04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Kapak konusunun devamı. derken; tanıklıgının başka biçimdc anlatılamayacağını imlcr. Şair, yaşanan trajetlının hcm bireysel, rıem dc toplumsal boyutlarına bakmaya, insan gerçekliğınin gizil yanlarını yansıtmaya yönelir. Gelincn yerden 'dün'e bakışı imajlarla dile getirir. Yaşanmış bir 'an'ı, kuşatılan gerçeklikleri nep bu eksendc anlatmayı yeğler: "Kanlı bır çelığı andırıyor et, devıngen yüreğım Şurdan burian konuşuyoruz, bir kuş bır öykiiyü uçuyor Bır kol gelıyor, bır el; bir kulak, bir başka dudak ve el Salavat getıren bır köylü, sirke kokan ve kuşkulu Biri bır düş çiziyor havaya, havadan üstümüze yağıyor ter Toprak, toprağın elması, ıncır, nar, nardakı yıldızlar Ve kar, o gecenın rahmıni beyaza boyayan kar" (Şiir Yaşar, s. 20) Cengiz, anlatısalı önceliyor; ama imgelemini kurma, şiirinin debisini oluşturacak renkleri bulmanın peşindedir. "Bir Tufan Sonrası"nın nesaplaşmasını yapar, çözülüp buluşmanın tanıklığını sözc döker. Biiyük Sevişme, yaşamda, ve şairin dünyasında, "boyutları değişen her şeyi"n izlerini getirir. Farklılaşanların kuşatıcı yanlarına bakıyor bu kcz. Anlatısal yoğunlugu arka plana atıyor. Şiirsel olanı, etkili ulabilecek 'söz'ü inceliyor. Bu kez, şiirin biçimsel yanını kurmaya yönelir: 'Bırak kendinın aşkın geniş taptnağına Dilın o yumuşak köpüğüne bırak Yemden doğ ktrmtzı tsıklar arastnda" (Mor Sessizlik, s. 33). îç ses, ritm bulma çabası... Yaşanmış olanlara dönüktür yüzü şairin. lzlekfer, tanıklıklar yolunu ahr yön verir söylcşine. Değişme, dönüşme 'an'larına döner sürekli: N "Kars'ta bir gece vakti, elı/ı solmuş gül müziğe hüziin, çölde scraplar gıbı zaman kıynında uykusuz nehırlerın uğultu.su ömrüm neşterı yarasında tatn o an tam o an a\k ulaşılmaz bır göktür kanayan" (Kars'ta Bir Gece Vakti Için Prelüdler,s. 53) Şiire hüznü, acıyı ve çözülmeyi konumlandırır Cengiz. lşte Zehirinde Açan Zambak, böylesi bir dönemeçte yer alan şiirleri getirir bize. Şiirinin kendi yatağında voruluşunu görürüz. Yoğunlaşmayla birlikte; sırlananı, devinimin iz be iz süregenliğini gözleriz. Ozellikle ilk üç bölümde (1./ Çivi Yazısına Kahkaha Medyum, 11./ Zehirinde Açan Zambak, III./Gömleğimde Mayıs Lekesi) yer alan şiirinde yeni bir yapı kurar şair. •* • Metin Cenaiz Kendi deyimiyle; "duruş/tavır alış" şiirleridir bunlar. Gizin, sözün, büyünün dönencesine girer şair. Böylece asal olan sözün ardına takılır... Biçemsel kaygı üzerinc kurar şiirini. Okuru sözün anlamını çözmeye/bulmaya yöneltir. tçeriği arka planda tutar: "Derinde bir iz kalır her fırtınadan Çarparak kendinı alazlanan tenlere Fılızlenıp açar deltalarda çıçegı Yalnız kadim zamanları anarken Ah kı dılsiz ırmak ağızlan 'îçinden gelir insanıtı o ağuyu içeceği" (Isyan, s. 30) Cengiz'in şiirinin geçişim durağıdır Zehirinde Açan Zambak. Arayışlardır da diyebiliriz buna. îpek'A ile geldiği yer; yapıda biçimi belirleyici kılanların ayrımında olduğunu muştular: Geleneğe dönüşün/ba^lanışın izleri belirgindir. Duruş/tavır alış daha belirgindir. Kimliği olan, omurgası kurulan bir şiire yönelir. Kendini rafine eder: "hiirlük tçre şıır ahnlığıdır sara ytkımlar görnıü\ bır medyumu sayıklatır, ürta Dogu kt \ubata yaslanmış uçurtma uçıırur hürlük tçre şıır ahnlığıdır sara" (Sonbaharda Tek Renk Sara, s. 13) Tematik yönelimlerinin belirgince uçlandığını görürüz: "turküsü btttı ardıç kuşunun mermere oyulmu^o resim saldu arttk hıztl ağaçlar üpüp durur aynı rengı, aynı kokuyu yayar erıyen kanatlar " (Tiîrküsü Bitti, s. 15) "Sevdası Çiçek Bozuğu" şairin hem kimliğini, hem konumlandığı yeri, hem de şiirinin açıhmlarını sergiliyor. Bir öncesinde ("autobiographie egocentrique") "benim diinyaya geceden bir bakışım var" derken; sözünün dolaşımına, kaynaklarına, etki/ivme odaklarına götürür bizi: "bır nergts çıçeg'iyim kendiyakamda \arkilanma lanet, geceyc ağtr ter ıftırayım mutlulukların bepune bırden hecelensın adtm şair, şer ve şııre keder." (agş., s. 22) Lirik oir söylem, içsel bakış, körüklenen hüzün... Alıp götürür onu. Ve sözünü şöyle uçlandırır: "deyın. kendi marşına iyi çalijan bır ınsandt. şimdi anılanm unutmuş bir adam, tutuşturdug'u belleğiydi." (Mülteci, s. 53). Geldiği yer ise: "ey söz içınde ıştğıyla konuştuğum arttk burcumda barınamıyorum." (Burç Yanlışlığı, s. 59) Şarkılar Kitabı Cengiz'in şiirinin uçlandıgı yeri, kıışağındaki kimliğini belirgince ortaya koyan birikimi getiriyor. Cengiz, önü açılan bir şiir yazıyor. Gideceği yeri, yönelimini, uçlanımlarını bilen bir söyleyişi yakalamıştır artık. Tanıklıgın odagında bir şair Kitabın bolümlemelerinde (Halk Şarkıları, Kareler/tçrek Şarkılar, Red Şarkıları, Aynlık Şarkıları, Aşk Şarkıları, Kendinin Yolcusu) yer alan şiirler bu gidişin/yönelimlerinin (aynı zamanda şiirini getirdiği ycrin) birer yansımasıdır. Cengiz, biçimi iyice belirleyici kılıyor. Söyleyişte yalın, içsel bakışı egemen. Oyle ki; şiirini anlama/anlamlandırma tiönemecinde dille yaratılabileceklerin 'uç'larına götürür. Tematik yönelimleri yine öndedir: Aşk, paydaşı aynlık olarak ele alınandır. Gizemsel olanın sırlarını arar. Anlaşılmayanın poetik evrendeki yansılarının/izlerinin peşindedir: "Soyulan anlamtn aerısı $eyy günlük yaşam cczası tannn Damarlarımda hazla dola^an o ağtr geyığı cam ormanlartnın kusuyor pervastz benı, kann (Medd ü Cezr, s. 19). Cengiz, burada, "içrek olanın kendisi'ni açımlamaya/anlamlandırmaya çalışır. Tanıklıktan arınmış, yoğunluğa, kendi bakışımını kurmaya yönelmiştir artık. Gize, söze, yönelişi de bundandır. "Yant bız taylar gıbı uzun yeleli koştukça uzardtk aydınlığa sızdtrarak rüzgâra görülmemı^ bır ımgeyi" (Akşam Şarkıları, s. 21) lşte ardına düştüğü imge, onu 'red'din simyasına götürür: "acıydı sözdekı zümrüt sözdekı ınci o benim kargım soğuk ışığım, hani rüzgârla^tığımız ıstız parklarda, kemgözlerin önünde seviştiğımız (Sözdeki Zümrüt, s. 27). "Parıltı" onun bakış/duyuş/seziş/biçim veriş kaynaklarına yöneltir bizi. Bir yanıyla tarihe, tarihle solunan 'an'lara; o 'an'ların burgacında debelenen bireye dönüp bakar. Yazılan tarih, onun tarihidir çünkü: "Bir estntiydın kitaplardan, anlamtn Günesın hışırtısı, akşamın rengı Akar ırmaklar çırılçıplak o kıtaplarda Ktyt boyunca alevını gezdırır gece mumu Bir esıntiydın kıtaplardan, anlamın ufku.. " (Uzaklık Şirii, s. 54). Cengiz, "kendinin yolcusu" olan şiri yazıyor. 'An'a, 'gün'e, 'tarih'e iz düşürerek; bireyin trajedisinin gizil koylarına yolculuğa cıkarıyor okuru. Ve sözünü her dem değin tutup, el veriyor iz sürenlere. • ufku . METİN CENGİZ'İN BİYOGRAFİSİ Metin Cengiz, 1953'te Kars'ta doğdu. Erzurum A.Ü. Fransızca Bölümü ile l.M.Ü. Fransızca bölümünü bitirdi. 12 Eylül döncminde TCK'nin 141. maddesinden 2 yıl yattı. Bir süre Fransızca öğretmenliği yaptı. Sonra de^işik gazete ve ayınevlerinde rcdaktör, editör olarak çalıştı. Pabfo Neruda, Eugene Guillevic, acques Prevert, Jules Lafeique vb. şairlerclen yaptığı çeviriler kitaplastı. Halen öğretmenlik ve çevirmenlik yaparak hayatını kazanmaktadır. İlk şiineri Broy, Düşiin, Yazko Edebiyat, Varlık, Adam Sanat, Hürriyet Gösteri dergilerinde çıktı. Şiir ve sorunları üzerine yazdığı yazılar "Şiirin Gücü" adıyla yayımlandı (1995). Beş şiir kitabı var: "Bir Tufan Sonrası" (1988), "Büyük Sevişme" (1985), "Zehirinde Açan Zambak" (1991), "Ipek'A" (1993), "Şarkılar Kitabı" (1995). Î Büyük Sevişme / tpek'A / Metin Bir Tufan Sonrası / Metın Cengiz I Broy Metın Cengiz / Broy Cengiz / Broy Yayınları/ 6li Yayınlarıi 64 s Yayınları/ 70 s Şarkılar Kitabı/ Metın Cengiz / Papırus Yayınları/ 70 s. Şiirin Gücü / Metın Zehrinde Açan Zambak / Metın Cengiz / Yon Cengiz / E Yayınları Yayınalık / 70 s. / 70 s. CUMHURİYET KİTAP SAYI 321 SAYFA 4
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle