Katalog

Vitrindekiler Sosyalizm ve tnsan Ruhu/ Oscar Wilde/ Çevıren: Fatih Özgüven/ Roll Yayınlan/ 123 s. "Oskar Wilde adıyla 'sosyalist' kavramının yan yana gelmesi, hele Türkiye gibi bir ülkede, insanlan şaşırtabilir. Wilde denince Dorian Gray akla gelecektir; oyunlan, masalsı öyküleri akla gelecektir, aına sosyalizm üstüne ne düşündüğünü bilen fazla kişi çıkmayacaktır. Kendini sosyalist görenlerin bu yazıda söylenenleri ciddiye alarak düşünmesi gerekir. Çünkü Wilde, gelişkin bir bireysellik çerçevesinde bakıyor sosyalizme. Dolayısıyla söyledikleri, bir hayli yakın Marx'ın sosyalizm anlayışına. Oskar Wilde, İdtleler adına bireyselliğe karşı manevi şantaj uygulayacak 'ahlakçılık' biçimlerinden hoşlanmıyor. Manc da sosyalizmi bir 'ahlakçılık' olarak görmekten hiç hoşlanmamıştı. Hatta bunu sık sık abarttığı ve dolayısıyla bir 'bilimcilik' yanılgısına yaklaştığı görülür. Dünyanın pek çok yerinde sosyalist hareketlerde gelenekçi 'ahlakçılık' biçimleri sosyalist ahlaka kanşmış, hatta onun yerine geçmişlerdir. Bu bakımdan Oskar Wilde'in tavizsiz söylemi bir panzehir işlevi de görür." Murat Belge, kitabın önsözünde okura bu cümlelerle sesleniyor. Amok Koşucusu/Sle/an Ztveig/ Çeviren llknur Özdemir/ Can Yayınlan/ 189 s. Intihar, Stefan Zweig'ın zihnini gençlik yıllafından beri meşgul eden bir kavramdı. Yaşamının bir anlamı kalmadığını anladığı anda yaşamına kendi eliyle son verebileceğini daha üniversite yıllannda söylemişti. îlk evliliği sırasinda kansını kendisiyle birlikte intihar etmesi için zorlayan, sonrada bu düşüncesinden vazgeçen Stefan Zweig, yıllar sonra, Ikinci Dünya Savaşı sırasinda, ikinci kansıyla birlikte yaşamına son verdi. Yazar, önceki intihar girişimlerinden vazgeçmh; olsa da korkularını romanlarındaki ve öykülerindeki kahramanlara yaşatıyor. Elimizdeki kitapta yer alan öykülerin ortak özelliği de intihar. Kendi yaşamından ya da tarihteki gerçek kişilerin yaşamlanndan kesitler katarak yazdığı bu öykülerde Yazar'ın duyarlı kişiliğini, olağanüstü gözlem gücünü sayfalara yansıttığını görüyoruz. Yazdığı öykülerin en başanlı örneklerinin yer aldığı kitapta, bir uzun öykü olan Amok Koşucusu, başyapıt. Insanı en güçsüz, en savunmasız yönleriyle ele abp insan ruhunun en derin kalıplanna inmeyi bilen, bütün bunlan son derece canlı, aynntılı, çok yönlü bir anlatımla kaleme alabilen, okuru etkileyebilen bir yazar Stean Zweig. FaşizmnYtkrgdanmast/GeorgiDimitrov/Çeviren.Olcay Geridönmez/ Evrensel Basım Yaytn/ 176 s. Kitap, Almanya'da parlamento binasının bir faşist provokasyonuyla kundaklanması olayına kanştığı bahanesiyle tutuklanan Dimitrov'un Nazi mahkemelerinde yargılanma sürecini ve ünlü savunmasını içeriyor. Dimitrov'un savunması, yüzyıhn ve belki de dünya tarihinin en önemli savunmasıdır. Dimitrov, faşist mahkeme önünde, faşizmin kendisi şahsında sosyalizm ve banşa doğrulttuğu silahı tersine çevirmeyi başarmıştır. Komünistleri "cani", "kundakçı" gibi gösterme hedefiyle tezgâhlanan dava, faşizmin dünya çapında teşhiriyle sonuçlanmıştır. Dimitrov, tutukluluk ve yargılanma sürecinde büyük bir yiğitlik örneği göstererek dünyadaki tüm antifaşistlerin moral ve cesaret kaynağı olduğu gibi, komünistlerin parlamento binasını yaktığı iddiasını, dikkatli bir incelemeyle çürüttü ve bu kundaklamayı faşistlerin gerçekleştirdiğini ortaya çıkardı. Dava, tüm dünyanın dikkatini üzerine topladı, demokrasi ve faşizmin savaşı alanı haline geldi. Dimitrov'un savunmalan, tarihsel değeri büyük, öğretici ders dolu bir belgedir. CUMHURİYET KİTAP SAYI 550 Adalet Cimcoz/ Mine Söğüt/ Yapı Kredı Yayınlan/ 236 s, Türk sinemasının yıldızlannın sesiydi o. Buğulu, hafif burundan gelen, ama pınl pınl bir Türkçe ile Filiz Akın'dan Türkan Şoray'a kadar beyaz perdenin büyük yıldızlannı seslendirmişti, onlann gönüllerde kurduklan tahtlarda payı vardı. Türkiye'nin ilk özel sanat galerisi Maya'yı açmıştı. Dönemin bütün sanatçılan ve yazarları Maya'da buluştular, tartıştılar, soluklandılar. Yazar değildi ama çok iyi bir çevirmendi. Kafka'dan yaptığı Milena'ya Mektuplar çevirisi ile en iyi çevirmen ödülü aldı. Bunlann aışında dostlannın Âda dediği Adalet Cimcoz, Türkiye'nin ilk dedikodu yazarlarındandı. Bir dönemin ünlü milletvekillerinden Selah Cimcoz'un yeğeni Mehmet Ali Cimcoz ile evlendi. iyi bir kan koca, iyi birer arkadaştılar. Hiç çocuklan olmadı. Adalet Cimcoz, altmış yaşında kanserden öldüğünde radyodan sesi kadınlara öğüt veriyordu. Ölümünün ardından hayatı dağıldı, savruldu. Özenle sakladığı fotoğraflan sahaflann raflanna düştü. Gazeteci Mine Söğüt, bütün bu dağılmış yapraklardan ulaşabildiklerini topladı, derledi ve bu çekici kadının yaşamöyküsünü yazdı. Fotoğraflann eşlik ettiği bu yaşamöyküsü denemesi, Yapı Kredi Yayınlan'nın yaşantı dizisinin son kitabı. Beyaz Geceler/ Dostoyevski/ Çeviren: Mehmet Özgül/ 96 s „., Beyaz Geceler, Dostoyevski'nin en hafif, en saf, en lirik kitabıdır. Bir şeye inanan, sonra aynı güçle tam tersine inanan tipik Dostoyevski kahramanları yok bu kitapta. Bu bakımdan Beyaz Geceler, Dostoyevski'nin en özel, en aynksı kitabı. Burada bizi etkileyen şey kitabın ve kahramanlann bu saflığından gelen hafiflik, bir çeşit çocuksu dürüstlük ve bizi yormayan melodramlardan alabileceğimiz bir mutluluk duygusu. Türkiye Arkeolojisi ve tstanbul Üniversitesi / îstanbul Üniversitesi Yayınlan/ Istanbul Üniversitesi'nin bugüne kadar Türkiye içinde gerçekleştirdiği arkeolojik kazı ve yüzey araştırmalannı kapsayan kitap, tstanbul Üniversitesi Araştırma Fonu'nun maddi desteği ile yayımlandı. Arkeoloji bilımine çok önemli katkılan olacağına inanılan kitapta yer alan tüm araştırmalar Istanbul Üniversitesi'nin bu bilime yıllannı adamış bilimadamlan tarafından Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürlüğü'nün izin ve kazı ruhsatnamesi ile gerçekleştirilmiştir. Arkeoljiye merak duyan herkesin mutlaka okuması gereken çalışma, Istanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'ne bağlı Prehistorya, Eski Önasya Düleri, Klasik Arkeoloji, Klasik Filoloji, Sanat Tarihi ve Eskiçağ Tarihi Bölümü Kürsüsü/Anabilim Dalı'na bağlı öğretim üyeleri tarafından 19321999 yıllan arasında yapılan arkeolojik kazı ve yüzey araştırmalannın bir bölümünü kapsamaktadır. 67 yıl boyunca büyük bir özveriyle gerçekleştirilen çalışmalar, Trakya ve Anadolu'nun en eski çağlanndan Osmanlı Devleti'nin sonuna değin çeşitii kültürleri ve uygarlıklan kapsamaktadır. Yeni Dünya veTürkiye/ îbrahim S. Canbolat/ Ezgi Yayınlan/208 s. Mustafa Kemal'in şian 'yurtta sulh, cihanda sulh'tu. Türkiye, içinde bulunduğu sürekli kriz bölgesinde, bu ilkeyi ayakta tutabilecek gelişme göstermiş midir? Yazar, bu sorunun yanıtını anyor. Bu ülkenin insan lan, bugün belki de her zaman ol duğundan daha çok, sapla samanı ayırmak; eleştiri, tartışma, bilim, bilimsellik, gibi kavramlan yerlı vtrinde kttllanmak zorunda. Günün ağır sorunlarının altından kalkabilmek ve en azından yakın geleceğe isabetli birkaç adım atmayı başarabilmek için. Canbolat, uluslararası politikada 'imaj' ın önemine değiniyor ve Israil Devleti'nin kuruluşunun kritiğinden yola çıkarak Ortadoğu Banş Projesi için gerekli "ilk soru"yu soruyor. Bilim Tarihi Yazılan/ Alexandre Koyre/ Çeviren: Kurtulus Dinçer/ Tübitak Popüler Bilim Kıtaplan/ 277 s. Alexandre Koyre, 1882'de Rusya'da doğdu. Öğrenimini Tiflis'te, Gottingen'de, Paris'te yaptı. Ikinci Dünya Savaşı sırasında ABD'ye gitti. 1956'da Institute for Advanced Sudy üyesi oldu. 1958'de Paris'te Ecole Pratigue des Hautes . / \ Etudes'e bağlı Bilim ve Teknik TaI \ rihi Araştırmalan Merkezi'ni kurdu. 1964'te öldü. Koyre, bilim tarihi yazımında bir dönüm noktasıdır. Yapıtı, neopozitivizmin duyumcudeneyci bilim anlayışınm en köîdü eleştirilerinden biridir. Pozitivizmin tarihsiz bilimi onunla birlikte tarihsel bir alan haline gelmiş, bilim tarihini ve bilimsel keşifleri "ulusal bilimsel yöntemin" uygulanışının dolaysız sonucu diye gören yaygın anlayış, bilim tarihini ve bilimsel keşifleri 'ussal bilimsel yöntemin' uygulanışının dolaysız sonucu diye gören yaygın anlayış, onunla birlikte yerini, bunlann yalnızca mantıksal, ussal süreçlerin ürünü olmadığını, bilim dışı öğelerin de bulunduğunu ileri süren anîayışa bırakmıştır. Hasta ve Hasta Yakını Haklan/ Dr. Mustafa Sütlaş/ Çıvtyazılan/ 240 s Hasta haklan aslında ' sağlık hakkı ve sağlıklı yaşam hakkı' içinde yer alan bir bölümü anlatır. Ancak insanlar bu haklannın ayrımına genellikle sağlıkları bozulduğunda, yani hastalandıklannda, bu durumdan nasıl kurtulacaklannı aradıklan sırada varırlar. Gerek insanhğın erişmiş olduğu noktadaki genel çerçeve, gerekse ülkemizde yaşanan koşullarda , sağlıkla ilgili haklar ve bunlann içinde yer alan hasta haklan konusunda yapılması gereken çok fazla iş ve yerine getirilmesi gereken çok fazla görev vardır. Başta sağlıklı yaşam hakkı olmak üzere sağlık hakkı ve daha özel olarak hasta haklannın var olması ve kullanabilmesi için her kesime ve herkese somut görevler düşmektedir. Sağlıksız insanlar ve onlardan oluşmuş toplumlann hiçbir sorunlannı çözemeyecekleri ortadır. Hasta haklan konusunda neler yapılmalıdır: Sunulan hizmetin niteliği konusundaki haklar nedir; bunlann gerektirdiği ödevler nelerdir, bu haklan isteme, sağlama ve koruma yollan nedir, haklar ihlâl edildiğinde neler yapılmalıdır? Elimizdeki kitap, olgularla ve olaylarla değil, bu ve benzeri sonılarla, günlük yaşamda karşı karşıya olunan sorunlann tümüne ilişkin somut, herkes tarafından benimsenmiş ve uygulanabilir nitelikte yanıtlar ve bu yanıtlan gerçek kılabilecek yakkşımlann da ortaya konulmasını amaçlıyor. Köpan Avı/ Letvis Carroll/ Çeviren:Bartş Pirhasan/ Roll Yayınlan/ 75 s. Lewis Carroll, Kraliçe Victoria döneminde yaşadı. Oxford'da matemetik ve klasik edebiyat okudu, daha sonra aynı üniversitede matematik bölümünde öğretim üyesi oldu. Hiç evlenmediği, çoğunluğu çocuk olan yüzlerce kişiyle mektuplaştığı, fotoğrafçıhk, anatomi gibi meraklan olduğu, gençlik yıllanndan başlayarak çeşidi dergiler çıkardığı ve London Comic Tımes, The Train ve Punch gibi zamanın en ünlü dergilerinde yazılar, şiirler yayımladığı biliniyor. Dünyaca tanınan yapıtı'Alice Harikalar Diyannda', Dr. Liddell'in kızlan Lorina, Edith ve Alice'e anlatılmış masallardan oluşuyor."Köpan Avı" ise, "saçma şiir" türünde yazılmış en SAYFA 21