Katalog

dır. Bunları bilmemiz gerekiyor. însan gclişimi, toplumdaki sosyalekonomik sistemle yakından bağlantılıdır. Ama bu sistem içinde doğrıı kişilikler yetiştirmek zorundayız ve sistemin değiştirilmesi de bir anlamda bu insanlann yetişmesiyle bağlantılıdır. Kitaplannızdaki yöntem oldukça ilgi çekicı , Özellikle en yenı yayımlanan "Erken Büyiiyen ÇocuklarCîüniimüziin Ergenlerı" adlı kıtabtntzda, gençlerın anlatıları, konuyu deslekleyen yerli ve yabancı makaleler var Bunun yanı sıra; konuyu do&rudan aktarmcik ycrinc, okuyanı düşünmeye zorlayan mrular sormayı ye&lemişsiniz. Elcştircldüşüna; iorgulamak, varolant tarttşmak; yenı arayışlara yönelmek... bızim toplumumuzun pek alıştk olmadtğt, ama htro kadarda gereksındiffibtr davramş biçimi. . Yöntem üzerine konuşahm bıraz da Yöntem, bir kıtabın kurgusunu belirler. Öncelikle her kitabımua konunun sahiplerinin düşiıncelerine, duygularına er veriyorum. Yaşananlar, düşünülenier, duyulanlar bize yaşamın canlılığını, sıcaklığını aktarır. Buna önem veriyo rum. Çünkü her çalışma bana göre mr ortak yapıttır. Neler ugili olduğumuzu, nelerden söz ettiöimizi bilmek hepimize bir ortaklık duygusu verir ki bunu hem istiyorum hem de önemsiyorum. Erdal Atabek, Mîna Urgan (solda) ve Orhan Apaydınla blrlikte Beştirel düşiince l Bütün kitaplarımdaki amacım, okuyanı düşündürmek, kendi içinde tartıştırmaktır. Bir konunun işlenmesi, okııyanı, bildiklcrini sorgulamaya yöneltemez ise salt bir öğretiyi aktarma sayılır. Oysa, salt bir öğretinin aktarılması ezberci eğitimin temelidir. Oysa biz okıırda eleştirel düşiincenin oluşmasını istiyoruz, benim amacım budur. Onıın içindir ki bir konunun çeşitli yönlerini, KOnu ile ilgli değişik düşünceleri bilmemizde yarar görüvorum. îrdeleme, araş tırma, tartışma vc sonuca gitme bu veriler üzerinde yapılmalıdır. Bunun yararlı olduğu kanısındayım. Kitaplarımı okuyanların kendilerini yeniden değerlendirmcleri, davranışjarını gözden geçirmeleri benim için çok öncmlidir. Eğer yanlış olduğunu düsündüğümüz, yanlış olduğunu öğrendiğimiz davranışlarımızı değiştirebilirsek bu çok büyük bir kazanımdır. Bir kitap da aslında bir paylaşım değil midir? Yaşadıklarınızı, düşündükle Dr. ERDAL ATABEK X İEDAL ATAB1K KBNDİ YURDONDA SİJRGÖNSÜN ty CinseffitaEn İkmale Kalmak X rj Dr. ERDAL ATABEK Dr.ERDAl ATABBK ÇOCUKLAR BÜYÜKLER TAVŞÂNLAR KIŞKIRTILMIŞ ERKEKLİK BASTIRILMIŞ , KADINLIK 15 KUŞATILMIŞ GENCLIK ' rinizi, duygulannızı baska insanlarla paylaşmak, aynı zamanda yaşadığınızı anlamak değil midir? Sonuçta nepimiz bir anlamda varolmak için yaşamıyor muyuz? "Erken Büyüyen Çocuklar Giinümüzün Ergenleri"; egitimstnav sisteminin, annebaba ve ergen davranışlanmn derinlcmesine değerlendirildig'! bir kitap. Üstelik en yeni yayımlanan kıtabımz O nedenle, son derece günccl. Bu çag"da kızı olan bir anne olarak okudum kttahınızı. Son derece etkilendim. Yıllardır bcn de çocuklar için yazıyoruni; katıldığım loplantüarda birçok konuyu çacuklarla ve gençlerle paylaşıyoruz Cocu^ edebtyatı, çocukpsikvlo/iii vepedagoji egHtimialmış btr kışt olduğum balde; yaşadıg'ımız sorunlar karşısında bunaldtğım, çözümsüz kaldığım anlar oluyordu. O yü'zden, kitaptaki her sattrı kendimi iorgulayarak, davranışlartmı yenıden değ'erlendirerek ve öğrenerek okudum. t ler annehabantn ve eğitımctnın bu kıtabı okuması' öneriyorum. Size hem soyle$ı için, hem de yazdığınız bu kitaplar için teşekkür edtyorum Ben teş,ekkür ederim. Kitabı anlayarak okuyan her okur, o kitabın yeniden yazılması degil midir? Çok teşekkür ederim. • şu gibi nedenler vardır. Ama yine Postman'ın saptamalarına göre günümüzde coculduk yok olma sürecini yaşamaktadır. Çünkü yoğun medya bombardınıanıyla ye tişkinlerin dünyasındaki şiddet, cinselfik, ekonomi, ekoloji gibi değerlere ortak olan çoculdar, yaşamaları gereken çocııkluk ev relerini yaşayamamakta, deyinı yerindeyse çocukluklarının üzerine örtmektediıleı. Atabek'in çoğu araştırması tatmin edilmemi§, yaşanmamış veya dogrıı yaşanmamış çocukluklar üzerine kuruludur. Bu neden le meslek grubundan olursak olalını mut laka çıkartacafiımız sonuçlar vardır Atabek'in çalışmalarında. Defiişen çocukluöun ve gençliğin i/ini gcrçekçi saptamalarla süren Atabek anne babalara gösterici olmasının ötesinde hı/la yaşanan değişimi süreçlerini de «izlenılemeye çalısan kimlikte biridir. Çok yönlü araştırmacılığından olsa gcrck çocuk edebiyatına da duyarlı olan Atabek bu konudaki etkinlikleri izler. Çocuk yayınlarının nitelifii konusunda düşiince üretir ve çocuk yayınlarının gerçek işlevleri konusunda yupıcı eleştiriler yöneltmeyi göz ardı etmez. Erdal Atabek'in çocukluk ve gençlik sorıınlan hakkında toplumu bu dcnli aydınlatıcı ve araştırıcı çabalar içinde olması bu yazının başlığında onun hakkında 'bir eğitim gönüllüsü' saptamasını yapmaya itti beni. Mesleği hekimlik olan birinin, belki dc aydın sorumluluöunun da bir gereği olarak hem yayın etkinlikleriyle hem aydınlatıcı toplantıları ve etkinlikleriyle hem de düzenlediği çalışma toplantılanyla toplumu, toplumun güvencesi olarak görülen bir kitle hakkında bu denli bilinçlendirmeye yönelik çabalaması gerçekten de eğitim gönüllüsü olmayı gerektirmiyor mu? • SAYFA 5 renkli bir yaşama sahıptir Anne baba on dan /aman /aıııan Frunsuıa birşeyleı söylemesini istediklcrindc ya da o gün ne yaptığını sordııklarında kız söylcyecek bir ^ey bıılaıııa/.. Kuşnldar arasındaki kopuklu^ıı vc iletişinı bozukluğunu yakla^ık otıız yıl önccki tsviçre için saptayan Bichsel'in öykiisii günümüz anne babaları için de tipik bir önıeği nluşrııruyor aslında. dc toplumunıu/. çok ben/er çatışmaları gunumu/de yaşamakta. Atabek'in deyimiyle kıı^aklar nrasınd.ıki yaş farkı birkaçyıla inınesi nedeııiyle karıleşler bile birbirini anlayanıaz, ortak anla^ma zeminleri yok olup gitmektcdir. Anne babalar tıpkı yukarıdaki oykiide cic olılııgu gibi çocuklanna okulda neler yaptıklarını sordııklarında çoğıınkıkla yaıııi ulaıuazlar. lletişim sorıınlarımı/ın olclııgunıı hepimiz bilsek de bunun nedenlerıni veçıknıyollarınıher zamaıı doğııı olarak bilememekteyiz. Ve ya kendi sorıınlanmı/ ile boğu^uıken en yakınımızdaki çocukların ve gençlerin gerçek sorunlarını görnıekten yoksun kalmaktayı/.. lirdal Atabek'in eğitimcı ve araştırnıacı kinıliğinin özündc böylesi sorunlara yonelik çözümlemeler yapma isteği yatı yor. Bu nedenle de geleneklerin, medyanın, tüketim alışkanhkları cibi etkilerin üzerimizdeki yıpratıcı ve yabancıla^tırıcı yanlarını vurgular durıır Atabek. Dr. Atabek, çağımıza do^rıı tanılar koyaıak gençleri anlayamayışımızın nedcnlerini basit bir temele dayandırmak yerine çok yönlü bakış açıları gözler önüne berer. Çünkü iki tenıel dış neücn bizi kendimi/e bile yabancılaştırır niteliktedir. Atabek bu iki nedeni bütün çalışmalannda olduğu gibi, eğitsel ve kültürel etkinliklerinde daima CUMHURİYET KİTAP SAYI 674 vurgulamayı gözden yitinnez. Bunlar, tüke tım kültürü ve medyanın insan üzerindeki olumsuz etkileri olarak belirlenebılir. Gerçekten de tüketim kültürü hepimizı öyle sine etkiler ki, neıedeyse nnıtlulugun bir anahtarı gıbı, tükettikçe ve daha razla tükettikçe mııtltı olaaığımız ınancını yerlei)tirir içimize. Ne var ki, tüketim aynı zamanda belli oıanda yıpratma ve yabancı la^tıı ma etkilerini de üzerimize yığar ve bir süre sonra lıiç desandıgımızgibi mutlıı defiil, tam tersinc doyumsuz varlıklar olur çıkarı. Dığer bir neden de medyanın ctkilcridir. Neil Postman'in vıırguladığı birgerçek vaıdır. Kavıam olarak çocııkluk 18. yu/vıl burjuvazisinin icat ettiği birkavramdır. Bu bulguiamanın ardında hem aydınlannıa kültürü hem de matbaanın bulunu lleUşimsorunları