Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1 9 E K I M 0 0 0 • Fethi Naci, Eleştiri Gü hafta, Tatyana Moran'ın ğeriendiriyor • Fatma Oran, Balzac'ıı ba"sınabakıyor • H. Ergülen, Mehmet denemelerini değeriendiriyor • R. Kızıltoprak, Postmodefni rinelki kitabını irdeliyor Cumhuriyet I Z E K Nâzım TURGAY FİŞEKÇİ Memet Fuat'tan mükemmel bir çalışma KITAP Hikmet Nâzım Hikmet'le yirmi yıl baba oğul gibi yaşamış, daha sonra ise DÜtün şiirlerini, yazılarını, mektuplarını yayımlamış olmanın verdiği duyarlıkla, kişiliğinin bütün özelliklerini derinliğine kavramış olan Memet Fuat, yaşamı, ruhsal yapısı, davalar ı, tartışmaları, dünya görüşü ve şiirinin gelişmeleri ile Nâzım Hikmet'i yazdı. Kısa zamanda ikinci baskısına ulaşan kitap üzerine Memet Fuat'la konuştük. N âzım Hikmet'i tanıdığınızda dört yaşındaydıntz Onunla tlgılt btr kitap yazmak ıçin neden yetmış dort yaşına kadar bekledinız? Nâzım Hikmet üstüne böyle bir kitap yazmayı daha önce hiç düşünmemiştim. Yazmaya başlamadan bir gün önce ae düşünmüyordum. Ankara'daki Edebiyatçılar Derneği yöneticüeri, 1994 yılı başında "Nâzım Hikmet Günleri"ni yaparken, kiînin aklına geldiyse, benden "Nâzım Hikmet'in Eksiksiz Yaşamöyküsünü Yazmak Için Yöntem Arayışı" başlıklı bir yazı istemişlerdi. Onlar ntı seçmışlerdı konuyu? Evet, yazının başlığını gönderdiler. Herkes Nâzım'ın sanatını, şürini incelerken, benden bunu istediler. Sanattan, şiirden fîlan pek anlamadığımı bildiklerinden olmalı... Belkı de bu konuyu başkalarından daha tyi yapacağınızı düşünmüşlerdir. Olumlu yorumlamak iyidir... Ben de alınganlık etmeyip yazdım istedikleri yazıyı... Bugün o yazıyı okuyanlar, daha o zamandan Nâzım'ın yaşamöyküsünü yazmaya hazırlandığımı, kendimi de bu işe çok uygun gördüğümü düşünebilirler. Yazı ısmarlamaydı, ama olcur bunu bilmez. Bu konuyu seçtiğime, anlattığım yaşamöyküsü yazarı da bana çok benzediğine göre... Sıze mı benziyordu ? Okuyayım mı sana o yazıdan bazı bölümleri? Okuyun. Kaç sayfa olacak bu konusma? Turhan on beş say/aya kadar yolu var, dedı. Tamam, öyleyse, dinle : "Yaşamöyküsü yazarı için K\fAP SAYI 557 belki de en önemli adım konu seçimidir. Çünkü, her şeyden önce, anlatacağı kişiyi kendisinin anlayabilmesi söz konusudur. Bunun için de bir 'uyum' gerekli. Herkes herkesi anlatabilir mi? Sanmıyorum. Herkes herkesi anlayamaz ki anlatabilsin! Işte o zaman ortaya, başarılı da görünseler, sanata daha yakın duran yaşamöyküleri çıkar. Verdikleri bilgilere güvenilemeyecek, bilimsel açıdan yetersiz yaşamöyküleri..." Böyle alıntılarla gidersek çok uzar bu konuşma, bir özetleme mi yapsam? Yok, nastl islersenız Uzasın, önemli değtl... ~ "Belgeler : Kimlik kâğıdı, tarih düşmeler, not defterleri, resmi yazdar, cazete haberleri, yapıtlar, andar, mektuplar, vb... Asknda en büyük dayanak olan bu belgeler ne kadar çoğalırsa, işin içinden çıkılması da o kadar güçleşir. Çünkü bu belgeleri değerlendirmek, güveniıecek olanlarla güvenilemeyecek olanları ayırmak, birbirine uymayan bilgüer arasından doğruları bulup çıkarmak son derece çetin, yanılmalara açık bir iştir. Şimdi, bak, en önemli noktaya geldik... Evet... "En sağlıklı yaşamöyküleri aynı çağda, aynı koşullar altında, birlikte yaşadıkları, yakından tanıdıkları kimseleri anlatan yazarlann yazdığı yaşamöyküleridir, diyebilir miyiz? Bu nitelikteki yazarlar elbette belgeleri daha iyi değerlendireceklerair. Aynı çağda, aynı koşullar altında yaşamak, anlattığı kişiyi yakından tanımak büyıik bir üstünlüktür." Bu sözler Nâzım konusunda bana uyuyor mu? Vyuyor. Işe aday olmasanız da alttan alta kendımzi düşünüyordunuz belkı de... "Mavt Gözlü Dev" ştırıyle tlgilt tarttşmalanntz filan . Ben oradaydım, dıyorsunuz... Hayır, yamltyorsun, dtyorlar. . Belki de... Neyse... Bu yakınlığın, yani anlattığı kişiyi yakından tanımanın sakıncalarına da değinmiştim o yazıda, ama önce en sondaki sözleri okuyalım : "Nâzım Hikmet'in yaşamöyküsü yazılırken belgelerin ayıklanıp değerlendirilmesi, toplanmasından çok daha fazla özen isteyen bir iştir. Kanımca önce şairin bütün yapıtları, mektupları dikkatle okunarak eleştirel bir değerlendirmeden geçirilmeli, kişiliği üzerine sağlam bilgiler edinilmeli, ruhsal yapısı iyice anlaşılmalı, bundan Devamı 4. savfada. CUMHURİYET