Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Yaratıcılık ve eğitim ilişkisinde yeni boyutlar Bilgi çağı bilgi üretim hızını, bilinç düzeyi de yükselen insan sayısını arttırdı. İnsanlar artık daha verimli ve daha mutlu yaşamak, iş saati dışında özel yaşamlarını kendileri için daha yararlı kılmak istiyor. Ülkü Arıoğlu, Irmak Okulları Kurucu Temsilcisi şyerinde de insan kaynağının, başarının en önemli unsuru olduğu artık kabul görmüştür. İş başarısının, kişinin bilgisi ve yetenekleri kadar iç motivasyonuna bağlı olduğu da bilinmektedir. İç motivasyonu yüksek kişilerin seçimi insan kaynağı departmanı için en önemli bir hedef oldu. Bütün bu gelişmeler ekonomiye yeni boyutlar açtı; eğitim, spor, sanat, beslenme ve eğlence alanlarında yepyeni sektörler ortaya çıkıyor. Somut bir sektörel gelişme örneği “bebeklik dönemi” için sunulan yeni ürünlerden verilebilir. Bebek mamaları, mobilyaları, eşyaları, oyuncakları pek çok çeşitlenirken doğuma hazırlık eğitimleri, anababa eğitimleri, bebek güvenlik uzmanlığı, erken dönemde müzik, dil, yoga ve benzeri spor eğitimleri çok öne çıkmaya başladı. Tabii aslında insan muhteşem bir varlıktır (Onun için ne yapılsa yeridir). Yaşam süresi de belirlidir ve bir kereliktir. Her insan için yaşam hakkı bu yüzden kutsaldır. Eğitim hakZorunlu eğitim, çocukı da öyle. İleri toplumlar bu ğun eğitime hazır olduhakları anayasalarla ve kanunlarla korumaya çalışır. Ancak ğu en erken yaştan başonların bile bu işi çok başardıklamalı. Bugün, ülkemiz ları söylenemezken, geri kalmış için zorunlu eğitimin 3 ülkeler dünyada asıl büyük sorunlu kitleyi oluşturmaktadır. yaştan başlaması ve 17Bugün sayıları ürkütücü boyutta 18 yaşa kadar sürmesi pek çok çocuğun yeteri kadar uygun görünüyor. beslenemediği, can güvenliği olBelçika, Fransa, madığı, yeterli eğitim olanaklarından yararlanamadığı acı bir Danimarka, İspanya, gerçektir. İzlanda, İtalya’da zorunToplumlar bireyleri ile kalkılu eğitim 3 yaşında başnacaktır. Bireye sunulan gelişim imkânları, katlanarak topluma lıyor, 16 veya 17 yaşa ve gelişmiş insanlardan kadar kesintisiz sürüyor. dönecek oluşan toplum da ileri ve zengin İngiltere’de 416, pek bir ülke olacak. Her toplumun hedefi; bilgi okuryazarı, bilgi işçok Avrupa ve dünya leyen, bilinç düzeyi yükselmiş yaülkesinde 517 yaş olani farkındalığı yüksek bireyler rak görülüyor. yetiştirmek olmalı. Esasen gelişmeler de bu yönde. Modellerin başarılı olanları, olmayanları, başarı yolunda gayret sarf edenleri var. Bütün bu bilgiler bugün dikkatle izleniyor. Gelecekte de dünyamızın bir toparlanmaya doğru gidebileceğini ummak isteriz. Çünkü artık, insanın hem cahil hem de hür olmayacağını anlamış bulunuyoruz. İnsanın dünyaya gelirken pek çok yetenekle donatılmış olduğunu biliyoruz. Hemen hemen her çocuk benzersiz yeteneklere sahip olarak doğar. Aile çevresi ve toplum içinde maruz kaldığı tutumlar ile gelişimine en uygun fırsatları sunması gereken örgün eğitim ortamları, genellikle pek çok üstün yeteneği törpüleyip yok etmektedir. Bu kaybın maliyeti, toplumun çevre, doğal kaynaklar ve ekonomik değerlerde yaptığı savurganlıktan çok daha yüksektir. Toplumun kendi kendini yok etmesidir. İnsanın içinde olan yaratıcılığı ortaya çıkarmak ve kullanılmasını mümkün kılmak ileri ülkelerin, ileri eğitim kurumlarının hedefidir artık. Çünkü bireyin işine katacağı iç motivasyonun, yaratıcı performansla doğru İ dan ilişkili olduğu anlaşılmıştır. Bir de yaratıcılığın yeşereceği ortamın özgür, demokratik olması ve kişiye psikolojik güven sunması şarttır. Amerikalı filozof Robert Pirsig’in kaliteyi “özne ile nesne arasındaki eylem” olarak tanımladığı gibi, yaratıcılık da “özne ile nesne arasındaki farkındalık şoku” olarak açıklanabilir. Yaratıcılık aslında kalitenin bir üst boyutudur. Kalite, yani yaptığına değer katma bilinci insanın içinde vardır. Kaliteyi içinde bulan kişi mutlaka yaratıcı performans yaratmaya adaydır. ZORUNLU EĞİTİM 3 YAŞ Özgür ortamlarda teşvik gören yaratıcı birey, yenilik ve uygunluk içeren fırsatları yaratıcı zihinsel, fiziksel ve teknolojik ürünlere çevirecektir. Eğitim, yaratıcılığın besleneceği en verimli alandır. Erken yaşta başlatılma şansı kullanılmalıdır. Eğitim her çocuğa ve eşit olanaklarla sunulmalıdır. Ekonomik ve kültürel farklılıklar, erken yaş çocuk yaratıcılığının en büyük engelidir. Bu yüzden zorunlu eğitim, erken yaşa indirgenirse her çocuğa yaratıcılığını ortaya çıkarma açısından eşit fırsatlar sunabilir. Aslında bu ifadeler UNESCO ve Birleşmiş Milletler hedefleri içinde yer alır. Ama uygulanamıyor. Kısaca zorunlu eğitim, çocuğun eğitime hazır olduğu en erken yaştan başlamalı. Bugün, ülkemiz için zorunlu eğitimin 3 yaştan başlaması ve 1718 yaşa kadar sürmesi uygun görünüyor. Belçika, Fransa, Danimarka, İspanya, İzlanda, İtalya’da zorunlu eğitim 3 yaşında başlıyor, 16 veya 17 yaşa kadar kesintisiz sürüyor. İngiltere’de 416, pek çok Avrupa ve dünya ülkesinde 517 yaş, Finlandiya’da 618 yaş olarak görülüyor. Dünyada en kısa zorunlu eğitim süresi 713 yaş olarak Türkiye’de verilmekte. Bu uygulamanın ne kadar yakın bir sürede başladığını da biliyoruz. Tekrar yaratıcı eğitime dönersek AÇIK SINIF ve OYUN yaratıcı eğitimin vazgeçilmezidir. Açık sınıf, çocuğa kendi eğitim programını oluşturma imkânını verirken, öğrenme sürecinin kontrolünü da ona bırakır. Çocuk oyun oynayarak çok kolay öğrenir, esasen çocuk severek yaptığı işi oyun edinir ve öğrenir. Bugün meslek seçecek yaşa gelen gençlere de uzmanlar; “severek yapacağınız, yaparken eğleneceğiniz, tüm iç motivasyonunuzu serbest bırakabileceğiniz işi seçin” önerisinde bulunuyorlar. ri işleri bulmalarına fırsat verin. 2. Bir şeyi başardıklarında maddi ödül vermek yerine, sonucundan gurur duyacağı çalışma yapma olanağı tanıyın. 3. Yarışmacı ortamlar yaratmaktan kaçının. 4. Çocukların çalışmalarını değerlendirmedeki rolünüzü azaltın. Onların kendi kendilerini tanıyıp değerlendirme, güçlü ve zayıf yönlerini tanıma yeteneklerini güçlendirin. 5. Çalışma sürecinde çocukları gözetmeyin, kendi çalışmalarını kendilerine izletin. Onların otokontrolü öğrenmelerine ortam hazırlayın. 6. Çocukların yapacakları faaliyetleri seçebilmelerine ve seçtiklerini nasıl yürüterek sonuçlandıracaklarına ait seçenekler sunun ve kararlarını kendisinin vermesini sağlayın. 7. Çocukların özel ilgi alanlarını keşfetmelerine fırsat tanıyın. Ayrıca yeteneklerini olumsuz dış faktörlerden koruyabilmeleri için onları cesaretlendirin. 8. Kendilerine güvenmelerini sağlayın. Yetenek ve güçlü yönlerinin değerini bilmelerini, heba etmemelerini, geliştirip güçlendirmelerini teşvik edin. 9. Bağımsız ve aktif öğrenenler olmalarını, kendi öğrenme süreçlerinin kontrolünü güvenle yönetmelerini mümkün kılın. 10. Çeşitli malzemelerle serbestçe oyun oynamalarına ve olabildiğince fantezi yaratmalarına fırsat tanıyın. 11. Yaratıcılığa önem verdiğinizi ve yaratıcı davranışları takdir ettiğinizi belirtin. 12. Kendi yaratıcılığınızı ve iç motivasyonunuzu öğrencilerinize belli edin. OKUL VE ÖĞRENCİ Okullar çocuklara yaşamlarını kazanmak için yol göstermeli. Bunu yaparken de onların güçlü yönlerini ortaya çıkaracak metotlar uygulamalı. Öğrenme ortamları özgür, demokratik ve eğlenceli olmalı. Açık sınıf sisteminde öğretmen yol göstericidir, araştırıp bulan öğrencilerdir. Öğrenme ortamları mutlaka değerlerle beslenmeli. Sorumluluk ve dürüstlük değerleri okul ikliminin vazgeçilmez değerleridir. Öğretmenler değerlerin çocuklara aktarılmasının somut rol modelleridir. Bu ilkeler anaokullarından itibaren öğrencilerde pekiştirilmeli. Erken dönem eğitiminde öğretmenler, velileri de gerekirse eğitmeli ve mutlaka sorumluluğun içine çekmeli. Çocuk etik eğitimi, aile ve okul çevresinden aynı modeller içinde yaşayarak öğrenmelidir. Küçük yaşta içselleştirilen etik değerler çocuğun ileriki yaşamında vazgeçilemez öncelik kazanır. Sorumluluk, aynı zamanda iç motivasyon ve yaratıcılık için önemli bir alt yapıdır. CBT 1103/ 22 9 Mayıs 2008 Kaynakça: Eğitimde yaratıcılığı öldüren unsurlar şöyle özetle1. Creativity and Learning (B.A. Hennesey, nebilir: T.M.Amabile) N.E.A.P. (1993) 1. Ödül beklentisi yaratmayın. 2. ERG. Eğitimi İzleme Raporu 2007 2. Yarışma ortamı yaratmayın. 3. Çocuğa beklenen bir değerlendirme ortamı oluşturmayın. Yeni eğitim politikalarımız; vakit geçirmeksizin yeni(Sadece SBS, OKS veya ÖSS başarısına den, bütünsel olarak yani okul öncesinden başlayaodaklandırılma gibi) 4. Değerlendirme için çok sayıda gözerak meslek okullarını ve üniversiteleri kapsayacak timci belirlemeyin. (Okul, dershane, özel öğbiçimde, tüm çocuklara eşit olanakları sağlayarak retmenler vb.) geleceği yaratmak üzere planlanmalı ve uygulan5. Çocuğa sınırlı seçim olanağı sunmayın. malıdır. Ulusal eğitimin planlama ve uygulanmasına Yaratıcılığı teşvik eden ortamlar ise şöysiyasi erk karışmamalı, sadece eğitimin finansmanıle yaratılır: nı sağlamalıdır. 1. Çocukların zevk alarak yapabilecekle ÖLDÜREN VE TEŞVİK EDEN