Katalog

nesneler kıyıda yok oluyordu oradaki pınltılarda basit nesneler ...solgun nesneler. her şey uğulduyordu çekinen bedende ruha çabucak batarak ve onlar... iki eliyle duyuyorlardı (Trompeti)(***) ortalığı kızıştırıp çıkarak dairenin dışına Büyüyen uğultuya uyarak oynar kadın yere uzanır uzaklaşır.. uzaklaşır duvarların ardına ipek kumlara uzanır ...başlangıca (*) Kasb: Fas'ta tarihi bir şehir. (**) Trompet: Kuzeye has bir ney. SUSMAK Abdelrezcık Sbaiti / Şiirler / Çeviren: Metin Fındıkçı 'Akşam döndü yalmzlık 1956 yılında Tanca'da doğan Sbaiti, 16 yaşına kadar aynı şehirde yaşadı. Doğduğu şehirden ilk önce Belçika'ya göç eden şair, bu ülkede aradığını bulamayarak; Hollanda'ya göç edip yerleşmiş. Yaklaşık olarak 28 yıldır Hollanda'da yaşayan Sbaiti, Amsterdam'da "El Hicira" adında bir kitapevi ve yayınevinin sahibi ve yöneticiliğini yapmaktadır. Şiirlerini Arapça ve Felemenkçe yazan şair: "Avnaların Yansısı" ve "Korkudaki Gün" adlı iki kitabı bulunmaktadır. BENİM OLMADIORADAKÎ ŞEY 1 gecemin karankğında sümüklüböcek söner ve dağılır kişiliği ve anılanı uzaklaştırır senden kayıp küllerin nefsini uçurur suyun üstüne yayılır ve aynasında yansır uçurduğunda çevirir etrafını ve iplerini isteyenin üstüne indirir yüzünü açıklara yöneltir şeylerin anlamı eridiğinde mumlar gibi. 2 ey orada uyuyan sümüklüböcek o bilmediğim yerde bu gün doğumunun ipiyle asan dilinde uyur filizlenen istekler şimdi bir cambazın önündeymiş gibi ağaç üstünde dolaşan ve göründüğünde ona tanık olanı büyüleyen ve tanıklığında eriyen ...unutulan gelincikler çıkar otların bağrından veöylece uyur... 3 âşık olan derinliklerine dalar aşlunın uzaklarda kesintisiz akar yarılan aşkımı dolanır ve gider. RÜYA 1 dağılan rüyamda açığa çıktı şeyler içinde çalkalanır îayıdaki dalealarla vurulur sonu gelmeden andıklarımın etrafına topladım yüzüm benim levhama eğerek kulak verir telaşlı sesine gökyüzü açık güneş ışınları suyun yüzünü yakar acıyla...ondan uzaklaşırdım durduğum rüyadaağaçlar renkleriyle duruyorlardı yeşil bedenleri bana şekil verirdi uzaktaki ufuk gibi acımın yolculuğuna iterdi beni beni bir kenara bırakılıp ve unutulan bu rahimden yaratır gibi yalnızlaştırarak bende boyun eğen şeyler çıkar savaşanlara hedef olurdu adları 2 bu ufkun esintisi estiğinde yok ederdi böyle başlardı akıntı uğultusu ve yok edişinden başka bir defa daha üstüne düşer evrenin doğadaki başlangıcı göstererek sonu olmayan senfoni gibi şaşkınlığımı çağırır CUMHURİYET KİTAP SAYI 6 5 2 ölümlerin dansında bulutlar ışıldar sözün rahminden çıkar ah! söz sıkıntıya düşmeden ey zamanı olmayan kimsin sen ey durmadan ağlayan süs sen hiçbir şeysin böyleydin de veya niçbir şey olmayan ve geçmişinigeri getirmeyen sana zamanın avuçlarındasın sen? herkimsen? ve nasılsan?... ve hangi zamansan? 3 düşünü telaşla saklarsın nesneler örtüsüyle hâkim olur ona bende yiter kaçar... son olmayan uzaklara bu benim kanla konuşan orda garip şehirden uzaklaşarak zenginlerin şehri bedenleri etrafında gibi ey damlayan aşklar cesedinizde neyi taşırsınız sımsıcak. AKŞAMDAN geceye yağan ince kar anılacak olanı topluyordu uzaktan her yanı kaphyordu... yalnızlığından çıkıp dostum (Piter'i) ziyaret ediyordu terk edilen evde basit bir dille konuştular tarzanca anlayış naneli çay içerek... çayın buharındaki koku gözlerde solgun bir şiddeti uyandırdı ve bedende yok oldu uzaklığı düğümleyerek aynada ve aynanın önündeki yansıda sümüklüböceğin sesi geliyordu ağızlardan ...o yansıma benim değildi sis...benzersizdi külden ...uyur...kalkar... akşam döndü yalnızlık sığınağına coğrafyamın kılıcına benzeyen. ŞEHÎR başlangıcımın durduğu yerde duruyordu şehir çığlık, kulakları göbekten kaldırıyordu yüjcselerek Kasb(*) kıyılarından ...güneş dağın ardında batıyordu bu uzak dunyada beni bir suskunluk alır iki aşkın başlama noktasında o çözülmüşlükle döndüğümde meçhulde aradım o beni barındıran ölümcül virüste ...yürüyorum o yerde başlayan yaramla nidalarım... suskunluğumdan çıkan taşların arasına sızan açığa çıkanın etrafında bu Kayıp ve nersim bıçak yağmuruyla dökülür ...tehlikelerini açar bana alemi avlar başlangıcım. GÜLÜMSEMEK 1 soluğumun kirpiklerinde o gülüşün yayıur herhangi bir çocuklukla bu unutkanlığın bütününde bu geceyi bende çıldırtacağım ruhumu çıkaracağım önümdeki parmaklarımdan o surete geri döneceğim o sevdiğim surete hangi konuşandı veya susan ... havatıma dair saydığım dakikalar sen de beni perişan edersin çoğalan bu surette dibime çöken etrafım sendekiufku anacağım ilk damlayan kanda bile... 2 önümdeki parmaklarımdan ruhumu çıkaracağım bu inançla sen ey açığa çıkan çocukluğum rengi solana döndün göz yaşlarımın ipi o şeylerle sınırlı değil bütün şeylerde avlanan ... oldum da onun olmadım bütün şeyler birbirine karıştı dostluklar bende karıştı düşmanlarımın sureti suyun suyla karışüğı gibi seninle birlikte çocukluğumu da kaybederim şurada duran ve kaybolan. 3 düş olmadan düş olmadan beni sona bağlayan ipin dikişleri bundan şikayet etmeden simdi yöneliyorum bu onun üstümde oynamasıdır ve altımda ve bu kanın tarifini istemeden bu benim tarifim olan uğuldayarak yaşadım onun kanı ütümdeyken ...bu kuş sesleri onun mu? bilmiyorum ancak bu kanayanın tarifini istemiyorum içinde ben söylüyorum ben sorumluyum şimdi bizdeki aşk bizde bulunmaz ...uzaldaşan şeylerle ben ağlıyorum sen kalıyorsun bu benim kanıtımdır. SAYFA 19