Katalog

BİRGİ’de Toplumsal Yaşam ve Değişim (Bir Belde Monografisi) Bağlam Yayınlar, 2008 Yrd. Doç. Firdevs Gümüşoğlu Muazzez İlmiye Çığ Birgi’de Toplumsal Yaşam ve Değişim adlı bu kitabı, bütün bölgelerimizde hep böyle araştırmaların yapılmasını düşlediğim için, son derece ilgimi çekti ve merakla okumaya başladım. Neden Firdevs Gümüşoğlu alan çalışması olarak Birgi’yi seçmişti? Birgi’nin nerede olduğunu bile bilmiyordum. Yurdumuzun coğrafyasını bilmemek acı. Şimdiki gençlerin bu konuda benim gibi cahil olmadıklarından kuşkum yok! Birgi İzmir’e 90, Ödemiş’e 9 kilometre uzaklıkta, 2551 nüfuslu, köye benzeyen toplumsal ilişkilere sahip bir yerleşim yeri. Köy durumunda denmesinin nedeni, belediyesinin bulunması. Birgi’nin 119 yıldan beri belediyesi varmış. Burası çalışma alanı olarak ilk önce Mimar Sinan Üniversitesi Mimarlık Fakültesi ve Meslek Yüksek Okulu tarafından, özgün mimarisi ve zengin tarihi dokusu nedeniyle seçilmiş ve 1997 yılından itibaren her Ağustos ayında 20 günlük yaz okulu yapıyorlarmış. Meslek yüksek okulu, şehir bölge planlama, resim heykel, mimarlık alnındaki öğretim görevlileri ile öğrencileri orada kalarak kendi alanlarında çalışıyorlarmış. Firdevs Gümüşoğlu da bu çalışmalara öğrencileriyle birlikte 2005 yılında katılıyor. Bugün bir köy olan burası neden bu kadar ilgi gördü? Birgi’nin tarih ve kültür zenginliği var. Lidya, Pers, Bergama, Roma, Bizans, Selçuk, Osmanlı devirlerini yaşamış. Kazılar yapılsa belki daha eskilere de uzanacak. Antik ve Bizans çağında önemli bir yerleşim yeri. Aydınoğulları Beyliği’ne başkentlik yapmış. Osmanlı döneninde de önemli bir konum kazanmış, medreseleriyle de ünlü imiş. O nedenle herhalde İbni Battuta ve Evliya Çelebi tarafından ziyaret edilmiş. Birgi, 200 yıl önceye kadar Fransa, İtalya ile zeytinyağı ticareti yapan, bunlarla ilgili iş kollarına sahip olan bir belde iken, 1848 de İzmirAydın demir yolunun yapılması ile Ödemiş öne geçerek, merkez oluyor ve Birgi’yi geriye bırakıyor. Yüzyıllar boyunca Ege Bölgesi’nde Tire’den sonra ikinci büyük yerleşim yeri olan Birgi, hızlı bir biçimde göç vererek, yoksullaşmış ve genç nüfusunu yitirmiş. Oldukça verimli topraklara ve ürün çeşitliliğine sahip olan Birgi, tarım politikalarının yetersizliğinden payını alıyor, yoksullaşıyor. 19191922 yılları içinde Yunanlılar beldenin 2/3’sini yakmış, kaçamayan halk öldürülmüş. Yüzyıllar boyu iyi komşuluk yaptıkları Rumlar, Yunanlılarla birlik olduklarından onlarla beraber kaçmışlar, bu yüzden mübadele sorunu olmamış. İşgale karşı ilk örgütlenme Birgi ve Ödemiş’te başlamış, savaşın kazanılması da özgüven getirmiş oralara. İşgal sırasında büyük acı yaşamış olmalarına rağmen, Birgili, Yunan ve Rum düşmanlığı yapmamış! Birgi Atatürk devrimlerine sıkı sarılıyor. Resmi bayramların hepsini kadın erkek bir arada kutluyor. Atatürk’e büyük bir sevgi var aralarında, onu Hz. Muhammet ile hemen hemen bir tutuyorlar, onda bir evliya gücü olduğuna inananlar var. Birgili kadınlar, kız çocuklarını okutmayı yeğliyor. Burada laikliğin tam olarak uygulandığını gösteren bir olayı yazmadan geçemeyeceğim. Kitabın yazarı ve yanındakiler Birgi’ye ilk gittikleri bir ramazan günü, rastladıklar bir bey kendilerine “hoş geldiniz” derken torbasındaki portakaldan veriyor ve hemen soyup yemelerini öneriyor. Onlar ramazan olduğu için duraksıyorlar. Karşıdaki ısrar ediyor yemeleri için. Bu bey meğer imam imiş. Kendisi oruçlu olduğu halde, karşısında yenmesinden rahatsız olmadığı gibi onların oruçsuz olmlasını da kınamıyor. Kitabın en önemli yanı, işlenecek sosyal konularla ilgili sorulardan oluşan 56 anket tablosu hazırlanmış ve kadın erkek 126 kişiye bu sorular sorulmuş. Kadınlara cinsiyetleri dolayısıyla 146, erkeklere 140 soru yöneltilmiş. Elde edilen sonuçlardan bazıları şöyle: Eğitime önem veriliyor, Cumhuriyetin 20 yılında eğitim, şimdikinden daha nitelikli. Doğum kontrolü var, ideal çocuk 2, dini inançlarında yasaklar, günahlar içinde yaşanmıyor. Din, tanrı ile birey arasındaki bir ilişki olarak kabul ediliyor. Birgi’de geleneksel değerlerle, modern değerler bir arada yürütülüyor. Bozulan ekonomik durum, turizmle sağlanmaya çalışılıyor. Bu anketlerin diğer bir önemi de bu tür çalışacaklara hazır bir rehber olması. Kitaptaki başka bir özellik: Sözlü tarih yöntemi kullanılarak 71 kişiyle görüşülmüş, Birgi’ye ait anılar anlattırılmış. Ayrıca Birgi ile ilgili sanat yönünden yüksek düzeydeki fotoğraflar, fotoğrafçı Yüksel Ersertel’e ait. Meraklıların, özellikle sosyologların Birgi’de Toplumsal Yaşam ve Değişim adlı bu kitabı okumasını önerirken, Firdevs Gümüşoğlunu da yaptığı değerli çalışma için candan kutlarım. Evrim Gerçeği’ kitabını değerlendirdiler: Alâeddin Şenel, Prof. Steve Jones, Prof. Dr. Rennan Pekünlü, Prof. Dr. Kayhan Kantarlı, Prof. Dr Aykut Kence, Prof. Dr. Yaman Örs, Prof. Dr. Şevket Ruacan, Prof. Dr. Metin Özbek, Yard. Doç. Dr. Hasan Aydın, Muazzez İlmiye Çığ, Eğitim Sen Genel Başkanı Zübeyde Kılıç Öztürk, Prof. Dr. Aslıhan Tolun, Prof. Dr. Haluk Eyidoğan, Prof. Dr. Cumhur Ertekin, Prof. Dr. Afşar Timuçin, Üniversite Konseyleri Derneği’nin yazıları. Dergide ayrıca, Jeofizik profesörü Haluk Eyidoğan ile Arzın merkezine seyahat. Auguste Comte kimdir? Pozitivizm nedir? (Yener Orkunoğlu’nun incelemesi). Ormanlar, makiler, keçiler ve insanlar (Prof. Dr. Tuncay Neyişçi). Sadru’d Din Konevî ve Ekberiyye hareketi (Ömer Tuncer’in makalesi). Bir eğitim serüvencisi: Makarenko (Ahmet Doğan yazdı.) Tel: 0212244 97 95 www.bilimvegelecek.com.tr Kendi sözleriyle YAŞAYAN ATATÜRK Talat S. Halman Hazırlayan: Kurumsal Yayınlar Araştırma, Danışmanlık, Tanıtım ve Organizasyon Hiz. Ltd. Şti. Kader pek az kişiye Atatürk’ün başarılarından herhangi birini armağan etmiştir. Ulusun egemenliğine öncü. Yenilgisiz komutan. Sömürgeciliğe karşı ilk büyük mücahitlerden. Ülkesinde ve dünyada emperyalizmin en kudretli düşmanı. Cumhuriyet yaratıcısı. Siyasal, hukuksal ve sosyoekonomik sistemlerin inkilapçısı. Büyüleyici hatip. Kültür devrimcisi. Laik düzenin kurucusu. Hümanist ve uluslararası barış mimarı. Ulusal kurtuluş ve yeni doğan ulusların önderleri için örnek. 20. yüzyıl rönesansının kahramanı. Doğuda ve Batıda, bu yüzyılda ya da daha önce aynı başarıların çoğunu kazanmış olanların sayısı çok azdır. Bu kadar kısa bir süre içinde bunların hepsini gerçekleştirerek sürekli etki yapan başka bir tarihi şahsiyeti düşünmek olanaksız gibidir. Atatürk’ün hatip kişiliği, kendi çağında ya da sonraki onyıllarda eşsiz başarı kazanmış sayılabilir. Yurtta ve cihanda barış, özgürlük ve bağımsızlık, insan haysiyeti ve iktisadi gelişme, herkes için eğitim, bilim, kültür ve sanatların yaşamsal önemi ve hümanist değerlerin üstünlüğü için söyledikleri ilerici Türklere ve yeryüzünün dört bucağındaki geleceğe inançlı uluslar arasında ilham kaynağı olmayı sürdürmektedir. Bu kitap, Atatürk’ün değişik söylevlerinden, demeçlerinden ve ve yazılarından seçilmiş olan en etkili birçok söylemi içermektedir. Atatürk’ün bilinen ve bilinmeyen birçok fotoğrafıyla hazırlanan bu kitap Cumhuriyetimizin 85. yılı dolayısıyla Türk gençliğine armağan edilmiştir. Psikiyatri/Psikoterapi – AlmancaTürkçe / TürkçeAlmanca Sözlük Günsel KoptagelIlal ve Ibrahim Özkan, özellikle psikiyatri ve psikoloji alanına ilişkin bilimsel terminolojileri içeren Almanca –Türkçe, Türkçe Almanca sözlük hazırladı. (2008, 258 sayfa, ciltli, 39,90 Euro ISBN 9783525491294, VANDENHOECK & RUPRECHT) Bu geniş kapsamlı sözlük psikiyatrik ve psikolojik terimler açısından dil engelini aşmaya destek vazgeçilmez bir başvuru yapıtı olma yanı sıra, diplomatlar, hukukçular, bilirkişiler ve çevirmenler gibi diğer meslek dalları üyelerine de değerli bir yardımcı. Dilleri Almanca ve Türkçe olan insanlar psikiyatri veya psikososyal alanlarda birbirleriyle ilişki kurmaları gerektiğinde sıklıkla iletişim sorunları baş gösterir. Anlaşma zorlukları hasta ile ilişki kurmada olduğu kadar meslektaşlar arasında da güçlük yaratır. Bu genellikle iki tarafın da psikiyatri ve psikoloji terimlerini yeterince bilmemelerinden kaynaklanır. Hazırlayanlar, sözlük sayesinde bu tür iletişimsizlikleri de ortadan kaldırmayı amaçladıklarını belirtiyor. CBT 1119/ 16 29 Ağustos 2008 Bilim ve Gelecek Derginin Ağustos sayısı, “Safsataya ve dogmaya karşı bilimin yanıtı”na ayrıldı. ‘Harun Yahya Safsatası ve