Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
0 K U R L A RA Hasan Akarsu adını uzun yıllar hep edebiyatsanat dergilerinde gördük. Alçakgönüllü ama sorunlan derinlemesine inceleyen yazılardı bunlar. Yazılarının yayımlandığı dergilere şöyle bir göz atmak bile Akarsu nun yazı alanının genisliğj. hakkında birfikir verir bize, SEK, Saçak, Ekin, Kıyı, Türk Dili Dergisi, Insancıl, Damla, Sanat Yaprağı, Çağ, Yeditepe, Somut, öğretmen Dünyası, Çağdas Türk Dili, Şarköy Sanat, Şarköy lletişim, Yaba/Öykü, Sanat Eki, Cumhuriyet Kitap, Tekirdağ ın Sesi, Trakya'nın Sesi ve Kiraz bu dergilerden bir bölümü. Akarsu, 1952 yıltnda Tekirdağ. 'ın Saray ilçesine bağlı Küçükyoncalı köyünde do&du 1970 yılında Edirne Erkek îlköğretmen. Okulu'nu bitirdi. Üç yıl ilkokul öğretmenliği yaptt. 197 6'da Istanbul Atatürk Eğitim Enstitüsü Türkçe Bölümü'nü, 1991 yılında da Anadolu, Üniversitesi Aak Öğretim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümü'nü bitirdi. Akarsu'nun ilk şiir kitabı "Güle/Durmuş Zaman" 1982 yılında yayımlandı. Sonra da "GüzSulan", "ŞiirBoyları Güvercin", "Söylenceler Denizi", "Ölümsüzlük Toprağında" "Söz Güneşi" gibi kitapları yayımlandı. 2002 yılında ise kitaplarının toplamı on bire ulaştı Akarsu'nun. Edebiyatımızın bu sessiz sessiz akan suyuna bir kez de bizden merhaba. Bol kitaplı günler... TURHANGÜNAY Memet Fuat'la calısmak Memet Fuat'ın kitabı birçok açıdan önemli açılımlar getiriyor. Yazar olmak, yazın yaşamına sokulmak, bu uğurda denemelere kaİKişmak sadece bir niyet sorunu olmasa gerek... Asıl önemlisi, içimizden söküp atamadığımız yazma isteğini belirli bir disipline yönlendirerek çalışmaya Koyulmak... Kültür birikimi kazanıp, bu birikimi elverişli bir düzeyde sindirmek; yeni, yepyeni duyarlıkJara kulak kabartabilmek.. ÖNER CİRAVOĞLU emet Fuat'ın "Yazarlığın Eteklerinde" adlı anı kitabını yeniden ve bir başka düzeyde okurken, metin boyunca genç kusaklar için, ilgi alanlarını belirleme sürecinde yaşanan sancılar geliyor akla... Memet Fuat, mimar olmak istemesine koşut olarak annesinin kendisini yazmaya özendirmek istediğini, Nâzım Hikmet'le yazışmaya zorladığını anımsatıyor. Sonunda beklenen oluyor. Memet Fuat, Nâzım Hikmet'e göstermek üzere "bir şiir patlatmıştım" diyor. Ardından yazdıklarının yayımlanmak üzere dergilere gönderilişi ve bulunan o komik takma adlar... Hep takma adlar, çünkü Nâzım Hikmet'in ve Piraye'nin oğlu olmanın bir bedeli vardır, o günlerde. Mehmet Bengü adıyla çeviriler yapması ve yayımlanması çok sonraları mümKÜn olacaktır. înanılması güç olan bu olay da Şehir Tiyatrolarının açtığı bir yarışmaya gönderdiği piyesin açıkça yok sayıfrnasıdır. Bunu Memet Fuat'ın dilekçesine verilen yanıttan öğreniyoruz. Ote yandan Memet Fuat'ın kitabı birçok açıdan önemli açılımlar getiriyor. Yazar olmak, yazın yaşamına sokulmak, bu uğurda denemelere kalkışmak sadece bir niyet sorunu olmasa gerek... Asıl önemlisi, içimizden söküp atamadığımız yazma isteğini belirli bir disipline yönlendirerek çalışmaya koyulmak... Kültür birikimi kazanıp, bu birikimi elverişli bir düzeyde sindirmek; yeni, yepyeni duyarlıklara kulak kabartabilmek... Bütün bunlar, hepimizin, yani edebiyata "heves" edenlerin geçtiği yolları anımsatıyor. İlk şiirler hep binbir özentiyle yazdır. İlk tepkiler nezaket sözleriyle bezelidir. "Devam et, harika!" denir. Şiirler ya da öyküler veya her neyse biriktikçe birikir. Bir türlü yırtmaya kıyamazsınız. İlk yayımlama girişimlerinin ardından biraz daha kendine güven gelir. Artık kitaba dönüşmelidir yazılanlar. Yayınevlerine başvurular başlar. Çok değil bundan otuz yıl önce cep harçlığıyla bir kitap bastırüabilirdi. Hatta yazar lcendi olanaklarıyla kitap dağıtımını bir ölçüde yapabilirdi. Yakın geçmişteki bazı yazarların ilk yapıtları böyledir. Rıfat Ilgaz, Attilâ îlhan, Eaip Cansever, Ümit Yaşar, Oktay Akbal, llhan Berk sadece ilk anda akla gelen örneklerden birkacıdır. Oysa şimdi öyle değil. Şiir yazmak, onu beğendirmek, yayıma değer bulunması ve hele kitaplaşması sabırlı bir çahşmayı gerektiriyor. Sanırım bu olguyu değerlendiren Cumhuriyet gazetesi; Delirlenen bir seçici kurula, bir önceki ayın edebiyat dergilerinde yayımlanan şiirler arasından Ayın Şiiri'ni belirleme görevi veriyor. Bu, 1950'lerdeki benzer uygulamaları çağrıştırıyor. Memet Fuat ile Yaşar Nabi Nayır bu uygulamayı bütün bir yıl için aüşünerek seçilmiş ürünlerin yer aldığı "yıllık"lar yayımladılar. Memet Fuat, özellikle 1960 sonrası genişleyen özgürlükler ortamında kurduğu "Yeni Dergi" ve "de Yayınevi" ile dönemini etkilemiş bir edebiyatçı. Hele benim gibi 6O'lı yılları taşrada yaşamış biri için, her ay "Yeni Dergi"yi beklemek, "de Yayınevi"nin yeni yapıtlarını keşfetmek fırsatların en göz kamaştırıcısı olmuştur. Memet Fuat'ın Yeni Dergi'si "tipo" tekniğinin en özenli basılan süreli yayını olma özelliğini hiç yitirmeden yıllarca edebiyat kuşaklarına hizmet etti. (Bilenler bilir: Tipo tekniği ne meşakkadi bir iştir...) Her sayısında bir ana tema çevresinde hazırlanan yazlarokur için teorik bir temel oluşturuyor, öte yandan en aranan şairlerin en yeni yapıtlarını izleyebiliyorduk. Hele sinema sayfalarında süren tutkulu okumalarla Ali Gevgilili'nin özcun değerlendirmeleriyle başbaşa kalabiliyor, hem de dünyadaki güncel gelişmelere uzanılabiliyorduk. Papirüs dergisi de böyleydi. Ama konumuz bu değil. Çünkü Memet Fuat'ın kitabının adı" vazarlığın doruklarında" değil, "Yazarlığın Usta yol göstermeyi sürdürüyor: Yazarlıgın Eteklerinde M Memet Fuat kitabında yazarlık yolundakl emekleme süreclnl oianca Içtenllğiyle ve İlk kez yansıtıyor. ortaını Eteklerinde..." Yazarlığın eteklerinde almayı değerlendirmek, kuşkusuz çok farklı bakış açılarını da gerektiriyor. O günlerdeki çocukça çıkışlarınızı olanca saflığıyla yansıtabilmek, kimi karalamalarınızı saheser olarak gördüğünüzü şimdi itiraf edebilmek, bir tür yüzleşmeyi gerektiriyor. Ozetle, bugünden 50 yıl öncesine bakmayı olanca felsefi derinliğiyle gerçekleştirmek... Işte Memet Fuat o ;i, anlığı, çocuksuluğu aramaya koyuluyor kitabında... Memet Fuat'ın en başta kendisine nesnel bakmaya çalışması bu açıdan çok anlamlı sayılmalı... Yıllar sonra 1980 yılında, Memet Fuat'la YAZKO çatısı altında çalışma fırsatı doğduğunda, arada en çok sevinen ben oldum sanıyorum. YAZKO'yu kurmuş (ben kurucu üye değildim, Başkan Mustara Kemal Ağaoğlu'nun yardımcısıydım. Ama bir süre sonra Adnan Özyalçıner benim konumumu şöyle belirlemişti: ayın Şefi) ilk kitapları çıkarmıştık. 12 Eylül uygulamalarının insanları tirtir titrettiği bir dönem... Edebiyatın ayakta olduğunu bir biçemde insanlara duyurmak gerekiyordu. YAZKO Edebiyat dergisi böyle doğdu. Başına Memet Fuat getirildi. İlk sayı bir haftada tükendi. Ikinci baskı hemen hazırlandı ve Memet Fuat sevincini "Umulmadık İlgi" başlığıyla paylaştı okurlarla... Işte o günlerde Memet Fuat'la birlikte bir kitap projesinde çalışmayı içimde hep büyüttüm. Aradan yirmi yıl geçtikten sonra bu düş şimdi gerçeldeşti. "Yazarlığın Eteklerinde" benim açımdan bir yanıyla böylesine önemli... Memet Fuat bu kitabında yazarlık yolundaki emekleme sürecini olanca içtenJiğiyle ve ilk kez yansıtıyor. Müsveddeler, öykünmeler; Memet Fuat Hop, Ahmet Kurbağa gibi gırgır takma adlar, ortak kitap projeleri, telif ücreti konusunda "yüksek' ten konuşmalar, yazdığı bir piyesin Şehir Tiyatroları'nda kayboluşu, dergilerle ilişkiler... Hepsibiriçtenliğinpaylaşılması...Okur, bu içtenliği paylaştıkça yapıtın iç mantığına; sayfalar arasında kalmış desenlerle, albüm bölümündeki fotoğraf ve belgelerle duyumsatılmak istenenlere ulaşabilecektir. Yayıncılığın gelip bir çıkmaza dayandığı savında olanlara karşı alçakgönüllü bir yanıt olarak da görülebüir Memet Fuat'ın "Yazarlığın Eteklerinde" adlı anı kitabı. • Yazarlığın Eteklerinde/ Memet Fuat/ Lıteratür Yayıncılık Tanıklıklar Dizis: 4/ 2002/ 184 s. SAYFA 3 IçtenHğln paylaşıhnası Imtiyaz Sahibi: çağ Pazarlama Cazete Dergi Kitap Basım ve YayınAŞyi temsilen Cumhuriyet vakfı adına llhan Selçuk o Yayın Danı$mani: Turhan Günay Sorumlu Müdür: Mehmet Sucu oGörsel Yönetmen: Dilek Akıskalı Baski: sabah Yayıncılık A$ o Idare Merkezi: Türkocağı Cad. NO: 3941 CağalOğlU, 34 334İStanbul Tel: (212) 512 05 050Reklam:PubliMedia CUMHURİYET KITAP L KİTAP SAYI 652