01 Haziran 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

SON ARAŞTIRMALAR UZAYDA YENİ BİR MİNERAL BULUNDU Amerikalı bilimciler bilinmeyen bir mineral buldu. Mangan ve silisyumdan oluşan yarıiletken madde bugüne kadar ne Dünya’da ne de uzayda görülmüştü. Washington Üniversitesi’nden yapılan açıklamaya göre mineral, NASA’nın araştırma uçağı ER2 ile dünyanın bir kuyrukluyıldızın parçacık akımından Araştırmaları Enstitüsü’nde Yoshinori Masuo yönetiminde çalışan ekip, bir gün uykusuz bırakılan farelerin beyinlerini inceledikten sonra, on bir uyarı maddesinin azaldığını saptamış. Haberci RNA (mRNA) olarak bilinen bu moleküller genlerin etkinliği için bir göstergedir. Fareler kahve kokusu aldıklarında dokuz genin etkinliği normale dönmüş. Hatta iki genin etkinliği normal durumdan bile hızlanmış. Söz konusu iki gen beyindeki metabolizma süreçleri için önemli diyor araştırmacılar. Yorgun insanlarda da aynı genlerin yavaşladığı ve bunların kahve kokusuyla hızlanıp hızlanmadığı henüz bilinmiyorsa da kavrulmuş kahve çekirdeği kokusunun, insanları “uyandıran” genlerin etkinliğini hızlandırdığı bir gerçek diyen bilim insanları, şimdi kahvedeki bu uyarıcı koku moleküllerini bulmaya çalışacak. Moleküllerin çalışanları “uyanık” tutmak için bürolarda veya diğer işyerlerinde kullanılabileceği düşünülmekte. DUYGUSAL YÜZ İFADESİ DUYU ALGISINI DEĞİŞTİRİYOR Korku veya iğrenme nedeniyle yüz ifadesini değiştiren kimse duygularını göstermekle kalmayıp, duyu algısını da değiştirmekte. Araştırmayı gerçekleştirilen Kanadalı araştırmacılara göre korku ifadesi yansıyan bir yüzün görüş alanı genişlerken, göz hareketleri hızlanıyor ve burun delikleri genişliyor. İğrenme durumunda ise tam tersi söz konusu, yani gözler kısılır ve burun delikleri küçülür. Araştırmacılara göre iki durum da gayet mantıklı. Korku anında tehlike hakkında mümkün olduğunca çok bilgi edinmek yararlı olabilir çünkü. Oysa iğrenme anındaki reaksiyon hastalığa ne MİDE KANSERİ ANTİBİYOTİKLE ÖNLENEBİLİYOR geçmesi sırasında saptanmış. Uluslararası Mineraloji Birliği yeni minerali, Amerikalı araştırmacı Donald Brownlee’ye ithafen Brownleeit olarak isimlendirdi. Johnson Uzay Merkezi’nden Keiko NakamuraMessenger yönetiminde çalışan ekibin Nisan 2003’te bulmuş olduğu mineralin, 26P/GriggSkjellerup kuyrukluyıldızına ait olduğu tahmin edilmekte. NASA’ya göre uzaydan Dünyamıza yılda 40.000 ton mineral düşmekte. Bu da metrekare başına her gün bir parçacık demek. Bin sağlıklı insanın doku örneklerinde ülser ve tümöre neden olan mide bakterisini arayan Stockholm Karolinska Enstitüsü gastroenteroloğu Tom Storskrubb ve ekibi, birçok durumda Helicobacter pylori bakterisinin antibiyotikle tedavi edilerek mide kanserinin önlenebileceği sonucuna vardılar. Araştırmaya katılanlardan üç kişiden bi rinde Helicobacter pylori mikrobu saptanırken, katılımcıların yüzde onunda eski enfeksiyona ait izler görülmüş. Enfeksiyonu atlatmış ve hâlâ enfeksiyon taşıyan yedi kişiden birinde ise bilim insanları tümör riskinin daha yüksek olduğunu söylüyor. Bununla birlikte mukozada tümöre neden olabilecek hücre değişimleri yalnızca elli yaşından büyüklerde görülmekte. Storskrubb bu nedenle bu yaş grubundaki insanlarda dikkat çekici bir sindirim sorunu görüldüğünde, Helicobacter pylori testi yapılmasını ve enfeksiyonun antibiyotikle tedavi edilmesini öneriyor. Hastaların bu şekilde mide kanserinden korunacağını söyleyen Storskrubb, ikinci bir araştırmada mide bakterisinin kan testiyle teşhis edilebileceğini kanıtladı. Gen araştırmaları KAHVENİN KOKUSU BİLE YETİYOR KANSERİ TEŞHİS EDEN KÖPEKLER KOPYALANDI Güney Kore’deki RNL Bio firması insanda kanseri koklayarak teşhis edecek dört köpek kopyaladı. Son araştırma sonuçlarına göre köpekler akciğer, meme, prostat ve cilt kanserini tedavi edilebilir evrede teşhis edebiliyorlar. Geçen ay dünyaya gelen dört siyah Retriever cinsi köpek, Japonya’da kanser hastalarını kokularına göre teşhis edebilecek şekilde yetiştirilen Marine’nin kopyaları. Bir ameliyat sırasında ana rahmi alındığı için Marine’nin yavruları olmuyordu. Kopyalanan köpekler Japonya’da eğitilecek ve daha sonra iki tanesi satılacak. Bilim insanları kanser hücrelerinin belli başlı bir koku ürettikleri ve bu kokunun sağlıklı hücrelerde bulunmadığı kanısındalar ve bu koku da idrarda teşhis edilebilmekte. den olabilecek bir objeye karşı verilmekte. Bu nedenle de pis koku ne kadar az solunursa o kadar iyi. Bilim insanları duygusal yüz ifadelerinin insanlar için önemli olduğunu biliyor. Duygusal yüz ifadeleri hemen hemen tüm kültürlerde ayırt edilebilmekte, hatta insan beyninde duygusal ifadelerin tanınmasından sorumlu bir bölge bile var. Halihazırdaki teoriye göre bu yüz ifadeleri önemli birer iletişim aracı olduğu kadar, tehlike ve beklenmedik anların uyarılmasında da büyük bir önem taşır. Peki ama korkan bir insanın yüz ifadesi niçin olduğundan farklı olmuyor? Charles Darwin bile bunun bir rastlantı olmadığını, değişen yüz ifadesinin duyu algısı üzerinde etkili olduğunu tahmin etmişti. CBT 1111/ 4 4 Temmuz 2008 Japon araştırmacılar kahve kokusunun bile yorgun fareleri “canlandırdığını” saptadı. Nitekim kahve kokusu bedenin, uykusuzluk ve yorgunluk anlarında yavaşlattığı genlerin etkinliğini tetiklemekte. Tsukuba Ulusal Endüstri
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle