Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SORUN YANITLAYALIM Deri üstünden kaslar uyamlabilir mi? Okurumuz Erdem Çilingir "Çizgili kasların derl üstünden uyarılması ve kasılması konusunda bllgi verebilir misiniz" dıye soruyor. Okurumuzun sorusunu Istanbul Üniversitesı Istanbul Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı'ndan Prof. Dr. Coşkun özdemiryanıtlıyor "Kaslar elektrikle doğrudan uyarılabilir. Kasların içinde sinirler bulunmaktadır. Bu yüzden doğrudan uyarılmada bile sinirler işin içine girer. Bilindiği üzre Istemli hareketlerimiz sinirler yoluyla gelen uyarı sonucu kasların kasılmasıyla meydana gelir. Bir kası uyarmanın en iyi yolu o kasa giden sinirleri uyarmaktır. Sinirleri katmadan doğrudan kasın elektrikle uyarılması da mümkündür. Mekanik olarak da uyarılabilir kaslar, örneğin çekiç vurarak. Fakat biraz öncede belirtildiği gibi kası uyarmaya kalktığımız zaman kas kısmen de sinir yoluyla uyarılır. Sinirleri uyarmadan kası uyarmak için özel bir bölgenin seçilmesi gerekir. Bazı hastalıkların saptanmasında test olarak kası uyarırız. örneğin miyoptoni fenomeni dediğimiz hastalığın varlığını saptamak için kası mekanik olarak uyarırız. Bu hastalık varsa, uyarı sonucu kasılan kas cok yavaş gevşer, dekontraksiyon yavaş olur. Elektrodiagnostikle (elektrikli tanı). kası deriden uyarırız, çizdiğimiz kuvvetsüre (strength duration) eğrisi ile kasın sinir kaybedip etmediğini görürüz. Sinirsız kasın uyarılma eğrisi ile sinirli kasın uyarılma eğrisi birbirinden farklıdır, sinirini kaybetmış kasın uyarana verdiği cevap farklıdır Bu yontem eskiden çok kullanılırdı, şimdi çok daha sofistike aletler var. Bu yöntemle, örneğin yüz kasları deri üzerinden uyarılır. Geceleri yatağımı ıslatıyopum "910 yaşlarından bugüm» kadar geceleri ara ara yatağımı ıslatıyorum. Genelde rüyamda tuvalete gittiğimi görüyorum, sıçrayarak uyandıgımda da yatağımı ıslatmış olduğumu (arkediyorum. Normal olarak Idrarımı tutamama veya kaçırmak gibl bir sorunum yok. Gündüzleri normal, geceleri yatağa gitmeden önce sık sık tuvalete gidiyorum. Her şeye rağmen yine de ayda iki üç kez yatağımı ıslatıyorum, utanç içersindeyim, hiçbir yerde geceleyemiyorum* Bu durumun bir tedavisi va mı, lütfen sorumu yanıtlar mısınız?" "Okurumuzun sorusunu Marmara Ünıversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Psikiyatri Kliniği'nden Prof. Dr. Esat Göktepe yanıtlıyor: "Bu yaşa kadar rahatsızlığınızın sürmesı bunun fiziksel nedenlerden ileri gelebıleceğini duşundüruyor: Bunun için öncelikle bir idrar tahlili yaptırmanız, ayrıca lumboserebral grafi (röntgen) ve E.E.G.(beyin elektrosu) çektirmeniz ve bunları uzman hekimlere (nörolog) yorumlatmanız uygundur." şu. Okurumuz A. Gündüz'ün (55)' sorusu fazladır. Hastalığın sinirlerle yayıldığı düşünülürse sinir uçlarının fazla olduğu yerden gıren virüs daha hızlı yayılacağı görülür. Vücudun zayıflığı, daha doğrusu ne kadar dirençli olduğu da bir belirleyendir Virüsü bloke eden etkenin, örneğin ateşli bir hastalık sonucu ortadan kalkmasıyla virüs aktive olabilır. Sizin aktif halde olmayan, dediğiniz latent vırus vücutta herhangi bir tahribat yapmaz Kuduzun virüs toplulukları, negri cisimcikleri, nöronlara yerleşmek suretiyle paraliz dediğimiz olayları meydana getirir Virüslere aşı dışında hiçbir antibiyotik türü etkili değildir Ancak vırüslerle beraber seyreden ikincil bakteriler vardır, bunların bir hastalığa neden olmamaları için aşıyla birlikte A,B,C vitaminlerinin alınması aşının etkisini arttırır IÜ. Nişantaşı Tarzi laboratuvarlarında Türkiye'de ilk kez kan serumlarının Almanya'ya gönderllmesi suretiyle insanların kanındaki antikor düzeyine bakılıyor. Herhangi bir şüphesi olan insanların öğrenmek üzere başvurabileceği gibi, aşıya başlamış insanların da aşının işe yarayıp yaramadığını anlamak için kan testi yaptırmaları uygun olacaktır. Kuduztesti Yiiksek gerilim hattına yakın oturmak zararlı mı? yapılıyor mu? Istanbul, Bakırköy'den yazan ömer Aydın "Elektrlk taşıyan yiiksek gerilim hatları civarında yaşayanlar sağlık açısından herhangi bir risk altında mıdır?" diye soruyor. Okurumuzun sorusunu istanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı öğretim Uyesı Doç. Dr. Hllml Erginöz yanıtlıyor. "Yüksek gerilim hatları civarında yaşayan insanların bir risk altında olduğunu biliyoruz. Yüksek gerilim hatları elektromanyetik alan teşkil ediyor, bu yüzden bu hatlara uzak durulması gerekiyor. Ruslar bu konuyla yakından ilgilenmişlerdir. Insan kan tablosuna etkisi olduğunu da biliyoruz, örneğin lökosit sayısının azalmasına, direncin düşmesine neden olmaktadır Elektriğin de bir çeşit kirlenmeye yol açtığını biliyoruz. Buna da elektrosmog deniyor (Smokehava kirlenmesi ve fog sisli duman kelimelerini bırleştirerek smog sözcüğü türetilmiştir). Boyum kısa ve şaşıyım ABD'de yüksek gerilim hatları altında yaşayanların ne derece tehlike içerisinde olduğuna dair bir tartışma sürmektedir Bazı uzmanlar gerilim hattı altında yetişen buğdaylardan bıle şüphe edılmesi gerektiğini savunmaktadır özellıkle aşağı sarkmış gerilim hatlarının altındakı bitkilerin, bundan etkilendiğinı ve yenmemeleri gerektiğini iddia etmektedirler Yüksek gerilim hatlarının evlerinin çok yakınından geçmerflesine, en az 34 metre dışarıdan geçmesine dikkat etmek gerekir " Bir okurumuz 18 Ocak tarihli Bilim Teknik Eki'nde "Kuduz Hakkında Bllgi" başlığı altında çıkan yanıtla ilgili bazı sorular soruyor. Pendik Veteriner Araştırma Endüstrisi Kuduz ve Patoloji laboratuvarı şefi Dr. Arıkan Gürel yanıtlıyor. "Teorik olarak virüsün vücudun bir yerinde iki yıl süreyle kalıp bir stres faktörle aktive olması mümkündür, deniyor, bu konuyu biraz daha aydınlatabilir misiniz, virüsün aktive olma potansiyeli hep var mıdır, aktif halde değilken de tahribat yapar mı, antibiyotik kullanmak virüsü engeller mi, virüs kanda tesbit edilebllir ml?" "Bilimsel yayınlarda kuduz virüsünün vücutta iki yıl sureyle harekete geçmeden kalmasının teorik olarak mümkün olduğuna dair bazı yazılar çıkmıştır, ancak bu henüz ne deneysel olarak ispatlanmıştır, ne de pratik olarak görülmüştür Normalde virüs 10 90 günde inkübasyonunu tamamlayıp beyne gitmekle birlikte en çok ortaya çıkma sıklığı 3545. günlerdedir Virüsün ne zaman aktif hale geçeceği çeşitli faktörlerce belirlenmektedir. Aşı, %99 oranında, antikor üreterçk virüsün etkisini giderir Virüsün patojen olup olmaması, yani çeşidi, ve beyne yakınlığı da hastalığın ne zaman ortaya çıkacağını belırler. Virüs tırnak yarası gibi küçük bir yaradan girerse risk daha azdır ama bir parçalanma söz konusuysa risk daha Tunceli, Ovacık'tan yazan okurumuz H. ö.'in sorusu şöyle. "17 yaşındayım, lakat boyum bir ilkokul çocuğunun boyu kadar kısa, bu durum benl çok üzüyor, giderek içime kapanıyorum. Ayrıca, küçükken geçirdigim bir hastalıktan ötürü şimdi gözlerim hafiften şaşı, okula gözleriml kapatarak gidiyorum, birisi alay edirtce ağlıyorum, bazen gözüm ateşler içinde kalıyor, birilerlyle konuşurken hep elimle gözlerimi kapatıyorum. Lütfen bana yardımcı olun." Okurumuzun sorusunu Marmara Ünıversitesi Tıp Fakültesi Psikıyatri Kliniği'nden Prof. Dr. Esat Göktepe'ye danıştık: "Boyunuzun ne kadar olduğunu yazmamışsınız. Boy açısından birkaç yaş fazla bir fark yaratmıyor. Bazen sizin yaşınızdan sonra da boy uzamasının müm. kün olduğunu düşünebiliriz. Ayrıca boyun önemli bir üstünlük sağlamadığı bir gerçektir, çevrenize bir gözatarsanız bir çok yöneticimizn ne kadar kısa boylu kişiler olduğunu görebilirsiniz. Bu nedenlerle boyunuzun kısalığına üzülmeyip bunu kabul etmeniz, değiştiremeyeceğiniz bir ozelliğiniz olduğunu düşünmeniz uygun olacak. Insanlar sorunlarını anlatmazlarsa gunlük yaşam telaşı içinde aileden kişiler bile bunun farkına varmayabilirler Belki sorun sizin onlara derdinizi açmamamınız olabilır. Gözünuzün "hafiften şaşı" olmasına gelince, okula gözlerinizi kapatarak gitmenız belkı daha çok dikkat çeker, yani başkalarının size dikkatle bakmalarına neden olur Gözünüzde görülen kızarıklık bir iltihabi durumun işaretidir. Hem bu konuda hem de şaşılığınız için bir göz hastalıkları uzmanına başvurmanız uygun olur." 25722