Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Tartışmadevam "form", "biçim" olarak görmesiydi. Biçimle eğitim arasındaki ılişkiyi, tüm eğitimciler iyi bilir ve buna ilk işaret edenin de Platon olduğu yıne dikkatli kişilerin belleğinde saklıdır. Bunu daha da iyi ğörmek için birazcık W. Jaeger okumak yeter. Sözü çok uzatmadan şunu demek istiyorum: Avrupa'nın kimseye kültürel bir içerik dayattığından kolay kolay söz edilemez; burada dikkate alınması istenen nokta, eşölçülebilirlikleri, ortak dili elde edebilmek. bir uzaklıktan bakabilmesi durumu. Bu yolla, bilme bilinci gelişiyor; bilme istemi kışkırülıyor. Üniversitede gerçekten etkin özne/aktör olmak isteyenler, bu konular üzerinde tutarlı bir biçimde düşünmelidir. Bologna Süreci işte böyle bir sürekliliği ve etkinliği one çıkarıyor. Önümüzdeki Mayısta Avrupa ülkelerinin Eğitim Bakanlarının katılımıyla Bergen'de yapılacak olan toplantının Sürece yeni katkılar sağlayacağı açık. Dünkü toplantı, yükseköğretim konusunun her birimizi çok yakından ilgilendiren ve gerçek anlamda özerklik, özgürlük, açıklık, saydamlık ilişkileri içinde mercek altına alınması gereken bir konu olduğunu çok net bir biçimde ortaya koydu. Bologna Süreci Tanıtım Konferansı, kendimizi, kendi dışımızdakiler üzerinden giderek, daha iyi anlayabileceğimiz konusunda bir bilinç kazanımına yardımcı oldu. Üniversitelerde çalışanların, okuyanların, üniversiteden talebi olanlann, sivil toplum kuruluşlarının şu konular üzerinde düşünmesi gerekiyor. Tiroit Hastalıklarına Güncel Yaklaşım Editör:Prof.Dr.Metinözata Tiroit hastalıkları ülkemizde her 23 kişiden birisinde yaşamı süresince ortaya çıkan, ancak çoğunlukla fark edilmeyen hastalıklardır. Yaş ilerledikçe nodüler guatr ve tiroit yetmezliği (hipotiroidi) sıklığı daha da artmaktadır. Ailesinde tiroit hastalığı olan kişilerde bu hastahğa yakalanma riski çok fazladır. Özellikle menopoz, gebelik ve yenidoğan döneminde tiroit yetmezliğinin TSH hormon ölçümleri yapılarak erken tanı ve tedavisi büyük önem taşımaktadır. Gebeliğin ilk aylarmda anne adayında TSH hormonu ölçümü yapılması ne kadar önemliyse yeni doğan bebeklerde yine TSH ölçümü yapılarak tiroit yetmezliğinin erken tanısı ve tedavisi de büyük önem taşır. Aksi takdirde bebekte zekâ geriliği ortaya çıkabilir. Menopoz döneminde kadmlarda görülen kilo ahmmın alünda tiroit yetmezliği olabilir. Ülkemizde nodü İÇERİĞE KARIŞMIYOR Avrupa Birliği Eğitim Programları kimin içerik olarak ne öğreteceğine pek de karışmıyor; ancak ortaklıklara açık olmayı hedefliyor; konuların hangi formatta, hangi ölçütler çerçevesinde öğretilebileceğine, sınanacağına ve değerlendirileceğine ilişkin ortak bir arayışın içine titiz bir biçimde giriyor; her zaman yaptığı gibi kendisini de biçimlendiriyor (örnekse, Avrupa Kride Transfer Sistemi/ECTS ve Diploma Eki/DS) ve bunu da "Avrupa Boyutu" kavramı altında geniş katılımcı bir anlayışla yapıyor. Bizim de Türkiye olarak bu konularda söyleyecek sözümüz varsa, yetkili kurullara girmeye çalışır, kendi kendimizi "öteki" ilan etmeden, dünya * kültürüne, eğitimine katkıda bulunuruz; yeter ki bu konularda etkin özne (: aktör) olmaya karar verelim, her şeyi saydamlık çerçevesinde yapalım! Dün yapılan toplantı, böyle bir toplantıydı . Adını Avrupa'nın en eski üniversitesinden alan Bologna Sürecinin (Alma Mater Bologna) dayandığı ilkelerin ne denli önemli olduğu ortada: her şeyden önce üniversitenin toplumdaki rolünü yeniden keşfetmek, değişen ve değiştiren üniversitenin bunu köklü ve sürekli bir değişim süreci olarak algıladığının ve algılatmak istediğinin farkına varmak, eğitiminöğretimin niteliğini sürekli olarak yükseltmek, katılım ve paylaşım kültürünü geliştirmek, yapılan her türlü işi saydamlık temeline dayandırmak, çe^ şitliliği anlamlı ve insancıl kılmak, üniversitelerdeki öğrenci örgütlenmelerini ciddiye almak, tanımayı/tanınmayı sağlamak, Avrupa'yı bir bilgi toplumu olarak yeniden kurmak, sivil toplumu bu yolla oluşturmak. ler guatrın sıklığı da oldukça fazla olup bu hastahğın tanısı için mutlaka iğne aspirasyon biyopsisi yapılması gerekmektedir. Türkiye'de iyot yetmezliğine bağlı guatr bölgelere göre değişmek üzere % 556 oranmda saptanmıştır. Sigara içmek ve iyot yetmezliği guatrın nedenleri arasmdadır. Halsizlik, yorgunluk, depresyon ve kilo alımı olan kişilerde mutiaka tiroit hormon ölçümleri yapılması gerekir. Bu arada kan kolesterolü yüksek kişilerde, anemisi (kansızlığı) ve karaciğer testleri bozuk olan kişilerde de tiroit hastalığı taraması yapılmalıdır. Bu kitapta diffüz guatr, nodüler ğuatr, hipotiroidi, hipertiroidi, tiroditler ve tiroit kanserleri gibi çok sık görülen tiroit hastalıklarınm nedenleri, klinik, tanı, hbbi ve cerrahi tedavi yöntemleri konunun uzmanı endokrinolog, nükleer tıp uzmanı ve genel cerrahi uzmanı akademisyenlerce detaylı bir şekilde anlatılmıştır. Kitabm tıp fakültesi öğrencileri, iç hastalıkları, endokrinoloji, nükleer tıp ve genel cerrahi asistan ve uzmanlanna faydalı olacağma inanıyoruz. Epsilon yaymevi tarafmdan basılan kitap, kitapçılardan veya yenisayfa dağıtım şirketinden (www.yenisayfa.com.tr) temin edilebilir. 6 KONUDA DÜŞÛNMEK 1 Yükseköğretimde ortak araştırma öğretim alanını oluşturmak 2 Yükseköğretimde her bakımdan niteliği yükseltmek; 3 Ûniversitelerdeki öğrenci örgütlenmelerini önemli ve değerli ğörmek; 4 Tanıma ve tanınma politikaları geliştirmek; 5 Sivil toplumu geliştirmede üniversitenin rolünü incelemek; bu rolü tanımak, korumak ve geliştirmek; 6 Avrupa Birliğinin, hümanist temelleriyle ancak "yeni bir küresel güç" olarak dünyaya örneklik edebileceğini dikkate almak, Türkiye olarak, özellikle üniversiteler bağlamında buna katkıda bulunmak. Bu konuların üniversitelerce, Yükseköğretim Kurulunca ayrıntılı olarak tartışılması, farklı tartışma grupları oluşturulması gerekiyor. YÖK Başkan Vekili Prof. Dr. Aybar Ertepınar'ın Bologna Süreci İzleme Komitesinde (BFUC) olması son derece sevindirici. Sözlerimi, Bologna Süreci Tanıtım Konferansını hazırlayan, tüm yetkililere, kişilere, Prof. Dr. Selda Önderoğlu ile Prof. Dr. Ali Uzay Peker'e teşekkür ederek noktalamak istiyorum. Saydamlığa ve özerkliğe dayalı tartışma ortamlanna sürekli olarak katılmalıyız, katkıda bulunmahyız. Ayrıntılı bilgi için bkz. www.ua.gov.tr Verilen bilgiye göre, şu adres de kısa zamanda açılacak: www.bologna.org.tr Prof. Dr. Betul Çotuksöken Maltepe Üniversitesi Rektör Yardımcısı, Felsefe Bölümü Başkanı, betulc@maltepe.edu. tr betuk@maltepe.edu. tr Depremdevam Türkiye Ulusal Uydu İletişim Band Deprem İzleme Ağı Baştarafı 1819. sayfada ve yıkıcı depremler sonrası ve Sismik Boşluklar'da ana şok öncesi depremleri gözlemek amacıyla kurulacak Geçici Ağlar ve 1. ve 2. Derece deprem bölgelerinde yerleştirilecek Kentsel Acil Müdahale Ağları üniversite ve ilgili kurumlarca, TUDAEM'in koordinasyonunda ve TUSAS'a veri akışı sağlayan Ağlar şeklinde işletilmelidir. 7 Türkiye Ulusal Zayıf Hareket Ağı, Türkiye Ulusal Kuvvetli Yer Hareketi Ağı, Bölgesel Ağlar ve Yerel Ağlar'dan elde edilen verileri depolayan ve arşivleyen Türkiye Ulusal Deprem Bilgi Bankası oluşturulmalı ve TUDAEM altında yer almalıdır. sorumluluğu yerine getirmekle yekilendiril miş; 28 Jeofızik Mühendisi, 17 Jeoloji Mühen disi, 12 İnşaat Mühendisi, 2 Jeomorfolog, ] Fizik Mühendisi, 1 Harita Mühendisi, '. Matematik Mühendisi, 1 Kimya Mühendisi, Hidrojeoloji Mühendisi, 1 Mimar ve 10 Tek nisyen olmak üzere toplam 75 persone gücüne sahip; 31 Online Telemetrik ista; yon, 19 Uydu iletişimli Genişband istasyor 67 Analog ivmeölçer istasyon, 91 Sayısal b meölçer istasyon, 38 lokal sayısal ivmeölçe istasyonu, 15 Üç bileşenli Telemetrik Mil rodeprem istasyonu ve 10 Ofline hızivme ö çer istasyonu olmak üzere toplam 233 de' rem istasyonuna sahip bulunmaktadır. Dr. Ramazan DEMİRTAŞ Deprem Araştırma Dairesi Sismoloji Şube Müdürü eposta: demirtas@deprem.gov.tr Yıldız İRAVUL USAG Proje Sorumlu Ali Zeynel DENİZLİOĞLU, Ulusal İvır ölçer Proje Sorumlusu, Sami ZÜNBÜL, SABONET Prc Sorumlusu ' EHEAVEERA Bologna Sürecinin en ilgi çeken başlıklarının "Avrupa Yükseköğretim Alanı" (EHEA) ve "Avrupa Araştırma Alanı" (ERA) olduğuna dikkati çekebiliriz. Bu iki boyut yapılan ve yapılacak olanlann temelini oluşturuyor. Her birimizin bunun üzerinde bilinçli olarak düşünmesi gerekiyor; İlhan Tekeli'nin dediği gibi, üniversitenin içinde olmak her zaman üniversiteyi iyi bilmek anlamına gelmiyor. Böyle bir saptamayı yeni bilim kuramı doğruluyor: öznenin nesnesine belli SONUÇ TUSAS modeline en uygun kurum olması açısından Deprem Araştırma Dairesi, 7269 Sayılı Afetler Yasası ile bu görev ve 936/22 26 Şubat 2005