20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Zenger heykelleri: “Heykeli kendi düşüncelerimi dile getirmek için alet ediyorum” Heykellerinden bir kısmı İstanbul Mövenpick Oteli bahçesinde. çoklu özellikli tek bir yapıtı içeriyordu. Sergi bir yantısıcı aynanın üzerindeki otuz küsur küçük parçadan oluşuyordu. 15 cm. kırmızı bir yarıküreden başlıyor, bunu kor olarak tanımlıyor... Onun üzerinde bir küçükkatman var. Ve beş tane daha katman geliyor, ve en son katman 54 cm çapında bir yarım küreden oluşuyor. Sergiyi, bavuluna koyup New York'a gitti. Açıldığı zaman ise 2.402.40 metrelik bir alanı doldurdu. Herşey birbirinden farklı görünüyor, ama her şey birbiriyle ya düşeyde ya da küresel bir yatayda ilişki içinde. Zenger, geometri ve matematiği, sanatı için sık kullanıyor. Bu açıdan bilimle de çok iç içe. Sergilediği yapıt, Alman Matematikçi August Mobius'un “Mobius Şeridi” fikrini bambaşka bir konsepte, kent katmanlarına taşıyor. Mobius Şeridi düz değil ve 180 derece farklılaşmış ancak tek bir hareketle bütün yüzeyi bir süreklilik halinde dolaşabilirsiniz. Bu buluş, bilimde ve sanatta çok yeni açılımlara, teorilere yol açtı. Zenger ile sergi ve tasarım üzerine yaptığımız söyleşiyi sunuyoruz. ÜÇLEMENİN İLKİ Soru: New York'ta “süreklilik”, “Continuuuuuity” adı altında bir heykel sergisi açtın, tek yapıt gibi görünen, ama açılınca birbiriyle ilişkili bir dizi heykel görüyoruz, biraz anlatır mısın? Zenger: Bu bir üçlemeden ilki. Burada iki boyutlu bir süreklilik söz konusu. İlk boyutta, temelde yarım daire olarak tanımlanabilecek karmaşık geometrik formlar aynadan yansıyarak tam bir küre parçasını oluşturuyor; süreklilik önce bu yönde, bu anlamda oluşuyor. İkinci boyutta, birbiri üzerine yaslanan küresel katmanlar en küçükten başlayarak kat kat büyüyor. Böylece katmanlardan katmanlara giden bir süreklilik söz konusu. Burada temel düşünce, süreç içindeki değişimlerdir. Bu, bir kentin geçmişini göz önüne alırsak kültürel katmanlar olabilir veya insanlar ve kadınerkek arasındaki ilişkide yeni bir durum, yeni bir katman yeni bir değişimi dile getiriyor olabilir... Bunların geometrik bir mantığı var. Birinin bitip diğerinin başladığı yerde, bitenin sonlanmış biçimi ile başlayanın canlı kırmızı dinamik yapısı birbiriyle tam örtüşüyorlar, fakat yönleri farklılaşarak. Böylece birbiri içine geçen 6 katman, 6 ayrı kültür, 6 ayrı yaşanası olay veya dönüşüm, bir tasarımın veya bir üretimin 6 aşaması, 6 kırılma noktası yaşayan herhangi bir süreç dile geliyor.. Her katman dört ila 6 parçadan oluşuyor. Bunlar bir araya gelip ikiyüzü de hareketli yapbozlar gibi birbirinin içine geçtiklerinde bir süreklilik bir bütünlük sergiliyorlar, fakat aslında birbirini tamamlayan bağımsız nesneler, bir kentin kültürel katmanındaki kurumlar gibi.. ya da bir aile yaşamı, bir kadın erkek ilişkisi içindeki bireyler gibi.. Soru: 6 rakamının bir anlamı mı var, nereden geldi 6 katman fikri? Yanıt: Bu benim İstanbul'la ilgili bir bakışım. Geçen sene New York'ta Broadway Gallery'de pentürlerle kentin kültürel geçmişini, kırılma noktalarını, kültürler arası ilişkilerin sürekliliğini, farklı din ve ırk alanlarına karşı sürekliliğini gösteren bir çalışmaydı. Bu önce Osmanlı ile beraber sonuçlanan dört kültürel katman olarak başladı. Bu katmanları günümüze kadar taşıyan iki katman daha ekledim konuya. Böylece 6 sayısı benim kentin geçmişine olan tutkumdan dolayı gelişti, netleşti. Yazının devamı arka sayfada Zenger’in iç dekorasyon tasarımlarından. CBT 1073/9 12 Ekim 2007 SANAT VE TASARIM
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle