Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Bilimsel Gelişmeler Z. 2000: Bilimde neler oldu? FelsefeToplum Zümrüt'ten Akisler 45 Maaşlar konusu Rektörlerin, Başbakan Ecevit'ten akademisyenlerin maaşlannın yükseltilmesini dilemeleri üzerine bir öğretim üyesi aradı ve "Ben bu biçimde bir maaş artışma karşıyım, sistem, üreten ile üretmeyen, iyi ile kötü öğretim üyesi arasmda hiçbir ayırım yapmıyor; böyle genel bir maaş artışı yine sorunu çözmeyecektir, kötü öğretim üyesinin maaşı yükseltilmiş olacaktır" dedi. llk bakışta haklı gibi görünüyor. Çünkü gerçekten de üniversitelerde üretim, yetenek vb konularını dikkate alarak öğretim üyelerinin verimlerini, liyakatlannı değerlendiren bir sistem yok. Böyle bir sistem kurmak da aslmda oldukça zor ve kurulabilmesinin önünde çeşitli engeller var. Ancak, bugün akademisyenlere verilen ücretlerin iler tutaryanı olduğunu kimse savunamaz. Maaşlan arttınlsa bile, ancak yine de bir taban maaş yakalanmış olacaktır. Sanmm, bu taban maaş üzerinden, öğretim üyelerinin performanslannı nesnel ölçülere göre çeşitli açüardan değerlendiren, gözeten ciddi birprim /liyakat sistemi üzerinde düşünmek ve böyle bir sistemi geliştirmek çok daha akücı ve kolay olabilir. Bugün kısmen böyle sistemler uygulanıyor. Örneğin, akademisyenlerin dış yaymlanna belirli teşvikler ödeniyor. Birincisi, bu teşvikler çok daha ciddi olarak ele almabilir ve arttmlabilir. Primler, yayma kabul belgesi almdığmda hemen ödenir. Belirli bir performans gösteren akademisyenlere, yıllık, istediği gibi kullan j abileceği bir araştırma bütçesi verilebük. Akademisyen, üniversitenin olanaklaruun dışmda, bütün diğer eğitsel ve bilimsel çalışmalannı özgürce bu fondan karşılayabilir. Bu fon, kendini kişisel geliştirme fonu olarak görülebilir. Akademisyenin yıl sonu performansma göre, bu fon arttmlabilir (Sabancı Üniversitesi'ne benzer). Öğrencilerin sevdikleri, öğrencilerin eğitimi, öğretiminde, ders anlatımında vb belirli birpuan toplayan akademisyenlerin performansları da yine bu fon kapsammda değerlendirilebilir. Üniversite öğretim üyeleri arasmda Ay tutulması, fotoğraf: Hasan Eıenoğlu, İtatya mutlaka bir farklıhk yaratılmalıdır. Öğretim üyesine güvenen, onu onurlandıran, geliştiren ve durmadan daha iyi şeyler yapmaya teşvikeden bir sistem, üniversitelerin hem bilimsel üretimini hem de öğretim kalitesini kısa sürede yukarıya çekecektir. Bu konu üniversitelerde ciddi olarak niye tartışılmasm ve kısa sürede bir sonuca bağlanmasm? Şüphesiz bu tartışma sürecinde çok daha iyi öneriler ortaya çıkacaktır. Kant: Yetkin devletDünya yurttaşlığı Viyana izlenimleri... Bılim Dünyasından Kısa Haberler Davranış Psikolojisi 67 89 Evlat edinme paradoksu HavaUlaşım Yeni uçuş rotası: Kuzey Kutbu Gönülden Bilime Anlayan aklın sınırlarında... Pazarlama Büyük fikir virüsü nedir? Teknoloji Gündemi Yeni ürünler TıpSağlık 1213 Aşırı beslenmenin faturasını mideler ödüyor ElektromanyetlzmSağlık Cep telefonlarının sağlık yönünden tehlikeleri Savaş Malzemeleri 14 21. Yüzyılda savaş üniformaları Tartışma Editöre Mektup 1 5 1 6 1 7 iki dönem iki olay Jeofizik üzerine... Anlamdaş sözcükler ve dilde varsıllık 20001i yıllarda ziraat mühendisliği eğitimi Eğitim ve araştırma hastanelerinde sınav Marmara Depremi 1 0 1 J7 GlTME VAKTİ Kemal Gürüz kişi olarak dürüst bir insan. Kendisine en küçük bir yolsuzluk lekesi kondurulabilirse şaşarım doğrusu. Hoş sohbet, dost canlısı. TÜBİTAK'ı da, Başkanlığa geldiğinde ayağa kaldıran bir isim. Ancak, YÖKgünümüzdeki işlevi ile daha çok siyasi konumu bence çokyanlış olarak öne çıkmış bir kurum. Bilimle siyaseti karıştırdığmızda ortaya bugünkü berbat durum çüayor! YÖK'ün bilimselleşmesi, yükseköğrenimin sorunlannm çözümünde katalizatör, koordinatör rolünü çok iyi üstlenmesi gerekir. Üniversitelerin siyasallaştınlmasınm önüne de, ancak, çokkesin bilimsel kriterler konarak set çekilebilir. Siyasallaşmanm panzehiri bilimdir, yüksek bilimsel kriterlerdir, yoksa Gürüz'ün sandığı ve uyguladığı gibi, daha sert siyasal tutumlar ve kararlar değildir. Üniversitelerde kamplaşmalarm önüne ancak bilimle geçilebilir. Kemal Gürüz, siyasal misyon üstlenerekyanlış yaptı. Üniversitelerarası Kurul'a kendi adaylannı dayatarak (Her iki aday da iyi niteliklere sahip olabilir!), kendisine yasada olmayan "kontenjan yaratmaya" kalkışıyor. Sonra bu adaylannı Cumhurbaşkanı'nm atamasmı istiyor. Kimseye, yasal hakkı olmayan kontenjan kullandırmazlar. Cumhurbaşkanı, Gürüz'ün adaylannı reddetmekle doğru yapmıştır. Gürüz'ün elinde YÖK'ü büimselleştirmek gibi olağanüstü başan gösterebileceği bir kurum vardı, ancak bunu başaramadı. Büyük bir fırsatı kaçırdı. Artık Gürüz için gitme vaktidir. *** Gelecek cumartesi yeniden birlikte olmak umuduyla... Eldeki verilere göre Marmara'da deprem tehlikesi Ooof of Line Geriye kalanlar Yayın Bulmaca Dörtköşe Düşün Bulllginç Sorular Hayvanlar Dünyası 22 23 24 obursali@bilimmerkezi. org.tr CBT Internet adresı www.cumhuriyet.com tr Cumhuriyet BİLİMTEKNİK • No: 722 20 Ocak 2001* Imtiyaz sahıbı: Yedi Mayıs Haber Ajaım. Baam ve Yayıncılık A.Ş. adına Berin Nadi. Yayın Danışmanı: Orhan Burıalı • Sorumlu Mudur: Fikret llkiz. Gorsel Yönetmen: Tüles Hasdemlr • Baakı: Çağdaş Matbaacüık Ltd. Ştı. Idare Merkezi ve Yazışma adresi: Türk Ocağı Cad. No: 39/41 Cağaloğlu, 34334 tstanbul. Tel: (212) 512 05 05 • Falcs: 0212513 85 95. Reklam: Medya C. 722/3