Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
dize 15 heceli (Ölülerimize dönüyoruz yüzlerimizi s. 15). Gelin, "Genel Görünüm" şiirini okuyalım: Gidişi nasıl eleştiriyor? Görelim. Ama egemenlerin duracağı yok! Onlar kendi keyfinde. Bir gün bozulacak keyifleri! "Baş çevirmez soğanlarsınız Üstelik su başlarında Tarikatları dolaşırsınız Koltuklarınızın tadında (...) Serbest ekonomi kazancınız Vurgunlar yolunda (...) Atatürk bir gün gelir ayarsınız Dağ başını duman almış yurdunda" (Genel Görünüm s. 12) IIARDINA BAKAN GÜN 64 sayfa, Eylül 1997, Gerçek Sanat Y, îst. 42 şiir, en kısası 2 dizeli (Cemal Ağabey s. 58), en uzunu 35 dizeli (Sevgili Yurdum s. 18), en kısa dize bir heceli (Yok s. 59), en uzun dize (Sümela'da el ele tutuştum bulutlarınla s. 18). Her memleketin bir delisi vardır. Tekirdağ'ın delisi de Deli Hüseyin. Fakat, ıairler de uslu değil o kadar. Bir zamanar delilerle ilgili gözlem yapıp yazmıştım; çok ilginç şeyler çıkmıştı ortaya. Akarsu da şiirle anlatıyor delüeri: "Deli Hüseyin Şarap içmediği günler iyi Içtiğinde şişesi başında Ortasında asfaltın Yönlendirir trafiği (Tekirdağ Delileri s. 10) Trafiği hep akıllılar yönetecek değil ya? Delıler yönetse bunca kaza olmayacak! Siz bir deli gördünüz mü arabanın altında kalan? Bu işi iyi bilivor onlar! Öfkelenince insan biraz delirme zmi? Yahut "delirdim" demez mi? Şair şöyle alaysamış olayı: "Kızdığınızda Anasını satarsınız Açık arttırmada Ne olursa satarsınız Şiirleri satsanıza (...)" (Satmak s. 15) Bu da şairin dellendiğini göstermiyor mu? Bir şiirin nasıl çıktığını bilebilir mi şair olmayanlar? Yıuarca emek verir şair, bir kitap çıkar ortaya. Satamaz onu. Şair, tacir değil ki? Öfkelenenler oldu, kitaplarını yakanlar, savuranlarırmağa!.. Şu da annenin delirmesi: (...) Dersleri zayıf kız Annesini çileden çıkarıyor Evlerini de yakacakmış" (.,)" (Her Şeye Karşın s. 26) 8/ GÜL YURDUNDA DENÎZ 64 sayf'a, Ekim 1999, Gerçek Sanat Y, tst. 47 şiir. En kısası 2 dizeli (Kapının Dediği s. 46), en uzunu 19 dizeli (Özümseme s. 34), en kısa dize 3 heceli (Öpünce s. 38), en uzun dize 14 heceli (Namık Kemal Özgürlük Anıtı Tekirdağ'da s. 38). "Biraz da aşktan söz edelim: Aşk deyince akansular durur! Eeeee bir insan şairse aşk olmadan bir şey yazamaz! "O kızlar mı sizi götürüyordu Siz mi o kızları? ' (Unutnıak s. 8) Çağımızda aşklar değişti. Hiç kimse Aslı'nın dizine yatıp otuz iki dişini çektirmiyor. Amazonlar devrine mi giriyoruz ne? Kızlar çekiyor bayların dişini! CUMHURİYET KİTAP SAYI 652 Yahut baylar mı kızlaşıyor, yoksa kızlar mı erleşiyor?! Kulakta kupeler dizi dizi, belde etekler, saçlar uzun, yedi renk! Seç seç al en iyisini! Öyle de, şairin aşkı yine de çok değişik... "Şiirin kanatlarında aşk Âşkın kanatlarında şiir Sevinçle gelir beklediğin Yaşamak böyle sevilir" (Yaşamak s. 13) Ve aşk, şiirin kanatlarından ayrı düşünülemez. Aşkın kendisidir şiir, şiirin kendisi aşk...Ya şair! "Tekirdağ'da Saadet Sokağı'nda Osmanlı'dan kalma bir evde Kanıyor duvar yazıları" (Aşkla s. 29) Şair için, temel olan şiirce düşünmektir. Akarsu da öyle düşünüyor. Geçmişten geleceğe; bugünden geçmişe tünel açıyor. Bir duvar yazısından tarin içinde aşkı anlatıyor kanayan düşüncelerle... Saadet Sokağı'nın saadetinde! Bülent Güldal; beşinci mevsimi arayan ozan: "ay düşsün saçlanna/yaşamak aşk~ sa/yine öpeceğim/ yine ürpereceg'ım" der ve "aşkı sulara saldım/ yürüdüm ayrtltk köprüsüne.../ yalnızlığı suladım/ hüzün bizi buldu/ ben yaratmadım" der yüreğinde kalan sevaa türkülerinin hüznüyle. "Şiirler Değdi Sevdaya"nın sayfalarında ilerlerken şairlerimizin dizeleriyle yolculuğumuz sürüyor. Mehrizat: "getirin geleceği bana/ bir gizde olsun benim amacım", Burhan Mendi: "Çocuk gözlerinde ıslanıyor benim yalntzlığtm/ hadi gel artık/ özlemin çiçek açtı içimızde", RuşenHakkı: "Kapanırbirperde, birperde açılır/ Istemese de çıkıtır yola,/ Biter her şey,/ Gene de bir hüzün kalır!", Şule Türel: "Sözcüklerle döşenmiş bir yolda/ Yürür müsün/ Şiir olur musun, öykü olur musun..." Ozanyazar Subutay Hikmet Karahasanoğlu, öğretmen arkadaşı Nabi Üçüncüoğlu için yazdığı; "Şimdi Godil Deresi ö'ksüzfŞafak da gümüş gümüştür/ Perşembelerden sonra bir cuma/ Bakarsın Nabi de ölmüştür..." izeleriyle ölümün acısını duyumsatırken; "Ne ki yaşantp geçmiştir/ Dokunaklt bir yanı var" dizeleriyle yaşamın acı gerçeklerine parmak basıyor. "Her yol biraz yolcudur/ döner kendi sesine" diyen Çiğdem Sezer, zamanın kirlettiği her şeye karşın direnen ozandır. Abdülkadir Paksoy'un "Dizelerden Denizlere" adlı kitabı, seçtiği dizeleri açımlayan denemelerinden oluşuyor. Kitabın son şairi Betül Tarıman. Kırgınlıklar, özlemler ve burukluklann yanında yaşam coşkusunu da şürleştiriyor Tarıman: "kalkın açın/ açtn peraelerini yüreğinizin/ en güzel elbiselerinizi giyinin/ sürünün dağlt kokular/ bende kalsın/ bende/ hep o eski şarkılar..." Şair Hasan Âkarsu'yla şiirlerin sevdaya değdiği coğrafyada yaptığımız gezintimiz Dİttiğinde "Iş işten geçmeden, bütün güzellikleri doyasıya yaşamak gerek! demek geliyor içimizden. Kalemine, yüreğine sağlık Sayın Akarsu... ı Şiirler Değdi Sevdaya/ / lasan Akarsu/ Gerçek Sanat Yayınlan/ 2000 Şiipler Değdi Sevdaya NERIMAN CALAP e kadar şiirin az okunduğundan yakınsak da ülkemizde çok sayıda şiir kitabı yayımlanıyor. Son yıllarda şiiri irdeleyen, şiirle okur arasındaki bağı kuvvetlendırmeye çalışan, şiir üzerine yazıları kapsayan kitapların yayımında bir artış görülüyor. Politik ve ekonomik kavramlarla doldurulan günlükyaşantımızda, özellikle şairlerin; marjinal bir sanat olarak gösterilmeye çalışılan şiir üzerine yazılara önem vermeye başladıklarını görüyoruz. Şair Hasan Akarsu'da yayımlanan sekiz şiir kitabının ardından, "Kalan îzler" adlı günlüklerinden sonra, "Şiirler Değdi Sevdaya" adlı kitabında; çeşitli gazete ve dergilerde yayımlanan, şairler ve şiir kitapları üzerine yazdığı kırkdört yazısını bir araya getirmiş. Akarsu kitabında Gülten Âkın'dan, Gündoğdu Sanımer'e, Ahmet Özer"den Tuğrul Asi Balkar'a, Metin Demirtaş'tan Betül Tarıman'a birçok şairin dizelerinde gezintiye çıkararak şiirin coğrafyasınd? derin bir nefes aldırıyor bizlere! N Î "inanma karanlık geceleri süslemez güzel düsler/ ... kaç yıldız kaydı bir bilsen morarttlmıs gecelerde düsler kurarken/ ... sürerse sözüm sürer, mas al mı o çocuk şimdi" dt'zeleri TuğrulAsiBalkar'ın ilk şiir kitabı "BirSevinçDepremı'nden. Şair Metin Demirtaş: "Kendine özgü imgelerle, yapyakn bir dili örerek kendi şiirini kuruyorsun" derken umudun türküsünü söylüyor; "Haztrol kalbım/ Türküsünü söylemeye/ Derin yara almış/ Bir umudun" Ve... "Ölüm, adın kalleş olsun" diyoruz bir kez daha Enver Gökçe'nin dızelerini okurken "Sana selam olsun/Zincirin, zulmün kâr etmediği,/Ktrbactn kâr etmedıği/ Büyük tahammül" Hasan Akarsu, Hasan Hüseyin Yalvaç'ın şiir kitabı "Adı Barış"ı tanıtırken, şairin; "şiiri ozanın sancısı, sonra da çocuğu" nitelemesine yer veriyor. Nurulîah Can: "Kadınlar geceleri severler/ Geceleri güzel bakarlar" derken îbrahim Yıldız "hulabilseydik insam/ soğumazdı soluğumuz belki de/ açmazdı gece gülü kapkara/ gözlerimizde..." diyor. Türkçeyi ustaca kullanan şair Sabahattin Kudret Aksal "Gidiyorum doluyor içime deniz" dese de dizeleri yaşama sevinciyledolu. "Kimse yazmamı istemedi/ Beş yaşımda kendim başladtm" diyor Cahit Külebi ve devam ediyor: "Nasılsevmezsin arkadaşlart/ Türkü söylerken?/ Nastl sevmezsin tarlalan/ Yeşerirken?/ Şimdi bir rüzgâr geçti buradan/ Koştum ama yetişemedim/ Nerelerde gezmiş tozmuş/ Öğrenemedim." Gönlü Güvercinli Kadın'da Tekin Gönenç: "Sen iyisimi/ salyine/ uçurtmam rüzgârlara/ uykulannda iplerine tutunduğum çocuk", " Yangın"da Mustafa Yıldız: "Ne Aslı ne de Kerem'dir yanan/ Gerçekte hiç sevmeyenler yanmıştır" dizeleriyle bizlere saf, doğal olan duyguların güzelliğini anımsatıyorlar. Osman Bolulu "Evrensele uzanan yanım Türkçe" tümcesiyle dil sevgisini belirtiyor. Osman Serhat Erkekli "acılara yetmeyen şiirler yazdık biz" diyen ozanımız... "MıBarç" Gülten Akın'ın kitaplarına değindiği yazısında "şiirimizin onuru, direncin, inancın ozanı"nın şiirlerinden seçintiler sunuyor. "Gülten Akın acep gidişlerdesin/ Acın dinlencede değil/ Özlemin kanıyor/ Mülkün örselenmiş/ Ürünün dagılmış/ lingi yaz seni ninnileyebilir?" Gündoğdu Sanımer'in şiirlerinin tanıtıldığı yazısında "Karayelin Sürüleri" (1987) ve "Suyun Ince Sesinde" (1991) adlı kitaplarında gezinerek, şairin deyimiyle "tnsamn insana ettiği zulmün bahar sabahlannda doğaya bakılarak unutulacağına" olan inancını yineliyor. Behçet Necatigil'in "Ardımdan dökülen suben gidince nem kaltr/ Astl söyleneceklcr hep sonradan anımsanır" dizelerinden, çocuk, öğretmen, çiçek üçgeninin içiniinsan, barış veçağdaşlıkö^eleriyledolduran NecdetTezcan a, "loplumun her kesiminde gözlediğim mutsuzluğu, acılart, yaralt bir yaşamın şiirlenni söylemeye çalıştım" diyen Bedrettin Aykın'a gezinirken, îlhami Bekir Tez'in ödün vermeyen kişiliğinde, yeni ve ikinci yeni şiiriyle ilgili görüşlerini anımsatıyor Sayın Akarsu bizlere. "Gülüyorsun/ Güne ellerini/ Yartna yüreğini katarak/ Sevgiye ne kaldı?" diyen Berrin Taş'a yanıt Ahmet Özer'den geliyor: "yaşamak bir coşkudur gülüm/ tnsamn insan olduğu ça$da/ geceyle örtüsen zaman/ biraz sarkıaır biliyorum/ sıırleyıkanan ." Şiir söz konusu olduğunda Cemal Süreya'sız olur mu? "Hirden nasıl oluyor sen yüreğımı elliyorsun/ Ama nastloluyor sen yürepmi elfer ellemez/Sevişmek bir kere daba yürürlüle giriyor".. Şevket Yücel'den:" ..Süzül vel/Birbahargünesinde/ Biraz portakal rengı karıstır gelisine/ Biraz teylak kokusu/ Özledim"... Ve söz şair Mehmet Başaran'da: "Elhet sözcüklerle yazıltr sıir/ Alnı kanayan sözcüklerle/... Bir yaz gecesi yaratıp kendilerine/ Öpüsen sözcüklerle sevısen sözcüklerle" dizeleriyle açıklamaya çahşıyor şiirsözcük ilişkisini. DizataPdegezlntHer Hasan Akarsu, Falk Baysal lle birilkte SAYFA S