Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Havadan Sudan Mikdat Kadıoğlu Ekonomik düşün yerel hareket etme! Artık insan, iklimi de kötü bir şekilde etkiliyor. Dünya bunu 1992'de Rio de janelro'da kabul etmişti ve "Küresel düfüm, yerel hareket et" ilkesinın eyleme geçırilebilmesi için Iklim Değişimi Çerçeve Sözleşmesi imzaya açılmıştı. Iklim Kongresinde uluslararası toplumlar, iklim değıfiminin tanm kuşaklannın yer değıştırmesi, kutuplardaki buzullann erimesi ve deniz su seviyelerinin yukselmesi gibi, insanlık için tehlikeler içeren etkilerini önlemek için fikır birliğine vardı. 1997 yılında daha da ileri gidilerek Kyoto Protokolü ile endüstrileşmiş ulkeler için sera gazlan emısyonlannın azaltılmasına yonelık hedefler belirlenerek endüstrileşmiş ulkelerden, karbondioksit ve diğer sera gazlarını 20082012 yıllan arasında 1990'daki seviyelerinin ortalama %5.2 altına çekmesı ıstendi. Uzerinde anlaşılan bu Protokol dunyaya bir umut ve yon vermişti. Şimdi ise uzerinde anlaşmaya varılan hedeflere uiaşma zamanıdır. Bunun ıçınde ulkeler kısaca C0P6 olarak adlandınlan 6. Konferansta hedeflere nasıl ulaşacaklarını tartışmak için Lahey'de 1325 Kasım 2000 tarihleri arasında bir araya gelmişti. Artık antlaşmaların yururlüğu konması Uluslararası toplumlann inandırıalığı için ve daha da onemlisi dunya uzerindeki yaşamı tumuyle tehdit eden gelışmelerden gezegenimizin korunması için gerekmektedir. Altına Dunya Iklim Konferansı bu anlayış ile yapıldı ama bılindığı gibi bir anlaşma sağlanamadan sona erdi. Bu iklim konferansında, diğerlerinden farklı olarak, hiç kimsenın kuresel iklim değişimin gerçek ya da doğal olup almadığı konusunda ortaya bir şuphe atmaması da dikkat çekti. Artık dunya problem konusunda fikir birliği içinde ama çozüm konusunda anlaşamıyor. lyimserlere gore kursel ısınmaya neden olan gazların atmosfere salınımının nasıl engelleneceği konusunda goruşmeler birkaç ay içinde tekrar başlayacak. Kotumserler ise ABD, Japonya, Kanada, Avustralya gibi endüstrileşmiş ulkelerin dunya pazarlanndaki yerlehni korumak, ekonomik büyümeİerini devam ettinvek ve ışsizlik yaratmamak gibi nedenlerden dolayı Kyoto Protokolunu hiçbir zaman yururluğe koymayacak; koysalar bile emisyonlarda hedeflenen azaltma oranlan zaten çok kuçuk ve kuresel ıklim değişimi problemini onlemede pek bir önemi olmayacaktı. Zaten, 1997'den beri Kyoto anlaşmasını 182 ulkeden sadece 84'u ımzaladı (Turkıye hanç) ve bunlannda sadece 3O'u onayladı. Bu 30 ulke içinde de hiçbir endüstrileşmiş ülke yok. Laheyde iklim goruşmelerinin çıkmaza girmesine Kyoto Protokolünun ABD ve AB'nın farklı yorumlaması neden olmuş gibi gorünmekte. ABD, Kyoto anlaşmasmın "karbon lavabosu" kullanma hakkını verdiğıni iddıa ediyor. Buna dayanarak da ABD, sera gazlannı azaltmak yerine üçüncu dunya ülkelerine "ağaç dikmek", henuz C02 uretimi duşuk olan gelışmekte olan ulkelerin "haklannı satın almak" ve hayvanlann metan gazı uretmesini engellemek için "gaz yapmayan yem" uretmek gibi yollar oneriyor! Oyle goıvluyor ki endüstrileşmiş ulkelerin kolay kolay Kyoto Protokolunu yururluğe koyacağı yok, koysalar bile zaten azaltmayı lutfen kabul ettikleri sera gazı uretimi 21. yüzyılın en büyuk çevre problemini onlemek için yeterlı değil. Aynca Turkiye'de "Yerel Gundem 21" programını uygulayan yonetımlerimizın sayısı da çok az. Bu durumda bizim gibi gelişmekte olan bir uçuncu dunya ulkesınin vatandaşlan için en kotu ıhtımalı duşunup kuresel ıklim değişimi ile bırlıkte yaşamayı oğrenmekten başka bir yol gorunmuyor. Aynca temiz bir çevre ve gelecek için bıreysel olarak biz tek başımıza ne yapabilinz dıye de duşunup bazı lukslerimizden fedakârlık yapmalıyız. Orneğin; Kaloriferi kısalım; Plastik poşet ve pet şişe kullanmayalım; Yakınsa (ve yollar uygunsal) işe ve alışverişe bisikletle gıdıp gelelim,... kadloglu & itu.edu.tr Buzullarda erime var, ancak Iklim blllmcller arasında, Iklim felâket senaryolan konusunda anlasmazlıklar glderek artıyor Beklenen felâket gelmeyebilir Alman jeolog Ulrıch Berner(*) ile olası bir iklim felâketiyle ilgıli yapılan acelea uyarılar, karbondioksit etkisınin gereksiz yere buyutulmesı ve ıklim araştırmaalan konusunda göruş ayrılıklan uzerine... S on kltabınızda ("Klixnafakteııl7"lklixnsel gerçekler") sera gazı karbondioksitin diinyadaki aıcaklık artısında ana etken olmadıgını iddia ediyonnnnz. Yoksa iklim felaketiyle ilgili uyanlan da fazla aceleci mi baluyorsunuz? Berner: Evet, bu bir gerçek Tabu kı ınsan da at mosfere onemlı olçude C02 gazı bırakıyor, ama ıfchm uzenndekı etkısının ne kadar onemlı oldugunu şımdılık kımse soyleyemez Son 150 yüın sıcaklık artışının, tumuy le C02 etkısıne bağlanacağından kaygıhyım Yenı bılgısayar venlerınden anladığımız kadanyla, sıcaklık surecı ancak guneşın etkısı de dıkkate alındığında hesaplanabılmekte Gttnesin iklim uzerindeki ettdsi nasıl açıkGuneş, ıklim sıstemımızı çabşnran dev bir motor etkısı gostenr Ancak bır ampul gıbı sabıt ışın yaymaz Belh perıyotlaıda yuzeyınde değışık oranlaıda lekeler oluşur Bız bugune dek bu lekelenn ıklim uzerindeki eüasım pek fazla onemsemedık Oysa guneştekı lekelenn çokluğuna gore dunyadakı bulut ortusunde de oynamalar yaşanmakta Bunun kesın olarak nasıl ışledıgını ne yazık kı şımdılık bılemıyoruz Bulutlar yogunlaştıgı zaman uzaya daha fazla enerjı yansır Bulutiar azaldıgındaysa ıklim sıstemımıze daha fa7İa pnerjı gırer Şn anda gnneş lekesi periyodnnun hangi noktasmdayız sizce? Son 150 yılhk zaman çerçevesıne gore devırden devıre daha fazla hareket gozlenmekte guneşte Lekelerın çoğalması ve sıcaklıgın artması bırbınne paralel seyredıyor Yani dünya atmosferinin ısınmasındaki en büyük etkenin CO2 gazının olmadıgını mı söylemek istiyorsnnuz? Her şeyden once bu onemlı faktoru dıkkate almayan ıklim modellerınm hatah oldugunu soyleyebıknm Intergovernmental Panel on Climate Change (IPCC) toplantıtında bir araya gelen 600'den fazla iklim araştırmacısı, karbondioksit ve metan gibi sera gazlannın sıcaklık arüşındaki en önemli etmenler oldngn konusnnda birleşti. Tüm bn bilim adamlan yanılıyor mn sizce? IPCC nın raporlannda da her zaman bır goruş bırlıgı ortaya konmuyor Duşuncelerde genellıklefikıraynlıgı ızlenmekte Summery of Pohcymakers olarak büınen pohük kararlar büdınsınde de gerçekte varolmayan bır goruş bırlıgı sergüenmekte Fakat iklim araştumacılannın temel açıklamalan ortada: Atmosferdeki CO2 yognnlugu gectigimiz 420 yüdan bn yana en yüksek seviyeye nlaşta. tnnaniıfc olası bir felftketin kumannı oynamıyor mn? Dunya tarıhınde, karbondioksit yogunlugu ve sıcaklıgın paralel bır gelışme gostermedıgıne daır bırçok ornek var CO2 yogunlugunun yukselmesıne ragmen sıcaklıgın duştuğu donemler de var Bunlar paleoklımatologlann arşrvlenyle karatlanmakta Arktık bolge ve Antarknkten alınan karot orneklerı mesela Fakat şn andaki CO2 yognnlngonnn artısıyla Ugili kanıflar dttnya taribimizin daha önceki dönenüerinde izlenemiyor. Sizİ bn kadaz sognkkanlı küan sebepler nelerdir? En yenı ıklim tarıhı olarak son 150 yıh ele alıyoruz Atmosferdeki CO2 yogunlaşması sıcaklık artişıyla ortuşmuyor 1940 yılma dek CO2 etkısıyle hıç ügısı olmayan sıcaklık arhşı yaşanmıştı Atmosferdeki CO2 yogunlugu 1950'h yılların başında yukselmeye başladığındaysa sıcakjık yenıden duşmuştu Bırçok ıkbm araşürmacısı gerçekten de karbondioksit yogunlaşması ve sıcaklık aruşının paralel seyrettıgı son 30 yüı ele almakla yetmıyor Fakat IPCC tahminleri yine de kaygı verici. Acıklamalara göre önümüzdeki 100 içinde 1,4 5,8 derecelik bir artıs söz konnsu. Uzun bır guneş lekesi penyodunda bulundugumuz ıçın mutlaka sıcaklık arüşı yasanacak Ancak sıcaklıgın ne derece yukselecegını bılemıyoruz 5 8 derecelik bır art ş bence bıraz abartılı bır onceleme tklim arastumacılan iklim degisimine bağh gelismeleri izliyorlar. Buzullann birçogu kücnlmekte, okyanns sulan ısınıyor ve arktik buzulunnn kalınlıgı %40 oranında azaldı. Bn gözlemleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Tabıı kı bu gelışmelerın hepsı dogru Fakat ıklımın de sabıt oldugunu soyleyemeyız Insanların etkısı olmadan da oynamalar meydana gelıyor Ve şu anda daha sıcak bır evreye gırıyoruz Yaklaşık olarak ortaçağda başlayan son kuçuk buzul devrını gende brraktik Son buzul 757/20