18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2OCAK2011/SAYI1293 PAZARİ PAZARIN PENCERESINDEN Istanbul Mahalli Voleybol Ligi takımı Teşvikiye İhtisas'ın ismini hiç duymamış olabilirsiniz ama artık sıkça duyacaksınız. Çünkü yeni oyuncuları yıllar sonra voleybola dönen Eylem Şenkal. SELÇUK EREZ 11 Napolyon denen domuz "Hayvan Çiftligi" romanını bilmeyen yoktur. George Orvvell, bu romanında, domuzun birinin, yaşadıgı çiftlikte yönetime nasıl el koyduğunu, hayvanları nasıl sömürdüğünü anlatır. Bu kötü niyetli domuzun adı Napolyon'dur. Napolyon, önce bir anayasa yayımlar. Saçmasapan maddeleri vardır bu anayasanın: • Hiçbir hayvan içki içmeyecek. • Tüm iki ayaklılar düşmandır. • Tüm dört ayaklılar ve kanatlılar dosttur. Yasalar bir duvara yazılır. Napolyon, adamlarını geceleri yollayıp degiştirtir yasaları. Bazı hayvanlar yutar, "Bu yasalar böyle miydi? Herhalde biz yanlış hatırlıyoruz" derler. Hileyi sezenler idam edilir. Zamanla yasalar duvarında tek cümle kalır: "Tüm hayvanlar eşittir ama bazı hayvanlar, diğerlerinden daha eşittir!" Orvvell'in, diktatörlükleri hicvetmek için yazdığı bu romanın baş kişisinin adı neden Napolyon'dur? Fransa'da önce cumhuriyetçi görünürken sonra kendisini imparator ilan eden Napolyon, diktatör dendiğinde ilk anımsananlardan biridirde ondan! ' .. Birçokyere saldıran, binlerce gencin •••'•:'& ölümüne yol açan, yurdunun ekonomisini berbat eden ama akrabalarına avantalar sağlayan, onları İspanya, italya tahtlarına oturtan Napolyon, sonunda düşmanlarına yenilmiş, bir ara Elbe Adası'nda hapsedilmiş, oradan kaçtıktan bir süre sonra da St. Helena Adası'na sürülmüş, ömrünün son yıllarını orada geçirmiştir. iktidar günlerinde ona cilt cilt methiye yazanlar, yüzlerce satır koçaklama.düzenler pek çoktu. İktidarı yitirince ne oldu? Birçoğunun, en kötüsü, şairlerin maskarası oldu. Mesela Çek şairi Miroslav Holub'un bir şiirinde öğretmen Napolyon'u sorunca öğrenciler "Harpte kazanmıştı" derler, "Yok yok yenildiydi" de derler, Biri "Bin yıl önce yaşamıştı" diye, başkası "Yüz yıl önceydi..." diye yanıtlar. Bir çocuk, "Bizim kasabın bir iti vardı," der, "Adı Napolyon'du. Kasap onu çok döverdi. Napolyon öldü... Bir yıl önce açlıktan öldü..." O zaman çocuklar, Miroslav Holub'un şiirinde, çok üzülürler Napolyon'a... işte böyledir: Bir zamanlar yere göğe sıgamayan Napolyon'dan bahis açılınca romancılar, şairler bugün iyi şeyler düşünmüyorlar... Sizin gibi, benim gibi sıradan insanlar da öyle... *«* Peki günümüzün diktatörleri acaba neleri anımsıyorlar Napolyon'dan söz açıldığında? Gidişata bakınca, Notre Dame Katedrali'nde kendini imparator ilan ettiğini hatırladıklarını, ama mesela, mesela Elbe'yi, sonra St. Helena'yı unutmayı yeğlediklerini düşünüyor insan. • [email protected] r;il ifj; .V rStl ! ( . . . ' ! DENİZ ÜLKÜTEKİN ylem Şenkal birçok işinin arasında voleybola 16 yıl sonra dönerek gündeme geldi. Oysa bu onun için çok da üzerinde durulacak blr şey değil. Şenkal kendinl ne kadar uzak kalsa da ruhen sporcu olarak görüyor ve bunun avantajlarını yaptığı her işte yaşadıgını söylüyor. Aslında yıllar önce voleyboldan kopması da birçok tesadüfün sonucu gerçekleşmiş. Tekrar voleybola başlamaya nasıl kararverdlnlz? Bu kadar profesyonel bir iş yaptıktan sonra, "oram erisin buram erisin" diye spor yapılmıyor. Benim için spor öncelikle bir oyun. Fitness yapacağıma gelir burada oynarım, hem de keyfini çıkartırım. En son Fenerbahçe'de bıraktınız sanınm. önemli bir kaıiyerl bırakmak zor olmalı. Omzumdaki lif kopmuştu, ara vermem gerekiyordu. Şöyle oldu. Ismail Burhan diye bir antrenörüm vardı. O, biraz kız olmayı öğreneyim diye "Best Model" yarışmasına fotograflarımı gönderdi. Zaten öncesinde "en güzel vücutlu voleybolcu" gibi şeyler söyleniyordu. Otele çağrıldık, bavullarımla antremandan çıktığım gibi gittim. O zaman 1lerde de voleybol oynanm" diye düşünüyordunuz hertıalde. İtalya'da voleybol oynarım diye düşünüyordum. Ancak voleybolcular normal insan gibi değil. Şimdi kızlar çok güzel £ giyiniyor. Ben oynarkense en lüks kıyafetim kot üzerine bir sweatshirt'tü. Bir topuklu giysem "boyunu mu uzatmaya ^ çalışıyorsun" gibi laflar etraftan gelirdi. Neyse "Best Model" yarışmasına girdim, elemeler yapıldı, jüriye girdim "Sen niye geldin?" diye sordular. Ben de "Bir amacım yok, modellikle ilgili bir şey istemiyorum, burada kızlar çok güzel, tecrübe olsun diye geldim" dedim. Çok hoşlarına gitti bu kadar yürekten E konuşmam. İlk 20'ye aldılar ama hiç hazırlıklı degildim. Annem bir valiz yollamış sanki deplasmana gidiyorum. İçinde dizlikler, eşofmanlar, formalar. Çünkü güzellikle hiç alakam olmadıgı için annemin de yok. Sonra "Best Model" oldum. Kore'ye dünya yarışmasına gönderdiler. Orada da birinci oldum, o sayede iki yıl dünyayı gezdim. Döndüğümde modellik mesleğinin üzerine gölge düştüğünü gördüm. Çok sevdigim bir meslek ama hem Müslümanlığımızdan dolayı, bir de giydiğimiz kıyafetleri karakterimizle örtüştürüyorlar. Sanki benim evden alıp getirdiğim kıyafetler gibi algılanıyor. Ama ülkemiz öyle ki birtakım sanatçılar bir programda "rakı masası var diye oturmadım" diyorlar. Ama sen rol yaparken, ne demek rakı masası? O sen degilsin ki, bunu bile ayırt edemeyen sanatçılar varken bununla yarışacak güçte değilim dedim ve modelliği bıraktım. Beni en iyi anlatacak şey ne diye düşündüm. Sanatla ilişkili olmalıydı. "Tiyatro yapacagım" dedim. Hemen de oldu. Sigara Böregi isimli bir oyunla başladım, devamı geldi. Herteklif bir başkasını getirdi. Spor, hayatınızın neresindeydi? Haftada iki gün toplanıp eski voleybolcu arkadaşlarla oynuyorduk. Sonrasındatoparlanamadık. Ben de dedim ki "Böyle olmayacak. Bir yerde oynamam lazım." Baktım oynuyorum da. Yetenek kaybolmuyor ama çok büyük bir düşüş var. Sıçramada özellikle, beyin düşünüyor ama vücut gitmiyor. Mllli takımı ve Fenerbahçe'nln basarılannı Izlerken "Ben de orada olablllrdlm" diye hayıflanıyor musunuz? Hayır, çünkü haddimi biliyorum. Ben şimdi oynasam onlar kadar olamazdım. Hiçbiri 1.80'den kısa değil, ben bir 1.77'yim. Çok kuvvetliler, onlara göre çok kırılgan kalıyorum. Ancak Fenerbahçe'nin dünya şampiyonlugunda gözlerim doldu. Başarı beni hep çok mutlu etmiştir. Çünkü ne büyük fedakârlıklar gerektirdiğini, sabah akşam antrenman yapılan, aileden, sevgiliden ayrı kalınan zamanları biliyorum. O yüzden kazanınca gözden akan yaşların sebebini anlıyorum. Kafam hâlâ voleybolcu disiplininde çalışıyor. Bir şey söylediysem yaparım. Cinsiyet gözetmeden arkadaşlık kurarım. Bu voleyboldan gelen bir şey. Ben bacaklarını açıp oturmanın ayıp olduğunu modellikten sonra öğrendim. Çünkü voleybolda mayoyla da oturursun, şekilcilik yoktur. Kadın erkek ayrımının ve cinselliğin kendini göstermenin küçük mesajlarını daha yeni öğreniyorum. O yüzden herkesin karşısına açık kartlarla oturuyorum. Ancak ünün getirdiği bir şey birine selam veriyorsun, ertesi gün selamını almıyor. Tanınmışlığın getirdiği bir hastalanma yaşıyor insanlar. Ünlü olarak tekrar voleybola başlamanız arkadaşlannız arasında nasıl karşılandı? ns .6 M İA • mfğ:'y' iğkS A k a m i 1 m a r a c i @g ma i 1 com sa . Satrançsentır Misafir şair Fırtına esmez arar Kim yerinde kim değil Zamanı karaladım Seni sevmeye başladım *** Kışın kannca olmak istiyorum oranda buranda Yaza çıkmak şartıyla Kuru dallardaki kuşlara bakamıyorum Korkuyorum Süreyya Berfe (Seferls ile Üvez) Doktorunuz diyor k Fazla kilolarınızı bize getirin, değerlendirelim! özel hayatınıza nasıl zaman ayınyorsunuz? Sabahın yedisinde toplantım da oluyor. Tiyatro, maçlar bir yandan, 11 'de uyuyorum. O kadar yorgun hissediyorum ki. Eskiden iş çıkışı arkadaşlarımla oturup bir kahve içerdim, şimdi onları ihmal etmeye başladım. Tiyatromu izliyorlar onun ardından bir kahve içiyoruz. Erkek arkadaşınızla nasıl bir lllşkinlz oluyor? Açıkçası ben sahiplik duygusu çok olan biri degilim. Ne bulundugum dünyaya ne de arkadaşlarıma karşı. Şu anda Yeni Zelanda'da yaşamaya başlayabilirim. Erkek arkadaşım da bunu bildiği için öyle kabullendi. Nerdeysem o da ona uyum saglamaya çalışıyor. Bana göre iyi gidiyor da ona sormak lazım tabii. Bilmiyorum artık. Benimle plan yapmak zordur. Hayranlannız maçlara geliyor mu? Şimdi duyulmaya başladı. Mail'ler atıyorlar. Birkaç kişi geldi bile. • • Seninle acı tatlı günlerimiz oldu, şimdi niye başıma ekşiyip duruyorsun? • Kesenin ağzını açacağına, kasanın şifresini söyle!.. Ibrahlm Ormancı Top'un ilgisizlikten başka düşmanı yoktur. Misafir çizer: Akdağ Saydut Arkadaşlarım arıyor, "Madem oynuyordun gelseydin biz de devam etseydin" diyorlar. Bir anda çok ilgi gösterildi. Bu kadar büyütülecek bir şey değil, milli takıma dönmedim ki sonuçta. Mahalli ligde zevkine oynarsın, tek amacımız voleybol değil. Bunun üzerine kurulu bir düzenimiz yok. • Fırsat..Fırsat. Itinayla şaka yapılır. Evlere servisimiz vardır. EŞEK Sahibinin sesi Bir bakışla bir dünya imgesi edinmek sanattır. Ne çok şey sığıyor bir göze!.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle