25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

CBT 1064 sayfa 3 7/8/07 12:59 Page 2 (1,1) GÜNDEM Okurlardan... "Manevi Mirasım Akıl ve Bilimdir!" "Ben, manevi miras olarak hiçbir ayet, hiçbir dogma, hiçbir donmuş ve kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım bilim ve akıldır... Zaman süratle ilerliyor, milletlerin, toplumların, kişilerin mutluluk ve mutsuzluk anlayışları bile değişiyor. Böyle bir dünyada, asla değişmeyecek hükümler getirdiğini iddia etmek, aklın ve ilmin gelişimini inkâr etmek olur... Benim Türk milleti için yapmak istediklerim ve başarmaya çalıştıklarım ortadadır. Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel eksen üzerinde akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse, manevi mirasçılarım olurlar." Mustafa Kemal Milli Eğitim Bakanı Dr. Reşit Galip’in sorusuna Mustafa Kemal’in yanıtı. Kaynak: İsmet Giritli, Kemalist Devrim ve İdeoloji, İÜ. Yayınları Cumhuriyet BİLİM VE TEKNOLOJİ Sayı: 1064 10 Agustos 2007 İMTİYAZ SAHİBİ Cumhuriyet Vakfı adına İlhan Selçuk GENEL YAYIN YÖNETMENİ İbrahim Yıldız YAYIN YÖNETMENİ Orhan Bursalı SORUMLU MÜDÜR Güray Öz GÖRSEL YÖNETMEN Tüles Hasdemir YAYIMLAYAN Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. İDARE MERKEZİ VE YAZIŞMA ADRESİ Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sokak No:2 34382 Şişli İstanbul Tel: 0212.343 72 74 Faks: 0212. 343 72 64 CUMHURİYET REKLAM Tel: (0212) 251 98 74/ 343 72 74 Yerel Süreli Yayın BASKI İhlas Gazetecilik A.Ş. 29 Ekim Caddesi No: 23 Yenibosna İstanbul www.cumhuriyet.com.tr CBT 1064/3 10 Ağustos 2007 26 Temmuz Cumhuriyet'te yayımlanan “Nereden biliyorsun?” başlıklı yazınız çok ilginç ve aydınca bir yaklaşımı yansıtıyor. Savladığımız düşüncelerimizin kendi araştırmalarımız sonucunda belirlenmesi gerektiği noktasında uyarıcı. Yazınız bana bir şeyi daha düşündürdü: Onyıllar var ki, halkın değerlerinin değişmesiyle birlikte, ülküsel anlamda tasarlanan mutluluk, memnuniyet anlayışıyla, kitlelerin mutluluk anlayışı arasında da büyük bir ayrım oluştu. Artık biriktirilen anılar yok; eşyalar, evler konuşmuyor. Sıradan insanın erdem duygusunun niteliğine ilişkin ciddi kuşkular duyulmasına yol açan olaylar sıkça yaşanır oldu. Bugün dünyanın düz olduğuna inanan insan olmamalı, ama bu başat gerçeği bile algılamada sıkıntı çekecek yığınlar oluşturuluyor... Çünkü dünya tarikat ve din dünyası oldu. Oralara bağlı olanların dünyayı gerçek durumuyla algılamaları olanaksız. Oysa günümüz insanının eskiye oranla gerçekleri görme olanakları daha geniş. Ama halkı suçlamak da kolaycılık. Onyıllardır eğitimsiz, kültürsüz, yetmedi çaresiz bırakıldı, sadakaya alıştırıldı. Tarikatların, ağaların, aşiretlerin kölesi edildi. Çorba ve erzak kuyruklarında onuru, gururu alındı. Başka ne bekleniyordu ki? Elbette sözünü ettiğiniz değişkenlerin etkisi olmuştur. Küresel sermaye kriz oluşturma gizilgücüne karşın, dolaşımda olduğu kesimlerde gelir artırıcı etkiler yaratmış, bu da oya dönüşmüş olabilir. Ancak söz konusu olay; bu yolla kalkınılamayacağı, sağlıklı bir ekonominin ancak yatırıma, üretime, pazar korumalarına... toplum kesimleri arasında insancı bir öncelik sıralamasına dayalı olduğu gerçeğini ortadan kaldırmaya yeterli değil. Belki de sonunda bana yeniden soracaksınız: Nereden biliyorsun? Günay Güner *** ...CHP'yi yerden yere vurmaya gelince, anketlere inanmayan, yaptırmayan, gerek duymayan, izlenecek politikaları çevresindeki 35 kişi ile oluşturan bir CHP Genel Başkanı olduğu müddetçe çok da kaçınılmaz gibi geliyor. Toplumu, sosyal demokrat tabanı izlemeyen, onların düşüncelerini merak etmeyen, seçmenlerin oy davranışlarını sebepleri ile irdelemeyen, buna gerek duymayan bir genel başkan... Akıla, bilime, bilgiye güvenmeyen bir genel merkez.. Toplumu verilerden edinilen bilgilere göre yönlendirmeyen bir parti süekli kaybetmeye mahkum. Türkiye'nin önünde kaçınılmaz bir şekilde duran sivil anayasa tartışmaları, dış politika sorunları var... Solcular ne düşünüyor, diğer seçmenler ne düşünüyor bugünden araştırılıp politika oluşturulmamalı mı? Üniversitelerle bağı kopmuş, aydınlarla kavgalı, siyasete tek bir genç kazandırmamış aksaçlı bir genel merkez. Dün televizyonda çiçeği burnunda AKP Mardin Milletvekilini izledim. 30'lu yaşlarda Stanford Doktoralı bir Yrd. Doç. Toplumun en eğitimli kesiminin desteğini alan bir CHP Atatük'ün manevi mirası olan akıla ve bilime bu kadar uzak dursun ama Atatürk'ün partisi kalsın. Bunları yapamayan bir partiyi bırakın da yerden yere vuralım. Kemal Kılıç *** Bu seçimlerde laikliğe, devletin kurumlarına ve Atatürk ilkelerine karşı AKP tarafından yapılan 4 yıllık saldırıların ardından yıllar önce siyasetten elini ayağını çekmiş olması gereken Deniz Baykal ve 60 yaşının üstündeki partiyi idare eden ekibine rağmen oyumu yine de CHP'ye attım. Ancak seçim sonucu biz Cumhuriyet mitinglerine katılanlar için hezimetle sonuçlandı. Bu yenilgide bir numaralı suçlu ömrü boyunca hizipçilikle anılmış ve Türk milleti tarafından inandırıcı bulunmamış sayın Baykal ve yan gelip yatan partililerdir. Yazınızda CHP'nin zaten iktidar şansı yoktu demişsiniz. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük halk hareketleri olacak, 3 büyük şehirde yer yerinden oyanayacak, ülkede son 6 ayda her gün şehitler verilecek... dış borç inanılmaz seviyelere gelecek, Başbakan halka ağzına geleni söyleyecek, iktidar Cumhurbaşkanlığı seçimini eline gözüne bulaştıracak ve böyle bir ortamda ana muhalefet iktidar olamayacak. Peki bu CHP ne zaman iktidar olacak? Lütfen bu partiyi gençlere bıraksınlar da biz laik, demokratik ve Kemalist Türkiye için hukuki ve siyasi mücadelemize devam edebilelim. Erdem Yurteri *** Sayın Bursalı, Ziraat Y. Mühendisiyim. Bitki beslemede bir Fıçı Yasası vardır; bitki gelişimini verimini sağlayan elementlerin her biri, tahta fıçının dilimleri ile ifade edilir. Eğer bir element, gerekenden eksikse, diğerlerinin seviyesi ne olursa olsun, verim o kısa dilimin yüksekliği ile sınırlıdır. Üstten ne kadar takviye yaparsanız yapın, kısa dilimin seviyesinin üzerinde dolum yapamazsınız. CHP nin ne kadar sağlam olursa olsun, yönetim çıtasını yükseltemezse alacağı oy, ancak bu kadar olur. Mehmet Sarlar *** Cumhuriyet Gazetesindeki Ulus Devlet başlıklı yazınızı (5 Ağustos) okudum. Ne yazık ki Ülkemizde Cumhuriyet Devrimleri tamamlanamadı. Ulus Devlet olamadık. Atatürkün ölümüyle bu süreç bitti, Milli Şef Dönemiyle karşı devrim süreci başladı. Yazınız “Ne yapabiliriz?” sorusuyla bitiyor. Sorunun cevabı basit. Atatürk'ün ideallerini geleceğe taşımak için kurduğu ve mirasını bıraktığı CHP İnönü döneminden başlayarak Atatürk ilkelerinden ödün vermeye başladı. CHP 1980'den sonra Baykal'ın partisi oldu. Ama ne yazık ki birçok aydın, yazar, bilimadamı bu gerçeği görmek istemedi. Kaç seçimdir Cumhuriyet Gazetesi yazarları bile “Oyum CHP'ye” diyerek CHP'yi destekledi. Oysaki CHP Lideri Baykal 1980'den sonra CHP'yi ele geçirdikten sonra ulus devlet olma yönünde tek bir söylemi ve eylemi yoktur. Baykal'ın CHP'sidir AKP'yi yaratan. Bu kısır döngüyü kırmanın Atatürk gibi davranmanın zamanı. Atatürk eski ve köhnemiş kurumları terk etti. Sizlerin de CHP'yi terk etmesinin zamanı geldi. Bağımsız Cumhuriyet Partisi'ne destek verin.. Necmiye Ertem *** Gelecek Cuma'ya buluşmak dileğiyle obursali@cumhuriyet.com.tr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle