Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Bİ L İ M E Ö İTİ M ARKEOLOJİ Kimya dalında birinci olan liselilerle sohbet M Fen liseli öğrenciler çok ilgi görmediler, ancak bilim yapmanın, deney yaparak projelerini gerçekleştirmenin neyecanını yaşadılar. Hülya Peker ÜBİTAK Bilim Adamı Yetiştirme Grubu'nun her yıl lise ve üniversite öğrencileri arasında düzenlediği araştırma projeleri yarışması geçen günlerde sonuçlandı. Kimya dalında Ankara Fen Lisesi ikinci sınıf öğrencileri Okan AlperHalil Çelik ve Hüseyin Cahit DemirGonca Pınar Cengiz birinciliği paylaştılar. Okan'la Halil katı sodyum eldesi ve olayı etkileyen etmenlerin incelenmesi isimli çalışmalarında sodyumun laboratuvar koşullarında eldesi için kullanışlı ve deneysel değişkenlerin incelenebileceği yüksek sıcaklık elektroliz düzeneği tasarımında temel olacak deneysel çalışmaiarın yapılmasını amaçlamışlar. Şöyle diyorlar: "Kolay yükseltgenme özelliği nedeni ile iyi bir indirgen olması Ti, Zr, Hf gibi değerli metallerin ilaç ve parfüm sanayisinde kullanılan çok sayıda organik malzemenin eldesinde ve katalizör olarak polimerizasyon reaksiyonlarında yaygın olarak kullanılmasını sağlar. Bunun yanı sıra yüksek saflıktaki sodyum bileşiklerinin eldesinde de metalik sodyum hammadde olarak kullanılır. Yapılan çalışma NaCI'nin hammadde olarak kullanıldığı yüksek sıcaklık elektroliz düzeneğinde sodyum metalinin oluşumu ve reaksiyon ortamının incelenmesidir. Cahlt ve Gonca ise proje konusu olarak mikron boyutunda tek dağılımlı polistiren mikro kürelerin sentezi ve biyomedikal uygulamalarını seçmişler. Projenin amacını biyomedikal uygulamalarda önemli bir kullanım alanı olan tek dağılımlı polımerik mikrokürelerin temel matris polistiren olmak üzere hazırlanması, kullanım amacına uygun olarak yüzey modifikasyonlarının yapılması ve hazırlanan partiküllerin biyolojik uygulamalarda kullanılabilirliğinin gösterilmesi olduğunu belirtiyorlar. Bu projelerin gerçekleşmesinde onlara katkıda bulunan Hacettepe Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü araştırma görevlilerinden Süleyman Tuncel ve Engin özdaş'la birlikte bilim adamı olma yolunda ilerleyen gençlerle beklentileri üzerine bir söyleşi yaptık. Soru: Size blrinclllk ödülü kazandıran projelerlnlzi yapmaya nasıl başladınız, hangi asamalardan geçtiniz, nelerle karsılaştınız? Okan Alper: Halil'le birlikte metalik sodyum elde etmek istiyorduk. Yaptığımız araştırmalar sonucunda bunun kolay olmadığını gördük. Sodyum elde etmek için 650°C'ye kadar çıkmak gerekiyordu. Bizim okulda 650°C'ye çıkabileceğimiz bir T fırın yoktu. Okuldaki proje sergisinde Engin Ağabey'i gördük. Metalik sodyum elde etmek istediğimizi duyunca 'gelin, yaparız' dedi. Engln özdaş: Her yıl Fen Liseleri TÜBİTAK proje yarışmasına katılan ya da katılmayan bütün projelerin yer aldığı sergi açılıyor. Geçen yıl üstüniletkenlik çalışmak için Beytepe'ye gelen gençlerin de sergide projeleri vardı. Bu sergide gençlerin bu işi severek heyecan duyarak yaptıklarını gördüm. Şunu yapablir miyiz, bu mümkün mü, diye bir anda etrafımızı sardılar. Bu arada Okan'la Halil de metalik sodyumu yapıp yapamayacaklarını soruyorlardı. Olay metalik sodyumu yapmak ya da yapmamak değildi. Olay metalik sodyumu yapmak istemekti. Bizim Hacettepe'de ilgi göstermemiz çocukları hareketlendirdi. Geçen yılki sergiden sonra güz yarıyılında bir sürü fen liseli öğrenci bölümde dolaşmaya başladı. Bu oldukça keyif verici bir olaydı. Tabii metalik sodyum yapmak oldukça zordu. Sekiz ay kadar sadece reaktör dizaynı yaptık. önce Halil'le Okan literatürü taradılar, buna göre dizayn yaptık olmadı. Bu dizayn bize epey bir şey öğretti, üzerinde çok düşündük. Asıl önemli olan Okan ve Halil'in de bir şeyler yapıp ortaya çıkarmanın ötesinde, bir şeyler düşünüp bilimsel heyecanı tatmalarıydı. Herşeylerini götürüp mekanik atölyede kendileri yaptırdılar. Metalik sodyum yüksek sıcaklıkta reaksiyona girdiği için bir ara gümüş deneyelim dedik. Bir gün içinde gümüşçü buldular, gümüşü getirdiler, ama olmadı. Projelerini yaşayarak, heyecan duyarak yaptılar. Bunların olması çok güzel, yoksa istediklerini yapamazlardı. Orneğin biz üniversitede son sınıf öğrencileriyle bitirme ödevi yapıyoruz, ama aynı heyecanı onlarda görmek mümkün değil. azından başlangıçta yönlendırebilmek, üniversitede akademik eğitim veren kişilerin asil görevlerinden biri olmalı. Biz konuya bu şekilde yaklaştık. Bize fen liseli öğrencilerden birlikte çalışma isteği gelince onlara olumlu gözle baktık ve elimizden geldiği kadar yardım ettik. Soru: Yaklaşık bir yıl süren bir çalışmadan sonra TÜBİTAK'ın düzenledgl proje yarışmasına katıldınız ve projeleriniz sergllendi. Sergi boyunca neler hlssettlniz, beklentllerinlz neydi? Cahit Demir: En azından konuyu bilen insanların gelip bizlerle ilgilenmesini isterdik. Bize niye böyle yaptınız, niye şöyle yapmadınız diye sormalarını tartışmalarını beklerdik. Jüri bile bizlerle tartışmaya girmedi. Modern insan, Avrupa'ya nasıl ve ne zaman geldi? Engin Özdeş: Sergiye ilgi yoktu, bir süre sonra projesi sergilenen bütün çocuklar aile gibi olmuşlardı. Ne üniversitelerdeki temel bilimlerın bölürn başkanları ne de öğretim üyeleri bu çocukları teşvik edip hareketlendirmediler. Süleyman Tuncel: Ben sergiye her gün uğradım. En azından bu çocukların ne yaptığını görmek için onların kafasında yeni fikirler oluşturmak, yönlendirmek, onlara sahip çıkabilmek için bir iki kişi dışında üniversite çevresinden gelen kimseyi görmedim ve duymadım. Fen liselerindeki öğretmenler bu çocukları yönlendiremiyorlar. Çocukları belirli bir yöne kanalize etmek için üniversiteyle diyalog kurmak şart. Soru: Temel bllimler öğrenlmi yapmayı düşünüyormusunuz? Gonca Pınar Cengiz: Temel bilim öğrenimi görmeye karar verirsem ilk tercihime kimyayı yazacağım. Okan Alper: Ben ODTÜ Kimya Bölümü'nü ilk tercihime yazacağım. Beni parasal yönden hiçbir şekilde tatmin etrneyeceğini biliyorum. Mühendislik öğrenimi görürsem hiç zevk almayacağımı da biliyorum, belki bitiremem bile. Ama kimya öğrenimi görürsem en iyi olurum herhalde, buna mecburum. Temel bilim yapmayı, deney yapmayı seviyorum. Teoride var olaniarı laboratuvarda gerçekleştirmek ve onlarla yaşamak beni mutlu ediyor. Cahlt Demir: Benım kafamda bu proje çalışmasına başlayana kadar temel bilimler pek şekillenmemişti. Fakat araştırma ortamını görmek, yaşamak, düşüncelerimi oldukça değiştirdi. Süleyman Tuncel: Mühendislik ve temel bilimler birbirinden çok farklı olaylar değiller. Mühendıslıkte kalıplaşmış birtakım formüllere dayanarak bazı hesaplar yapılıyor, temel bilimlerde olay daha farklı deneye dayalı diye bir görüş oluştu burada. Ben buna katılmıyomm. Mühendislik de deneye dayalı bir oluşum. Engin özdeş: Burada yanıldığın bir şey var. Bizim bölüm olarak bir özelliğimiz var, Yeni kimya mühendisliği bölümü olmamıza rağmen bizim bölümdeki politikamız şu: Biz olayı temel bilim düzeyinden alıyoruz, temel bilim düzeyinde inceledikten sonra mühendisliğini yapıyoruz. D odern insanın Avrupa'da nasıl yayıldığı ve Neandertaler'in yerini nasıl aldığı sorusu henüz tatmin edici bir şekilde cevaplandırılmış değil. Araştırmacıların üzerinde hemfikir olduğu nokta, homo sapıens sapiens'in kıtaya güney doğudan başlayarak yerleşmiş olduğu. Kuzey ispanya'da yapılan son keşifler, modern insanın bundan yaklaşık 40.000 yıl önce İberik Yarımadası'na ulaşmış olduğunu gösteriyor. Oysa o zamanlarda onun Orta Avrupa'ya dek ulaşmış olduğu sanılıyordu. Bulguların sınırlı olmasından ötürü, modern insanın tarihinin izlediği seyiri tam olarak saptamaya olanak yok. Modern insanın bundan yaklaşıi' 90.000 yıl önce bugünkü israil'de yaşannş olduguna aşağı yukarı kesin gözüyle bakılıyor. Yani muhtemelen Neandertaler'den 10.00030.000 yıl önce. Modern insanın Avrupa'daki Izleri İse çok daha yeni. Burada iki ayrı çizginin söz konusu olduğu tahmin ediliyor. Mevcut bulgulara göre modern insan en geç bundan 43.000 yıl önce Güneydoğu Avrupa'daydı. Bunu izleyen 6000 yıl içinde Orta Avrupa'yı "fethetti" ve yaklaşık 34.000 yıl önce kıtanın batısına ulaştı. Burada bir süre Neandertaler ile birlikte yaşamış olduğu sanılıyor. Sonra da Neandertaler'in yerini aldı. Nedenleri ise bilinmiyor. Liselilere katkıda bulunmak Cahit Demir: Biz de çalışmaya kasım 1989'da başladık. Daha sonra Süleyman Ağabey ile tanıştık, tüm deneylerimizi Hacettepe Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü'nde yaptık. Süleyman Tuncel: Üniversitelerin özellikle fen bilimleri bölümleri araştırmaya dayalı olarak çalışılması gereken, bu alanda belli bir seviyenin üzerine çıkmış lise düzeyindeki öğrenciler arasında sivrilmiş olan bireyleri desteklemek, bunlara belirli ölçüde katkıda bulunmak, daha sonraki üniversite yaşamlarında bu çocukları en Son keşifler zaman planının genişletilmesini gerekli kılıyor. James Bischoff ve dört ispanyol arkeolog, kısa bir süre önce Kuzey İspanya'daki El Castillo mağarasında buldukları mangal kömürü artıklarını tarihlendirdiler. Bu artıklar modern insanın 'artefakten'yle birlikte keşfedilmişti. ("Journal of Archeogical Science" sayı 16, s. 553 ve 557). Bunların yaklaşık 39.000 yıllık olduğu tahmin ediliyor. Katalonya'daki başka iki mağarada da aynı zaman parçası içinde Neandertal'lerin kültürünün aniden sona erdiği kanıtlandı. Araştırmacılar bundan, modern insanın Batı Avrupa'nın bazı bölgelerine bugüne dek tahmin edildiğinden birkaç bin yıl önce yerleşmiş oldukları sonucuna vardılar. (sn) 10