Katalog

ZÜMRÜTTEN AKİSLER A.M. Celal Şengör Fakat söz konusu yapının, yabancı geni yerinden kaydırarak çevresine zarar verecek kadar dayanıksız olması nedeniyle bu gelişme mümkün olmamıştı. Stanford Üniversitesi’nden Peter Lee, şimdi mikrobisid genini laktobacillus bakterisinin ana kromozomuna sağlam bir şekilde yerleştirmeye başardı. Bu tekniğin avantajı, mikrobisid jeline karşın, vajinada birkaç gün etkisini koruyor olması. Bilim adamları yeni etki maddesinin ucuz ve kolay uygulanıyor olması nedeniyle, özellikle de Afrikalı kadınlar için çok yararlı olabileceğine inanıyorlar. Araştırma raporu Antimicrobial Agends ant Chemotherapy dergisinde yayımlandı. imer hastalığından sonra 65 yaşından önce meydana gelen bellek zayıflıklarından sorumlu hastalıkların başında geliyor. Son olarak saptanan protein, işte bu tür nörodejeneratif hastalıklarda beyinde birikiyor. Araştırmacılar, yeni buluş sayesinde bu tür hastalıklara daha iyi terapilerin geliştirilebilmesini umuyorlar. Nihayet bir Türk Nobel ödülü aldı! Bunun bende yarattığı sevinci sizlere anlatamam. Orhan Pamuk’a Candan Tebrikler Orhan Pamuk bu ödülü niçin aldı yaygaralarının tümü abesle iştigaldir, zira bu gereksiz sorunun basit bir cevabı var: Başkaları nasıl aldıysa öyle aldı. Ödülün alanı edebiyattır, Orhan Pamuk da edebiyatçıdır. Kırk yılda bir söylediği birkaç siyasi/toplumsal lâfın dışında bir sürü roman ve yazı yazmıştır. Bu romanlar dünyanın neredeyse kırk diline çevrilmiştir. Orhan Pamuk bu romanlarında futbol maçı anlatmıyor: Kendisini ve toplumunu anlatıyor. İnsanın şöhreti arttıkça, her lâfında keramet bulanların sayısı da artar, onun için bazan hiç anlamadığı konularda da lâf etmenin cazibesine karşı koyamaz. Orhan Bursalı bundan onüç yıl önce beni bilim adamı olarak uzun uzun övdükten sonra toplumsal seçkinciliğimden bahsederek, toplumsal konulara girdiğimde saçmaladığımı yazmıştı. Saçmalamak benim tekelimde olan birşey değil. Ama Orhan Pamuk'a ödülü, birileri saçmaladığını düşündüğü için verilmemiştir. Bu sütunun okurları benim toplumsal görüşlerimin Orhan Pamuk'un dile getirdiği görüşlere ne kadar aykırı olduğunu iyi bilirler. Dahasını da söyleyeyim: Ben Orhan Pamuk'un bir romanını (Benim Adım Kırmızı) okumaya çalıştım, sıkılıp bıraktım. Ama sıkıldığım roman bir tek onunki değil ki. Yaşar Kemal'in İnce Memed'ini de beni sıktığı için okuyamamıştım. Dostoyevsi'nin, Falubert'in vs. daha bir sürü yazarın romanları bana fenalık getirdikleri için bıraktıydım. Bu benim edebiyattaki zevkimi (veya zevksizliğimi) gösterir, Orhan Pamuk'un yazarlığının kalitesini değil. Ödülü veren bir siyasi parti değil, İsveç Akademisi. Eğer bu Akademi Orhan Pamuk'un siyasi söylemini de dikkate aldıysa, onu edebiyatçılığı yönünden yapmıştır. Bir edebiyatçının pek çok yönü olabilir. Kimisi san'atı san'at için, kimisi de toplum için veya başka tür sorunların üzerine gitmek için yapar. Maksat bu şekilde yazılanların aynı zamanda edebiyat olmasıdır. Orhan Pamuk ödülü edebiyat yaptığı için almıştır, siyaset yaptığı için değil. Gerçekten de, kendisinin Frankfurter Allgemeine gazetesine Türkiye'deki deprem tartışmalarını hicvî bir ifadeyle anlattığı, içinde de benden toplumu korkutan "şeytanî profesör" diye bahsettiği bir yazısını okumuş, espri yeteneğine ve anlatımına (Almanca tercümedeki haliyle) hayran olmuştum. Orhan Pamuk'un Nobel'i ulusça çok, ama çok sevinmemiz gereken bir konudur. Cumhurbaşkanlığının geciken tebrikini ne kadar yadırgadığımı anlatamam. Yapılan ayıpötesi bir şeydir, tüm ulusa verilen kötü bir mesajdır. Yapılması gereken ise basit bir kutlama mesajı değil, Orhan Pamuk'u vakit geçirmeden Cumhurbaşkanlığı köşküne davet etmek, kendisine Ulusal Onur Madalyası vermektir. Ulusça başkalarının başarısı çekemeyen bir yanımız var. Başkalarının felaketini paylaşmak, başarılarının sevincini paylaşmaktan kolaydır derler. Ne kadar doğru. Bunun kanımca en önemli nedeni, altıyüz yıl kul olan insanların her başarının arkasında, padişaha ve dolayısıyla nimetlere bir adım daha yaklaşma marifetini görmektir. Padişah bir zirvedir ve o zirvede ancak çok mahdut miktarda bendeye yer vardır. Onun için herkes oradakileri bir şekilde padişahın gözünden düşürüp onun yerine yerleşme hevesi içerisindedir. Her başarı dolayısıyla karalanması gereken bir şeydir. Sevgili vatandaşlarım. Artık padişah yok. Cumhuriyeti ilân edeli seksen seneyi geçti. Artık hür bir toplumuz; başarı için, nimetlerden yararlanmak için, adam olmak için, padişahın lutfuna ihtiyacımız yok! Tek yapılacak iş bireysel olarak ne iistediğimizi bilip, o amaca doğru çalışmaktır. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Orhan Pamuk, Atatürk'ün kurduğu bu cumhuriyette, hür olarak çalışıp, hedefin varmıştır. Yapabileceğimiz tek şey, hepimiz adına dünyada alnımızı ak çıkaran bu yaptığı için onu tebrik etmek, vatandaşımız olarak canı gönülden kucaklamaktır. PASİFİK BÖLGESİNDE MİLYONLARCA İNSAN TEHDİT ALTINDA Son bir araştırmaya göre, küresel ısınma yüzünden Asya/Pasifik bölgesindeki milyonlarca insan tehdit altında. Tahminlere göre iklim değişimi bu yüzyıl içinde çeşitli bölgelerdeki ekonomik durumu ciddi bir şekilde etkileyecek. Avustralya’da yayımlanan araştırma, su ve gıda dağıtımındaki yetersizlik kadar salgınlar da birçok ülkedeki ekonomik gelişmeyi engelleyebilecek diyor. Erozyona uğrayan ve deniz seviyesindeki yükselme yüzünden sel altında kalan bölgelerde en sonunda milyonlarca insan göçe zorlanabilir diye devam ediyor araştırma yazısı. Avustralya’daki Commonwealth Bilim ve Araştırma Organizasyonu’nun (CSIRO) sonuçları, sıcaklıkların 2030 yılına dek iki derece artacağına dayanan tahmine göre hesaplanmış. Bilim adamlarının öncelemesine göre sıcaklıklar 2070 yılına dek yedi derece kadar artacak. ALS HASTALIĞIYLA İLGİLİ BİR PROTEİN BULUNDU CBT 1022/5 20 Ekim 2006 Amerikalı ve Alman bilim adamlarından oluşan bir araştırma ekibi, tedavisi bulunmayan bir sinir hastalığı olan ALS ile ilgili bir protein saptadı. TDP43 olarak adlandırılan protein molekülü, demans hastalıklarınHazırlayan: Nilgün Özbaşaran Dede da da etkili. Ünlü fizikçi Stephen Hawking’de görülen ALS (Amyotrofik lateral skleroz), ender görülen bir merkezi sinir sistemi hastalığıdır ve bilinçli olarak çalıştırılan kasların körelmesine neden olur. ALS öte yandan frontotemporal demansın belli Florida: Kırmızı alanlar, deniz seviyesinin altı metre kadar yükbaşlı bir biçi selmesi halinde su altında kalacak bölgeleri göstermekte. miyle, Alzhe