Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Yazarın 24 Saati Hazırlayan: Asuman KafaoğluBüke AYFER TUNÇ Geçen gün ömürdendir D cılcı kı, lıaltatlar uzıın yaşarlaı. çiinkii yazarkcn bir hata yapmamak için neleslerini tutarlar. lıısan ömriinün, ilahi gücün insana baheltıği sayılı nelcstcn ıbarct olduğuna inanan ır için lıer an alıp verdiğinıiz netes, ömrti be irleyen bir zaman biriıııidir ki, bu durunıda amanı adlandımıak, bölınek ya tla işaretle nck için kullandı£>ımız kelimclcrin lıiçbir an aını yoktur; lıer nclcs son neles olma ihtima mi taijir ve son nelesin tutulabildi£i ölçüde ınıür ıızar. Bıı da son nelesin son snniye ol nadıgı anlamına gelir. Sözii biraz dolaştırmak dıırıımııııdayim, ünkü hcrhangi bir birimle sımrlanmıs, zanaıı parçaları bcni pek etkilemez. Yirmi dört aat ya da zamanı ölçmcyc, adlandırmaya yöıelik lıeı lürlii lıirim çıplak kavram iken ba la çok matematiksel >iflir. Matcmaıik bir yaıımı heyecanla ilgilcndirir ama diger yanıma •,öre üstünlüğii yoktur. Çoaıkluk çağınm etkisiyle olsa gerek, yıl >enim için ocakta başlamaz. Yeni bir yılı 1 kak'ta başjataınayan bir kiiji için giinün an aını nc otabilir o zamanr1 Klips biçiınindc ol lıığunu ögıendiğimiz dünyanın lıcm kendi cvresinde, hcm digcr gczegenlcrle biıiikte lüııyanm çcvrcsindc döniiyoı olduğıı bilgisi lin zilınimde yarattig'ı ıç içc clipslcr hcr türlü '.anıan biriıııinin günıııüş, aynııs,, yılnıış bi im dışıını/da bir şey olduğıı dııygusıınıı veir bana, bu birimler bcnim naçiz aklııııı ka rıştıran, elipslerin yaratlıpı karmaşık bir helezonıın igindc sonsuz bir sinıctriniıı görüııüşüıliir. Takviın ne zaman yıl denen biriıııi sonsuz helezonunun içindc tükctip 1 Ocak'a gd si" pck ıızuıı sürıneyen bir lıoşlıık duypusıına kapılırım. Sanki zaman, igndc bcnim ycr alnıaılığım lıiı boyııta aittiı, bıı boytıtıın lıir açıdan bakıldıgında da bcnim gündclik haya tııııı ctkilcnıcsi söz konusıı dcgildir. YENİ YIL SONBAHARDA BA$LAR' lilbcttc her yılın bir lıa^langıcı vardır. Bcnim için ycni bir yıl sonbaharın lıcrhangi bir aşamasında başjar. Çocııklugıımda bıı okıılun açıldıgı larilıi okırdu guni'lliklc. ()kııl ha yafınıı tamamlayalı çok oldug'ıı haldc. bir tür kaılim lns ya da iıııgı* kalıntısi diyvbileıvginı bıı sızgi, sonlıaharın birbaşlangıç olılu^ıınıı ılü^iindiirür bana. Bımıı /ilıniııult* böylcsinc kııvvı'tli bir inıgcyc ılöniiştürcn sjcyın vaktiylc smıilanıiHzın duvaılarına asılan ıncvsimlcr atlası nldıığıınu sanıyorum, mcvsimlcr atlasına bakarak, ncdcn ycni bir yıl kışın ortasında ba^lar diye dilşiinürdüm, aralık da kış ayı oldu^una göıv!' Ay, yıl, gün, saat, dakıka vc digcr birinılcr kuvvclli ctkili'i LiyaiHİırmaz bcnıle, anıa nıevsinıin kavramsal gİK'ii biiyiiktür. Mcvsimin sınırları yoktur çüııkü, takvinıli'idc i^aıcllcııı' nıcycn aına lıissctlığimiz bir başlangıcı, yaşadıg'ımız bir ctkisi vc yinc hisscUİ^ınıiz bir bi tişi vardır. !jiirseldir dc bu bclırsizllği. Rııh halimizi de^iştirir. Dolayısıyla yirmi dört saatc dalıa doğrıısu yirmi dört saatlere bakışım lıer an drgişiklik göstermeye lıazırtlır. Varolmanın anlamına ıli^kin problenıleri az ya da çok hisseden herkes gibi benim de zamanla, dolayısıyla yirmi dört saatle zorıım var. Insan yılları arkasında bırakmaya baijladıgını anladıktan sonra, giiniin üstünde daha çok durdııg~ıınu lark cdiyor. Ama hangi yirmi dört saattcıı bahsedebilirim? Sıcak nedcniylc ncles almakta zorluk çektiğimiz hattatın ömriinii ıı/atan bir yaz günündcn mi, kar nedcniylc cvc kapanmak zoruııda kallnan bir kış gününden mi, ()rhan Vcli'yc cvc tuz götürmcyi ııııuttuıan bahar gününden mi? Har'tanm günlcriyle, mesai saatleriyle, türlü tatillerie belirlenmiş bir hayat yaşa yanlar için pazar günlcrinc ait yirmi dört saatin içerdiği çelişkili ruh hali edebiyatın esaslı bir parçası olmııijtur mcscla. Pazar günleıi modem zamanlann en sorunlu vaktidir. /aınanlar içindc en üstünde ılıı rulası zaman. Bir yaıııın, zamanı, içindc yolumu kay bettıgim vc gızlı bir düzeni olduğuna iııandığım iç içc gcçıııi^ helezonlar dizisi olarak görüp uzak durmaya çalışsa da, bir yaıum saatc çok bağlitlır. Bildiğimiz saat tir bıı, sckizi çcyrck gcçc, on birc yirmi kala gibi kolayea okııyabildigimiz saat. Saatsiz kalırsaın körlcsjirim, zamanı bil nıek zorıındayım sanki, tahnün dc cdenıem iistclik, saate bakmam gerekir. (Jiinde kaç kere saatc bakıyorum, bilmiyoruııı. Ama çok sık baktığımı bilıyorum. İÇİMDEKİ ZAMAN' Bir saatleruı göstcrdiği zaman vardır benim için, bir de içimde saatlcrin göster diginden dalıa hızlı akan bir zaman. lçim dekı zamanın herhangi bir birimi yok nc yazık ki, sadece hissedebildigim bir şey bıı, tarif etnıern imkansız. Bazen şövlc düşüıı dügüm olur: Saatlerin gösteıdiği zamana göre olan omriiın ile içinıdc akan zamana göre olaıı ömrümii kıyaslasam, hangisinc göre daha uztın ya^anuş olaca^uıı? Bilmiyorum. ()kunıayı ögıendifimden beri, yaşadı£ım lıer bir yirmi dört saatin ortak noktası, başka lanna ait olan bir zamanı hayatıma konuk ctmemdir. Böylc söylcyince çok karmaşık görii nüyor ama, söyledigim çok basit bir şcy aslında. Bir biyograti okumuşumdıır mcscla, başka bir hayattan bcnim hayatıma bir zaman parçası taşınmış olur vc böylece zaman çoğalır, yani o söziinü cttig'im, gizli bir düzeni olan helezonlar. Yirmi dört saat ılcndiginde beliren çerçc vc, gün dendigindc silinir, istcnirsc karanlık bir hüzünle ılolar kclimcnin içi. Bir Erzurum türküsünün dcdiği gibi: Bu daglar kömürdcndir Crcçcn gün öıminlendiı. • u V arolmanın anlamına ilişkin problemleri az ya da çok hisseden herkes gibi benim de zamanla, dolayısıyla yirmi dört saatle zorum var. u \i BERFIN FAIK ACAR YAYINLARI Toplumcu ve Aydınlanmacı Bir Çizgi... ZEKİ SARIHAN Oin, Inanç ve Bilinç lir Şerialçınııı Mchıiili Hayal üiinyası: Benim hayal dünyumın görüıılüsü ile 2017 scııesi şöyle boy gösteriyor: iütiin İslanı alemindeki rejimler uıruınar olmuş, lıepsi halitelik sancağı Itında tek devlel olmuslar. (...) Kuranı Kerim'in sosyal hayata bakan ütüıı emirleıi eksiksi/, tatbik ediliynr. lil kesmc eo/ası hırsı/.lığı, rccnı taşlama) cezası zinayı kökten kaldımu.ş. Kadınlar /arurct olmadan okağa çıkmıyor, çıkanlar da çarşariarını, pcçeleriııi edeplc takıyoıiar. lesim ve heykel diye bir şey yok. İnançsızlar sanki yer yarılmış da ,'ine pirmiijlcr. ^ ^ ^ (...) Yirmi sene önce mangalda kül bırakınayan Şeıiat diişmanlarının çoğu Cehennem'e yollanmı;, kalan bir ikısi dc camilerin en ön safinda yer lutnıuş, hcpsinin çocııkları İslanı müeahidi olmıışlar. Yekvüeul olaıı İslanı alemi Hz. Melıdi'nin (lıer kimse) riyaseti allıiKİa luı/.ııra kavuşmu^. (...) Hz. İsa da ayııı nıaksat için çalışıyor." (Mustat'a Kaplan, Akit Cîazetesi, 2 MurtlW7.) Onlar butıu hayal ediyor. Cumhuı i y e t ' i n koruyup kollayıcıları! Ya si/ nc yapacaksını/7 Düşütıce İıısansal ve EvremeMir • Arapça ve Aııadil Hilinci • Türkçe Kııran ve Diyanet • Soyçekimi 'eygamberlik • Yer Merkezli Evren ve Diyanet • Örtünme: Başlıca iorunsahınız ' Aydmın Toplumdaki Işlevi Kraşhrma İnceleme 36S Sayfa Benim Hapishanelerim 68 kuşağından öğretmen Zeki S a r ı h a n , b a ğ ı nı s ı z 11 k ç ı aydınlanmacı ve halkçı bir eğitim nı ü c a d e 1 e s i n e de niy 1 e bakanlık ve e ğ ı t ı m yö ne1i e i 1eri elindcn neler çektiğîni Şubat 2005 84. Sayı Çıktı! 4 YTL. (4.000.000.TL.) Öğretmen S i z i Çok Seviyor adlı kitabında anlatmıştı. Benim Hapishancleıim'de ise ayııı kavgası için ödediği cezacvi herJellerini ele alıyor. İzmir Sıkıyönetinı Askeri l'ulukevi, Mamak Askeri Ce/.aevi vc Oıdu Efiıli Cezaevi. Davalarının bir kısmından takipsizlik ve neraat almıij, bazılarıııdan toplam 9 yıl iiç ay eeza yeıııii; aneak bu ce/a da af yasasıyla yok sayılmıştır. Yazar, bu kitabında, önce llapislik ve Hapishaııe üzerine ilginç bir girişle buluııuyor. Sonra sıra ile dönemin ko^ullan içinde yatlığı hapishaneleri, buradaki olayları, yargılamaları, çoğu yerde /amanında aldığı notlara, tutanaklara dayanarak anlatıyor. "Kahrın Ağır İşçisV Posteı. (HKdl'KVARA Talip Apaydın OSMAN ŞAHİN / "Kahrın Agır Işçisi Talip" Sabahattın AllTalip Apaydın Dostluğu BURHAN GÜNEL / Talip Apaydın Aydınlıgından yansıyanlar... ÖNER YAGCI / Talip Apaydın: Koy Enstitülerlnden Süzülen Bir Cumhuriyet Aydını Prof. Dr. MEHMET UCA / Talip Apaydın'la New York'la Söyleşi SABRI KUŞKONMAZ / Dünya Eksildi VECİHİ TİMUROĞLU > Kürşat'la Fikret Otyam Üzerine Bir Söyleşi CAFER TİRYAKİ Vahşetten Dehşele H. HÜSEYIN YALVAÇ /Bugünlerde Akıl Terelelli Abone Beâeli Kadar Kitap Armaj>an Eâiyomı.. Yılhk Abone: 48 YTL (48.()00.000.TL.) Cezacvleri: 24 YTL. (24.(M)().()()().TL) Posta Çeki No: İsmet Arslan, 466352 A nı 254 Sayfa JERFİNBASINYAYINveTİC.LTD.ŞTİ.CağaloğluYokuşu,EvrenHan,Kat:3,No:56 Cağaloğlu 34112İstanbui Tel:(0.212)5137900 Fax: 5123720 www.berfin.nei U M H U R İ Y E T KİTAP SAYI 7 82