23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
CMYB C M Y B 28 EK M 2010 PERŞEMBE CUMHUR YET SAYFA EMEK 7emek@cumhuriyet.com.tr KESK’TEN SÜRGÜN PROTESTOSU Yıl; 1973. CHP İstanbul İl Yönetimi’nde görevli Metin Tüzün konuşuyor: “Akşam yemeğinden sonra ailecek Sarıyer’den Levent’e gidiyorduk. Levent’teki Eczacıbaşı Fabrikası’nda işçiler grevdeydi. Saat gece yarısı 01.30 civarıydı. Aldığımız üzümü, peyniri, ekmeği işçilerle paylaştık, halay çektik”. Bu sözler CHP ile ilgili bir belgeselden. Değerli gazeteci arkadaşım Nâzım Alpman’ın yaptığı “Ekim 73: Sol Kanatlanıyor” başlıklı belgesel, şu sıralarda İz TV’de yayımlanıyor. Evet, o dönemde CHP’nin emek kesimiyle yakın ilişkisi vardı. Nitekim CHP, 12 Mart dönemi sonrasında Ekim 1973’te yapılan seçimlerden birinci parti olarak çıkıyordu. İstanbul İl Yönetimi’nde görevli Metin Tüzün de, milletvekili olarak parlamentoya girdi, daha sonra CHP Grup Başkanvekili oldu. Bülent Ecevit’in liderliğindeki CHP de MSP ile koalisyon yaparak uzun yıllardan sonra yüksek bir oyla iktidara geldi. Şu andaki CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu da, Mayıs 2010’da genel başkan seçildiği kurultayda yaptığı konuşmada, sosyal politika konularına, emekçilerin sorunlarına değindi. Kamuda taşeronlaşmanın kaldırılacağını, işsizlik sorununun çözüleceğini, emekliye milli gelirden pay verileceğini ve intibak yasasının çıkartılacağını, aile sigortası dalının getirileceğini, böylelikle sadaka ekonomisinin son bulacağını söyledi. Aradan belli bir süre geçti ama bu yönde ciddi çalışmaların yapıldığı, adımların atıldığı pek görülemedi. Kılıçdaroğlu, Türkiye’de IMF politikalarını uygulayan, özelleştirmelere hız veren Kemal Derviş’le görüştü, Avrupa’da emekçiler için “kemer sıkma” politikalarını öngören AB’nin Brüksel’deki yöneticileriyle temas etti, İstanbul burjuvazisini temsil eden TÜSİAD’la daha sıcak bir ilişkiye girdi. Şunu hatırlatmakta yarar var: Derviş’ten, AB’den, TÜSİAD’dan medet umarak sol politika yapılmaz. Yeni CHP yönetimi, İstanbul’un beş yıldızlı otellerinde gazetecilerle, sanatçılarla, işadamlarıyla görüşürken emek kesiminin temsilcileriyle herhangi bir temasa geçiyorlar mı? Sermayeyi ürkütmemek adına yapılan bu son girişimlere değerli dostum, gazetemiz yazarı Mustafa Sönmez, 22 Ekim tarihli “CHP: Taban mı, Fincancı Katırları mı?” başlıklı yazısıyla güzel bir yanıt verdi. Avrupa’da Alman Sosyal Demokrat Partisi, İngiliz İşçi Partisi, İsveç Sosyal Demokrat Partisi sermaye yanlısı politikaları izleyince iktidardan oldular. Türkiye’de de 1989 bahar eylemleri sonucunda sosyal demokrat SHP iktidara geldi, ancak neoliberal politikaları uygulayınca iktidardan düştü. CHP, bir an önce karar versin, sermayenin yedek takımı mı olacak yoksa emekçiden yanı mı tavır alacak? atillaozsever@ttmail.com MUTAŞ İŞÇİSİ FABRİKAYA KAPANDI Anayasal haklarını kullandıkları için işten atılan Mutaş De mir Çelik işçileri, 25 Ağustos 2010’dan itibaren fabrika önünde başlattıkları sendikal hak mücadelesini dün sabah saatlerinden itibaren farklılaştırdı. Seslerini duyurmak ve iş ten atılan işçilerin işe geri alınması talebiyle kendilerini fab rikaya kapatan işçiler yazın DİSK’e bağlı Birleşik Metal İş sendikasında örgütlenmiş, sendika, 26 Temmuz’da Çalışma Bakanlığı’ndan yetki almıştı. Gelişmeler üzerine işveren 25 Ağustos’tan itibaren toplam 25 işçiyi işten çıkarmıştı. MADENCİ YİNE İHMAL KURBANI Bursa’nın Orhaneli ilçesi Akçabükköyü’ndeki krom madeninde önceki akşam 2 işçinin öldüğü maden kazasına ihmaller zinci rinin neden olduğu ortaya çıktı. İşçileri nakletmekte kullanılan kopan halatın, bir süre önce zedelendiği, ancak değiştirilmedi ği belirtildi. Ölen işçilerden Ramazan Satık’ın kardeşi İhsan Satık, kopan halatın değiştirilmemesinin kazaya neden olduğu nu, ayrıca madende çok büyük eksiklerin olduğunu öne sürdü. Satık, “Halat zedeliydi. Yeni halat getirdiler ama takılmadan geri gönderildi” diye konuştu. (LEVENT GENCELLİ) B ir zamanların ütopyası ola rak dillendirilen “Dünyanın bütün işçileri birleşin” şia rı, biraz da küresel krizin etkisi ve işverenin zorlamasıyla gerçeğe dö nüşüyor. Özellikle 2007 yılından iti baren dünyayı etkisi altına alan ve verdiği zarar hâlâ devam eden küresel krizle iş verenin, güçsüzleşmiş sendikaları iyice etkisiz leştirme çabaları, büyük sendikal örgütleri da ha güçlü olmaya ve birleşmeye itti. Dün İstan bul’da başlayan Uluslararası Kimya, Enerji, Maden ve Genel İşçileri Sendikaları Federas yonu (ICEM) Dünya Kimya Konferansı’nda ana gündem işte böyle bir birleşmeydi. ICEM Ge nel Sekreteri Manfred Warda, söz konusu bir leşmeyi anlatmak için bir de sunum yaptı. Petrolİş Sendikası tarafından organize edilen konferasta Warda, konferansın açılışında ICEM’in, Uluslararası Metal İşçileri Federasyonu (IMF) ve Uluslararası Tekstil ve Deri İşçileri Fe derasyonu (ITGLWF) ile işbirliği sürecini, ICEM politikalarını ve dünyada imalat sektö ründe tek küresel federasyon için sürdürülen faa liyetlerin neden yapılması gerektiğini anlattı. Warda’nın anlattıklarını şöyle özetlemek mümkün: Küresel krizle dünya sendikal hareketinde de bir dizi zorluk gündeme geldi. Bu 2007’de ICEM’de böylesi bir birlik tartışıldı. Krizle taşeronlaşma, esnek çalışma arttı. Ko şullar sendikal hareketi ortak federasyona itiyor. Büyük ihtimalle 2012’de Birleşik Sendikalar Bir liği gibi yeni bir üst kurul oluşacak. Sanayi işçilerini bir araya getirmeyi amaç layan bu yapılanma, artık tüm dünyada ortak ha reket eden işverene, küresel şirketlere karşı, kü resel bir sendikal güç oluşturmak, küresel söz leşmeler yapmak için gerekli. Zaten artık sektörler eskisi kadar birbirinden ayrı değil; koşullar, iş alanlarını yaklaştırdı. Uluslararası işletmeler dünyada ücretleri aşağı çekmek için uğraşıyor. Bunun karşısında sendikaların da küresel bir inisiyatif geliştir mesi gerekir. Pek çok yerde ILO sözleşmelerine uyul mayan koşullarda çalışılıyor. Sendikaların da güçlü yapılar oluşturması gerekir. ICEM Genel Başkanı Senzeni Zokwana ve ICEM Kimya İşkolu Bölüm Başkanı Tomas Nie ber’in de katıldığı, konferansta 42 ülkeden 69 işçi sendikasından temsilci bir araya geldi. ICEM’in, Uluslararası Metal İşçileri Federasyonu (IMF) ve Uluslararası Tekstil ve Deri İşçileri Federasyonu (ITGLWF) ile işbirliği süreci, ICEM politikaları ve dünyada imalat sektöründe tek küresel federasyon için sürdürülen faaliyetler konusunda bir sunum yapıldı. Dünyanın bütünişçileribirleşiyor Krizle birlikte sendikaları tamamen devre dışı bırakmaya çalışan küresel şirketlere karşı yeni bir model geliştirilmesi gerektiği fikriyle hareket eden sendikalar, özellikle imalat sanayiinde küresel güç olmanın yollarını arıyor. İki yıl içinde IMF, ICEM ve ITGLWF’nin tek çatı altında olması planlanıyor. Amaç; Küresel sözleşme. Belediyeİş’ten değişim hareketi T ürkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Yönetim Kurulu Başkanı Cem Negrin, sektörün kârlılığının gerilediğini, hammadde fiyatlarındaki artıştan dolayı eskisi kadar ucuz giydiremeyeceklerini belirterek “Bu sezon yapılan mallar kesinlikle zamlı olarak imal edilecek, bu durum çalışanları da risk altına alıyor” dedi. Tekstilde yaşanan olumsuzlukların, sektörün pazar kaybına yol açtığını, maliyetlerin her geçen gün arttığını dile getiren Negrin, tüm verilerin, Türk hazır giyim sektöründeki işletmelerin ve yüz binlerce çalışanın nasıl bir risk ile karşı karşıya bulunduğunu tüm çıplaklığı ile ortaya koyduğunu ifade etti. Krizin en çok etkilediği yıllarda en çok işsizlik otomotiv ve tekstilde yaşanmıştı. B elediyeİş Sendikası İstanbul ve Ankara şubeleri, sendikal hareketin tıkanıklığına karşı değişim hareke tinin deklarasyonunu yayımladılar. Hafta başında Belediyeİş Sendikası şu be başkanları İstanbul’da bir açıklama ya parak, sendikanın merkezinin tavrından şi kâyetçi olarak tıkanan, her gün etkisizleşen ve sendikal alanda yeni bir değişim prog ramıyla Belediyeİş Sendikası yönetiminin değişmesi gerektiğini dile getirdiler. Sendikanın İstanbul 1, 2, 5 ve 6 No’lu şu beleri ile Belediyeİş Sendikası Ankara 2 No’lu şubenin yanı sıra ASKİ Şube, Bele diyeİş Sendikası EGO ve Balıkesir şubeleri tarafından yapılan açıklamada, bugün işçi sı nıfının yaşadığı sorunlar karşısında sendi kal yapıların bütünüyle işlevsizleştiği ileri sürülerek Belediyeİş Sendikası’nın da hem sermayenin saldırıları karşısında yetersiz ve etkisiz hem de üyelerinin talepleri, ihtiyaç ları ve geleceği açısından umut verici bir noktada olmadığı ifade edildi. “Belediyeİş Sendikası’nın mevcut yö netimi işçi sınıfının içinden geçtiği ola ğanüstü süreci kavrayacak, bu sürece ilişkin doğru politikalar geliştirecek, Belediyeİş üyelerini tek bir vücut ha linde harekete geçirecek birikim ve do nanımdan yoksundur. Yaşanan birçok olay bunu bize tekrar tekrar göstermiş tir. Her şeyden önce yönetimin statüko cu tutumu ve günü kurtarma mantığıy la hareket etmesi Belediyeİş Sendikası’nı giderek içinden çıkılmaz bir duruma sü rüklemektedir. Bu soruların tek bir cevabı bulunuyor. Her işçi sendikal faaliyete aktif olarak ka tılmalı ve geleceğini kendi ellerine al malıdır. Bunun anlamı Belediyeİş Sen dikası’nda radikal bir değişim demektir” ifadelerinin yer aldığı açıklamada, işçi sı nıfına yönelik saldırıların statükocu bir sen dikayla değil mücadeleci bir sendikanın bo şa çıkaracağı dile getirildi. Türkİş’tenüççekince MUSTAFA ÇAKIR ANKARA Türkİş Başkanlar Kurulu, işçi konfederasyonları başkanları ve bakanın katılımıyla 67 Kasım’da yapılacak değer lendirme toplantısı öncesinde Çalışma ve Sos yal Güvenlik Bakanlığı’nın uyum yasaları nı masaya yatırıyor. Türkİş’in yüzde 10 iş kolu barajının kaldırılması, üyelikte noter şar tının aranmaması ve işkollarının azaltılma sı konularında çekinceleri bulunuyor. Toplantının iki gündem maddesi bulunuyor. Bi rincisi kamu kesimi toplu iş sözleşmeleri ikin cisi ise 2821 ve 2822 sayılı yasa tasarıları. Sen dikalar Yasası ile Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Yasası’na ilişkin tasarılar daha önce hü kümet tarafından gündeme getirilmiş ve Mec lis komisyonlarında görüşüldükten sonra genel kurul gündeminde beklemeye alınmıştı. Konferansın bir diğer ev sahibi olan Petrolİş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Öz taşkın, Türkiye’nin en önemli sorununun işsizlik olduğunu söyledi. Resmi rakam lara göre işsiz sayısının 3 milyon olduğunu ama gerçek işsiz sayısının 6 milyon civarında olduğunu belirten Öztaşkın, mevcut istihdamın yüzde 44’ünün kayıt dışı olduğunu dile getirdi. “Günümüzde küresel dayanış ma ile desteklenmeyen işyeri ve ülke düzeyindeki sendikal mücadelenin başarı şansı oldukça azdır. ICEM’in bu konudaki po litikalarını destekliyoruz” diyen Öztaşkın, ICEM’in IMF ve ITGLWF ile birleşme çalışmalarını desteklediklerini ifade etti. Bugünde devam edecek konferansta ICEM’in IMF ve ITGLWF ile birleşme kararının çıkması bekleniyor. Petrolİş destekliyor Tekstil çalışanı işsizlik riskiyle karşı karşıya GÖRÜŞ ATİLLA ÖZSEVER CHP, Emeğin Neresinde? ADANA (Cumhuriyet Bürosu) KESK üyesi kamu emekçi leri, Seyhan Tapu Sicil Müdürlüğü’nde görev yapan KESK’e bağ lı Yapı YolSen Adana İl Temsilcisi Murat Vural’ın kent merkezine uzak Aladağ ilçesine geçici gö revle gönderilmesini protesto et ti. Müdürlük önünde eylem yapan kamu emekçileri kadrolaşmanın her yerde olduğu gibi burada da devam ettiğini dile getirdi. Türkan, açlık grevinde İstanbul Haber Servisi Anayasal hakkını kul lanarak sendikalı olmak istediği için Paşabah çe Devlet Hastanesi’ndeki işine son verilen ve 108 gündür kurduğu çadırda direnişini sürdüren Türkan Albayrak açlık grevine başlıyor. DİSK Kadın İşçiler Komisyonu ve CHP Beykoz Kadın Kolları ile ÇYDD Beylikdüzü Şubesi yönetici ve üyeleri de ziyaret ederek destek ver di. “Sesimi ilgili çevrelere duyurmak için bu güne dek sürdürdüğüm direnişimi, açlık grevine dönüştüreceğim” ifadesini kulla nan Türkan Albayrak, “Başta ailem ve dost larım sayesinde gecegündüz sesimi du yarmak için eylemime devam ediyorum. Dünyada benim bildiğim en kutsal olan emektir. Bu nedenle onurumu korumak için ‘Açlık grevine’ başlıyorum” dedi. AYDINLANMA EMRE KONGAR Hablemitoğlu ve Hrant Dink İki cinayet… İki kurban… Birinin faili meçhul… Birinin faili belli (mi?). Necip Hablemitoğlu, seçimleri AKP kazandıktan bir buçuk ay sonra öldürüldü… Sekiz yıl önce 18 Aralık 2002 tarihinde… AKP iktidarı bu cinayeti aydınlatacağına söz verdi… Hâlâ bir sonuç yok! Hrant Dink, AKP iktidarının beşinci yılında neredeyse dört yıl önce 19 Ocak 2007 tarihinde öldürüldü… Tüm toplum ayaklandı… Tetikçi yakalandı… Arkasındaki güçler hâlâ karanlıkta… Hablemitoğlu cinayeti hâlâ aydınlatılamadı… Kim öldürdü… Tetiği çeken kim… Tetiği çekenin ardında kimler var… Öldürülmesinin gerçek nedeni neydi… Şimdilik bilinmiyor… Sadece bazı iddialar ve spekülasyonlar var. AKP iktidarı bu cinayeti aydınlatacağına söz vermişti… Bugüne kadar sonuç yok. Artık, çözüm yönündeki çabaların devam ettiğine ilişkin kamuoyuna yansıyan bir bilgi de yok. Hrant Dink cinayetinin tetikçisi yargılanıyor… Cinayetin nasıl planlandığı öğrenildi… Cinayetin önceden ihbar edildiği ortaya çıktı… Tetikçi ve ona yardım edenler yakalandı… Olayda ihmali olduğu öne sürülen görevliler hakkında ihbarlar, bilgiler, iddialar ortaya saçıldı… Nedim Şener başta olmak kaydıyla bu konuda birçok araştırmacı kitap yazdı… Nedim Şener kitabından dolayı, Dink cinayetinde tetiği çeken kişiye istenenden daha yüksek ceza istemiyle yargılandı… Bazı davalardan beraat etti… Bazı davaları devam ediyor. Tetiği çeken kişi, “Taş atan çocuklar” için çıkarılan yasadan yararlanarak ağır ceza mahkemesinde değil, çocuk mahkemesinde yargılanacak ve tabii cezası hafifleyecek… Bu arada olayda ihmali olduğu iddia edilen kişiler ortada… Bir bölümü terfi bile etti… Mülkiye müfettişleri olayda ihmali olduğu iddia edilen kişileri akladı… Başbakanlık Teftiş Kurulu, Mülkiye müfettişlerinin görevlileri aklayan raporunu ağır biçimde eleştirdi. AKP iktidarı herkesi dinliyor, izliyor, kaydediyor… Bu kayıtlar medyaya sızdırılıyor… Özel yaşama ilişkin olanları bile zaman zaman manşetlere çıkıyor… Yasadışı dinlemeler, yasal dinlemeleri bastırdı… Türkiye’nin gündemini adeta bu dinlemeler, izlemeler, kayıtlar, sızdırılan haberler belirliyor. Hablemitoğlu cinayeti karanlıkta… Dink cinayetinde tetikçinin arkasındaki güçler karanlıkta… İhmali olduğu öne sürülenler serbest… İktidar susuyor… “Hepimiz Ermeniyiz” kampanyasına katılanlar susuyor… Sözde liberaller susuyor… Toplum, Hablemitoğlu ve Dink aileleri adalet bekliyor! ORADA KİMSE YOK MU? ekongar@cumhuriyet.com.tr www.kongar.org
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle