Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
MESLEK, İLİŞKİ, AŞK, SEKS, UYUŞTUCU İLE ÖZSAYG Özsaygı fazla şişirilmiş bi belirlemeye çalışmalarının doğru olup olmadığını sorgulamaya başladı.. Bu nedenle Amerikan Psikoloji Derneğin'nin şemsiyesi altında biraraya gelen 4 bilim insanı (Roy F.Baummeister, Jennifer D. Campbell, Joachim I. Krueger ve Kat Insanlar, psikolojik sağlıkları için özsaygının ne denli önemli olduğunu sezgileriyle fark eder. Normal olan, insanın özsaygısını olabildiğince korumaya ve geliştirmeye gayret etmesidir. Normal olmayan, insanların kendilerine daha fazla güven duyma konusunu toplumsal bir tutku haline getirmektir. Öyle ki Batı toplumlarında, tüm başarıların temelinde özsaygının yattığına inanılıyor. 1 990'lann başında Amerika'da bir özsaygıya önem verme projesi başlatıldı ve oradan bütün dünyaya yayıldı. Şimdi Türkiye'de özellikle özel okullarda özsaygı konusu büyük revaçta. "Hadi, sen mutlaka başarırsın" diyerek, gençlerin ve insanların sırtlarınını alabildiğine sıvazlandığı ve beceremeyeceği işlere teşvik edildiği bu projeye şimdi şişirilmiş bir balon gözüyle bakılıyor. Size Amerikan saygın bilim dergisi Scientifıc American'da konuyla ilgili ilginç bir yazıyı özetle sunuyoruz.. Bu proje ile ilgili bilimsel araştırmalar, Kaliforniya Eyaleti yönetimi, gençlerin kendilerine besledikleri saygı ve güveni artırararak, suça eğilimi, çocuk yaştaki hamilelikleri, uyuşturucu kullanımını, akademik başarısızlıkları ve kirliliği azaltabileceklerini düşünüyordu. Bu düşüncenin altında, kendilerine güvenen insanların daha fazla para kazandığı ve dolayısıyla daha fazla vergi ödedikleri inancı yatıyordu. Bu proje kapsamında, diğer faaliyetlerin yanısıra, konunun uzmanı olan bilim adamlarından bir kurul oluşturuldu ve bu kurulun bu konuyu bilimsel olarak ele alması istendi. Kurul gözlemlerini "The Social Importance of Self EsteemÖzgüvenin Sosyal Önemi" isimli raporda dile getirdi. leen D. Vohs) özgüven konusunu psikolojideki yeni gelişmelerin ışığı altında yenıden ele aldılar. ÖZGÛVENİ ÖLÇME YÖNTBMLERİ İnsanların kendilerine duydukları güveni araştırmanın ilk adımı, bunu ölçecek bilimsel bir yöntemin oluşturulmasıdır. Bugüne dek gerçekleştirilen çok sayıda araştırmada bunun için insanlara kendilerini nasıl değerlendikleri soruluyordu. Doğal olarak yanıtlann pek çoğu, insanların kendilerini olduğundan iyi gösterme eğilimi nedeniyle doğruyu yansıtmıyordu. Ne yazık ki psikologların da özgüveni ölçecek daha iyi bir yöntemi yoktu. İnsanların kendilerini değerlendirdiği diğer özellikler de özgüven gibi nesnel olmaktan çok uzaktı. Sözgelimi dış görünüm ile özgüven arasındaki ilişkiyi ele alalım. Çeşitli çalışmalarda bu iki özelliğin karşılıklı ilişkisi ele alındı ve çoğunlukla ortaya net pozitif bir bağlantı çıktı. Doğal olarak fıziksel olarak çekici birinin özgüveninin yüksek olması kabul edilebilir bir sonuçtu. Çünkü bu kişiler, çekici olmayanlara göre başkalarından daha fazla ilgi görüyorlardı. Ancak özgüven ölçeğinin üst kademelerinde yer alanların, aynı zamanda kendilerini çekici olarak değerlendirmiş olmaları da olasıydı. BİREY VE TOPLUM İLİŞKİSİ Projenin dayanak noktasını oluşturan "Toplumsal yapıların çökmesine yol açan etmenlerin başında, toplumları oluşturan bireylerin kendilerine duydukları güvenin yetersizliği gelir" fıkri, umulanın tersine proje kapsamında çok az destek buldu. Kaliforniya projesine 1995 yılında son verildi. Ancak kâr amacı gütmeyen Özgüven için Ulusal Birlik (NASE) bu görevi devraldı ve 'İnsanların kendilerine duydukları güven duygusunu artırarak, liderlik, uzağı görme ve yaşam koşullarını düzeltme yolunda yapıcı adımlar atmak" şeklinde özetlenebilecek bir amacı gerçekleştirmek için kollan sıvadı. Bu arada bilim adamları, Kaliforniya'daki birtakım siyasilerin, bilimsel verilerle desteklenmeyen bazı sosyal politikaları GÖRÛNÛM VE ÖZGÜVEN 1995 yılında Illinois Üniversitesi'nden Edvvard RDiener ve Brian VVolsic ile Indiana Üniversitesi'nden Prank Pujita bu olasıhğı inceledi. Geniş bir popülasyondan özgüven değerleri aldılar. Daha sonra herkesin fotoğrafını çektiler. Bu fotoğrafları nesnel olarak değerlendirmeleri için bağımsız bir hakemler kuruluna gösterdiler. Fotoğraflann derecelendirmesiyle öz Sonuç olarak özsaygı eksikliğinin bireysel ve toplumsal sorunlann kaynağı olarak göriilmei başlaması, ülke yönetimlerinin olaya el atmasma yol açtı. Bazı ülkelerde insanların kendilerine biçtikleri değeri artırmaya yönelik ulusal kampanyalar başlatıldı. Amaç, insanların kendilerine duydukları güven duygusunu artırarak, ' 'iderlik, VİIannı düzeltme yolunda yapıcı adımiar atmak.. 936/12 26 Şubal 2005