Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Tl P Havuç özü kan kanserine karşı Yeni tedavi yöntemiyle hastaların %90'mda en az 1 yıllık iyileşme saptandı. Tehlikeli bir lösemi türüne beklenmeyen bir tedavi biçimi: Havuçtan çıkarılan retinoik asitle hasta akyuvarlar "yeniden çalıştırılıyor." Çeviri: Anahid Hazaryan Retinoik asidin bu etkisi nasıl açıklanabilir? Bir süre önce kanserologlar, 'miyeloid' lösemili hastalarda kromozomlara ait bozuk oluşumlar saptadılar. 'Promiyeloster' lösemıde bu anormalliğin 15. ve 17. kromozomlar arasındaki bir yer değişiminden kaynaklandığını belirlediler: Bu kromozomlara ait iki kol kopmuş ve yer değiştırmişti (insan vücudunda 1'den 22'ye kadar sıralanan 22 çift kromozom ve bunun dışında bir çift cinsiyet kromozomu vardır: Kadınlarda XX, erkeklerde XY kromozomları). 17. kromozomda, yer değiştirmeden kaynaklanan kırığın hemen yakınlarında retinoik asit alıcısı niteliğindeki gen bulunur. Kırılma sonucu bu genin zedelenerek bu işlevini yitirdiği varsayılıyor. Unutmamak gerekir ki, bu alıcı, hücrenin işlemesinde önemli bir rol oynar. Söz konusu gen, protoplazmaya katılarak çekırdeğe geçer ve yaşam motoru niteliğindeki DNA üzerine yerleşir. Bu "kontrol mekanizması" sonucu çeşitli genlerin işlevlerini düzenler ve hücrenin normal gelişimini sağlar. Hastaya verilen retinoik asit, yer değişiminden kaynaklanan zararları gidererek hücreyi düzenli bir biçime sokabilir. Gelecekteki araştırmalar, diğer tür lösemilerin ve tüm kanser çeşitlerinin hücrelerini düzeltmeye yö.ıelecek. Bunu yapabilmek için genetik bozukluğun kökenini saptamak ve bunu önleyecek uygun ilacı bulmak gerekecek. Science et Vie/61990) Lösemili hücreler: Hastanın iliğinden alınan bu hücreler birbirlerine bitişiktirler. Çekirdekleri yuvarlak ve büyüktür ve çok hızlı çoğalırlar. Retionik asitle yap/lan tedavinin 5. gunünde ayrı hücreler birbirlerinden ayrılıp çekirdekleri pek çok deliklere sahiptir normal duruma dönüyorlar. SOLARMASTER MEVCUT CAMLARINIZI DEÖİŞTİRMEKSİZİN DÖRT MEVSİM BAHARI SOlıARMASTBR İLE YAŞAYIN Yazın güneşin bunattıcı sıcağından korunmaya en iyi çare Yazın klima giderlerinde % 40 70 tasarruf <*JNB$tN SK M'.IM T ehlikeli hücrelerin yok edilmesi için şimdıye kadar tek tek ya da beraber uygulanan üç yöntem vardı: Amellyat, kemoterapl ya da radyoterapl. Ancak kısa bir süre önce, hasta hücrelerin yeniden çalıştınlmasını sağlayan yeni bir yöntem ortaya konuldu. 6u tedavi biçimi Paris'teki SalntLouls Hastanesl'nden Dr. JeanPlerre Ablta başkanlığında bir araştırma ekibi tarafından gerçekleştirildi. Bu doktorlar, yıllardır laboratuvarlarda üretilen lösemili hücrelerin A vitamininden çıkarılan ve havuçta doğal durumda bulunan retinoik asidin etkisi altında normalleştiklerini belirlediler. Dr. Abita, hastaların iliklerinden aldığı lösemili hücreler üzerinde retinoik asidi denediğinde ilginç bir durumla karşılaştı: Sürekli depreşen ve en tehlikeli tür olan promiyeloster lösemiye yakalanan hastaların hücreleri normalleşiyordu yalnızca. Retinoik asidin, laboratuvarlarda üretilen hücreleri iyileştirmesine karşın, doğrudan ilikten alınan hücreler üzerinde etkili olamayışının nedeni neydi? Niçin tek bir lösemi türü bu kuralın dışında kalıyordu? Dr. Abita bu soruları hâlâ yanıtlayamıyor. Ikinci aşamadat>u yöntemin promiyeloster löseminin tekrarladığı hastalara doğrudan uygulanması öngörülüyordu. Bu müdahale ilk kez Şanghay Üniversitesi'nden Wang Zeng Yi tarafından başarıyla gerçekleştirildi. Daha sonra Fransa'da yapılan aynı tür denemeler de olumlu sonuçlandı. Bilinen tedavi yöntemleriyle ancak bir kaç günlük bir iyileşme sağlanıyordu. Oysa bu yeni yöntem sayesınde hastaların °/o 90'ında en az bir yıl süren bir iyileşme Bir yılda iyileşme dönemi saptandt. Gelecekte bu sürenin uzatılması için retinoik asitie beraber hafif bir kemoterapi uygulanması tasarlanıyor Bu yeni uygulama pek çok yönden devrimsel nitelikler taşıyor. En önemlisi, değiştirilemez olarak bilinen hastalık sürecine müdahale edilebileceği kanıtlandı: Mikroskopla yapılan bir incelemede kötü hücrelerin normalleştikleri gözlemlendi. Ayrıca uygulanması oldukça basit olan bu yöntem (retinoik asit komprimesi üç ay boyunca günde bir tane alınacak) hastanede kalınmasını gerektirmiyor ve sonuçta herhangi bir yan etkiye yol açmıyor. Şimdilik bu tedavi biçimi, her yıl Fransa'da 100 kişinin yakalandığı ve yetişkin lösemili hastalar içinde % 10'luk bir pay oluşturduğu promiyeloster lösemi üzerinde etkili oluyor Ancak Dr. Pegos, gelecekte bu yöntemin dlğer lösemi türlerlnl ve hatta kanserin tüm çeşitlerini kapsayabılecegini umuyor. Fransız araştırmacıların bu önemli buluşlarının başlangıç noktası 1974 yılına dayanır. İsrail'deki VVeizmann Enstitüsü'nden Leo Sachs, laboratuvarda üretilen lösemili hücrelerin bazı kimyasal maddelerin etkisi altında çoğalmadıklarını gözlemledi. Sachs ayrıca, bazı hücrelerin normalleştiklerini de fark etti. ilk kez 1980 yılında Bethesda'daki (ABD) Ulusal Kanser Enstitüsü'nden Dr. Theodor Breitman, retinoik asidin yıllardan beri laboratuvarlarda çoğaltılan 'miyeloid' lösemi hücrelerıni normal duruma döndürdüğünü belirledi. Dr. Breitman'ın bu bulgusu üzerine Dr. Abita, Amerikah meslektaşından aldığı lösemili hücre örneklerini kendi deneylerinde kullanarak retinoik asidin bu hücrelerin zararını yok ettiğini kanıtladı. Kışın ısıtma giderlerinde % 20 45 tasarruf Esyaların solmasına çözüm Binanızı güzelleştlren değlşlk dökoratif renkler ^'^^t^ Aynalama özelliâi lle perde ve pancura üstün afternatif Kırılan camın dağılmasına karçı etkili çözüm DÜNYADA MİLYONLARCA, TÜRKİYEDE BtNLERCE KİŞt SOrJlllMAH'riiH KULLANIYOR. StZ DE HEMEN ARAYlNt BOLARMA8T1H IŞIK IS1 KONTROL FİLMLERİYLE TANIŞIN SOLAKMAMTR, SIIATHR MAS1TK pcmrrc nimlrrt \Bllclc urelilnıcklcdlr. Amcrlluuı ANS1. ASTM, VESC Ingillz M6262 <n Jipon JLS AJ7 W naraıbruu aypındur, 1uıki\ı İMilrıhııtonı . IIİMI K> l>l> J\i İNs \< SAN. LTÜ.8TL Kuttslyccl Sok. 15/6 Kadıbty 81500 LSTA.MH'1. Tel! 34* 90 00 Fax : İİK71K Tekx . 22546 «nlm Ir ADAN* ı U7»3J AUIVYA ı 14700 ANKAIA ı 1461294 9» F « ı 1)75032 ANTALYA ı 159097 AV\AIJIC : 1Jİ30 BANDIKMA ı 1MM t)lYAKBAKlK ı 14207 EDREMİT: 14412 BOUI ı 14506 BOKSA ' 208154 KAYSFRİ : 110420 KIŞADVSI : I7IM) TRAB/DN : 13820 KASrAMONllt 17526 KlKKİjMthli : 10564 TOKAT: 2067"' ZOMbllLUAK ı 38114 • 194U Kİ M ı M O t l l s l » ! » ¥ * > * V 1 N ÜSTETIIC KAPANM^'lEMSÜf