Katalog

1998'in önemli bilim o Q 2 Tıp alanında gelişmeler Z Kan düşmanları Geleneksel yoldan çocugunuzun cin siyetini belırleme şansınız 50:50'dır. Gerek kız, gerek erkek çocuk anneden X kromozomunu alır; babadan da X kromozomu alırsa dogan bebek kız, Y kromozomu alırsa erkek olur. Bu bilginin ışıgı altında, babanm X taşıyan spermlerı üe Y taşıyan spermlerinin cinslerine gore aynlması bebegın cinsıyetinin belirlerırnesıne yeşil ışık yakıyor. ABD'de Fairfax Genetık ve IVF Enstitüsu yetkilileri, geçen eylül ayında sperm ayırıcı bir tekrak geliştirdıklerıni duyurdular. Bu yontem üe dogan çocugun cinsıyetıni yuzde 90 oranında saptamak mümkün. X kromozomları, Y kromozomlarına oranla biraz daha fazla DNA (yaklaşık yuzde 2.8 daha fazla) tasıyor. Bu yeni teknık ikisi arasındaki farkı, lazer ışıgında parlayan bir boya yardımıyla algılıyabılıyor. Daha fazla parlayan sperm X taşıyıcısı olarak sınıflandırılıyor. Ne var kı ensütü yetkilileri bu yonterrıin yuzde yüz dogru sonuç verecegi konusunda garanti vermıyor. Ancak aıleler, seks baglantüı genetık hastalık (hemofili gibi) riski taşıyan erkek çocuk sahibi olmamak için bu yönteme şimdiden dört elle sanlmış durumda. kalaşım geçırmemiş hucrelere (kök hücreleri) el koyan büım adamları, bu hucrelefin ileride bagırsak, nöron ve kıkırdak gibi ozel yapıdaki dokulara dönüşmesini saglayacak. Böylece organ nakli gereksinimi ortaya çıktıgında, bagış yapan bırıni arama zorunlulugu ortadan kalkacak. adında Avustralyalı bir hastanın kopan kol yerine, tıp tarüıınde bir ilkı gerçekleştir rek, başkasından alınan (beyin olümu tanı; konmuş bir hastanın) kolu taktüar. Hallar kolunu 1984 yılında elektrikli testerey kaptırmış ve kol dirsekten kopmuştu. Prc tez kullanmaktan bıkan Hallam, Lyon'a ge lerek transplantasyon olanaklarını araştıı maya başlamıştı. Şu ana kadar ameliyat ile ügili en ufa bir komplikasyon görülmedi. Ameliya gerçekleştiren grubun uyelerinden Dr. Na dey Hakım, vucudun kolu reddetmedıgin Hallam'ın yenı kolunun bir yıl içınde hısse deceginı ve işlev görecegini üeri suruyor, Gogus kanserini yenıtıek Geçen nısan ayında Amerikan Kanser Enstitüsu, gogüs kanseri riski taşıyan kadınlarda Tarnoxıfen'ırı bu riski yarı yarıya azalttıgını açıkladı. 13.175 kadın üzerinde gerçekleştırılen bu çalışma, ilk kez saglıklı bir kadmda gogüs tumoru oluşumunun engellenıp engellenmeyecegi konusunu araştırdı. 6 yıl suren bu araştırmanın sonuçları o denlı guvenılir bulundu kı çalışma planlanan süreden bir yıl önce sona erdırıldi. Kaldı ki Tamoxifen ileri gogüs kanseri vakalarının tedavısınde 20 yıldan berı kullanılıyor Ancak Tamoxifen diger kanser ilaçlarına gore farklı bir yol ızliyor; bolunmekte olan hucreleri öldürmek yerine, hormonal smyalleri bloke ediyor. (Bu hormon ların başında gelen östrojen, gogüs tümörlerınm gelışmesi için uygun zeminı hazırlıyor.) Bu arada osteoporozun tedavısınde kullanüan Raloxıfen'ın de gogüs kanseri riskdni azalttıgı goruldu. 1amoxifen çalışması 35 yaşında ve uzermdekı, anne, kızkardeş veya kızına gögüs kanseri tanısı konmuş kadınlar uzerinde gerçekleştirildi. Ilaç verüen kadınlarda gogüs kanseri gorulme oranı, plasebo kullananlara oranla yuzde 49 oranında azalma gosterdi. Ancak bu arada üacın yan etkılerı oldugu da anlaşıldı. rTamoxıfen alan kadınlann akcıgerlerınde, plasebo kullananlara oranla, 3 misli kan pıhtılaşması vakasma rastlandı. Ayrıca bu kadınlarda uterus (rahim) kanseri vakası iki mislıne çıktı. ABD'de kadın saglıgı derneklen üacın kısa vadedeki risklerinin dıkkate alınması gerektıgını üeri sürerek, ilacı kullanan kadınların fayda gördüklerinı kabul etmekle birlikte, ilacm zararlarını da goz ardı etmemek gerektıgını vurguluyor. Amerikan Ilaç ve Gıda Dairesı geçen ekim ayında ilacı onayladı. Kenenin insan larda ciddı hastalıklara yol açmayacagı dogrultusundaki genel kanı, Lyme hastalıgının ortaya çıkmasıyla geçerliligini yitirdi. Kenelerin taşıdıgı bu enfeksiyon yılda 10 bin kişiyi etkiliyor. Antibiyotik ile tedavı edilmez ıse hastalık basit bir kırıklıktan, arterite (mafsal ütihabı), kalp hastalıklarından yüz felcine degin bir dizi hastalıga yol açabüiyor 1998'deSmithKline Beecham ve Pasteur Merieux Connaught adındaki iki ilaç şirketi, Lyme hastalıgına karşı çok etkin iki aşı gelıştirdüderini duyurdular. iki aşının da etkin maddesi antikor üretimini hızlandıran bakteriyel bir protein. Kene aşılı bir kimseyi ısırdıgı zaman, bagırsaklanndakı bakterı antikorlar tarafından etkisız hale getirüiyor. Büim adamları kenenin taşıdıgı "Borrelıa burgdorferi" denüen mikrobun insanın kanına girmeden etkisiz hale getirüecegini umut ediyor. Aşılar şu anda Amerikan Gıda ve Ilaç Dairesı'nın onaymı bekliyor. 11 yaşında bir terapist ABD'nın Colorado eyaletinde Love land kentınde yaşayan 11 yaşmdaki Emil; Rosa adındakı bir 7. sınıf ögrencısi, tıp egı timi almamasma karşm, Journal of Arneri Kan düşmanları 1998'in rno lekuler bazdakı en onemlı buluşu, insanın embriyonik kok hucrelerının yalıtıl ması oldu. Bu ilkel hucrelere mudahale edılEmbriyanlk hücre mesi, yakın gelecekte ısmarlama insan dokusunun üretilecegi anlamına gelıyor. Bilim adamları doku uretimı ile başlayan bu sürecin zaman içınde organ uretımme dönüşeceginı umut ediyor. Embriyonik geüşmenin ilk safhalarında hucreler arasında bir fark yokrur; zaman içerisinde her hücre başkalaşım geçırerek özel bir ışlev dogrultusunda gelişir. Bu baş Medıcal Association ıstrnlı saygın tıp dergısıne alternatıf tıbba ilişkin bir yazı ya EVRİM Tüy Bebeğin cinsiyeti w • Takmakol 23 Eylul'de Fransa'nın Lyon kentindekı Edouard Herrıot Hastanesı doktorlarından JeanMichel Dubernard ve Earl Owen'in lıderligindekı ekip, Clint Hallam • . Alberta'daki Royal Tyrrell Muzesı'nt içinde yatmıyorlar Bırı bir sanatçının şova duruyor, Yaklaşık bir metrelık dınozorun egik ve agzı açık; boynuyla kuyrugu bırbiri rılmış. Kuyrugundan tavus kuşununkileri öbek tuy fışku ıyor; yıne bir obek tuy koll saçaklar oluşturuyor. Resim aslında Çin't gerçek bir taşıl örnek almarak yapılmış. Td Tyrrell Muzesı eskıvarlıkbüımcisı Phil Curı te kuşları dınozorlardan ayıran her özellige cegine, ancak kuş olamayacak denlı ilkel c kat çekıyor. Currie taşüda kuşa benzer tek oldugunu belirtiyor ve bunun yalnızca tuyk gı, tüylu dınozor da olabüeceği anlamına ( getiriyor. "Caudipteryx" adı verüen tür geçen 615/12