Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Y A P A Y Z E K Â T A R T I Ş M A S I Karşıbilimci geleneğin son soluğu Amerikâlı felsefe profesörü eleştiriyor: "Bırakın bilgisayarın aklın kalesine gol atmayı, kendi yarı sahasının dışına bile çıkamamıştır. Bu oyuna katılmamıştır bile..." Yazan: John R. Searle Çeviren: Gülşat Aygen ğer ınsanlar da bır anlamda bilgisayarsa, ınsanlar anlambılimı kullanabilıyorsa bılgısayariar neden kullanamıyorlar? Neden bır bılgısayarı duyguları ve duşuncelerı olacak şekılde programlayamıyoruz? Neden yenı bır bilgisayar teknolojısı bıçımle ıçerık, sözdızımle anlambılım arasındakı boşluğu dolduramıyor? En belırgın fark, bır şeyı bilgisayar olarak tanımlamak ıçın belırlı bilgisayar aksamına gerek bulunmaması Kuramsal olarak yeldeğirmenıyle çalışan, boş bıra şışelerınden yapılmış bır cıhaz bile bu tanıma gırebılır Ama beyın söz konusu olunca, bılim adamları hâlâ mental etkınlıkleri oluşturan mekanızmayı çizememış olmalarına karşın, anatomık ve fızyolojık bır tanım ortaya çıkar Beynın, mental görungulerı acı, koku, vsoluştururken belırlı nörobıyolojık ışlemlerı yerıne getırdığıne ılışkın bazı anlayışlar söz konusu En azından blr çeşıt "susama", an|iyotensın II ısımlı bır peptıden etkımesıyle hıpotalarnusta oluşan nöron uyanlmasıyla meydana gelır Ayrıoa bıldığımız kadarıyla susuzluktan en yetkın matematık problemıne kadar butun mental olaylar, özgul nöral bölgelerdekı belırlı nöron uyarılmalarından oluşur Bu "behrlılık" neden önemlı olmalı? Her şeyden önce, nöron uyarılmaları, beyınden kımyasal, fızıksel yapısı tamamen farklı olan bllgısayarda da taklıt edılebılır Bu sorunun yanıtı şudur Beyin sadece bıçımsel bır programı somutlamaz, aynı zamanda belırlı nörobıyolojık ışlemlerle mental olaylara neden olur Beyın ışlemlerının bilgisayar taklıtlerı bu ışlemlerın bıçımsel yönlerıne ılışkın modeller sağlar Ama taklıtı gerçeğın kopyasından ayırt etmelıyiz Mental ışlemlerın bılgısayardakı modelı, dığer doğal görungulerın bilgisayar modellennden daha gerçek değıldir İnsan, hıpotalamustakı peptıt eylemlerının son sinapsına kadar bllgısayarda taklıt edılebıleceğını gözunun önune getırebılıyor Aynı şekılde arabadakı hıdrokarbonların oksıdasyonunun veya mıdedekı pızza sındırım ışlemlerının bllgısayarda taklıt edılışını duşleyebılıyorum Oysa benzının oksıdasyonunu tak lit ederek arabayı çalıştıramazsınız, sındırım ışlemlerının taklıdıyle de bır pızzayı sındıremezsınız Bu durumda "kavrayışın" taklıdının, insan beynlnde "kavramanın" nörobıyolojık etkılerını yaratamayacağı da açıktır öyleyse, butun mental görunguler beyın dekı nörobıyolojık ışlemlerle oluşturulurlar İnsan zekâsı bir bilgisayar programı mı? (2) E hızlı araba hareket ettırebılıyorsa (en azından) eşit gücunun olması gerektığmı söylemekle eş anlamlıdır Bu sonuç, mekanizmalara ılışkın hıçbır şey soylemez Aslında kavrama, bıyolojık bır görüngudur, Mental durumlar ve ışlemler beyın tarafından oluşturulur Bu sadece bıyolojık bır sıstemın duşunebıleceğını değıl, ama neden yapılmış olursa olsun, herhangi bır alternatıfın de beynın nedensel kapasıtesıne sahıp olması gerektığmı ıfade eder Bu nedenle şu sonuca varabılırım Sonuç 3. Mental görunguyu yaratan her yapı, her yapay beyın beynın özgul nedensel guçlerının kopyasını çıkartabılmek zorunda kalacaktır ve bunu da sadece bıçımsel programlarla yapamaz İnsan beynıyle ılgıli olarak da şu yargıya varabılıriz Sonuç 4. insan beynınln mental görüngülerı üretme şeklıne salt bilgisayar programı uygulamakla ulaşılamaz Guçlu YZ, tezı neden yapılmış olursa olsun (teneke sılıkon veya tuvalet kâğıdı) her sıstemın sadece duygu ve duşuncelerının olabıleceğını değıl olması gerektığmı de savunur, tabıı doğru programların uygulanması koşuluyla Bu, son derece antıbıyolojık bır bakış açısıdır özellıkle yenı neslın buyuk kısmı benlmle aynı fıkırde, ama hâlâ savunanların sayısı ve nıtelığı benı dehşete duşurüyor ce anladığını mı soylamek Istlyoraunuz?" Yanıtı, "Evet" oldu Cesur bır hareket olmasına karşın, makul olmaması bır yana, salt mantıksal temelde bile ışlemesı olanaksızdır Özgun tartışmanın odağı, kendı başına dolanan bır sembolun anlam oluşturamayacağına, anlama yol açmayacağına ılışkındı Ama bu, bır tek insan ıçın olduğu kadar butün oda ıçın de gecerlıdır Duşunce deneyımını gelıştırerek bunu kavrayabılırız Sepetlerın ıçındekılerı ve kural kıtabını ezberledığımı duşünün Bu durumda butün hesaplamaları beynımde yapıyorum Churchland'ler (Bkz bundan sonrakı makale "Bır Makıne Duşunebılır mı?, Paul ve Patncıa Churchland) bu sısteme ılgınç bır karşılaştırmayla karşılık vermekteler Bııinin, ışığın elektromanyetık olamayacağını, çunkü karanlıkta bır mıknatıs çubuğu sallarsanız sıstemın görulur nıtelıkte ışık vermeyeceğını söyledığını farzedın Şimdı, Churchland'ler, Çınce odası tartışmasının da bununla aynı olup olmadığını sormaktalar, Çınce sembollerı, anlambılımsel olarak "karanlık" bır odada sallarsanız, Çınce anlama "ışığını" vermeyeceklerdır Örneğın tam bunu ortaya koymuyor mu? Bu karşılaştırmaya dayalı argumanlar son derece zayıf çunku bu argumanın geçerlı olması ıçın önce ıkı örneğın bırbırıne benzedığının kanıtlanması gerek Oysa ben örneklerın benzemedığını duşunuyorum Elektromanyetık radyasyon ve ışık oykusu baştan sona nedensıllık ıçermekte Oysa bıçımsel sembollerle yapılan benzetme tamamen geçersız, çunku bıçımsel sembollerın (ızıksel, nedensel guçlen yoktur Sembollerın sadece, makıne çalışırken, bır sonrakı adıma neden olma guçlen vardır Bu nedenle artık O'ların ve l'lerın fızıksel, nedensel özellıklerını açığa çıkartmaya yönelık araştırmalar beklenemez O'ların ve l'lerın sadece soyut hesaplama özellıklerı vardır Churchland'lerın sözdızımle elektromanyetızm arasındakı benzetme ve karşılaştırması bır ıkılemle karşı karşıya Sözdızım tamamen bıçımsel olarak, soyut matematıksel özellıklerıyle kurulmuştur ya da kurulmamıştır Eğer böyle kurulmuşsa, benzetme ortadan kalkar, çunku bu tur sözdızımın fızıksel ve elbette nedensel gucü yoktur Oığer yandan programın yerleştırıldığı malzemenın fı ziksel gücu göz önune alındığında ıse guç lu YZ ıle ılgıli bır verı ortaya çıkmaz Sözdızımın anlambılımle aynı şey olmadığını, beyın ışlemlerının mental görungulere neden olduğunu söylerken 'Bu karmaşanın içıne nasıl duştuğumuz" sorusunu duşunmemek elde değıl Mental ışlemlerın bilgisayar taklıtlerınm gerçek duştjnce olduğunu kım, nasıl duşunebılır? Her şeyden önce modellerın asıl sorunu gerçeği" bazı şekillerını alıp gerisını bırakmalarıdır Hıç kımse su moleküllerınln pınpon topu büyukluğündekı mo dellerıyle dolu bır havuza gırmeyı düşünmez uyleyse neden düşünce ışlemlerının bılgısa yar modelının de "duşunebıleceğını" düşunüyor? Bunun nedenlerinden bırı ınsanların geçen neslın davranışçı psıkolojık kuramlarını kısmen bugune taşımaları Tunng testıne gore bır şey belırlı mental ışlemlerı yapıyormuş gıbı davranabılıyorsa duşunuyor demektır Bu da davranışçıların, bılımsel olması ıçın psıkolojının çalışmalarını harıcen gözlemlenebılecek davranışlar ıçınde kalması gerektığıne ılışkın yanılgılarının bır parçasıdır İnsanlar mucize ister Paradoksal olarak bu kalıntı davranışçılık kalıntı bır ıkıcılığe (dualızm) bağlıdır Hıç kimse bilgisayar programının gercekten yıyecek sındıreceğını duşunmez Ancak bılma/kavrama söz konusu dlunca ınsanlar bu mucızeye ınanmaya heveslıdırler, çunkü aklın, sindırım kadar biyolojlk blr gorungü olduğunun farkında değıllerdır Aklın, kafalarımızdakı nemlı ve somut bır şey değıl, soyut ve bıçımsel olduğunu sanıyorlar Tarıhsel olarak, Batı'da, ınsanlan sıradan fızıksel, bıyolojık duzenın parçası olarak değerlendıren bılımsel gelışmelere, çeşıtli artçı hareketlerce karşı çıkıldı Dunyanın uzayın merkezı olduğu fiknnı yadsıdıkları ıçın Kopernık ve Galileo'ya karşı çıkıldı Insanların bir tür hayvandan türedığını söyleyen Oarwın'e de karşı çıkıldı Güçlü YZ'yı, karsıblllmcl g*len«ğin son soluğu olarak değerlendirmek en lyısı Çunkü insan zekâsının fızık ve bıyolojıyte ılışkısının olduğunu yadsıyor Guçlü YZ'ye gore zekâ beyınden bağımsız bir bilgisayar programıdır ve özel bır aksama bağlanmasına gerek yoktur YZ'nın psıkolojık önemı konusunda kuşkuları olan pek çok insan bılgısayarların Çınce anlayıp sayılarla duşunebıleceğını, ama âşık olmak, esprı yapmak gıbı ınsanca şeylerı yapamayacağını duşunuyorlar Ama YZ ışçılerı, bunun futbolda kale dıreklennı oynatmakla eşanlamlı olduğunu söyluyorlar YZ taklıdı başarılı olur olmaz psıkolojık önemını kaybedecek Bu tartışmada her ıkı taraf da taklıtle, kopyasını çıkartma arasındakı farkın farkında değıller Taklıt söz konusu olunca bıl gısayarımı şunu yazacak şekılde programlamak hıç de zor değıl "Hah ha", veya 'Senı sevıyorum Suzy" Onemlı olan şu Taklıt et mekle kopyasını çıkartmak ayrı şeylerdır Kısacası bilgisayar karşı kaleye (aklın kalesine) gol atmak bır yana kendı yarı sahasının dışına bile çıkmış değıldır Daha doğrusu bilgisayar bu oyuna hıç katılmamıştır (Sclentlfic American) Böylece, Akslyom 4. Zekâyı beyln yaratır. Daha önce vardığım sonuçla bağlantılı olarak Sonuç 2. Akıl yaratma kapasıtesıne sahlp herhangi bır sıstemın beynınkıne eşıt nedensel gucunun bulunması gerekır Bu, elektrik motoru benzınle çalışan kadar Butun bu tartışmaların ortak bfr noktası var Hepsı yetersız çunku gerçek Çınce odası örneğını kavrayamıyorlar Bu örnek, bilgisayarın yaptığı bıçımsel sembol ışlemlerıyle, beynın bıyolojık olarak uretığı mental ıçerık arasındakı farkta yatıyor Bu farkı sözdızımle anlambılım (sentakssemantık) arasındakı fark olarak özetlemıştım Ben anlamıyorsam sistem de anlamaz Sıstem yanıtı, sızın Çınce anlamadığınız ama butun sıstemın (sız, oda, kural kıtabı, sembol sepetlerı) anladığını ıddıa edıyor Bu açıklamayı ılk kez duyduğumda savunucularından bırıne şunu sordum "Odanın Çln 13