Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
programlarımdan geriye kalan bıı kitaplar oluyor... Müptelası oldugum bu programınızdaki söyleiileri kalıalık aeısından kitaplastırdınız. Söyle tanımlıyorsunuz, 'Sesi yüksek çıkanlamı değıl, düsüncelen ses getirenlenn prograım.' Sadece TV 8'de hazırlayıp sunduğum "Sesli Düşüncnler" programı için değil, ekim ayından beri Sky'I'urk'te hazırlayıp sunduğum "1 laber Ötesi" programım için dc aynı söz geçerli. Yani, benim programlarıma katılan kişiler kendi alanlannda başarılı, saygın, söylcyecek yeni sözii olan, Türkiye'nin temel sorunlan üzcrine kaf a yoran, yorum yapabilen, yorıımları bilgiden beslcnen ya da olaylara farklı açılardan bakabilen insanlar. Oysa gcnelde sesi daha yüksek çıkanın daha haklı ya da söylediğinin daha doğru olduğu sanılıyor. Konuklannız ıse 'düsünmenin önemine inanan ve düşüncelerini hayata geçirmeyi başarmış tsimler'1.. Nasıl olusturuyorsunuz konuk listenizi? Konuk seçimimde oldukça seçici olmaya özcn göstcriyorum. Hcrkes benim programlarıma konuk olamaz. Örneğin bir kişinin sadece çok popüler olması programıma konuk olarak davet ctmem için yeterli değildir. Bıınun yanı sıra haber gündemini çok yakından takip ediyorum. Siyaset, ekonomi, kültür sanat gibi hemen hemen her alanda her gün nelerin olup bittiğini okurum. Günlük haber bilgilerinin ötesine geçmek istediğim konularda kimlerle konuşabilirim diye düşünürünı. Bir de medyamızın giindeminde yeterince ycr bulamamış ama yaptıkları, eserleri ya da düşünceleri ile gündeme getirilmesi gerektiğini düşündüğüm kişilcri de bulup ortaya çıkarmaya çalışırım. GENÇ KALMANIN SIRLARI Sesli Düşünenler'm pesı sıra geçen günlerde devamı niteliğinde yeni bir kitabınız daba yayımlandı; Zamanı Dize Getirenler. Biraz da bu kitabınızı anlatın istiyorum... "Zamanı Dize Getirenler", yaş almış ama yaşlanmamış, hayata dört elle sarılan ve ruhen emekliye ayrılmayı reddeden kişileri bir araya getirdiğim bir kitap. "Genç kalmanın sırlan" saklı bu kitapta. Edebiyat, sinema, tiyatro, siyaset, iş dünyası, medya, fotoğraf, müzik gibi pek çok alanda belli bir yaşa gelmiş ama asla "ihtiyarlamamış" kişilerin portrelerini, hayata bakışlarını, kariyerlerindeki inişleri ve çıkışları onlarla yaptığım söyleşilerin ışığında okumanız mümkün. Son dönemde çok moda olan "antiaging" yani yaşlanmayı geciktirici yöntemlcre nispet yaparcasına bu isimler genç kalmanın gerçek sırrının çalışmaktan, bir misyona sahip olmaktan, bir ideal peşinde gitmekten geçtiğini ispadıyor. Bu anlamda hepsi zamanı dize getirmiş... Zaman, onları sürükleyip peşinden götürmemiş, tam tersi adeta önlerinde saygıyla eğilmiş... llk kitapta bölüm böliim ayırmıştınız. Ama bu yeni kitapta bir bütün sergiliyorsunuz... llk kitapta, yani "Sesli Düşünenler"de, aynı kulvarda yürüyen kişilerin aslında birbirlerinden ne kadar farkli adımlar atarak yol aldıklarını ortaya koymaya çalıştım. Örneğin bugün mizah dünyamızın öne çıkan dört ismi; Cem Yılmaz, Yılmaz Erdoğan, Beyaz ve Okan Bayülgen'i aynı bölümde topladım. Arka arkaya okuduğunuzda hem mizahın bugün aldığı şekli, içinden geçtiği değişimleri görebiliyorsunuz, hem de bu isimler arasındaki farkları tespit edebiliyorsunuz. Hepsinin yaptığı işi yorumlayışı, geçmişleri, nasıl yol aldıklan, hayata bakışları farklı... Bir başka C U M H U R İ Y E T K İ T A P bölümde televizyon biyat programı bir kitabın röportaj yapmalısınız. Tckrarlara, laf haberciliğinde ilk akla daha fazla okuyucuya ulaşkalabalığına, uzun süren suskunluklara Toplum olarak gelen Ali Kırca, Uğur masına vesile oluyorsa, ne canlı yayın söyleşilerinin tahammülü maalesef kültürel Dündar, Hulki Cevimutlıı bize. Zaten televizyoktur. Tiim zorluklarına rağmen canlı mirasımızı nesilden yondan daha fazlasını bckzoğlu ve Mehmet Ali yayın sırasında atılan kahkahalarm. sü Birand gibi isimleri pe nesile aktarma lemek gerçekçi olmaz. zülen gözyaşlarının ya da yaşanan şaşşi sıra okuma imkânıPekı, gazete röportajı ile konusunda çok kınlıkların, tedirginliklerin, kızgııılıklanız oluyor... Bir diğer rın anında izleyiciye geçiyor olmasının televizyon röportajı arasınbaşarılı değiliz. bölümde ise edebiyat örneğin kitabımda dahı farklardan, eksilerden, avantajı isc büyüktür. Yaşanan o anda dünyamızda son yıllayaşanır, söylenen o anda söylenir, izleyiartılardan kısaca bahseder yer alan pek çok rın "en çok satanlar" ci şahittir. mıstnız? ismi öğrencilerimin listesinde en üst sıra Gazete röportajında zahiç duymamış larda yer alan Orhan SIRADAKİLER... man lüksünüz vardır. SöylePamıık, Ahmet AJtan, olduğunu görünce şiye havadan sudan konuşa Bugüne kadar 6üO'den/azla röportaSelim tleri, Murathan hayrete rak başlayıp, uzun uzun ja itnza attığınıza göre bu türdeki kıtapMungan gibi yazarları sohbet edebilirsiniz. Cevalarınızın da devamı gelecektır... Ne(ler) düşüyorum. birlikte okuduğunuzda bını alamadığınız var sırada? hem benzerliklerini, bir soruyu defalar SkyTurk'tc "1 laber Ötesi" prograhem farklı yönlerini ca sorabilirsiniz. mıma gelen konukları da dahil ettiğimmukayese etmeniz Kızgınlık, kırgınlık, de portföyümdeki isimler bine yaklaşımümkün oluyor. îkinci kitasııskunluk süreçleyor. Önümüzdeki sezon kısmet olursa bım "Zamanı Dize Getirenrinde mola verebi1000. programımı kutlayacağım. Dolaler" de ise bölümler yaratmak lir, araya "pembe yısıyla, kitaplaştırarak kalıcı kılmaya çayerine kurguyu tek bir ana terenkte" hafif sorulıştığım başka röportajlar da olacak. Buma üzerine inşa etmeyi yeğlelar atabilirsiniz. nun yanı sıra önümüzdeki yıllarda "sodim. Ana fikir yaşamları ile zaSöyleşiyi bitirdikru sorma sanatı" ya da "röportaj teknikmamn yok cdici güciine karşı leri"ni konu alan bir kitap yazmayı da \ len sonra yazma sont koymayı başarmış isimleri bir planlıyorum. \ aşamasi: şamasında sorulaaraya getirmekti. "Yaş yetmiş \ | rın yaJa cevaplann dı Edebiyat alanında bir şeyler yaznıak iş bitmiş" gibi son dercce incisırasını değiştirebitstiyor musunuz? Düşünüyor musunuz? tici bir sözün aslında gerçeği yansıtmalir, hatta kımılerinin yaptığı gibi içerik Hayır. Örneğin roman ya da şiir yazdığını ispatlayan isimler bunlar. Bir başlerini bile istcdiğiniz şekilde doldurabimak gibi hayallerim yok. Ben hayata daka açıdan artık bıkkınlık verceek kadar lir ya da boşaltabilirsiniz! Oysa televizha çok "gerçekler" penceresinden bakıher yanımızı kuşatan botoxlar, estetik yonda canlı yayında bunların hiçbirini yorum. Gazeteci olarak "gerçeği" olaameliyatlar, haplar, çeşit çeşit rejimler yapmanız mümkün değildir. Zamanı bildiği ölçüde "gerçekçi" şekilde anlatüzerinden yapılan "gençkalma" pazarçok iyi kullanmanız gerekir. Sorularınıma, aktarma, yayma gayreti içindeyim. lamasının aslında sadece şekilden ibaret zın sırasını, nasıl bir ses tonu ile, hangi Son olarak, röportaj konusunda yetolduğunu ortaya koyuyor. Yani, daha kelimeleri seçerek soracağınıza dikkat kin bir kişt olarak beni ve bu söyleşiyi genç görünmek için estetik ameliyat ile etmeniz, önceden çok iyi şekilde kurgunasıl değerlendirirsiniz? yüzünüzün şeklini değiştirebilirsiniz lamanız gerekir. Söylenen sözün geri Hiçfena sayılmaz! • ama kalbinizi, düşüncelerinizi, hayata dönüşü yoktur. 1 lem zamanı, hem izleeoztop@aof.anadolu.edu.tr bakışınızı genç tutamadıktan sonra bayicinin ilgisini, hem de karşınızdaki kokışlannız hep yaşlı kalacaktır. nuğun canlı yayında olmanın heyecanıZamanı Dize Getirenler/ Sede/Kana rağmen içini açmasını dikkate alarak basl Dogan Kitap/ 454 s. Üniversıtelerde dikuyutı ve konuşma sanatı, baber yazım teknikleri, muhabırlik ve röportaj teknikleri ile medyaPR ıliikıleri üzerine dersler veriyor.sunuz. Nasıl görüyorsunuz genç profilı? Toplum olarak maalesef kültürel mirasımızı nesilden nesile aktarma konusunda çok başarılı değiliz. Örneğin kitabımda yer alan pek çok ismi öğrencilerimin hiç duymamış olduğunu görünce hayrete düşüyorum, dehşete kapılıyorum. Bunda elbette hem gençlerin, hem de bizim yani toplumun büyük suçu yet Rusya'da var. "Günlük tüketinV'e mahkum olmuş toplumlar düne dair, geçmişe dair her şeyi miyadı dolmuş, tüketilip bitirilmiş olarak algılıyor, her önüne konan İncelemeleri "yeni ürünüAişiyi/ olayı" tüketmeye N.ASnurnov yöneliyor. Örneğin gençlerin hepsi Cem Ydmaz'ı tanıyor, öyîe ki hakkında bilmedikleri neredeyse hiç bir şey kalmamış ama standup sanatımn özü olan tiyatronun ülkemizde kurumsallaşmasını sağlayan Muhsin Ertuğrul'un adını neredeyse hiç biri duymamış. Sovyet kaynakları üzerinden bir İ s l a m i y e t e l e ş t i r i s i İslamTarüıi POPÜLER KÜLTÜR Edebiyat eleştirmeni Semih Gümüş bir denemesinde şöyle der: "Sonunda televizyondan söz ediyoruz, edebiyat dünyamızın dısında bir popüler kültür tetikleyicisi." Nasıl değerlendirirsiniz? Televizyon dünyasının "popüler kültür tetikleyicisi" olduğu sözüne ben de katılıyorum. Adı üstünde, televizyon bir kitle iletişim aracıdır. Toplumsaldır. Kitleye hitap eder. Beğeni düzeyi vasat hatta vasatın altındadır. Konuları vulgarize eder. Eler, basite indirger, yenidcn şekillendirir vs. Ama bunların hiçbiri günümüz dünyasında televizyonun ne derece yüksek bir etkileme gücüne sahip olduğu gerçeğini değiştirmez. Işte bu noktada edebiyatın televizyonu dışlamak yerine onun etkin gücünden faydalanması gerektiğine inanıyorum. Yani eğer bir televizyon kanalındaki bir ede807 B i l i m s e l sosyalizmin dın karşısındaki t u t u m u . . . İslam dininin doğuş koşuüarı... Kuran'ın esinlendiği kaynaklar... İ s l a m i y e t i n yayılışı, mezhepler ve t a r i k a t l a r . . . Sovyetler B i r l i ğ i ' n i n Müslüman Asya h a l k l a r ı n a y a k l a ş ı m ı ve ç ö z ü m y ö n t e m i . . . KAMER HATUN MAH. ALHATUN SK. NO: 27 BEYOĞLU İSTANBUL 1+90) 212 361 09 07 (PBX) F: {+901 212 361 09 04 E: bilgiOevrenselbasim.com SAYFA 5 SAYI