Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Laikliâe varacak surecte son asama Hasan Kayalı'nın 'Jön Türkler ve Araplar' başlıklı kitabı, günümüzc kadar devam eden ilişkiler ağının çok araştırılmamış bir dönemine ışık tutmak iddiasında. Araştırmacı sunuş yazısında İngilizlerin Araplar, Arapların da Ingiliz ve Türkler hakkında neler düşündüklerinin az çok bilinmesine karşılık, Türklerin ö/ellikle de îttihat ve Terakki Cemiyeti'nin Araplar hakkında neler düşündüklerinin bilinmcmcsındcn' hareketle bu boşluğu doldurmayı hcdcflcdiğini açıklıyor. ORHAN KOLOĞLU urk Arap ıhşkılerının, ozellıkle Osmanlı Dcvlctı'nın son yarım yuzyılındakı durumunun ıncelen mesı, bugıınlere kadar, bır kopuşun ta rıhı olarak elc alınıyordu Bcyrut'ta 1993'tekı semıncrın açıs, konuşmasında ben Tarızımat'la basjavan bır yenı yapı lanmanın Turk toplumunu bıçımlendır mesınden bahsedınce, Arap akadcmıs yenleıı adına konuşan profesor dc fark Iılaş,manın 'Arapların Tanzımat'ı yas,amamış olnıasından ılerı geldığını' bclırt miijtı Bır tarahn hcdcf olarak gelceekte 'çağdas, uygaılık duzeyı'ne ulas,mayı koy masına karşılık, dıgcr taraha ornek ola rak geçmıs.te '1lazıetr Peygambeı done mı kımlıg'ını' ar/ıılayanların çoğunlukta olması, 21 yu/yıla gırılırken neden ayrı yerlerde uurduğumu7un gostergesı Tuıklcıın fazlasıyİaas,ıııyagıttığı ınancı nın yanı sıra, Araplar'ın da fazlasıyla tu tucu davıandıklaıı kanısı ıkı tarafta da hâlâegemcn Ancak21 yu?yılagırerken bambas,ka eğılımlerın gundeme geldıgı nı de farketmemek ımkansız Turkıye'de demokrasının /oıladığı bıı 'geçmışje bağiarın ta/elenmcsı' sıırccı yas,anıyor Arap ulkclcnndc îsc cmek sarfettneden ka/anılmi!; petrol /engınlığının asjrılik larına tepkı olarak koktcndıncılık daha da tıımanıyoı Bu egılımc tran vc Afga nıstan'ı da katarsak Turkıye dışında bıı tun Islam dunyasında ortak bır sosyal olayın varlığım kabııl /orıında kalıri7 Bu oıtam, Islam alcmının ıçınde tck basjna laık Fuıkıvc'nın bır çarpıklık ol dugu dus,uneesını pekıştııebılıı ( )ysa karsj t<ııafın sotunlannın, koktcncılığı eğılım aıttıkça daha da karmaşıklaş,lıgı nı olaylar kanıtlıyor Bu yılın sonıında I'unus'ta Kcmalı/m ve Kemalistleı konıılıı bıı bılımsel top lantmın yapılacak olması, karsı taralta İçınc du^ulen açma/dan kurtulabılmek içın yollar arandığını gosterıyor Toplan tının davet sııkuleıındc, ()rtadogu'da Turkıyc'nın bolgesel guç olarak varlıgı nın Kemalı/mın devlct veaydınların ıde olojısı olarak elc alınmadan açıklanama yaeağı kaydedıldıkten sonıa asıl hassas noktaya dokunuluyor "tlk kez olarak Kemalizmin ve laikliğin Arap dunyasında tartışılması böylelikle miımkün olacak ve bizlerin çağdasjasmaya yaşanmış bir deneyimin ışığında bakmamızı sağlayacaktır." Tunus toplantısından mutlaka kesın bıı sonuç çıkacağı duşuncesıne kapıl mamalıdır Ancak, bır yanından sosyalıst bır koktendıncı lık (') dıger yanından tetrorıst bır koktendıncılıkle sarılı olan bır Arap ulkesınden boyle bır gırış,ımın gelmesı nın, şımdıye kadar onerılen ço/umlerın sonuç vermedığının delılı sayılacagı açıktır Tabıı kı Kemalıst deneyimin ken dısıne /emın ha/ırlayan Jon Turk, Yenı Osmanlı ve Tan/ımatçı gırısımler de dık kate alınmadan cleğerlendırılmesı ola nak diijidır Bu ya/ımda ınceleyeceğım 1 Iasan Kayah'nın 'Jön Türkler ve Araplar' başlıklı kitabı, gunumu/e kadaı dc vam eclcn bır ılışkıler agının çok araş,tı rılmamıs, bır doncmıne ı^ık tutmak ıddı asında Âıa^tumacı sunuş va/ısında 'îngilizlerin Araplar, Arapların da Ingiliz ve Türkler hakkında neler düşündüklerinin az çok bilinmesine karşılık Turklerin ozellikle de Îttihat ve Terakki Cemiyeti'nin Araplar hakkında neler duşundüklerinin bilinmemesinden' hare ketle bu bosjıığu doldurmayı hcdefledı ğıni açıklıyor Dolayısıyla konuya bellı bır açıdan ve bununfa ılgıJı kaynaklardan bakıyor Kıtap altı bolumdcn oluş,uvor Bırıncı Bolum'de Tan/ımat ve Abdulhamıt do nemlerıyle, bu ıkıncıde fon Turk muha lefetı as,amasında Arapların durumu ele alınmış Çalışmanın asıl nrıjınal kısmı ıçın gırıs, nıtelıgı taşıdıgından, daha çok basjka ara^tırmacıların saptamalarının aktarılmasından olus,an bu bolumle ılgı lı uç hususa dıkkatı çekmek ıstıyoru/ Bırıncısı Tan/ımat Abdulhamıt ayınmı ıle ılgılıdır Ian/ımat ı bazılaıı 1871'dc (ÂhPaşa'nınolumu), / bazılan 1876da sona eıdıııı Bı/, Profesor Davison'un go rus,unc katılarak Ian/ımat'ın Osmanlı devletının sonuna kadaı devam ettığı kanısında yi7 Abdulhamıt donemındt yenı kos,ulların belırmıs, olnıa sı, onun ıslahatı devam ettır mesını (.ngcllcıncmış, aksıne en çok nızamname ve kurum onun /amanında yas,ama geçırılmiijtıı Dıkkatı çekmek ıstcdığımı/ ıkmcı nokta, Arap mıllıyctcı hareketınde onemlı bır rolu bulunan Halil Ganem ıle ılgı lıdır ( ı,ım m'ın daha anayasa ve paı lamcnto gıı ışımlerı bas, lamadanontt 8 6 I876tarıhın dc Istanbul'un I tansızıa Stanıboul ga /etesınde yayımlanmıs, bır açık mc ktubu vardu ( ) Bunda Osmanlı toplumunu iiç tabakaya ayırır: 1) Türkler ya da Osmanlılar; Fatih ırk. 2) Müslümanlar= Lsir edilmiş ırk (Bununla ozellikle Arapları kastediyor). 3) Hıristiyanlar. Strate)isını Musluman ve Hırıstıyan Arapları bırleştırmek olus,turuı Taktık ıcabı dalgalanmalar gostermesı ana fık rının değıs,tığı anlamına gelmcv Nıte kım, Aıapça'nın Arapların enbuyuk uy garlık cserı olduğunıın ve Kur'an'ın bu esenn dorugunda bulunduğunun 1 lırıs tıyan Araplarca da kabul edılmesıyle Ganem'ın amacına erısıılmıs,tır Uçuncu be lırtmek ıstedı£ımı/ hususta bu konuyla ılgılıdır 190î yılında Al Manar dergı sınde tefrıka edılen Kavakibi nın kitabı "Arapça bilmeyen ve Arap olmayan Müslüman sayılmaz" tezıne dayanır Daha sonra ayaklanırken Şerıf Huseyın bıı te/den hareket etmı^tır Bu son ıkı hususun |on Türkler ce bılmmemesı mum kun değıldı Dolayısıyla başlangıcından ıtıbaren du^unceleıını olusturuıken bu te/lerın de bılıncınde olduklarını kısaca da olsa vurgulamakta varar vardıı Kıtabın 'tkıncı Mcşrutıyct Deneyı (1908 1909)', 'Muhalefct ve Araplar (19101911)', 'Adcmı Merkezıyetçı ve Yenı Arap Sıyasetı (1912 1913)'bolum lerı başvurduğu kaynaklar açısından yenı bilgıler ıçerıyor ve eksıkleıı onemlı ol (,ude tamamlıyor Peijin hukumlerden u/ak yaklaşım sebebıyle daha objektıf bır degerlendırmeye sahıp 'Bır Meıkc/ıleşmc Orneğı Jon lurk Yonetımı Altında Hıca/ (1908 1914) bo lıımu de *jerıf Huseyın ıle Ittıhatu ıktı darın ılışkılenne netlık kazancfırmış 1916'da olacakları dujjunerek onceden bağlantılaı kurmaktan <,ıkılınca Bâbıâlı ıle Mekkc yonctımı arasında bıı kcsın /ıtlıktan çok, bırbırınden çckıncn ıkı merke/ın ıhtıyatlı gın^ımlerı ıyı anla^ılı yoı Cerek bu bolumde ve gerekse 'Sava!) Yılları 1914 1918'bolumundeyıne vurgulanması gereken ıkı husus akla gelıyor Bırıncısı Şcrıf Huseyın'ın bır sure yalpaladıktan sonra tngılı/ yandaşı ola rak ayaklanınca, resnıı organı olarak ya yımlanan Al Kıbla ga/etesıncle surdur duğu propaganda kampanyasıdır Bura da suıeklı olarak lttıhatçıların dınsı/lıgı kampanyası, hem de en ağır suçlamalar Ia vurgulanmıştır Bu kampanyanın so nııcunda 'Arap Nahda'sı denılen hareket, Kavakıbı'nın Arap olmayan Muslu man sayılma/ ^eklındekı ırkçı dolayısıyla Islama tam aykuı çızgısıne gelmı^tır Nıtckım Araplar Orta Asya Musluman Hasan Kayalıâan "Jön Türkler ve Araplar" Yeni bilgıler para dağıtarak Arap sorununa çozum nulmaya çalış,mışlardır Bır olçude dc ba şarılı olmusjaıdır Bu hususun da anını satılması yararlı olurdu Suudılerın bu oluijumun urunu oldugu, I'uıkıye'dekı Arap ımajında bunun etkısı bulunduğu anımsanmalıdır Kayalı'nın sontıçtakı yargısına katıldı gımız ıcın bu kısmı aynen aktaımayı uy gun buluyoru/ "Laık Osmanlıcıhk, Jon Turklenn beklentılerını karşılayamamıştı Ayıılık çı hareketler ve Avrupa'dakı parçalanma devam ederken zayıflığı ortaya çıkmış, bır ıdeoloji olarak geçerlılığı kalmamı^ tı Balkan Savasjarı ertesınde, Aıapların veTurklerın ımparatorlu{*un buyıık ço j*unluğunu olu^turması ve dının Muslu man kıtleler ıçın bağlılığm ba^licaodağı olmayı surdurmesı yu/unden, Osmanlı cilık kendını son olarak vcnıden tanım layarak ana dayana^ının Islamıyet oldu ğunu vurgııjamıjtı Boylece Ittıhatçılar, mcrkt/ıle^tırme ve sosyal ahcnk arayıslarında, du^nıan ları Abdulhamıd gıbı clıne guvenmek /o runda kalmiijlardı l lem padışalı lıenı de Îttihat ve Terakki, laık deneyimin bolun meyı onleyemcmesıne tepkı gosteıerek lslamıyetın so/ dağarcıgına ve guçlu sım gelerıne donmusjerdı Islamın 'eijitlıkçı doktıını' ve 'kutsal kıtaba bağlı ve olçıı lu teolojısı, hem merkcvıyetçı re|imlerın hem de gclıs,me progıaınlaıının geıekle rıne uygun duşmuştu' Impaıatoıluktakı dın çei;itlılığını azal tan yenı sıyası ve demogralık koşullar goz onunde bulundurulduğunda, Jon Turk lslamcılığının bııleştırıcı bır ıde oloji olarak Abdulhamıd'ın lslamcılığın dan daha fazla s.ansı vardı Islamın res men vurgulanması vc onemsenmesı Arapçılık vel uıkçulugun sıyası yonunu ve ayrılıkçı potansıyelını et kısız halc gctıımı^tı ' Tanzimat'ın dini ayırıma dayalı ama es.it hakla ra sahip cemaaderden oluşan bir toplum yapısı gerçekleştirme denemesindc, Abdülhamit ihtiyatlı bir olçude, tttihatçılar ise daha atılgan bir uslupla, Islamı op plana itmeye çalıştılar. Uç girişimin de başarısızlığa uğramasında uluslararası konjonktur kadar, İslam cemaatlerinin her birinin katkısı da rol oynadı... Ve adcta cıımhııriyetin laikliğe yonelmesini kaçınılmaz hale •" ^^ ' getirdiler. 21 vu/yılın eşı ğmde islam topluınlaıı hâ lâ bır çıki!; volu ararken, Jon Turk cic nt yımının ıyı bılınnıesı ço/umun seçımını kolaylaştırmak bakımından oncmhdır Bu açıdan, gunumuz tarıhıvle ılgılenen lerveo/ellıkk tttıhaçıları bırkısım Arap laıın onyaıgıh go/luğuyle degeılendıı mektcn kuıtıılamayanların okunmasın da yarar olan bır çalı^ma • ( v ) () Kologlu, 'Un Manıfeste Natı onalıste Arabe Publıe a Istanbul paı Khalıl Ghanem en 1876', Turkish Review of Middle F.astern Studies, 1996/7, s 155172 Jön Türkler ve Araplar/ Osmanlıcılık, Erken Arap Milliyetçiliği ve Islamcıhk (19081918)/Ha\an Kayah/{cvı ren lurkan Yoncy, larıh Vak/ı Yıırt Ya yınlart, xı+26O sayfa, 1'J'JS, Utanhul CUMHURİYET KİTAP SAYI 449 Jön Turk Islamcılığı T TanzimatAbdülhaniit ayırımı larını bagımsı/lığa kavuşturma gırışım lerını Islamı çerçevede değıl, tslama aykırı bır mıllıyetcılık hareketı i)larak de gerlendırmıijlerdır Once tttıhatçılarson ra da Kemalıstlerle kopus,ta gerekçe olu^tuıacak bu hususun ıs,arct edılmesı yararlı olurdu lkınt ı olarak belırtmek ısteciığımız \ h ca? ve Arap Yanmadası ıncelenırken Be devı unsurunun rolunun hesaba katıl ması gereğıdır Arap dedığımız zaman sadece kentlı ve avdın kesımı dıkkate al mak yeterlı olmuyor Huaz'dakı ayak lanmanın asıl dınamıgını Bedevıleroluij turur ve bunlar Şenr'le de Sunyelı ıhtı lalcıler ve Mısırlı tc^vıkçılerle de tam bır uyum ıçınde değıldırler tttıhatçıların polıtıkasında bıı husus da etkılı olmu!} ve Ingıltere ıle Almanya'nın haylı gerısın den, fakat Fransa'nın bır haylı onunde SAYFA 14