24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Jean Michel Cousteau Diinya için dönüm noktası A Yenl Zelanda Başbakam, Antarktika madenlerinin işletilmesini öngören VVelligton Sözleşmesi'ni parlamentoda onaylamayacağını açıkladı. Yeryüzündeki yaşamın geleceği adına, Antarktika için işbirliği, düşgücü ve cesaret, bütün insanlığın yararına olacak. incelemek, bu sözcüklerin içerdiği anlamı sorgulamak gibi eşsiz bir fırsat vardır. örneğin, "sorumluluk/borçların toplamı" sözcüğünü alalım. Antarktika gibi bir yerde yani herhangi bir kaza vukuunda etkili bir temizlemenin neredeyse irhkânsız olduğu her yerde "sorumluluk" sözcüğü ne anlama gelebilir? Peki, çevreyi kirleten para ödemeye yanaşmıyor, ya da o miktarı sahiden ödeyemiyorsa, burada "para cezası" sözcüğü ne anlama gelir? Ve Antarktika'yı kirletmenin uygun "tazminaC'ı ne miktar olabilir... 1 milyon dolar mı, 500 milyon dolar mı, 1 milyar dolar mı... ne? Okyanusların, atmosferin ve buzun son derece karmaşık bir karşılıklı etkileşme içinde bulunduğu Antarktika, gezegenin iklim dengeslnl korur. Antarktika, yeryüzünün termodinamik makinesinde güneşin yüreğine bir karşıtlık, bir soğuk kaynağıdır. Antarktika'nın buzuldan takkesi, güneş radyasyonunun yüzde 80 kadarını yansıtır, hava ve Bu balina iskeletini Cousteau ekibi, Antarktika'ya 1972 yılında yaptıklan bir inceleme okyanus akımları ile gezisi sırasında kurmuşlardı, JacquesYves Cousteau 1990'da yeniden gittiğinde dolaşıma giren bir soğuk ıskeleti ilk günkü durumda, hiç bozulmamış olarak buldu. rezervi sağlar, tropiklerde absorbe edilen sıcağı ılıtır. Böylece yeryüzünün sanayileşmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde ikliminin düzenlenmesine yardımcı olur. anlamlı doğayı koruma programları uygulamak için kullanılabilir ve böylesi çok daha isabetli olur. Böylesine kritik bir dengeyi tehlikeye düşürenlerden ne miktar para cezası kesebiliriz ki? Oolayısıyla Yeni Zelanda'nın bu açıklaması, VVellington Sözleşmesi özel olayının çok ötesinde Hukuki bir kavram olarak "sorumluluk" kavramı ne derin bir anlam taşıyor. Açıklama, miiletlerin kadar önemli olursa olsun, Antarktika'da hüküm süren Antarktika örneği etrafında gönülden bir coşkuyla muazzam çevresel güçler karşısında saçma kalır. birleşerek bütün dünyada çevre politikalarına yeniden yön verebileceklerine bir işarettir. Alternatif enerjiye yatırım Şayet uluslar, birer birer seslerini yükseltir ve Bilim adamları, yeryüzünün ısınma derecesinı, bu Antarktika'ya yeryüzündeki yaşamanm geleceği adına ısmmanın hızını aralarında tartışadursun, kaçınılmaz ilişilmemesini talep ederlerse, hiç kuşku yok ki, bütün gerçek, dünyamızın geçmişteki enerji kullanım dünyayı tehdit eden başka çevre sorunlarının da âdetlerinden vazgeçmek zorunda olduğudur. böylece bir bir üstesinden gelme imkânı doğacak, bu Antarktika'da petrol ve kömür gibi fosil yakıtların yeni bilinç, işbirliği, düşgücü ve cesaret, bütün peşine düşmek için harcanacak para ile alternatif insanlığın yararına olacaktır. ü (LATS) LJ enerji kaynakları araştırmak ve geliştirmek için, hem 11 ntarktika'yı koruma kördüğümü yakında çözülebileceğe benziyor. Çevreyi koruma konusunda öncü bir ulus olan Yenl Zelanda, , Antarktika'da madencilik yapılmasına ilişkin VVellington Sözleşmesi'ni parlamentosunda onaylamayacağını açıkladı. Başbakan Geoffrey Palmer'in ağzından yapılan, resmi açıklama, siyasette başka ulusları da etkileyebilecek bir dönüsü temsil etmesi bakımından ilginçtlr. Daha düne kadar Yeni Zelanda, Antartika'yı korumanın en iyi aracı olarak söz konusu sözleşmeyi desteklemekteydi. Antartlka Maden Kaynakları Faaliyetlerini Düzenleme Sözleşmesi adıyla da tanınan VVellington Sözleşmesi, geçen yıl babamla beni epeyce uğraştırmıştı. Onümüzdeki aylarda da bizim için öncelikli uğraş gene Antarktika'nın korunması olacaktır, çünkü dünya bu arada belki de en cüretkâr çevreci adımını atma fırsatına kavuşacak. İlk kez koca bir kıtayı uzaklardaki harikulade bir yeri ... bütünüyle senayiye, sömürüye ve potansiyel çevre tahribatına "yasak" ilan edecektir. Palmer'in böyle bir bilinci yansıtaa, ayrıca "yaratıcı bir çözüm" ihtiyacını da göz önünde bulunduran açıklaması, "Yeni Zelanda'yı Fransa'nın, Avusturya'nın ve Antarktika'nın bir "park" gibi korunarak saklanmasını isteyen ve gittikçe sayıları artan ulusların safına katmaktadır. Antarktika'da hiçbir madencilik faaliyetine izin verilmeyecektir. Sadece barışçı bilimsel faaliyetlere izin vardır. Nitekim Sovyetler Birliği Başkanı Mihail Gorbaçov da geçenlerde yaptığı bir açıklamada, ulusunun Antarktika'nın uzun vadeli korunmasına duyduğu ilgiden söz ederken, bu noktaya değinmiş ve Antarktika'dan "ortak doğal laboratuvarımız" diye söz etmiştir." Uluslararası sahnede ise, Amerika Birleşik Devletleri ki, halen VVellington Sözleşmesi'ni hararetle savunmaktadır gitgide "madencilik taraftan" olmakla ün kazanmıştır. Ve her ne kadar sözleşmede Antarktika'da madenciliği "denetleme" suretiyle çevresel felaketin önlenmesinin esas amaç olduğu ileri sürülmekte ise de, sözleşmeye karşı çıkanlar, kıtada anlamlı bir denetimin asla mümkün olamayacağını söylemekteler. Benim de katıldığım bu görüşe göre, VVellington Sözleşmesi, ancak kâğıt üzerinde bir koruma getirmeye, bir yanılsamadan ibaret kalmaya mahkumdur. Teknik açıdan VVellington Sözleşmesi'nin geçerliği daha şimdiden tartışmalıdır, zira sözleşmeyi imzalayan milletlerden biri bile parlamentosunda onaylamayı reddederse, sözleşme yürürlüğe giremez. Ne ki, onaylamamanın koşulu, bütün Antarktik sistemi; yani buzu, toprağı, suyu ve havayı korumaya adanmış daha kapsamlı bir anlaşma üretme zorunluluğudur. Ulusların elinde, bundan sonra atacakları adımı düşünürken, bu tartışmada kullanılan sözcükleri Madenciliğe hayır Eşslz bir fırsat
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle