29 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Göç durum ve şartlara göre farklı anlamlar ifade edebilen bir kavram. Umut, umutsuzluk, yeni bir başlangıç, anılardan uzaklaşma, anılarla kucaklaşma; hepsi göç kavramıyla birlikte ele alınabilecek konu başlıkları. Tersine göç dediğiniz zaman gerçekleşmoyen beklentilerdon ve hayal kırıklığıylasona eren umutlardan bahsedebiliısiniı. Türkiye’niıı notedeyso altmış yıllıkgerçeği olan göçün çöıümüyso kimileri için tersine göç. Bilgi Üniversitesi hı:iııyesinde faaliyet gösteren Gençlik Çalışmaları Biriminin 2009 yılını baz alarak yaptığı Türkiye Gençlik Çalışması Alanı Raporu ilginç sonuçlar ortayaçıkarıyor. 14’lo 25 yaş arasındaki genç nütusun Antalya, Bitlis, Diyarbakır, Gaziantep, Hakkari, Siirt, L)üzco, Şanlıurfa, Van ve Yalovada Türkiye ortalamasının çok üstünde artması her il için farklı açılardan değerlendirilehilecek bir gelişnıe. Ancak doğuda yüksek göç veren illerdeki bu artış sırf yüksek doğurganlık oranıyla açı klanamıyor. Özellikle ekonomik kri7le birlikte birçok aile işlerini kaybederek stanbuldan ve diğer çok göç alan’ illerdon menılekotlerine döndüler. Son on yıldaysa 50 binden faıkı insan ınomleketlerine geri dönmüş. BilgiÜniversitesi Çalışmalan Birimi’ninar4tırrnası normalde çok göç veren!boğu illerindegenç nüfusun anormal hızdaarttığınıgösteriyor. bu gelişme birçok sosyal çıkmazıda beraberinde getiriyor.Geldiklen sosyal alışkanlıklarını gençler kendileriniifade edecek platformlararıyor, stanbul ve diğer büyük şehirlerin göç son’rasında yaşadığı sosyal ve ekonomik sorunlar işin bir başka boyutu ama yukarıda bahsettiğimiı nüfusun hızla artışından sonra yaşanması olası sosyal, kültürel ve değişmeler de bir hayli ilgiçekici. Gençlik Çalışmaları Birimi’nin araştırnıas, başka ilginç rakamları da ortaya koyuyor. Gençlerin kendilerini ifade edobilocekleıi alanlar olarak değorlendirilebilecek dernek ben4eri kurumlar başına düşen genç sayısı 20 I3unda önemli rol oynayan etkense toplulukların öıgütlenmosinin önündekiengeller. • ESRAAçıKGöz Sistenı, yalan, hayvanlara yönelik işkenceler, şiddet, aşk, çıkar ilişkileri...Dejavu yeni albümü Sinir Ötesi Operasyonda bütün bunları anlatıyor. Hayatla ilgilı dertlerini döküyor müziğe. Cenk Sönmez, Barış Orhan, Mert Oktay Fıstık ve Doğan Yılmazdan oluşan Dejavunun albümü raflarda yerini aldı. Gitardan bağlamaya, buzukıyo, sazbüşe pek çok farklı müzik aletlerinin kullaıııldığı albumü grup elemanlarındarı Cenk Sönıııez ve Doğan Yılmaz anlatıyor... Bu sene ağustostaki 7eytirıliRock Festivalinde onlar da :sahnede olacaklar. 0 kadar beklemek istemeyenler grubu, Pulp Bar’da dinleyebilirler... - Dejavu nasıl oluştu, birbirinizinerede buldunuz? Cenk Sönmez: 1999’da Dejavu’yu kurdum. 2003’e kadar • çok eleman değiştirdik. Bir sürü enstrünıan arayışına girıştık. Erisoııuı ida 2003’te gitar enstrürnaıılarıyla çekirdek kadrorı mu?oluştu. Roxy Müzik günlerıne yollayacağılilı? bir demo hazırladık. 2004’te Roxy Muzik günloriııde birinci olduk. 2005’tealbüm surecimiz başladı. Doğan Yılmazgeldi gruba. Semiolarak da 2007’de Oktay Fıstıkgeldi. 200 (‘deri beıi ayımıkadroylayız. - Grupla müzik yapmak zor. Başlarda sürekli bIr devir daim olmuş zaten. Dengeyi tutturmayı nasıl başardınız? C. Sönmez: 1lerkos farklı kafalardu, ama bizi birbirimııe bağlayaı ı ıııüıik var. Bir de çok iyidostluklar kurduk. Delı kavgalar yapsak da (k)stluğumu7 sağlar mıolduğundan kopmuyoru7. Herkes egosunu bir kormamabırakıyor. DoğanYılmaz: Her grupta olduğu gibi bizim de tartışmalarımız oluyor. Sonuçta beş farklı kafadaıı barnbaşk;ı sesler çıkıyor. Ancak demokratik tartışma anlayışına sahibiz. Her şeyi şeffaf bir şekilde konuşuyoruz. - PekI, müzik noktasında nasıl ortakiaşıyorsunuz. olmazsa olmaz krltetlerlnlz neler? C. Sönmez: Herkesle bır rock kökeni var. Hepimiz halk ınüziğiyıe büyümnüşüz. Davulcunıuzun tLinkıicüleılestüdyo çalışması olmuş. Doğan halk ımıtizisyenlerıyle,rockçılarla çalışmrıış.Ben AmerikalısanatçıkırlmıAıımerıka’yagittim. Bahamdaim Kaıadeııiı ve halk mü?iğini öğreımdım.Basçııııız eııstrüman yapıımııııdaokuyor, tamımhur,bağlarna yapıyor. Bi?, geniş bir mııüzik çatısı ıltırıdabırleşiyoru,, öyle sırıırlanmalanımnızmk. D.Yılmaz:Yaptığııııı? kendı rıilmııınuzu bir müzik. - Niye Dejavu? C. Sönmez: Matrixlilıııindeki Dejavu satmrıesinden geliyor. ilkdavulcurı muz,HikmımetSamimiTümkör ı uğluydLı,adırııııı o buldu, bız de ol ııı kullurııyoruı. -Ilkalbümünüz Kendin Coş’un üzerinden beş yılgeçti. Şimdi Sinir ÖtesiOperasyon’la karşımızdasınız. Nasıl bir hazırlığın ürünü bu albüm? Beş yıldırneler C. Sönmez: Aradabir single yaptık, kanallardb döndü. Ayrıca çok da komiserverdık... 2006’dan beri bu lma/ırlımnıyoruz.200/de ilkşirketirmıizderıayrılınca, albünıü çıkLırrmmakiçın komıserlerimııizdemıkazandıklarımızla bir bütçe oluşturduk. Albuıımıçirıyaptığımız 25 besteden 12’sini seçerek alböııımi .. , D. Yılmaz: Muıık yüı biri dolanan harcanarak prodüksıyorılar yapılıyor. Bizzorlu koşullar nedeniyle işin rrıutfağıııckı(la yer aldık. Bunuyapabiliyor olmakda ayrıca bir mmııitlulukverdi bıze. Acısıyla,tatlısıyla, doğrularınımı?la olı yılıım ı 1)ırikirıminmi çalıştık. Dumıyayat)akış,açımız, kendı kışılığırni7dokmgelim3nteleride bu albürmın (Iuy(.iuk. .,ı - Albümün adından da anlaşıldığı gibi, sinir olduklannızı da sunmayı unutmadınız. Peki, neler sinir E C. Sönmez: .Sistnriı’ D. Yılmaz: ıki ı>luımısmiı litikalar, çevre ve tıuyvarmkatlia,ııı, terııel hak ve özgürlüklerin ki ekolojık dongeyı bozan olıtıkalar,turu önmplanaçıknması,tekelleşı mıoler,insanların yaşama kısıtlannıası.,. Biz de bu yiışayarmirısanlarız ve yaşadığımıı olummısııılııkkıınkarşı bız de tepki dııyıiyerıiı. C. Sönmez: 0 kadar ÇOkşey var ki...Sistemi gemliş kLıpsdnrmlıeleştırmyurıiz, tıritımımılmaklLırırıırıaz hayvan katliamrııımu ...Ç;x ılk getirilirıye koık.tugumımbır Iıimiyavar. >rıiİ,ancak parlak Luigclecuk yokmmıuşgıbı goıükııy m. şımmılılık.Albüırı bu eleştiriler dışında hayatı, herıırıı aşka ulan mışlrutirmııamılalıyor.Çok sehıdigiııı bir şmıyıl>aşarumııaımıııııı Iı(4ıbırdışavmırLırmıhenirıtıiçın albüm. D. Yılmaz: ıl;ırı t, ılitımkt mıiş’,haklıetnik ens<rıimamılar, tmmnııpet,çellu, tltktı.aıik altya;>ılnr,buıııki, ve kımlkimı tık • Cumhuriyet PAZAR 1 27 HAZİRAN 1266 DENİZÜLKÜTEKiN •D çı..ıIIIfl ,,,, ZÜLALKALKANDELEN “Pencere” tarihin belgesidir Pazartesi günü öğlen saatlerinde telefonum çaldı. Ankaradan babam arıyordu. Çok üzgün bir sesle ‘Başımızsağ dedi; IlhanSeiçuk’urıölüm haberini ondan aldım... Konuşamadım, susup kaldım bir süre. Uzun zamandır sağlığının kötü olduğunu bilmeme karşın ölümü hiç yakıştıramadığım, yakıştırmakistemediğim insanlardan biriydiIlhanBey... Kendisini en son aylar önce hastanede ziyaret ettiğimde konuşmakta güçlük çekiyordu. Ama o haldeyken bile çevresine aydınlık yaymaya devam ediyordu... Ilhan Selçukla Cumhuriyette yazmaya başladığımdan bu yana birçok kez konuşma olanağı bulduğum için kendimi hep çok şanslı hissettim. Gazetenin Cağaloğlu’ndaki eski binasında ilk karşılaşmamızıhatırlıyorum.Yazdığımkitaplarıimzalayıpkendisine verdiğimde ‘OOObu yaşta kltapiar yazmışsıni Bizimo yaşta hiç kitabımız çıkmamıştı” demişti. 0 belki genç yaşta birkaç kitapyazmış olmama şaşırmıştı;ama aslında farkında olmadan eğittiği milyonlarca gençten biriydim ben. Kitabın iç kapağını imzalarken bunu not düşmüştüm. Fakat ona bugüne kadar söyleyemediğim önemli bir şey kaldı... Bana gazetecilik mesleğiniseçtiren şey onun yazılarıydı...Çocuk yaştan beri evimizegiren tek gazeteydi Cumhuriyet.Her sabah gazeteyi elime alıralmaz ilkokuduğum köşeydi Pencere... Hiç aksamadan bugüne kadar devam etti bu ntüel. Üniversitede gazetecilik okurken, her yazısından sonra “Bir gün ben de böyle yazabilir miyimacaba?” diyerek umutlandım. Laik Cumhuriyet’in ilkelerinden sapmayan, her zaman demokrasi ve adaleti savunan, Atatürk’ünaçtığı Aydınlanmayolundan dönmeyen bir vatandaş olma yolunda en önemli adımları onun yazılarıyla attım... Ilhan Selçuk, benim öğretnıenimdi... Kalemini satmayan gazeteci tarifi, benim için onun kimliğiyle hayat buldu; hep dik duran yazar tavrı onunla bütünleşti... Yaklaşıkbiryılönce gazetedeki odasına çağırıp uzun birkonuşma yapmıştı benimle. Mesleğe, ülkeye ve dünyaya bakış açısını anlatmıştı. Ilkgençlik dönemimden bu yana yazılı okuduğum düşünceleri onun sesinden canlı dinlemiştim. Yazılarınıkesip sakladığım,satırlarınıtekrar tekrar okuduğum tek gazeteciydio. Dilikullanma ustalığına,makalelerindekiyalınama çarpıcı uslüba hayran olduğum köşe yazarıydı... Benim için tam bağımsızlıkidealinin,Türkiye’dekiAydınlanma hareketinin en büyük simgelerinden biriydi. Küresel kapitalizmin ezip geçtiği dünyada sosyalist hareketin öncü düşününlerindendi. Devrimci ve Atatürkçü kimliği ile basın ve düşün tarihimizin efsane bir aydınıydı... Sanılnıasın ki, geçmiş zaman kipiyle yazdığım bu satırlar onun savunduğu ideallerinin de sonunun habercisi... Evet, ilhan Selçuk’u kaybettik, 0 artık hayatta değil; ancak onun idealleri sahipsiz kalmayacak... Ilhaıı Selçuk’un ölümünü hızlanıdıran sürece imza atanların vicdanı bugün rahat mıdır bihemom... Ama herkes şuııu bilıııehiki; Pencere’de yazılanlar tarihin belgesidir; ne yok olur ne de unutulur...• www.zulalkaikandelen.com / Gençler evine dönüyr 7____ YÖRÜKKURTARAN BilgiÜniversitesiGençlikÇalışmalar,Birimi - Araştırmadançıkan sonuçlar ilginç,birçokkentte genç nüfusta birçok kentte de tam yaşanıyor. - Azalıımanııınedenini söylemek kolay. Kendilerine yönelik ııııkön olıuayaıı şehirlerde gemıçlerkalııııyor. rıık(ııı derken emıgeniş söylüyorum. Bunun içinde eğitim ve iş gibi hemen herkesin aklına geleıı konularzaten var ama işin sosyalyanıda ımıevcut.Artışın rımsioninitamımolarak söyloyenıiyoruz. Çünkü bu illerinbirçoğıımıdaya yüksek çocuk sahıip olma var ya (la iŞ olanakları yüzünden artış yaşanıyor. Fakat zaten yüksek doğurgarılığa sabıip bu illoriımildışına da ciddi bır göç verdiği bır gerçek. Bu göçe rağmıııı gerıç nülustaki artışın, acaba başka nedeni olabilir sorusunu akla getiriyor. Bir veriye dayanarak değil, fakat yaptığımız diğer çalışmalardamı özellikle krizdöneminde göç edilen ildeistediğınibularııayaııgençlerin aihe yanına dönmesi gibibirdurum var. - Bu illerdekigençler ne gibiihtiyaçlarduyuyor? - Eğer gençler birildorıkoşarak 0 ilde neyin eksik olduğurıu bizzat bu gençlere surıııak gerekir. Benzer biçimde genç; nüfusunyoğunlaştığı illerde de farklılaşan ihtiyaçlarının ne olduğ1ına yönelik çalışmalar yapıııanın yararlı olacağını düşünüyoruz. Fakat fırınlar Sa(ICCC araştırmalarla olnıaz. Gençlerin şehir yönotiniine kalılıııasıiçimnmekanizrnalara ihtiyaç var. Mesela Kent Koıısoyleri altında faaliyet gösteren gençlikmeciislerivar.Fakat belediyelerbu alanları “kendilerinimı”olarak göruyor . Ayrıca bu şehirlerde farklı, ilıtiyaçlarıekimigençler var. Bu farklılıklarıgözeterek gençlerin kendilerini ifade e(lebilouekleri alanların olması gerekiyor. Bu alanları biz geııçlik nıorkeıleri olarak görüyoruz. Fakat bu merkezler genelde kurs biçiminde hizmetler veriyor. htiyaç, gençlerin deneyimleyerşk öğrenebileceklerialanların ‘ . - Tersine göç gibiadaptasyon sorunlan olabilir? , - Soruya sadece doğu batı eksenirıde değil büyük şehir, şehir ikileminde bakmarmındaha yararlı olacağı kanaatindeyiz. Göç edenler eğer bunu isteyerek yaparak geri dönüyorsa ?aten o adaptasyç>n. sorununu aşmak konusunda bir adım öndeler. Fakat dönenler için sosyulleşıııe alanlarından ,gürılük hayat pratiklerinmmkadar birçok alışkanlıçjıııdeğişmesi gerekiyor. Kolay değil. - Tunceli,Zonguldak,Diyarbakırya da Şanlıurfagibisiyasıve tarzıanlamında keskinuçlarda yeralan kentlerdekideğişimi . , ,,, diğerlerinden farklı okuyabilir miyiz? Zonguldak’ı bu kategoride okumak içinbir neden yok. olarak düşüşte olan bir il.Tunceli siyasi olarak aktif anmayine ekpnomik açıdan düşüşte uları başka bir il.Zaten tarihsel olarak .lmşariyabir göç mımuvcut.Diyarbakır, Şanlıurfa, Siirtve farklı. rürkiye’niımgeneli için ‘gençler artık geleııeksel siyasete ilgi duymuyor”diye bir cüriılekurmak belki doğru. Fakat bu gençler, bir öncekı kuşak (la dahil olrTıaküıere ciddi bir siyasileşme sureci yaşadı ve yaşıyor. Tabii yine belirtmııoklazım, benzer farklı boyutlarda niotrupollerdeki Kürt mahallelerinde de Bu ayrmnııgörrmıerıirıcımıemrılıolduğunu diişümıüyorıit. • Sistemle derdimiz var.1. .• . . 1• • Dejavuyeni aibümü SinirÖtesi Operasyonda öfkesini anlatıyor. Sistem de var hedeflerinde, hayvanlara yapılan işkenceler de, çıkar ilişkileride... p.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle