01 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Selenge'den Yeniler Yayın Dünyasından Hazırlayan: Gamze AKOEMİR [email protected] Ahmet ümit, Feyza Hepçilingirier ve Çetin öner Almancada 3 Aaron Aaronson adlı bir Yahudi, Cemal Paşa'nın huzurunda Osmanlı valisinin odasına girerek, taşkınhk yapar ve çizgiyi aşar. Cemal Paşa, Aaronson'a "Seni şimdi şurada astırsam ne diyeceksin?" der. "Hiç bir şey demem, paşam!" diye karşılık verir Aaronson. "Yalnız, benim yağlı bedenimin darağacından yere düşerken çıkardtğı ses Amerika'da duyulur!" Cemal Paşa ağzını açıp bir şey diyemez. Peki sonra ne olur? Cemal Paşa, Aaronson ailesinden okkalı bir intikam alır. Türk yazarın yapıtları Almanca yayımlandı. Ahmet Ümit'in daha önce Yunanistan'cla Oceneadia Yayınevi'nce yayımlanan ve yabancı dile çevrilmiş ilk Türk polisiyesi unvanına da sahip olan "Sis ve Gece" adlı romanı Almanya'da Unionsverlag Yayınevi tarafından yayımlandı. Ahmet Ümit'in yazarlık serüveninde bir kilomctre taşı olan "Sis ve Gece", kendisinin de ıfade ettiği gibi Türkiye'de nasıl polisiye yazılması gerektiğini ona deneyimleriyle öğreten ilk HepçJMnfjlı J kitap olma özelliğini de taşıyor. Almanca da kitabı yayımlanan bir diğer yazarımız da Feyza Hepçilingirİer. Yazarın tüm öykülerinden bir derleme niteliğindeki "Die Hochzeitsnacht" Literaturca Yayınevi tarahndan Alman okurlara sunuluyor. Ayrıca Çctin Öner'in "Şu Bizim Çerkezler" adlı yapıtı da "Der Letzse Tscherkcsse" adıyla yine Litereturca Yayınevi tarafından yayımlandı. Nutuk, Rusça ve Yunancaya B Daha önce Almanca, Fransızca, Farsça ve tngilizceye de çevrilen Atatürk'ün "Nutuk'u, orijinal metninden Rusçaya ve Yunancaya çevrildi. Rusya Bilimler Akademisi Şarkiyat Enstitüsü ile, Başbakanlık Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Atatürk Araştırmaları Merkezi'nce hazırlanan Rusça Nutuk'un baskısı 20 Kasım'da tamamlandı. Ankara'da düzenlenen Uluslararası 6. Türk Kültürü Kongresi'ne katılan Rus Profesör Dmitri Vasiliyev, Nutuk'un Rusça baskısının bas editörlüğünü yaptı. Pror. Vasiliyev, yaptığı açıklamada, 9 kişilik bir Rus ekibince yapılan çevirinin 3.5 yılda tamamlandığmı söyledi. Dönemin Türkçesinden bu akademik çeviriyi yapmanın çok zor bir çalışma olduğunu belirten Prof. Vasiliyev, "Ankara'da basılan kitabın ilk nüshasını 19 Kasım'da aldım. Bu kitabı, Moskova'daki meslektaşlarım da sabırsızlıkla beklıyor. Moskova'daki Türkiye Büyükelçiliği'nde de kitabın tanıtımını yapmak istiyoruz. Rus okuyucular bu büyük eserle böylece tanışabilecekler" dedi. Rusçanın diğer eski SSCB ülkelerinde de geçerli olmasından ötürü, eserden kazandınldı Yazarı GUITlİleV ise başka söze ne hacet?.. Ticarethane Sk. Tevfik Kuşoğlu İşhanı No: 41/24 Tel: 0212 514 45 73 Fax: 511 09 35 Cağaloğluİstanbul www.selenge.com.tr email: [email protected] bu ülkelerin de yararlanacağını kaydeden Vasiliyev, Nutuk'un daha önce Rıısçada 1920'li yıllarda basıldığını, ancak bu çevirinin Fransızca stenograf yazıdan yapıldığını ifade etti. Vasiliyev, " O zamandan beri çok yıl geçti ve hem dili eskidi hem de yalnızca birkaç kütüphanede kaldı. Ama bu yeni çeviri orijinal metinden yapıldı ve üzcrinde en iyi Türkoloji uzmanlarımız çalıştı" dedi. Tercümenin yapılmasını, "çok önemli bir olay" olarak değerlendiren Prof. Vasiliyev, Atatürk Araştırma Merkezi'ndeki uzmanlara da teşekkür etti. Nutuk'u Yunancaya çeviren ve Uluslararası 6. Türk Kültürü Kongresi'ne katılmak üzere Türkiye'ye gelen Atina Üniversitesi Türk Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Maria Mavropoulou ise, yaklaşık 7 yıllık bir çalışma sonucunda Yunancaya çevirdiği Nutuk'un, 6 ay içinde Yunan okurlarla buluşacağını belirterek, "Türk'ii tanımak için önce Atatürk'ü tanımak gerekiyor" dedi. Mavropoulou, Türkler ve Yunanlıların yüzyıllar boyunca aynı yerlerde yaşamalarına rağmen, iki toplumun birbirini iyj tanıyamadığını belirtti. Önyargılar sonucunda "karşı taraf'a daima şüpheyle bakıldığını ifade eden Mavropoulou, "Tabii ki birlik ve arkadaşlık dönemleri de olmuştur. Fakat, dış et kenlerin yarattığı durumlar ve yönlendirmelerden dolayı çoğu zaman bu iki toplum birbirini yargılayıp durdu, gerginlik yarattı ve düşmancıl bir çevre içinde hayatını sürdürdü" diye konuştu. Mavropoulou, sözlerini şöyle sürdürdü: "Onyargılara dayatılan bilgilcr, kitap ve medya yoluyla her iki tarafta da aşağı yukan aynı şekilde verildi. Bu gibi iddia ve ileti arasında büyüyen bir insanın gerçeği kavraması ve bilinçli bir şekilde bilgi edinmek istemesi çok zordur. Onun için bizler, çok dikkatli davranarak, olgun, tarafsız ve ilmi bir şekilde gerçeği gösterecek olan verileri vcrmeliyi/." Atatürk'ün en büyük isteklcrinden birinin Tiirkiye'nin Batılı, kcndı sözüyle "medeni devleder" arasında yerini alması olduğunu söyleyen Maria Mavropoulou, Türkiye'nin AB'ye katılım sürecinde, Atatürk'ün isteğinin yerine gelmesinin son safhasına girildiğini kaydetti. Yunanistan'ın, Türkiye'nin AB üyeliğini her aüzeyde sürekli ve içtenlikle desteklediğini dile gctiren Mavropoulou, "Hem Yunan halkı hem de Yunan hükümetleri olarak Türkiye'nin AB'ye girmesini gerçekten ama gerçekten destekliyoruz. Bunu istemeyen Yunanklar diyebilirim ki yoktur. Belki bir iki kişi vardır ama bu önemli değil" dedi. I f İ T A D C A V I O O K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle