04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

NE Ç E V İ R İ Y O R L A R ? Şadan Karadeniz: Faucault'un Sarkacı / Umberto Eco Ülker tnce: Bir Kış Gecesi Eğer Bir Yolcu / Italo Calvino Eren Yücesan: Kozmokornik öyküler Öyküler / Italo Calvino Inci Kut: Labirentindeki General / Gabriel Garcıa Marquez Nejla Isık: Suların Ayrıldığı Yer Alejo Carpentier Yonca Arın: Sevgili i Umberto Michele / Natalia Gınzburg /'Eco Deniz Ilgaz: Köy / William Faulkner Muhtcrem Anıt: Kıyamet Savaşı / Maria Vargas Llosa Alev Güçlü: İşte Böyle / Vasili Byelov Erhan Büyükakıncı: Kimlik Belgeleri / Juan Goytisolo Erhan Büyükakıncı: Sessizliğin Günü / Tahar Ben Cellun Eren Yücesan: Güller ve Gölgeler / Isabel Allende Fatin Özgüven: Türkçe adı henüz belli olmayan "Moon Isabel Allende Palace" / Paul Auster Handan Saraç: Albaya Kimseden Mektup Yok / Gabriel Garcia Marquez Sait Hilmi Tukur: Mayka'nın Öyküsü / Maria Vargas Llosa Gülen Ataç: Amcam Oswald / Roald Dahl Mehmet H.Doğan: Doğal Tarih / Joan Perucho Nazlı Isıklı: Eve Dönüş / Hermann Hesse (Çevirileri tamamlanan yapıtlar, Can Yayınları arasında çıkacak) Şerif Hulusi: Eski çevirisinden sadeleştırilerek "Küçük Burjuva Ideolojisinın Eleştınsi" / Maksim Gorki . (Gerçek Sanat Yayınları arasında çıkacak). Çakıl AlanKemal Bcç: Ruhbilım l^ığında Adolf Hitler / Walter C. Langer Alberto Moravıa tsfendiyar Açıksöz: Dünya Meydan Okuyor / Jean Jacques ServanSchreiber Belkıs Çorakçı: Dilediğin Kadar Ye, tç, Seviş / Dr. Leo WollmanLaurence Lotner (Yılmaz Yayınları arasında çıkacak). Kamuran Şipal: Epik Tiyatro / Bertolt Brecht Özer Ozankaya: Ekonomik Yaşamın Temel Sorunlan / Galbraıth Yüksel Pazarkaya: Adı henüz belli olmayan Avusturya şiir seçkisi. Neriman Silahtaroğlu: Gazap Şiirin kapılarında Baskın / Samim Kocagöz / Cem Yayınevi / 120 s. / 6.000 TL / CKK Kod No: 022.488 Siimfm kocagoz Samim Koc&göz'ün yeni öyküleri 'Baskm'da bir araya geldi MUZAFFER BUYRUKÇU Itato Calvıno ' Üzümleri / J o h n Steinback Leyla G ü r s e l : Guatemala'da Hafta Tatili / Astruias Feridun Timur: Romalı Kadın / Alberto Moravia Nihal Ö n o l : Pastoral SenfoniDar Kapı / Andre Gide N i h a l Yeğinobalı: Mübarek T o p r a k / Pearl Buck Esat Nermi: A n a / Pearl Buck A h m e t Seven: Sevgiden Ö t e Sürekli Ö l ü m / Gabriel Garica Marquez (Cem Yayınevi kitapları arasında çıkacak). Not: Eskıden çevrılmış fakat ycnı bjsımları yapılaıak olan yapıtlar vc ısimlcr dc lısteyc alınmıjtır. Edebiytuımızın içeriğini oluşturan malzeme, köy ve kent yasamlarındaki kaynaklardan beslenir ve birbirine karşıt iki ayrı kanaldan akar. Bu yüzden kendi yaptıklarının daha önemli olduğunu savunanlann sayısında sık sık tartışmalar çıkmaktadır. Yadsımalar, aşağılamalar, yoksaymalar, küçümsemeler arka arkaya sıralanmakta, edebi tansiyon iyice yükselmekte, patlama noktasına gelmektedir. Ama iki grup da yenişememekte, egemenliklerini ilan edememektedir. Bu, bana gore anlamsız, yıpratıcı, zamanı ve enerjileri boşa harcatan bir inatlaşmadır. Aslında, üzerinde durulması gereken şey mekânlar, ortamlar, koşullar, yerleşim birimlerinin ilkelliği ya da gelişmişliği değil oralarda ömür tüketenlerin ilijkilerinin dramlarının veterince algılanması, değerlendirilmesi, sanat yanı ağır basan yapıtlara dönüstürülmesidir. Kenti allak bullak eder•siniz, kentli insanın iç karartan serüvenlerinden Himalaya gibi bir dağ dikersiniz ama Çehov'un Köylüler'i düzeyinde ölümsüz bir yapıt koyamazsınız ortaya ya da köylü gerçeğini didik didik etseniz bile Gogol'ün, masalların, efsanelerin derinliklerınden çekerek dünya havasında yaşama kavuşturduğu köylülerin, beylerin canlılığına erijemezsiniz. Çünkü bir yapıtın büyük ya da küçük doemasını sağlayan güç, köykent insanlarına ilişkin sürüyle malzeme değil, yazardır, onun yeteneğidir, yaratıcı gücüdür. Kırsal kesimdeki doğainsan bütünleşmesinden, insanın insanı yiyip bitirmesinden ürettiği yapıtlarla, çizdiği tiplerle, karakterlerle, özellikle köy konularına eğilenleri etkileyen, onları yönlendiren usta yazar Samim Kocagöz'ün son kitabı Baskın'ı okurken aklıma geldi bunlar. Samim Kocagöz, kendisine çalışma alanı olarak v İzmir'i, Söke'yi « çevresini seçmiştir. Ege yöresindeki nimetlerden alın terlerini döktükleri halde hemen hemen bir kırıntı pay almayan toprak işçilerinin, ırgatların, yoksul köylülerin, orta hallilerin, namuslu bağ bahçe sahıplerinin, öğretmenlerin, iyileşme şöyle dursun hep kötüleşen, umutlarını donduran, hayallerini körelten durumlarını kurcalar. Baskın öyküsünde serçeleri yurt edındikleri, konup göçtükleri ağaçlardan ürküterek kaçırtan ve oralara yerleşen kargalar, altından zor kalkılacak bir belanın habercisi gibidirler. Nitekim ağaçları ele geçirir geçirmez ekili tarlaları, sebzeleri talan ederler, köylülere çözümü zor sorunlar getirirler. Bu arada serçeler, yurtlarını kargalardan geri almaya çalışırlar; saldırırlar, ama büyük Bir yenilgiye uğrarlar. Bu sonuç köylünün yüreğindeki paniği, korkuyu ikiye katlar. Değerli öğretim üyesi ve düşünür Scrver Tanilli'ye adanan Baskın'daki kargalar, 1980 öncesi işbirlikçi sermaye çevrelerince yazılan, yazdırılan senaryolardaki eylemci örgütleri, Türkiye'yi kan gölüne çevirenleri anımsatmaktadır. Saf bir doğa sevgısıni, bir dayanışmayı, gönendiren bir başarıyı okura ıleten Kartpostala Geçen Ağaç öyküsü, bir yandan da dibinde yatan gölgeli kıpırdama BASKIN Samım Kocagöz doğadukı bir kıpırtıyı, bir görunumu betımlerken. hayran kaldığımız renk ve resımlerı belleğımıze yerleştınyor . larla, sahte güzelliklerle boğulmak istenen özgürlükleri kurtarmak ereğiyle didinen kişilerin takındıkları olumlu tavrı sezdirmektedir. Çık Allah Çık öyküsünde, evlerine gece dönen yaşlı bir karıkocanın oturdukları beşinci kata merdivenden çıkarken karşılaştıkları olay anlatılmaktadır. Apartmandaki herkesi namaz kılmaya, camiye gitmeye zorlayan, bir bakıma dinsel bir terör havası estiren birisinin dairesinde toplanan kişiler, ayin yapmakta, "hu" çekmektedirler. Ayin bittiğinde öylesine kendilerinden geçmişlerdir ki "Dinsizlere ölüm, zındıklara ölüm!" diye bağırarak ortalıkta dolaşmakta, rastladıklanna gözdağı vermektedirler. Gördüklerinden, i|ittiklerinden dehşete kapılan, yaşamında böyle bir anın bulunmasına içerleyen Rıza Bey'in tepkisi "Gassaray, Gassaray, cim bom..."dur. Bu mizahi, ama üzüntülü bir tepkidir, düşündürücü bir tepkidir. Kitabın en güzel öyküsü olan İpek Böcekleri yajamlarını erinç, banj, hoşgörü, sevei içinde sündüren ve çevresindeki her jeyle, doğayla, doğadan gelen seslerle ilgilenen ve kendilerini ziyaret etmeyen çocuklarından yakınan karıkocanın durumlarını yansıtmaktadır. Samim Kocagöz, açık seçik, yalın, oyunsuz, gerçeği doğrudan doğruya gündeme getiren ve yansıtan tir anlatımdan vanadır. Edebiyatı dıslamış, yasamdaki her şeyi olduğu gibi yazıya aktaran "Zabıt kâtibi" üslubunu benimsemistir, ama doğadaki bir kıpırtıyı, bir görünümü betimlerken tanıdığımız, hayran kaldığımız resimleri, renkleri belleğimize yollarken, şiirin kapılarını zorlamaktadır. Ve edebiyatı yapıtlanna çağırmaktadır. D S A YF A 1 r CUMHURİYET KİTAP SAYI M
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle