24 Aralık 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Cerrahi nak sağlar. Karırı ıslak gazlı bezlerle veya emilmeyen plasük örlülerle, "nıesh"(yama) ile kapatılabilir. Iklimbilim 18HASTANE SONUCU Avrupa Cerrahi Enfeksiyon Derneği Peritonit çalışma grubunun, Almanya, Avusturya ve İsveç gibi ülkelerde, 18 hastanede yaptiğı multisentrik çalışmada, planlıdüzenli laparotomiler ile hastanın klinik durumuna ğöre tekrar laparotomi yapılması karşılaştırılmış. Hastanın klinik durumuna göre tekrarlayan laparotomi yapılmasında hem komplikasyon hem de mortalitenin daha az olduğu dikkati çekmiş. Uludağ Üniv. Tıp Fak. Genel Cerrahi bölümünde yapılan ve geçen yıl yayımlanan (J.Gastrointest.Surg.2Q03) bir araştırmada, intraabdominal enfeksiyon nedeniyle STAR uygulanan 102 hasta retrospektif olarak incelenmiş. Hastalarda nıortalite (ölüm oraııı) % 40 olurken (41/102), mortaliteye etki eden en önemli faktörler hastanın yaşı. cerrahi girişimin sayısı ve APACHEII skoru olmuş. 2630 Mayıs 2004 tarihleri arasında Antalyada düzeııleneıı "Ulusal Cerrahi Kongresinde" Tiirkiye Yüksek İhtisas Hastanesi, Akdeniz ve Mersin Üniv. Tıp Kak. Genel Cerrahi Anabilim dallarmdan bildirilen, ağır sekonder peritonitlerde karııun plastik örtülerle geçici kapatılıp, tekrarlanan açılmalannda (Bogoto Bag) ölüm oranı % 40 bulunmuş. Bu konuda literatürde yayımlanan çalışmalar da, (açık, yarıaçık karın ve STAR) ölüm oranını % 2040 arasındadır. Başlangıçta açık karın yöntemi uygulanmasının, daha az mortalite ile ütnit verdiği ileri sürülürken son yıllarda yapılan araştırmalar, komplikasyon oranı çok daha fazla olan açık karın uygu laınasının, karnın kapatılamayacağı veya sık sık tekrar açılması gereken, seçilmiş hastalarda tercih edilmesi yönünde. Prospektif bir çalışma, mortalite yönünden açık (% 44) ve kapalı karın (% 31) arasında önemli bir fark olmadığını gösterdi. 1000 yıl arayla yaşanan sqğuk dönemler Muson rüzgârıyla ilgili Kuzey Atlantik bölgesinde bundan 10 000 yıl önce yaşanan "büyük" buzul devrinden sonra en soğuk dönem kiiçük buzul devrinde (yaklaşık olarak I.S. 13501850 arasında) meydana gelmişti. indistan Teknoloji Knstitüsü'nden Anil Gupta ve iki Amerikalı bilim adamı şimdi yaklaşık olarak 1000 yıl arayla yaşanan soğuk dönemlerin, Asya'daki muson rüzgârlarıyla ilişkili olduğunu kanıtladı. İklim araştırmacılarının sonuçları Science dergisinde yayımlandı. Bundan 100 000 yıl önce başlayan ve 10 000 yıl önce sona eren son huzul döneminde, Kuzey Atlantik'teki soğukların Asya'daki muson rüzgârlarının azalmasıyla ilintili olduğu aslında daha önceleri de biliniyordu ama, Gupta ve arkadaşları şimdi bu bağlantıyı günümüze kadar kanıtlamaya başardılar. Araştırmacılar, Arap denizinde deliklilerden (Koraminifera) oluşan tortulları incelediler. Delikliler, lek hücreli kabuklu hayvanlardır. Özellikle de Globigerina bulloides delikli türü, yaz aylarında esen muson rüzgârlarının saptanması için H çok uygun. Çünkü Arap denizinde, besleyici madde açısından zengin olan su yiizeyde birikir, ki delikler de bu tabakada gelişmekte. Bu iklim döngüsünü çalıştıran mekanizma heniiz çöziilmediyse de Güneş'in ışıma kuvvetinin 1500 yıllık bir döngü içinde düştüğünü gösteren kanıtlar saptandı. İşte bu kanıtlardan yola çıkan araştırmacılar, hava akımları ya da deniz akmtılarıyla Asya'ya kadar sürüklrnen muson rüzgârlarının, Kuzey Atlantik'teki sıcaklık oynamasına yol açabileceğini düşünüyorlar. İkinci bir tahınin ise Güneş ışmlarmdaki oynamaların doğrudan doğruya muson rüzgârlarını etkileyerek su ve havadaki sıcaklıkları değiştirdiği yönde. Çünkü bilgisayarda yapılan hesaplar Güneş ışınlarındaki % 0,25'lik bir oynamamn muson rüzgârları üzerinde etkili olduğunu gösteriyor. Bu tahminlerden hangisinin daha doğru olduğunu saptamak için bilim adamlarının yeni verilere ihtiyacı var. Özellikle de Kuzey Atlantik'teki yüzey sıcaklığında meydana gelen oynamalar ve muson rüzgârlarının azalmasıyla ilgili yüzdelerin hilinmesi önemli. Teknoloji SONUÇ 1) Sekonder peritonitin tedavisinde en önemli nokta, enfeksiyon kaynağının kontrolü ve uygun antibiyotik tedavisidir. Peritonitlerin çoğu bu şekilde başanyla tedavi edilebilir. 2) Ameliyat esnasında karın içinin yıkanmasının yararlı olduğunu gösteren çalışmalar baz olmakla beraber, tedavideki yeri çok açık değil. Ameliyat sonrası karıniçini yıkama ve drenaj, yararlı olamayacağı gibi, zararlı etkiler de yapabilir. 3) Ağır sekonder peritonitlerin tedavi için önerilen çeşitli yöntemler arasında hastanın klinik durumuna göre laparotomi yapılmasının sonuçları daha iyi gözüküyor. 4) Ağır sekonder peritonitlerin tedavisinde, karnın açık bırakılması, planlı ve düzenli aralıklarla sık sık açılması veya hastanın klinik durumuna göre ğerektiğinde tekrarlanan laparotomileri karşılaştıran prospektif, randomize bir çalışma yok. 5) Günümüzde peritonitlerin büyük bir kısmının başanyla tedavi edilmesine rağmen ağır sekonder peritonitlerde ölüm oranı lıâlâ çok yüksek olup, cerrahi tedavide üst sınırlarına ulaştı. (*) Prof.ür. M.Ü Tıp Fak. Genel Cerrahi ABU İstanbul Not: 2630 Mayıs 2004 tarihinde Antalyada yapılan "Ulusal Cerralıi Kongresi"ndcki konuşmadan sadeleştirilip kısaltıldı. Bilgisayar fanlarının sesi kesiliyor S cott Summerfeld bir akşam çalışmasını tamamlayıp bilgisayarını kapattığmda, ofısinin ansızın sessizliğe bürünmesi karşısında şaşkınlığa kapıldı. O güne dek bilgisayar fanlarının ne denli gürültü yaptığının farkında bile değildi. Konuyu araştırmaya koyulan Summerfeld elde ettiği sonuçları Amerikan Akustik Derneği'nin toplantısında açıkladı. Brigham Young Üniversitesi fızikçilerinden Summerfeld, arkadaşlarıyla birlikte yaptığı çalışmalar sonucunda tüm PC fanlarma uyumlu ses kesici bir sistem geliştirdi. Söz konusu sistem tıpkı ses kesici kulaklıklarda olduğu gibi dışarıdan gelen sesleri önlüyor. Mikroişlemcilerin giderek güçlendirilmesi daha büyük ve daha hızlı farı gereksinimini de heraberinde getirdiğinden, sistem kısa sürede yayğınlık kazanacağa benzer. Hızla dönmekte olan bir fan bıçakların dönüş hızma göre titreşimler yaratır. Bıçakların dönüş hızı arttıkça, çıkarttıkları ses de o denli yüksek olur. Summerfeld ve arkadaşları bu gürültüyü susturmak amacıyla etkin ses denetimi adıyla bilinen bir yöntemden yararlandılar. Burada temel alınan görüş istenmeyen ses sinyalinin ölçülmesi ve bu sinyalin ilk ses dalgası akımının tümden dışında yeniden oluşturulmasıydı. Bilgisayar gürültüsünün kesilmesi amacıyla daha önce de çeşitli girişimlerde bulunulmuş, ancak geliştirilen sistemler genellikle mikrofon ağlarıyla donatılmış odaları gerektirdiğinden pahalı ve elverişsiz oldukları öne sürülmüş903/1910 Temmuz 2004 tü. Oysa, Summerfeld ekibi standart lanın yerine geçebilecek sessiz bir fan geliştirerek maliyeti düşük tutmayı başardı. Bu yöntemle her bir bilgisayar kendi ses düzeyini en aza indirebiliyor. Farklı mikrofon bileşimlerini denedikten sonra standart bir PC fanında 20 desibel gibi hatırı sayılır bir düşüş sağlayan ekip bu sonuca 80 milimetrelik bir fanın köşelerine 20 milimetrelik dört mikrofon yerleştirmek suretiyle ulaştı. Fanın köşelerine yerleştirilen dört mikrofon gürültüyü saptıyor ve bu sinyali bir devre aracılığıyla ters çevirerek mikrofonların uygun bir karşıses üretmelerini sağlıyor. Patent için başvuruda bulunan Summerfeld sistemin ileride ev sinema sistemlerinde ve hava trafığinin denetlenmesinde de kullanılabileceğine inanıyor. New Scientist, 29/5/04 RitaUrgan
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle