29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

• rinde Kuzey Amcrikalı iki genç, Reed'le Pierce muço olarak işc girdiler. Bu ağır işi kaldıramayan Pierce yolu bir filikada tamamlamayı seçerek gemiden kaçtı. Onun açık denizin göbeğinde ortadan kayboldugunun fark edilmesi, birliktc kaldıkları odada kimlikleri vc parası bulunduğu için, Recd'in onu öldürmekle suçlanmasına yol açtı. Corto, Reed'den işin aslını öörcnmeyi basarana dek olayla ilgilendi. 1 ıemen ardından, daha hızü gemıler aracılığıyla Ingjltere'deki dostlarını harekete geçirdi. Oylesine ki, John Reed Manchesrer adliyesinde cinayet olayı hakkında ifade verirken Corto o arada yeniden bulunmuş olan Pierce efendiyi kanlı canlı mahkeme önüne çıkarabilmeyi başardı. Bu karışık durum Bostonian'ın acımasız kaptanını gülünç düşürdü. Reed ise serbest bırakıldı. Corto ya gelince, bu serüven onun hem işinden oimasına hem de kaptanların "Mafya usulü" kara listesine yazılmasına mal oldu. Ama bu işten bir dost kazandı. Yankilcrin Antiller'le Brezilya arasında kacakçıhk yaptığı yük gemİleriyle sefere çıkmayı bıraktı. (3). Hugo Pratt, Corto Maltese'nin yaşam öyküsünü araştırma çalışması içinde A Suivre dergisinin 51, 52 ve 53. sayılarında ve Eternauta'nın 19. sayılarında ]ack London'ın andarına dayanarak Maltalı denizcinin gençliğinin bir bölümünü anlattığı yazılar yayımladı. Bunlar, bu efsanenin atetli izleyicÜeri için çok önemlidir. Çünkü burada Corto yla Rasputin arasındaki, tohumları 1905 yılında Mançurya'da atılan ve doruğuna bundan yedi yıl sonra Corto'nun postunu tehlikeye atarak tuhaf Sibiryalıyı Semerkand'daki hapisaneden kurtarmasıyla ulaşan büyük dostluğun doğuşunu anlatmaktadır. 1905 yılı Avrupa uygarlıöı için, eğer faşistliğin, Stalinciliğin, topiama kamplarının ayak seslerine uygarlık denebilirse, belirleyici bir yıl olmuştur. Önceki yüzyd boyunca Kipling'in yücelttiği Beyaz Âdam, yayılmacılığın en üst derecesinde, tüm dünyaya adına koloniciiik denen o ticari değiş tokuşu gctirmişti. Oysa 1905 yılında ıki önemli olay Eski Dünya'mn sonunu getirecektir. Japon Sarılar'ın Beyaz Ruslar'ı altetmesi ve Odessa ayaklanması. Bu iki gelişmenin ardından dünya değişecektir. Biz de Corto Maltese'le bunun ilk elden tanığı oluruz. Hugo Pratt bize, odağında Jack London bulunan bir öykü sunar. İki kahramanın sürüklendiği tehlikeli bir serüven dolayısıyla da bize Rasputin'le Corto'nun karşılaşnıasını anlatır. Bu öykü Pratt'ın kahramanların portrelerini ve olayın geçtiği ycri olayla bağıntılı olarak anlatnıaya özen gösterdiğini ortaya çıkarmak açısından öncm arzeder. Yeniyetmc denizci, öykünün ilk bölümünün sonunda yaşından umulmadık bir soğukkanlılık vc sağduyu içinde gösterilmiştir. Gerçekten de London'la Sakai arasındaki o koca anlaşmazlık, uluslararası basınla başını belaya sokmaktan sakınan Japon komutan tarafından patlatdmadan önce havası inmiş bir balondan başka bir şey değildir. Oysa genel bir yasa gereği içinden çıkılması zor bir duruma girip başına iş açtığında, çıkarını düşünenler durumu kendi adlarına düzeltmcye yarayan şartları görmeme cğilimindc olurlar ve onlar da daha iyisini yapmazlar... Sakai aşırı kibri içinde London'sa genel ilgisizliğinde gönüllerinin estiğince davranamayacaklannı unuturlar. Zorla da olsa üstünlük basamağında başkalarınca konmuş olan oyunun kurallarını kabul cdeceklerdir. Sanatçı, Corto'nun yeniyetmelik ılönemini belirlemek için ilk etapta, yaptıklan ya da söyledikleri arasında Maltalı denizcinin kişiliği hakkında bilgiler veren başka kişileri sunar. Keııdine özgü dostluk anlayışıyla katil Rasputin o yaşadıkça (4) ve Moudken'dcn kurtulnıasına yardım cttiği o ilk elinden tutuşu hatırladığı sürcce Corto Maltesc'nin can dostu olacaktır. Bu deliCUMHURİYET KİTAP SAYI 500 kanlının portresinde daha şimdiden Corto'yu kendisi yapan temel özelliklcri buluruz: Stoacılığa dönüştürdüğü görünür bir vurdumduymazlık, sağduyu, Dİr ikna etme becerisi... . ayrıca dostlukları. Corto'ya göre, dostluk önemi olan az şeyden biridir; ölümlük dostluklar kuracaktır. Pratt çizgisel olarak alışılagelmiş biçeminde resmetnıeyi sürdürür. Her kezinde çizgileri basitlestirerek ve derinlik vermek için gölgeler kullanarak sert çizgilcri azaltır. Pratt her zaman Pratt'tır ve bana kalırsa gelnıiş geçmiş en iyi çizgi roman yaratıcısıdır. Onun denge duygusu, hareketli ya da anlatımlı sahnelerle art arda gelen "sözsüz" planların kullanuTiı, kitabı açan ilk sayfa gibi gerçek birer anlatım harikasıdırlar. Pratt ın anlatıcdık yeteneği John Ford'un yeteneğine benzer. Anlattığı öyküler insanı daha basında sarar. Varlıklarıyla öyküye güvenirlik ve inanırlık katan yardımcı karaktcrleri çözümlemeye özel bir önem verir Pratt. Önemli bir noktantn altını da çizmek gerekir: Pratt anlatmaya başlamadan önce tarihi derinlemesine araştırır, ardından da elde ettiöi bilgileri dolayh olduğu kadar kısa bir biçimde okuyucuya aktarmaya zorlar kendini. Amacı, her şeyin ytterince anlaşılır olmasıdır. Corto'nun elinizdcki serüveni, JaponRus çatışmasuun artık sona ermiş oldugu bir sırada eğer bir gazeteci değinmeseydi asla bilinmeyecek bir çarpışma olayını, General Kuropatin'in diğer tüm Rus güçleri silah bırakmayı kabul etmişken aslcerleriyle savaşmayı sürdürmesini gündeme getirmektedir. Başka herhangi bir çizgi roman sanatçısı bu açıklamayı, olayları yalnızca baş kahramanların üzerine kurmak için gereksiz bulup es geeeccktir şüphesiz. Pratt bunu yapmaz; o oilir ki anlatılan öykünün "gerçekliği" ancak tüm anahtarlar verildiğinde mümkün kılınmıştır. Ortaya koyduklarındaki gerçeğe benzerlik Corto'nun tüm efsanesini ina nılır kılan şeydir. • (1) Hizumi Naguma, PortArthur, Pa ris, 19U.S464. (2) Joseph Condrad, A Personal Rccord, Flight Book, Umdra, 1924, S262 (3) Hum Pratt vejuan Antonio dt Blas, La Saga ai Corto Maltese. Kitap, Milano Libri yaytnevince yakında yayımlanacakttr. Bu bilgiler ]joui.se Bryant'ın Remember Keds adlı tamamlanmamı\ kitabından altnmtştır. Oripnal el yazmast Wisconsin Üniversitesi'nde bulunmaktadtr. (4) Seksen yaştna varmtş olan Rasputin, 1960 yılı Aralık ayında Barbadoi adau yakımnda yasamaktaydı. Sonunda şansı ona gülmüş, çok zenginleşip bir ada lahibı olmuştu. Cain Groovetnore tarafından kaleme alınmtş anıları neredeyse bütünüyle Corto'yla doludur. C.aın bir ara Hugo Pratt'tn yardımına gider. Henüzyayımlanmamış bu anıların adı Ben Sıraaan Biri Değilim'dir Ürünleri Vergisi de çdtardmış ve uygulanmıştır. Kitapta, bu konular da ayrıntuı olarak ele alınmıştır. Sayın Turan, bu arada savaş sonrası düzenlemeleri üzerinde de durmuştur. Bu konuyu irdelerken devletçilik uygulamasındaki yumuşama, ciftçiyi topraklandırma konu sunda kabul eailen ve uygulanan yasa, çalışmayasamınm düzenlenmesi, Türk parası ile ilgili olarak alınan 7 Eylül 1946 kararları değerlendirmiştir. Bu yıllardaki ideolojik tartısmalarla davalar da kitapta ele alınmıştır. Ozellikle Milli yetçi/Turancı yayınlarla Panturanizm alanındaki çatışmalara genisçe yer verilmiştir. Sol yayınlar tartışmaîarı da unutulmamıştır elbette. Sol yayınların ve kişilcrin susturulması, Tan Basımcvi'ne saldırı, Dil vc Tarih Coğrafya Fakültesi olayları, Sabahattin AliNihal Atsız davası, Sabahattin Ali'nin öldiirülmesi olayı, ırkçdık bügilcri, oluşumları da ayrıntdı olarak bize sunmuştur. Elbette bu konular belgelere dayandırılmışrır. Inönü'nün ünlü 19 Mayıs 1945 günlü konuşması geniş yankılar uyandırmıştı. CHP grubu içinde dörtlü öncrgc olarak nitclenen bir önerge TBMM Başkanı Kâzım Özalp'a verilmişti. Bdindiği gibi, bu önergede Celâl ; Bayar, Adnan Mcnderes, l uat Köprülü ve Refik Koraltan'ın imzalan bulunuyordu. 7 Haziran 1947 tarihli bu önerge, Dcmokrat Parti'nin kuruluşuna yol açmıştır. Kitapta, bunun verilişine neden olan durum ile alınması gereken hususlar da belirtilmiştir. Bu dörtlü önergenin CHP parti meclisinde ele alınması, yapdan tartışmalar, basındaki yankıları geniş olarak incelenmiştir. Kitapta yeni siyasal partüer de ilgili bilgüer de verilmiştir. Bunlar arasında Millî Kalkınma Partisi, Demokrat Parti, sosyalist partiler (Türkiye Sosyalist Partisi, Türkiye tşçi ve Çiftçi Sosyalist Partisi) konularında da genişçe bilgiler bulunmaktadır. 1946 yılındaki bu oluşumlardan baslayarak 1950 yılına kadar geçcn dönemdeki oluşumlara da kitapta yer leşmiştir. 14 Mayıs 1950 seçimleri de siyasal değişim de bu arada söz konusu edilmiştir. Şerafettin Turan, devrim tarihimizin bir dönemini geniş bir ölçüde ele almış, belge lere de dayandırarak oluşumu ortaya koy muştur. Kitabınsonuna, belgcolarak kullandıöı bazı belgclcrin metinlcrini eklediği gibi çok geniş bir kaynakçayı da eklemiş, ayrıca bir de geniş dizine yer vermiştir. Bir dönemin belgelere dayanan geniş tarihi, tarihsel gelişimi bu kitapta da öncekilere eklenmiştir. Bazılarımızın yaşantıların da yansımaları, andarı bulunan bu olaylar böylecc herkesin bilgisine bclgesel olarak sunulmuş ve derideki değerlendirmclcr için de kaynak kitap olarak ortaya konulmuştur. Yoructı bir çalışmanın ürünü olan Ça^daşlık Yolunda Türkiye, buyolu gerçek yönüy lc bize göstermcktedir. Kitahın 1950 yılıııdan sonraki oluşumları ele alacak bolümünü de bcklemeliyiz. • Türk Devrim Tarihi, 4. Kitap, Çağdaşlık Yolunda Yeni Türkiye, incelemearaştırmairdeleme/ Şerafettin Turarı/Bilgı Yuyınt, 19<JtJ/359/ SAYFA 7 Çaadaşiık Yolunda Türkive Şerafettin Turan, Türk Devrim Tarihi' ni irdeleyen çalışmasının 4. kitabını "Çafidaşlık Yolunda Yeni Türkiye" anabaşlığı ile yayımladı. MUZAFFER UYGUNER sonra da bunlara tepkiler üzerinde durulmuş, kapatılmaları olayına değinilmiştir. Turan'ın da belirttiği üzere, Köy Enstitüleri eğitim alanımızda ünemli bir yer sahibidir. Ama, nedense, gereksiz düşünccler sonunda kapatılmalan yoluna gidilmiştir. Eğitim konusunda mesleki ve teknik öğretimdeki gelişmeler ile özerk üniversiteler üzerinde de durulmuştur. Bundan başka, yapdan yayınlar ve ceviriler (klasiklerin çcvirileri), güzel sanatlar konusu, UNESCO'ya kurucu üyelik, bilim ve sanat alanındaki buluşlan özendirmek için konulan armağan, dilimizi bilim ve kültür dili olarak yaygınlaştırma çabaları da bu arada incelenmis, olumlu sonuçları be lirtilmiştir. Bu arada nalkevlerinin kuruluşu, çalışmaları, olumlu sonuçları ve de sonradan ışıöın söndürülmcsi olarak nitelendiği veçhile kapatılması da kitabın önemli konularıdır. Kitapta, din ve laiklik, din dershaneleri, ilahiyat fakültelcri, devrimler ve Kemalizm de geniş bir ölçüde irdclcnip değerlendirilmiştir. Kitabın incelediği tarih bölümünde Ikin ci Dünya Savaşı da ülkemizde önemli durumlar yaratmıştır. Elbette siyasal dalgalanmalar olmuştur. "Uzgörü ile korunabilen yansızlık", Ege Adaları konusu, Sovyetlerle olan gerginlik, ABD'ye yakınlaşma, savaş nedeniylc karartma ve sıkıyönetim, Birleşmiş Milletler Örgütü ve bu örgüte giriş bu arada söz konusudur. O yıllarda ekonomik sıkıntılar da yaşanmıştır. Bu yıllarda ekmek sıkıntısı çckildigi gibi başka tiiketim maddelerindc de sıkıntılar çekumiştir. Düzenleme için Milli Korunma Kanunu çıkardmış ve geniş ölçüde uygulanmıştır. Varlık Vergisi gibi özcl bir gelir sağlama yoluna gidilmesi de zorunlu olmuştur. Cîıdada düzenleme konusuntı çözümlemek amacıyla Toprak Şerafettin Turan'dan "Türk Devrim Tarihi 4" Eskl Dünya'mn sonu Ş erafettin Turan, Türk Devrim Tarihi'ni irdeleyen çalışmasının 4. kitabını Çağdaşlık Yolunda Yeni Türkiye anabaşlığı ile yayımladı. Kitap, 10 Kasım'dan sonraki dönemin 10 Kasım 1938 14 Mayıs 1950 bolümünü içermektedir. Atatürk'ün ölümünden DP iktidarına kadar olaylar ve gelişmeler bu kitapta geniş bir yelpazedc clc alınıp değerlcndirilmiştir. Kitabın birinci bölümünde Atatürk'tcn sonra "Milli Şef" başlıgı altında o ydlardaki olusumlar vc durum lar cle alınnııstır. Atatürk'ün ölümünden sonra cumhurbaşkanı kim olacak tartışmaları, çeşitli görüş ve davranışlar, lsmet Tnönü'nün cumhurbaşkanı scçilmesi olaylarına ışık tutulmuştur. Cumhurbaşkanı seçiminaen sonra yapdan düzenleme, ("elal Bayar'ın başbakanlığa atanması, Inönü'ye "Milli ŞeP unvanının CHP olağanüstü toplantısında vcrilmesi, "Hski karşıtların Türkiye Büyük Millct Meclisi'ne girmeleri" bu arada ele alınmıştır. Turan, 26 Mart 1939 tarihinde yapdan gencl scçimlcrle ilgili bilgileri de aktarmıştır. Hski karşıtlann adlannı burada anmaya gerek görmüyorum; kitapta bunlarla ilgili bilgiler bulunmaktadır. YM siyasal parfler Slyasal daigatanmalar Şerafettin Turan, daha sonra "Milli Şef kabineleri ve yeniden yapdanma" konusuna da yer vermiştir. Bu arada, Refık Saydam kabincleri üzerinde dtırmuş, bu yönctimin durumunu değişik yönleriyle değerlendirmiştir. Bu arada, CHP'nin yeniden yapılanmasını da gözden gcçirmiş ve yapılan yenilenme değişikliklerini belirtmiştir. Inönü'nün 18 Haziratı 1936 günlü genelgesinin basında ycr aldığına göre, "Cumhuriyet Halk Partisi'nin,memleketinsiyasalvesosyalhayatında güttüğü yüksek amaçların gerçekleştiril mesini kolaylaştırmak vc partinin gelişmesi ni artırmak ve hızlandırmak için bundan sonra parti faaliyetiyle hükümet idarcsi arasında daha sıkı bir yakınlık ve daha ameli bir beraberlik sağlanmasına Gencl Baskanca kararvcrilmistir." Bununla ilgili olarak4 csas da bu genelgedc belirtilmişti. Bu konu OlP'nin Bcşinci Kurultayı'nda ele alınıp sonuca varılmıştır. Kitapta, bundan sonra yapdan 1943 seçimleri ve CHP'nin altıncı kurultayı da söz konusıı edilmiştir. Kitabın önemli bir bölümü eğitim ve kültür alanında yapılan atdımlar ve gedikler ile ilgilidir. tlköğretime çöziinı olarak bulunan Köy Enstitüleri, bunların çalışması. Daha MiŞofkaUneieri şerafettin Turan, devrfm tarihımizin birdönemlnl genlş bir ölçüde ele aimış, belgelere de dayandırarak olu$umu ortaya koymustur
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle