Katalog

SAYFA CUMHURİYET 26 ARALIK 2010 PAZAR 22 SPOR G.SARAY, F.BAHÇE VE BEŞİKTAŞ’IN UMDUĞUNU BULAMADIĞI 17 HAFTAYA TRABZONSPOR DAMGA VURDU İşte ilkyarının röntgeni KOCAMAN ZORDA Fenerbahçe son anda Kayserispor’u aşıp liderin 9 puan gerisinde üçüncü olarak ilkyarıyı tamamlasa da göz doldurmadı. Büyük beklenti ile göreve gelen Aykut Kocaman zorda. Aslında kafasında büyük bir başarı planlıyor. Ancak şartlar onu beklenmeyen puan kayıpları nedeniyle zorluyor. Tempo, baskı ve çabuk futbol oynama gerçeği Alex kalitesine takıldı. Bu klas futbolcunun önüne geçemeyen takım sonuçta onun kişisel başarısı ile farklı bir son ve tavizlerin takımı olarak planı rafa kaldırılan takım oldu. Bu düşünce yanlış ve maksatlı yorumlanınca Aykut Kocaman zor durumda bırakılıyor. Malum zihniyet, Aziz Yıldırım’ın sabrı ile oynuyor. Kadroda eksikler var. Gerçekten sol kanat yetersiz. Niang durdu, Dia bal yapmıyor. Mevcut kadroyla transfersiz daha başarılı bir ikinci yarı söz konusu olabilir. ADNAN DİNÇER Süper ligimizin ilkyarısı müthişti. İstatistik sonuçlarıyla sizleri yormadan direk gerçeği söylemek gerekir. Birinci yarının futbol kazanındaki ölçütünün gerçeği üç büyüklerin fiyaskosudur. Bu kazanın ‘dara’sı bile olamadılar. Umutla bir sonraki haftalara taşınan “Önümüze bakacağız” lafları artık futbolseverlere çok itici geliyor. Sürekli bir kavga var. Bu çatışmada ‘sanal ve komplo teorileri’ çok önemli bir aldatmaca olarak sunuldu. Hani halk deyimi ile yorumlarsak “Hatice’ye değil; neticeye bakmak” tam doğrusudur. ŞİDDET YASASI ŞART OLDU! igimiz sert, defans ve duran top hataları yanında hakemlerimizin de çifte standart uyguladıkları eşi benzeri olmayan bir ligdir. En önemli sorun saha içi ve dışında fanatik taraftarların ortaya koyduğu kanlı ve can acıtan terördür. TFF bu konada yetersiz kaldığını Meclis’ten yeni şiddet yasasını istediğini önceki gün Başkanın’ın açıklamasıyla ortaya bir kez daha koydu. Üç büyüklerin birbirlerine nispet yaparcasına puan kaybettikleri ilk yarıdan alınacak tek ders, başarılı olanlara bakılınca artık bu değerleri iyi yönetemedikleridir. L TRABZON ‘GÜNEŞ’Lİ Trabzon Şenol Güneş yapılanması ve kadro bütünleşmesi ciddiyeti ile sezona girdiğinde kayıplarla geçmiş uzun yıllar örnek alındı. Yönetim, teknik ekip, medya, taraftar ve takım kadrosu tam bir uyum içinde ilkyarıyı sadece Manisa yenilgisiyle tamamladı. Oynadığı futbol bizim için çok mutluluk getiren görüntüde. Baskı, tempo, atak organizasyonu, gol üretme, takım savunması ve kaleci güvenliği ile Trabzon şimdiden şampiyonluğun en güçlü adayı oldu. Çağdaş takım oyunu eğitimi devam etmelidir. BURSA ‘SAĞLAM’DA Şampiyonlar Ligi’nde başarısız da olsa Bursa ligin sonuna kadar performansıyla Trabzon’un en yakın takipçisidir. Bu sezon yıldızlarının transfer beklentileri ve bulundukları yerde zaman zaman hatalı tutumları takıma sıkıntı verse de başarılı çıkışlarını südürdüler. Yeni transferlerin uyumu henüz tam anlamıyla etkilemedi ama gidiş iyi. Ali Tandoğan’ın sakatlığı, Sercan, Ozan ve Volkan Şen’in gereksiz davranışları puan kaybına neden oldu. Sağlam doğru yolda ve Güneş ile aynı prensipleri uygulamakta. RÜYA TAKIM BEŞİKTAŞ Lige başlamadan önce Beşiktaş çok konuşuldu. Hayal transferler sayılan Guti ve Quaresma Siyah Beyazlı formayı giydi. Mutlak şampiyon olacağı ve rakiplerine fark atacağını sananlar oldu. Şark usulü bir senaryo ile Mustafa Denizli gönderilince futbolu tek yönlü ve sadece atak olarak yorumlayan Schuster, Beşiktaş’ı uzak ara lider yapardı! Siyah Beyazlılar, ligde şampiyonluğu bu oyun anlaşıyı ile göremezdi. Öyle de oldu ilk yarı sonucunda. 14 puan geride kaldı. Tek umudu şimdi UEFA Ligi’nde. Çünkü yeniden yıldızlarla takım güçlendiriliyor. ASLAN DİBE VURDU Galatasaray geçmişin topyekun hatalar toplamını yaşamakta. Rijkaard yapamadı! Ama Hagi bu kadro ile ne yapar? Çok yetersiz kadro takım oyunu ile çıkışa geçebilir ama takviye şart. Yeni stat lokomotif olacaktır. Cüneyt Tanman büyük kazançtır. Lig tarihinde eksi 2 gol averaj, 8 yenilgi ve liderden 19 puan geride kaldıkları ilkyarı, savunulamayacak kadar büyük bir tarihi hatadır. Bunun nedeni isabetsiz transferler ve çok kötü futboldur. G.Antep’le oynanan kupa maçında biraz umut verdiler. Şenol Güneş GÖRÜŞ / METİN TÜKENMEZ Güneş Yanığı Sanırım 10 yıl önce izlediğim bir filmin adıdır yazının başlığı. Nikita Mikalkov’un yönettiği ve başrolünü oynadığı filmde Sovyet Devrimi’nin kahramanlarından Albay Sergei Petrovich Kotov, orman ve çiçekler arasında, harika, havadar ‘daça’sında ailesiyle mutlu bir şekilde yaşamaktadır. Ancak Moskova’dan kuzeni Dimitri gelince her şey Albay’ın aleyhine gelişir. 1936 yılında yaşanan olayda Sovyet gizli servisi Kotov’un peşine düşmüştür. Bu iş için görevlendirilen kişi ise kuzeni Dimitri’dir. 2002 Dünya Kupası’nda kendisini de ulusumuzu da mutlu eden Şenol Güneş, bu gönenci doyasıya yaşayamadan peşine düşüldü. Üstelik ona yapılanlar ‘gizli’ değil açıktı. Mutsuz oldu, alıp başını Uzakdoğu’ya gitti. Orada da mutlu oldu. Lig böyle devam ederse teknik direktörlük kariyerindeki en büyük mutluluğu bu sezon sonunda yaşayacak. Belki yine birileri peşine düşecek, ama o bilge konuşmaları ve tavırlarıyla geçmişte olduğu gibi tekrar ayağa kalkmasını bilecek. Ne var ki, Özkan Sümer’den sonra futbola felsefi yorumlar getiren ikinci Trabzonlu olarak yakından tanıdığım Şenol Güneş’in, Aykut Kocaman’a yönelttiği eleştiri hiç şık durmadı, ‘Güneş Yanığı’ndan da öte bir acı duyumsattı hepimize. Şenol Güneş ile Aykut Kocaman’ın ortak noktaları teknik direktörlükte kendilerine özgü bir duruş ve tavır sergilemeleridir. Kocaman çok zorlanarak, sözcükleri seçerek, hatta eleştirisinin hedefindeki insanları kırmamaya özen göstererek görüş belirtti. Bu görüşün yanlış olduğunu da kabul etmeliyiz. Ancak öğretmen kökenli bilge teknik adam Şenol Güneş öylesine sert çıktı ki, Güneş’in ateşi yüreğimizi dağladı. “Fenerbahçe’nin büyüklüğü, genç bir antrenörün geleceğini karanlığa atma adına, günü kurtarmak için yaptığı (söylediği olmalıydı) ifadeler üzerinde olmamalı. Fenerbahçe’nin o ifadelerle büyümeyeceğini o da bilmeli. Bir büyük olarak tavsiyem: Biraz daha dikkatli konuşsunlar. Fenerbahçe Başkanı ve taraftarı saygılı ama antrenörleri bambaşka bir anlayışta” diyerek genç meslektaşını Fenerbahçe taraftarları ve başkanının önüne atmıştır. Oysa bir teknik direktörün arkasında durması gereken öncelikli olarak meslektaşıdır. Hata yapmışsa ona verilecek yanıt böyle olmamalıydı. En azından 1996’daki o dramatik maçtan sonra Aykut Kocaman’ın empatik konuşmasının hatırına bu derece ağır konuşulmamalıydı. Şenol Güneş’in eleştirisinin bir başka yanı ise basın toplantısı anında aklına gelen bir söylem değil de önceden kurgulanarak, planlı ve kasıtlı sözlerle meslektaşını hedef haline getirmesidir. Politik bir yaklaşımla başkana saygılı olduğunu söyleyen Güneş bir gün sonra hakem odasına girmeye kalkan aynı başkan için ne düşünüyor bugün? Acaba insanı bu denli kısa bir dönemde değiştiren başarıdan kaynaklanan güç müdür? Normalde insan başarılı oldukça ve güçlendikçe güçsüz ve başarısızların halinden daha iyi anlaması gerekir. Ama bizde böyle olmuyor. Sezon başından bu yana “Henüz iyi değiliz, iyi olmanın peşindeyiz” diyerek takımını zinde tutmaya çalışan Şenol Güneş’e öğrencisini azarlayan bir öğretmen edası hiç ama hiç yakışmadı. Bu tarz ‘Güneş tarzı’ değildir. Ağır söylemle de olsa birilerinin peşine düşülürse gün gelir insanların ‘daça’sına girerler. Aynı ‘Güneş Yanığı’nda olduğu gibi… G.Saray’da kadro dışı bırakılan oyuncunun durumu arapsaçına döndü Krizin adı Misimovic ‘ARENA’YA AVRUPA’DA FİNAL YAKIŞIR’ da ikinci yarıda yıldız Spor Servisi oyuncunun alacağı parayı Galatasaray’da teknik Galatasaray’ın ödemesi direktör Hagi tarafından halinde takıma tekrar disiplinsiz hareketleri dönmesinin söz konusu nedeniyle kadro dışı olabileceğini ilettiği bırakılan Misimovic’in öğrenildi. Sarı durumu sorun olmaya Kırmızılıların bir yandan devam ediyor. Daha önce Misimovic konusunu Wolsburg kulübüyle çözmeye çalışırken diğer hem de yandan da transfer Misimovic’in çalışmalarını sürdürüyor. menajeriyle yapılan G.Saray, Hajduk görüşmelerden Split’te forma sonuç alamayan giyen ve daha Sarı önce Kırmızılıların anlaşmaya pazartesi vardığı günü Bosna Hersekli futbolcunun MISIMOVIC menajeriyle bir kez daha masaya Ibricic için kulübüyle oturacakları belirtildi. temaslarını sürdürdüğü Sezon sonuna kadar ifade edildi. Hajduk alacaklarını almadan Split’in İbricic’in gitmeyeceğini söyleyen transferine sıcak baktığı Misimovic’i ikna etmeye çalışacak olan yöneticilerin ancak bonservis bedeli konusunda anlaşma bu konuda büyük sıkıntı sağlanamadığı ifade edildi. yaşadıkları Wolsburg’un TRABZON’UN EN GOLLÜ SEZONU Spor Toto Süper Lig’de ilkyarıyı lider kapatan Trabzonspor, attığı 40 golle son 15 sezonun en iyi dönemini yaşadı. Bordo Mavililerde Burak Yılmaz, 9 kez fileleri havalandırarak takımının en golcü oyuncusu oldu. Bu futbolcuyu 8 golle Umut Bulut takip etti. Karadeniz ekibinde ligin ilkyarısında en fazla asisti yapan oyuncu 6 kezle Selçuk İnan oldu. Bony Wilfried G.Saray Başkanı Adnan Polat, Türk Telekom Arena’daki olası ulaşım sıkıntılarını tespit edebilmek için taraftarların katılımıyla tatbikat yapmayı planladıklarını söyledi. Polat, “Bu stada bir Şampiyonlar Ligi, bir Avrupa kupası finali yakışır. Şubat mart aylarında UEFA Başkanı Platini’nin stadımıza ziyareti olacak. O zaman bunu konuşacağız. Açılırkapanır çatı 2012 Mayısı’nda yapılacak. Stattan yıllık 78 milyon dolar gelir bekliyoruz. İlkyarıda aldığımız neticeler taraftarımızın gönlünü kırdı. Bu durumu telafi edip onları stada çekeceğiz. Bir transfer dönemindeyiz. Umarım yakında haberleri duyarsınız” diye konuştu. Tabata FINK, TABATA VE ZAPO BUCA’YI İSTEMEYİNCE KRİZ DOĞDU BURSASPOR SONA YAKLAŞTI BURSA (Cumhuriyet) Ligin ikinci yarısı için özellikle forvet hattına takviye yapmayı düşünen Bursaspor’un, Fildişili golcü Bony Wilfried’in transferi konusunda önemli mesafe katettiği öğrenildi. Geçen hafta ortasında Wilfried ve kulübü Sparta Prag ile görüşmek üzere Çek Cumhuriyeti’ne giden Bursaspor Futbol Şube Sorumlusu Mesut Mestan, Bursa’ya döndü. Mestan’ın gerek Wilfried gerekse kulübü Sparta Prag ile yaptığı görüşmelerin olumlu geçtiği öğrenildi. Mestan’ın yaptığı görüşmelerle ilgili Bursaspor Başkanı İbrahim Yazıcı ve yönetim kurulu üyelerine bilgi vereceği, bu transferin önümüzdeki hafta içinde tamamlanabileceği belirtildi. Kartal’da kontenjan pazarlığı Spor Servisi Portekizli 3 futbolcunun transferiyle kadrosunda 14 yabancı bulunan Beşiktaş yönetimi, kontenjanda yer açmak için oyuncularıyla pazarlığa başladı. Beşiktaş teknik direktörü Bernd Schuster’in bu sezon kadroda düşünmediği Fink, Tabata ve Zapotocny için Bucaspor’la anlaşan Siyah Beyazlılar bu futbolcuların İzmir ekibini istememesi yüzünden transfer zora girdi. Tabata’nın, İstanbul’da kalmak istediği, Fink’in ülkesine dönmeye sıcak baktığı belirtilirken Zapatocny’nin de başka teklifleri değerlendireceği belirtiliyor. Beşiktaş Futbol Şube YÜKÜ BOBO ÇEKİYOR Spor Toto Süper Lig’de 201011 sezonunun ilk yarısını 28 puanla 5. sırada bitiren ve 17 maçta 25 gol atan Beşiktaş’ta ilk yarının en skorer ismi Brezilyalı forvet oyuncusu Bobo oldu. Bobo, ilk yarıda attığı 10 maçta attığı 7 golle Siyah Beyazlı takımın en skorer ismi olarak dikkati çekti. Komitesi Başkanı Serdal Adalı’nın bu üç futbolcunun durumuyla yakından ilgilendiği ve Bucaspor’a gitmeleri için ikna çalışmaları yaptığı belirtiliyor. Kadrodaki yabancıları gönderip, yabancı kontenjanında yer açmaya çalışan Beşiktaş yönetiminin bir diğer sorunu ise Bobo. Siyah Beyazlıların son 5 yılına attığı gollerle damgasını vuran Bobo, takımdaki değişime ayak uydurmak zorunda kalacak. Sezon sonunda bitecek sözleşmesini uzatmak için 1 milyon 200 bin Avro’luk yıllık ücretinin 2.5 milyon Avro’ya çıkarılmasını isteyen Brezilyalı futbolcuya en fazla 1.5 milyon önerileceği belirtiliyor. Brezilyada tedavi gören Bobo’nun durumunun ocak ayında belli olacağı bildirildi. C MY B C MY B