23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Kısa Kısa... Utopyalar Sozlugu • CÖktUğ HALİS w nsan usunun bellı bır zamanda I hukum suren toplumsal orgut lenış tarzına "hayal duzlemınde gosterılen" en etkılı tcpkı olarak nıtelcncbılecek utopyal.ırın tarıhı nc redeyse duşıınce tarıhı kadar cskl Askıalı Hesıedos'un metınlerıyle bı çimlcnen Altın Çağ Mıtosu, Solon'un Atlantıs'ı ve bunlardan harcketle bı çımledığı "Dcvlet'ınde ' var olana al ternatıt bır toplumsal orgutlenmcnın zoıunluluğuna dcğınen Platon, ııtop yalar a<,ısından yalnızca başlangıç oluşturur Doğal olaıak boylesı ılk adımların, taııhın ılerleyen dılımlerın de "benzcr" tavırlarla ortak nıtclıklerı kolaylıkla saptanabılır 'Reel toplum clcştırısı taıklı vc uddı olarak duşu nulmuş bır alternatıf toplumsal for masyon ve bunun hayata gcçmesı yo lundakı hıstcıık ısrar, kovuşturmalar ve sonunda tarıhe kalan kışılıkler " ZENGİNLEŞEN UTOPYALAR tnsanlık tarıhı gosterır kı, tum olumsuz, başarısız, yaratıcısı ıçın yıkımlarla dolu bır yaşam deneyımının pozıtıf bılgısme karşın, ınsanlar utop yalar yaratmaktan vazgeçmez Tam aksıne, dualıst felsefcnın kavramlanyla konuşulursa, utopya yaratıcüarı, bcden acılarını mutlaklaştıracak bır yaşamdan daha otelere bır şey ararlar Belkı ruhun olumsuzluğunu, belkı de toplumsal ctkının bır oneekıne eş deöerını tarıhe kalmayı umarlar kı, ey lemlerını gelışen toplumsal formasyon olçusundc yetkınlığe taşırlar Toplum lar farklılaştıkça ve doğayla kıyaslana bılır bır çeşıtlılığe ve zengınlığe ulaştıkça, ınsanlar arasındakı orgutlenışe gosterılen tepkının ve verrıne konulması 7orunlıı olduğu dıışunulen utop \alarm L\J zengınleştığı goruluı boyle «.c Platon'dan hareketle Moıe a, 1 ı ıncıs B.ıcon'dan ( ampanella ya Maı\, ()rwell ve çağdaş utopvalara kadaı toplumsal adalctsı/lığm sapta mal u mı yapan vc veya yenı bır toplu mun hayalını kuran kurgunun da yet kınleştığı kolaylıkla soylenebılır Bır başka deyışle, şayet ınsanın eylemıyle oluşan tarıhe erekbılımsel bır gozle bakılıyorsa, ınsanın esaretı ve kolelığı mukemmelleştıkçe, ısyancı kurtuluş kurgusıı da gerek bıçım gerekse oz açısından nıukcmmelleşır Utopyaların "ayrı bır tarıh oluştur mak ' yolundakı ıddıasının kaçınılmaz sonucudıır Utopyalar So/luğu Llbet tc burada nıtelıkscl bır toplam değıl dır esas olan Boylesı bır zengınlık ge rcklıdır gercklı olmasına ama, yıne de soylenmelıdır kı sayısal verılerın çokluğuna karşın, belkı de "ınsanın yarı na daır umudunu bıle" elınden çekıp alan bır "dunya duzenınde", geçmışte gızlı ınsanın esaretını yırtıp atacağına ınanılan "pencerelerınden dışarıyı seyretmek" gıbı bır anlam ıçerdığı de soylenebılır Tabıı utopyaların "egemenlere hoş gelmeyen" ozu çerçevc sınde Utopyalaı Sozluğu'nun oluşumun da oncmlı bır rol oynayan Mıchcle Rı ot Sarcey de, utopyaların kurulu sıs temler açısından rahatsız edıcı yonu nun altını çizer "Sapkınlıklarla ben zeştırılen, yıkıcı duşuncelerle ozdeş SAYFA 22 VTOPÎAE ÎNSVLAE FIGVRA leştırılen ve totalıtarızmle bır tutulan utopyaların" buna karşın "mumkun suz' bır ortak mutluluğu tasvır nokta sında bırleştıklerını dc belırtmedcn geçemez Ne kadar tarklı koşullaıın urunu olurlarsa olsunlar nc kadar taıklı bır toplum modelı ve soz konu su modele ulaşmak yolunda ne kadar farklı onerıler sunarlarsa sunsıınlaı ınsanlık tarıhının utopık urunlerı ara sında boylesı bır ortak paydanın bu lunduğunu soylemek elbette çok da yanlış olmaz Özellıkle, ortak mutlu luk saplantısındakı kararlılığın, yıkıcı potansıyelı nedenıyle kurulu dıızcn ıçın cıddı bır sıkıntı vesılesı olduğu gerçektır Boylesı bır tepkının oznelerı ıse zaman ya da mekân ne olursa ol sun bır yonuvle oıtak bıı \aşam suı dururler Platon'u Babeuf ıle Moıe u Mar\ ıle bırleştııcn bır ınsan ıçın sı kıntı dolu yaşam sureçlerını ortak ha le getıren boylesı bır tutkunun kararlı savunucuları olmalarından kaynakla nır Değışmesı gereken, dunya duze nınden UTOPYALARIN ANLAMLARI Yıne de bundan çok daha onemlı bır noktada, utopyalaı ın anlamlarının açılımı sorunsalı yatar Bu ıse çok da ha genel bır tartışmanın konusu ol makla bırlıkte bır yonu>le de yontem bılımscl bır sorundur Yaratıcının mukemmellığı, dehası ve onu dığer ın sanlardJn ayıran tartışılmaz tarıhsel buyukluğu çerçevesınde ele alınan sanat, felsefe ve edebı ^^ yat tarıhı yapıtlarının hâlâ kıtaplıklarda cı nt attığı duşunulurse sorunun onemı bır kez daha anlaşılır Bu bağlamda ınsanlık tarıhının çok onemlı metın yapıtlarının, ne anlama gelcbıleceğıne daır değerlendırme krı terlerının tartışıl makta olması, ben zer bır sorunu, utop yalara da taşır Utop Ütopyaların ayrı bir tarıh oluştur mak" yoiundaki iddlasının kaçınılmaz sonucudur Ütopvalar Sözluğu yalar nasıl degerlendııılmclıdır' Sarce) utopyalaı ın hcr şeyden once kcndı /amanlarının urunu olduğu saptamasını vaparak bu yontembılını sel taıtışmaya tavrını net olarak koyaı Utopyalar Sozlugu nun çeıçevesı ıçe rısıııde ortaya konulmus, bır konunun anlaşılması ıçın, nesnel koşulların ana lızı gereklıdır Saıcey'c gore Çunku /amanın hızlı kolları utopyaların doğ ru kavranışının uzerını kapatır Oyley se, boylesı bır çaba, verılı bır zaman dakı ımgcscl kurmaıanın anlamını ye nıden bulmak amacındadır " Tarıh boyunea o anlamın aktarılışına, ardı şık yorumların ve sahıplenmelerın kcyfınce donuşturulmesıne tanık olurlar" der Sarccy ve ekler "îmgesel gcrçekleşmc hcr /aman duşuncenın içindt beslendığl şımdıdcn yola çıküa rak tasarlanıı ' rlbettc Sarcev'm dl \alcktık tavrı vt utopyaların yenıden anlaşılabılmcsı ıçın zamansal bır gerı vc donuşun gereklılığı vurgusu, sanat yapıtlarının dcğerının anlaşılmasında, sosyal koşulların ıncelenmcsını "yete neksızlık", beccrıksızlık ve sapkınlıkla ozdeşleştıren araştırmacılar ıçın cıddı bır handıkap oluşturur Yazar behrtır kı soz konusu tavır aslında bır yonuylc, utopya sozcugunun anlamının da "aşılması" zorunluluğunu taşır Yu nancanın bılmedığı utopya sozcuğu, 1516da Yunan dılının koklerınden kalkılarak andırışım yoluyla yaratıldı ğında "yer olmayan" anlamına ulaşır Ancak yazar tepkılıdır kı bu anlam çerçevesınde yapılabılecekler sınırlı dır Bu nedenle, farklı utopyaların ya da o şekılde değerlcndırılen yazıların anlamlarına crışmek ıçın, sıradan ım lemeyı aşmak gereklıdır ÇELİŞİK YORUMLAR Utopyalar Sozluğu, Pransa'nın çeşıtlı unıversıtelcrınden 7O'ı aşkın bı lım adamının yazar olarak katkılarıyla tarıhın en eskı zamanlarından gunu muze kadar ınsanlık tarıhını etkılemış utopyalarla ılışkılendııılebılecek kışı ve kavramların ayrıntılı açıklamalarıy la oluştıırulmuş dev bır yapıt Kısmı eksıklıklerı ve bırbırıyle ılışkılı konu larda, yazarların çelışık yorumları baş ta boylesı bır çalışmanın "ılk'lığıne verılebdır üte taraftan eksıklık, bıraz da tarıhe bakıştakı oznel perspektıfın açılımları doğrultusunda anlam kaza nır Nıtekım boylesı bır çahşmada or ncklerı sıklıkla gorulduğu uzere, zo rıınlu ve vapıtın ana mantığına bağlı bu sinırlama gereklıdıı Bırbırıyle çe lışkılı vorumlarld ılgılı olarak da, Sar «.ey'ın okuyucuyu uyardığını soylemek gcrek Çunku "Utopyalar Sozluğu", bır tur olarak so/luğun kuıallarına tam olarak uymayan bır nıtelık taşı yor Sarcey, tarklı alanlarda uzmanlaş mış bılım adamlarının yorumlarında boylesı bır sonucun mumkun, belkı de yaraılı oldugunun altını çızerek, kavıamların ve kışılerın, tıpık bır soz luk tutumu olarak tek anlamlılıktan sıyrılarak açımlanmasının amaçlandı ğını behrtır Nıtekım yazarlardan bır kısmı ıçın 'Utopya ' bıtaz once bahse dıkn olmayan yer ıle ılgılı açılımı sım gelerken, bır kısmı ıçın bu tanım bır anlam taşımaz Ama bu ayrıma karşın, Saıcey, yazarların her bırının, utopya lıkrını hem vansıtma olarak hem de somut gerçekleşme olarak sorgulama ya çalıştıklaıını bıldırıı Bu ayrımdan cloğan çeJışlulcnn ayrıca, utopyaların kendı zamansallıkları, değışık uzamla rı, kısacası bıçımlenmesındekı genel koşul etkısını goz onune almayı amaç lamış bır çalışma ıçın kaçınılmaz bır sonuç nıtelığı taşıdığı da belırtılmelı dır • Utopyalar Sözlıiğü/ Derleyen Mıc helc Rtot Sarcey, Thonıas Bouchet, An toınc Pıcon/ Çevıren lurhan llgaz/ Sel Yaytnalık/ 288 s Seçilmişler, Atanmışlar, insanlar G Ibrahim DİZMAN S on yıllaıda anı kıtapları okurlaıın yoğun ılgı gosterdığl yapıtlar ara sına gırdı Ancak bu yonelmenın çok da saglıkL bır boyutta oldu ğunu soylemek zor Daha çok sanatçıla rın, kım kımı aldatmış, kım kımın sevgılı sıymış, kım kıme yalan soylemış turun den dedıkodularını ıçeren anılar', tele vızyonlardakı tclevole cınsınden prog ramların edebıyatımızdakı karşılığı olma ya başladı Oysa anı turu, geçmışe ışık tutmak, 7amanında sıradan ınsanların ulaşamayacağı bılgıleıı gozler onune seı mek ve bugunu daha lyı anlayıp gcleceğı daha sağlıklı kurabılmek a'nacını taşır Bu anlamdakı yapıtlaıın ço^unlu^u ne yazık kı mutcva/ı baskılarla çok da du yulmadan kutuphane raflarında kalır Oysa, çogu, bır toplumsal ders nıtelıgın dedır rmeklı valı ve tskı lçışlerı Bakanlığı Musteşarı Zıya (/>ker ın 2003'un son ayında yayımlanan kıtabı da şaşırtıcı derslerle dolu Dahası, Turkıye nın bugun yaşadığı bırçok olayın kaynağını an lamamıza katkı sağlayan anılarla bezen mış bır başvuru kaynağı Karakoy Rotary Kulubu'nun yayımladığı "Seçilmişler Atanmışlar Insanlar" adlı yapıtın yazan Zıya Çokcr, ulkemız burokrası tanhıne adını onurla yazdırmış bır yonetıcı Çeşıtlı ıllerdckı valilık go revlerınde ız bırakan, hâlâ anımsanan gorev yaptığı bır ılde yıllar sonı a bır oku la adı verılen, Içışlcıı Bakanlıgı ndakı mustcşaılık gorevıyle dc bu duyarlı ba kanlıkta nasıl yansız olıınabıleceğını gos teren çok ender bır yonetıcı orneğı ŞA$IRTICI ÖRNEKLER Çoker, yapıtında ozvaşamoykusu çerçevesınde ulkemızın yuz yıllık top lumsal surecını dıle getırırken, yonetıcı lık yıllarına ılışkın anılarıyla da devlct yonetıcı halk sacayağının şaşırtıcı or neklerını verıyor Yonetıcılık serııvenı 1950 yılının Mart ayında Dıyarbakır'ın Kulp ılçesın de kaymakam olarak başlayan Çoker ın Urfa Valısı ıken emeklıye ayrıldığı 1981 yılına değın yaşadıkları, karşılaştığı olaylar kışıler son derecc gerçekçı bır Turkıye fotoğratı olarak yansıyor kıta bın sayfalarına 1950 de Demokrat Par tı nın ıktıdara gelışıylc başlayan partı zanlıgın, onunu kcsnıeye çalıştığı ılk kı şılcrden bırının Cumhunyet e, Ata turk'e bağlı bır kuşağın temsılcısı Çoker olması şaşırtıcı değıl elbette Guneydo ğu'nun 50 yü oncesının portresınde aç lık yoksulluk, ulaşımsızlık, feodalıtenın baskısı ve alabıldığıne partızanlık var Bugune çok benzemıyor muı' Çoker'ın Turk burokrasısının olumlıı ve olumsuz yanlarını, polıtıkacıların devletı nasıl yandan çckıştırıp kendı çı karları doğrultusunda yonetmeye çalış tıklarını anlattığı bolumler ıse ağırlıklı K İ T A P C U M H U R İ Y E T S AY I 73
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle