Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ÇEVREYAŞAM Sivrisineklerle mücadele komedyası başlıyooor! Yaklaşan yaz mevsimiyle birlikte her yıl yaşanan "sivrisinek mücadelesi komedyası" yeniden oynanmaya başlıyor. Basın, sivrisinekler her tarafı kapladı, bizleri ısırıyor diye yazacak. Belediyeler, yoğun bir kampanya başlattıklarını, larva mücadelesinden sonra uçkunlarla da kahramanca mücadele ettiklerini, şu kadar ton ilaç atacaklarını gururla duyuracak. Muhtarlar, ilaçlama ekiplerini bölgelerine getirtebilmek için ellerinden geleni yapacak... Dr. Kudret Güven, Halk Sağlığı Uzmanı; drkudretguven@yahoo.com K aynakları kısıtlı belediyeler, Büyükşehir Belediyesinden daha çok "böcek zehri" alarak kendi cihazlarıyla atma gayretine girecekler. Bazı siyasiler de bu istekler yönünde çalışmak zorunda kalacaklar. Her şey "Larva ve Pupa" dönemini geçmiş "Uçkun" hale gelmiş sivrisinekleri ortadan kaldırmak için gibi görünecek. Acaba gerçek öyle midir? Uçkun mücadelesi nasıl yapılıyor? Ya "sıcak sisleme" denen yöntemle, böcek zehri mazotla karıştırılarak özel aletiyle ısıtılıp duman halinde püskürtülerek, kirliliğe bir de mazot ilavesiyle yapılır. Ya da Ultra Low Volüm (ULV) yönteminde olduğu gibi, suda eriyen zehir son derece küçük damlacıklar halinde püskürtülerek yapılır. dahası seyrelttiğiniz bile söylenemez. Fakat birçok böceği öldürdüğünüz de bir gerçek. Kuşlar ne yiyecek? Yarasaları kaçırttınız. Oysa onlar bir gecede 25000 sivrisinek ya da tatarcık yerler... Bir yarasa kadar olamazken onları yurdundan etmiyor muyuz? Oysa yurdumuzdaki yarasalar zararsızdır... tanların kendi ülkelerinde böyle bir uygulama olup olmadığını da merak etmezler. YEMEK YERKEN İLAÇLANMAK "Hizmet" ülkemiz çapında genişleyerek devam edeceğe benzemektedir. İnternetten "sivrisinek" kelimesini Türkçe sayfalarda aradığımızda yepyeni beldelerin de "ULV cihazları" satın alarak "hemşerilerine sineksiz bir yaz" sunma yarışına girdiklerini görmekteyiz. Zehir pazarının nasıl hızla büyümekte olduğu çok güzel görülebilmektedir. Daha büyük bir garabet de belediyelerimizin bir yandan "Avrupa Birliğine Uyum Birimleri" kurarak uyumsallaşmaya çalışırken, bir yandan da Avrupa böyle yapıyor mu bakmadan, sokaklarda zehir saçan kamyonetleri gezdirmeleri çok şaşırtıcıdır. TONLANCA ZEHİR Bu kamyonetleri bazen restoranda yemek yiyen insanların önünden geçerken görebilirsiniz.. BAHÇEDEKİLER NE OLACAK? CBT 1005/14 23 Haziran 2006 Bu maddeler "Haşere Mücadele İlacı" adıyla satılan "insektisid" denilen böcek öldürücülerdir. Kimilerinin içinde uçkunu düşürücü ve zehir etkisini arttırıcı maddeler de vardır. Sadece sivrisinekleri öldürmezler. Örneğin arıları da öldürürler. Öldürmediği diğer canlılara da yıllarla hiçbir zararı olmadığını kimse ispatlayamaz. Hemen hemen herkes sokak aralarında ortalığı dumana boğan (sıcak sisleme) ya da dumansız, kamyonet kasasına bindirilmiş, bu gürültülü araçları geçerken görmüştür. Bazen kamyonetin üzerinde ya da yanına tutunmuş, hizmeti getirmekten mutlu muhtarımızı görme şansımız da vardır. Bu araçların bütün sokakları dolaşma olanağı var mıdır; İzmir’i örnek alırsak bir yerden bir kez geçerseniz dahi sokak uzunluğu 4300 km dir ve olanaksızdır. Sadece seçkin semtleri ilaçlarsanız, apartmanlarla doluysa yukarıdaki sinekler ne olacak? Bahçeli evlerse arka bahçedekiler ne olacak? Demek ki son sineğe kadar öldüremezsiniz, Bazı belediyelerimiz de uçaktan ilaçlama yaptırdı. Hassas bölgeler belirlenip tonlarla zehir uçaktan püskürtüldü. Sanki sinek ordularının 20 kilometre öteden takviye yapabilecekleri bilinmezden gelindi. Neyse ki Sağlık Bakanlığı bu çılgınlığı yasakladı. Ölçü kaçıyordu; bütçeler hava savaşlarına gidecekti. Halkımızın konforu için "Sineksiz Bir Yaz Mevsimi" sloganlarıyla başlayan bu mücadelenin gerekçeleri şunlardır: "Halkımız" cahil bunu istiyor. "Muhtarlarımız" istiyor. Bazı basın mensupları istiyor. Hizmeti(!) daraltamayız. Fakat bu "hizmet" için Bilindiği gibi sivrisineğin sadece dişisi (anofel) yumurtalarının gelişekarar alınırken hiçbir bibilmesi için kan emmek zorundadır. Sıtma hastasının kanını emerek, lim adamının ya da uzmabaşka birine sıtmayı bulaştıran da bunlardır. 170 milyon yıldan beri var nın görüşü onayı alınmamıştır. Bir belge ya da raolan bu küçük canlıların mükemmelliğine diyecek yoktur. Zehirlerimize por yoktur. Bu hizmeti karşı direnç geliştirebilirler, boşu boşuna başka canlıları öldüren zehirler başlatanın kim olduğunu atar duruma düşebiliriz... Hedeflerini bulmada mükemmel algılayıcıladoğru olup olmadığını rı vardır. İnsanların ürettiği ısı, nem, karbondioksit ve kimyasalları araştırmak kimsenin aklıuzaklardan algılayabilirler, hedeflerini şaşmazlar. Son canlı dişi sivrisina da gelmez. neğin bile üremek için kan emme görevine kilitlendiği kesindir. Esasen ülkemizde beleKendileri için gereken zekâlarına gelince; apartman kapısını geçip bidiyelerimiz isterlerse kenrinci kattaki dairemin çelik kapısına konarak, akşam eve geldiğimizde tin üzerine istedikleri parbizimle birlikte içeri girişini eşim ve ben defalarca hayranlıkla izlemişizfümü ya da havai fişeği atdir. Evimizin her tarafının sinek teliyle kaplı olduğu düşünülürse bu bitırabilirler. Uçakla zehir zim eve girebilecekleri tek yoldur. attırabildikten sonra. BuKimbilir o sırada patırtıyla sokaktan geçen ULV makinasının sesini nun için gerekçe olacak duyup gülerek içinden şöyle diyor mudur: "Beni sokakta yakalayıp ölbilimsel bir heyet raporudürsen bile yüzlerce kardeşim bahçelerde, denizin üstünde uçmakta, kina ihtiyaç duymazlar, Salometrelerce öteden gelmekte, hava alırsınız". yıştay Denetçileri de keza... Bizlere bu zehirleri sa ZEKİ YARATIKLAR