyku, duyuların edindiği izlenimlerin sindirimidir. Rüyalarsa dışkıları.” Sanatın rüyalarla ortak yanına gelince: “...masal, tıpkı rüya gibi tutarsızdır; olağanüstü nesneler ve olaylar bütünüdür, müzikal bir hayaldir. Doğanın ta kendisidir. Ahlakçı kaçınılmazlık ve kurallara uygun şekilde düzenlenmiş tutarlılık, masal kavramına en aykırı şeylerdir. Masal doğanın anarşisidir, soyut bir rüya âlemidir. Bu soyutlanmadan, ölümden sonraki durumumuza ilişkin sonuçlar çıkarılabilir.” Goya’nın eserlerinden biri olan Zindanlar’ı rüyadaki yansımalarla ilişkilendirmiş yazar; Zindanlar’ı bir rüya gerçeğine benzetmiş. “Her şeyden önce, söz konusu olan, bir rüyadır. Rüya konusunda uzman olan hiç kimse rüya halinin bu levhalara damgasını vuran belli başlı özellikleri karşısında şüpheye düşmeyecektir; zamanın yadsınması, mekândaki kayma, havalanma çağrışımları, imkânsızla uzlaşmanın ya da onu aşmanın sarhoşluğu, hazza rüyayı gören kişinin ürünlerini dışarıdan çözümleyenlerin düşündüğünden daha yakın olan bir korku; rüya kişileri ya da kahramanları arasındaki bağlantısızlık ya da görünürdeki temassızlık ve son olarak da kaçınılmaz gerekli güzellik.” Donmuş rüya tabirlerini geçersiz kılan bir kitap Rüya ve Kader. Zira, “Sefil Rüya Tabirleri’ni açıp bakın. Bu mütevazı rüya lügatlarında rüyanızda görmüş olduğunuz tek bir bireşime rastlamamak, beni olduğu kadar sizi de şaşırtacaktır. ‘Ölüm’ anlamına gelen evlilikler, ‘evlilik’ anlamına gelen ölümler, siyah elbiseli sarışın kadınlar, beyaz elbiseli esmer kadınlar, diş doktoru seansları ve ısıran köpekler hiçbir zaman rüyalarımızın parçaları olmadı. Rüyada sadece dönem değil, sınıf farkları da olabilir mi? İşte bu, rahatsız edici ve rüya gördüren bir soru.” Rüyalardaki anlamın derinliğine inmek için düşünsel araçlar sağlamış Rüya ve Kader. En önemlisi de rüyalarla pratik yaşam arasında sıkı bir ilişki kurulmuş. Pratik yaşamda saçma bulunan, tesadüfi olan, en az akılda kalan ne varsa, rüyalarda gerçek yerlerini bulmuş.? Rüya ve Kader/ Marguerite Yourcenar/ Çeviren: Roza Hakmen/ YKY/ 2008/ 134 s. SAYFA 19 Marguerite Yourcenar CUMHURİYET KİTAP SAYI 974