Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 8 EKİM 2009 PERŞEMBE
4 HABERLER
DÜNYADA BUGÜN
ALİ SİRMEN
“Diyaspora ‘Kötü’ Diyor,
Demek ki Bu İyi...”
Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’ın
başı iyice dertte. ABD Başkanı Obama’nın Anka-
ra’ya baskıyla kabul ettirdiği açılımın sonucu olan
Türkiye ile Ermenistan arasında parafe edilen iki
protokolün Türkiye tarafından açıklandığı gibi, 10
Ekim’de imzalanması bile şu anda tehlikeye girmiş
görünmektedir.
Bilindiği gibi, bölgeye yeniden şekil vermeye ça-
lışan ABD, alan temizliği yaparak Ortadoğu’daki ye-
ni düzeni kurmak amacıyla bir dizi girişim başlatmıştı.
Ermeni ve Kürt açılımları da bu girişimler çer-
çevesinde ele alındığında ancak gerçek yüzleriy-
le anlaşılabilirler.
Kuruluşunda Türkiye’nin ABD’nin hemen arkasın-
dan ikinci ülke olarak tanığı Ermenistan ile sınır ka-
pısını, Ankara, bu ülkenin Dağlık Karabağ ve etrafındaki
Azeri topraklarını istila etmesi üzerine kapamıştı.
Türkiye’nin hemen tanıyarak iyi duygularını bel-
li ettiği komşusu ile sınır kapısını kapatması, eko-
nomisi zaten güç durumda olan Ermenistan’ı da-
ha da güç durumda bırakmıştı ve Ankara, kapat-
ma girişimine neden olan olay, yani Azeri toprak-
ları üzerindeki Ermeni işgali sona ermeden sınırı aç-
mayacağını ise çeşitli defalar dile getirmişti.
Ama Washington, Türkiye’deki icazetli iktidarı
üzerindeki baskısını kullanarak Ermeni açılımını ya-
şama geçirmeyi başarmıştı.
Bu durumdan en fazla yararlananın Ermenistan
olduğu açıktır.
Nitekim, Türkiye’de Ermeni açılımı enine boyu-
na tartışılmış, açılımın bu şeklinin sakıncaları ile ek-
siklikleri dile getirilmiş bulunmaktadır. Konunun ay-
rıntıları bu sütunda da çokça dile getirildiğinden ye-
niden aynı konuya dönmeyeceğim.
Ama, diyaspora, yapılan anlaşmadan hiç mem-
nun olmamış, Ermenistan Cumhurbaşkanı Sar-
kisyan da bu durumda onların önde gelenlerini ik-
na için geziye çıkmıştır.
Şu anda görünen, Sarkisyan’ın bu girişiminde faz-
la başarılı olmadığıdır.
Diyaspora, imzalanan anlaşma ile soykırım te-
zinden vazgeçildiğini, ayrıca protokolde yer alan
iki ülkenin sınırları ile ilgili müphem ifadenin “Batı
Ermenistan” iddiasının terk edildiği anlamını taşı-
dığı ve Nahçivan üzerindeki kimi talepleri zayıflat-
tığını ileri sürmektedir.
İlk bakışta, Ermenistan Devleti karşısında di-
yasporanın fazla bir ağırlığı olamayacağı düşünü-
lebilirse de gerçekte durum hiç de öyle değildir.
Bugün yeryüzünde Ermeni nüfusunun ancak üç-
te biri Ermenistan’da yaşamaktadır.
Ermenistan’da yaşayan nüfusunun iki katı olan bir-
çok ülkeye, (özellikle ABD, Fransa ve Arjantin) yayıl-
mış olan Ermeniler, bulundukları yerlerde yükselmiş,
ekonomik olarak güçlü kişilerdir ve dünya üzerinde-
ki etkileri kırılgan Ermenistan’dan çok daha fazladır.
Yüzyıla yakın bir süredir, çeşitli ülkelerde yaşa-
yan diyaspora Ermenilerinin zaman içinde, bu-
lundukları ülkelere asimile olmalarını engelleyip kim-
liklerini devam ettirmelerinin ana etkeni soykırım id-
diaları olmuştur.
Bu iddiaların canlı tutulması, Ermenilerin bulun-
dukları ülkelerde asimilasyonlarını engellediği için Er-
meni kilisesi tarafından da candan desteklenmiştir.
Tabii ki, bu davranış kin ve intikam duygularıyla
dolu milyonlarca tehlikeli insanın varlığı gibi büyük
bir tehlike yaratmıştır. Tabii ki, bu durum diyaspo-
ra Ermenilerinde büyük bozukluklara da yol açan psi-
kolojik bir travmaya neden olmuştur, ama bunlar Er-
meni kilisesinin umurunda bile değildir.
Ve böylelikle diyaspora, her mekânda, her zaman
Türkiye’ye karşı soykırım iddialarını canlı tutmuştur.
Bu tutumdan Ermenistan’ın hiçbir çıkarı olma-
dığı da Ermenistan’ın çıkarlarını diyasporanın
umursamadığı da açıktır.
Açık olan başka bir husus da “iki ülke arasında
imzalanan protokollerden diyaspora da memun ol-
madığına göre, demek ki hiç de fena değilmiş” man-
tığının sakat olduğudur...
Herhalde Türkiye için neyin iyi, neyin kötü ola-
cağını Ermeni diyasporasına endeksleyerek belir-
lemek yanlış olduğu kadar aptalcadır da...
asirmen@cumhuriyet.com.tr
İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN
namikzafer@yahoo.com
ZiyaretinegelenDenizFenerizanlõsõZekeriyaKaramanhakkõndaİstanbul’dasoruşturmaolmadõğõnõsavunmuştu
BelgelerÇapkõn’õdoğrulamõyor
AYKUT KÜÇÜKKAYA
Hakkõnda Deniz Feneri e.V bağ-
lantõlõ soruşturma yürütülen ve mal-
varlõğõna ihtiyati tedbir kararõ konulan
Kanal 7 Yönetim Kurulu Başkanõ
Zekeriya Karaman’õ makamõnda
kabul eden İstanbul Emniyet Müdü-
rü Hüseyin Çapkın, “Bu soruşturma
Ankara Cumhuriyet Başsavcılı-
ğı’nca yürütülüyor. İstanbul’da yü-
rütülen bir tahkikat olmadığını al-
tını çizerek belirtiyorum” açõkla-
masõnõ yapmõştõ. Ancak İstanbul Va-
liliği’nin “gizli” ve “çok acele” dam-
galõ belgesi Karaman hakkõnda İs-
tanbul’da da soruşturma yürütüldü-
ğünü ortaya koyuyor. Resmi belgeye
göre, Deniz Feneri e.V davasõnda Al-
manya’da hapis yatan Mehmet Gür-
han’la birlikte İstanbul’da soruşturu-
lan diğer isim, Zekeriya Karaman
olarak gözüküyor. Valiliğin belge-
sinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcõ-
lõğõ’nõn soruşturma dosya numarasõ,
Karaman’õn tüm kimlik bilgileri ay-
rõntõlarõyla yer alõyor.
İstanbul Emniyet Müdürü Çapkõn,
Cumhuriyet’in, “Kamuoyunda bü-
yük yankı yaratan Deniz Feneri
soruşturması kapsamında hakkın-
da hem İstanbul’da hem Anka-
ra’da soruşturma yürütülen Kara-
man’ın İstanbul Emniyet Müdür-
lüğü makamında kabul edilmesi
etik bir davranış mıdır?” sorusuna,
“Konu şu: İşin o tarafına baktığı-
mızda bu soruşturma Ankara Cum-
huriyet Savcılığı’nca yürü-
tülen bir soruşturma, İs-
tanbul Cumhuriyet Savcılı-
ğı’nca değil. Ankara Cum-
huriyet Savcısı çeşitli iller-
den bilgi istediğinde, İstan-
bul’dan da isterse, o bilgi ne
ise o bilgi yazılıp gönderili-
yor, soruşturma Ankara
Cumhuriyet Savcılığı’nca
yürütülüyor. Onu bir dü-
zeltelim” yanõtõ vermişti. Çapkõn’õn bu
yanõtõ 4 Ekim 2009 Pazar günü gaze-
temizde, “İstanbul’da Fener tahki-
katı yok” başlõğõyla yayõmlanmõştõ. İs-
tanbul Vali Yardõmcõsõ Ergun Gün-
gör’ün imzasõnõ taşõyan gizli damga-
lõ belge, Mehmet Gürhan ve Karaman
hakkõnda İstanbul Cumhuriyet Baş-
savcõlõğõ’nca soruşturma yürütüldü-
ğünü gösteriyor. Resmi belgede şöy-
le deniliyor: “İstanbul Cumhuriyet
Başsavcılığı’nın ilgi (a) yazısı ile
Mehmet Gürhan isimli şahıs adına
Zekeriya Karaman isimli şahıs ta-
rafından ekte gönderilen vekâlet-
name kullanılarak Mehmet Gür-
han’a ait Türkiye’de bulunan tü-
zelkişiliklerdeki hisselerinin ve gay-
rimenkul veya menkul malvarlık-
larının başkalarına devir yapılıp ya-
pılmadığının, herhangi bir nakdi pa-
rasının veya kıymetli evrakının
banka, kredi kurumları ve finansal
şirketlerden çekilip çekilmediğinin
araştırılması...”
Valiliğin yazõsõnda soruşturma nu-
marasõnõn yanõ sõra hem Gürhan hem
de Karaman’õn tüm kimlik bilgileri yer
alõyor. Soruşturmanõn amacõ Deniz Fe-
neri e.V davasõnda halen tutuklu olan
Euro 7 Genel Müdürü Mehmet Gür-
han adõna Almanya’da hapisteyken
Karaman tarafõndan sahte vekâletna-
me kullanõlarak Türkiye’de yapõlan ti-
cari işlemlerinin araştõrõlmasõnõ kap-
sõyor. Gürhan 23 Nisan 2007’de Ata-
türk Havalimanõ’ndan yurtdõşõna çõkõş
yapmõş, 25 Nisan 2007 tarihinde Al-
manya’da düzenlenen Deniz Feneri
e.V operasyonunda tutuklanmõştõ. Ka-
nal 7’nin sahibi Karaman, Alman-
ya’nõn Türkiye’den sorgulanmasõnõ is-
tediği 16 kişilik listede en önemli isim
olarak dikkat çekiyor. Karaman’õn
malvarlõğõna Ankara Cumhuriyet Baş-
savcõlõğõ’nca ihtiyati tedbir konul-
muştu.
Çapkõn’a bir yalanlamada CHP’li
Kemal Kılaçdaroğlu’ndan geldi.
Çapkõn’õn açõklamalarõnõ okuduğu-
nu belirten Kõlõçdaroğlu, “Deniz Fe-
neri konusunda Bilgi Edinme Yasası
kapsamında İstanbul Valiliği’ne
başvuru yapmıştım. Bana süren
bir soruşturma olduğu için bilgi ve-
rilemeyeceği yanıtı verildi” dedi.
PROF. DR. ŞAHİN FİLİZ:
Cemaatlere
verimli zemin
hazırlanıyor
Kuran kurslarõnda ilköğretim 5. sõnõfõ bitirme
şartõnõn kaldõrõlmasõ çabasõnõ yorumlayan Prof.
Filiz, pedagojik açõdan çocuklara zarar
verebilecek kurslarõn yalnõz laikliğe değil, İslam
tarihinin parlak dönemlerindeki geleneğe de
aykõrõ olduğunu belirtti.
MAHMUT LICALI
ANKARA - Akdeniz
Üniversitesi Fen Edebi-
yat Fakültesi’nde İslam
felsefesi dersleri veren
Prof. Dr. Şahin Filiz, yaz
Kuran kurslarõnda “ilk-
öğretim 5. sınıfı bitir-
me” şartõnõ kaldõran yasa
tasarõsõnõn pedagojik açõ-
dan çocuklara zarar vere-
ceğini vurguladõ.
Filiz, yaz Kuran kurs-
larõnõn pedagojik açõdan
tutarlõ bir mantõğõ, rasyo-
nel bir dayanağõ ve bi-
limsel bir değerinin ol-
madõğõnõ kaydetti. Kurs-
larõn koşullandõrma, salt
inandõrma ve boyun eğ-
dirmeye dayalõ olduğunu
ifade eden Filiz, “Kurs-
lar, yalnız laikliğe de-
ğil, İslam tarihinin par-
lak dönemlerindeki ge-
leneğe de aykırıdır. Bi-
limsel değeri yoktur;
çünkü Kuran’ı yüzün-
den okumayı öğretmek
ve öğrenmek, onun içe-
riğine ilişkin hiçbir yarar
getirmez” dedi.
Filiz, tasarõnõn yasalaş-
masõ durumunda küçük
çocuklarõn pedagojik açõ-
dan uğrayacağõ zararlar
hakkõnda da şu bilgileri
verdi: “Çocuklar, çok
küçük yaşlardan başla-
yarak itaate ve boyun
eğmeye zorlanmakta-
dırlar. Türk toplumu-
na, onun ulusal değerle-
rine yabancılaşmakta-
dırlar. Atatürk ilke ve
devrimlerinin ruhuna,
Cumhuriyet Türkiye-
si’ne karşı en iyimser
ifadeyse, umursamaz bir
psikoloji içine itilmek-
tedirler.”
Kuran kurslarõna ilk-
öğretim 3. sõnõf öğrenci-
lerinin dahil edilmesiyle
dinsel rüşt yaşõnõn 10’a in-
dirileceğini, bunun İsla-
miyetin sorumluluk için
belirlediği yaşla arasõn-
daki farkõn 5 yaş olacağõ-
nõ ifade eden Filiz, “Ba-
kan Faruk Çelik bunun
farkında mıdır, yoksa
yaz Kuran kursları için
neredeyse anaokulu dü-
zeyine kadar yaygınlaş-
tırılmış yaz kursları
programı mı düşün-
mektedir? 10 yaşından
itibaren çocuklarımızı
İslamiyetin bile yüküm-
lü kılmadığı ‘bilgi’ ve
‘eğitim’le yüz yüze ge-
tirmek, ‘Din farz kõlmõ-
yorsa, biz kõlarõz’ de-
mekten başka bir şey
değildir” diye konuştu.
DİSK BAŞKANI
‘Ticari
ilişki
iddiası
yalan’
İstanbul Haber Ser-
visi - Makamõnda uğradõ-
ğõ silahlõ saldõrõ sonucu ya-
ralanan ve Çağlayan’daki
Florence Nightingale Has-
tanesi’nde tedavisi süren
DİSK Genel Başkanõ Sü-
leyman Çelebi, saldõrgan
Rıza Tunçbilek’le ilgili
175 bin Mark alacağõ ol-
duğu yönündeki iddiala-
rõnõ yalanladõ. Çelebi “Bu
saldırının DİSK’i ve şah-
sımı yıpratmaya yönelik
bir komplo olduğu yö-
nündeki endişem ağır
basmaktadır” dedi.
DİSK Genel Başkanõ
Çelebi, tedavi gördüğü
hastaneden yaptõğõ yazõlõ
açõklamada, sağlõk duru-
munun iyi olduğunu vur-
guladõ. Çelebi, şöyle de-
vam etti: “Saldırganın
ifadelerine dayanılarak
yapılan haberler gerçek
dışıdır. Benim saldırgan
Rõza Tunçbilek ile hiçbir
ticari ilişkim yoktur, hiç-
bir zaman olmamıştır.
Benim saldırgan ile ha-
pishaneden tanıştığım
iddiaları da gerçek dışı-
dır. Sadırganı 1980’li
yıllarda oturduğum ma-
halleden tanıyorum. Ha-
lı ticareti yaptığım yıl-
larda, kendileri de ha-
pishaneden çıkmış olan
bu gençlere destek ol-
mak için, kendilerine
zaman zaman pazarda
satmaları için halı ver-
dim. Benim Rıza Tunç-
bilek ile başka hiçbir
ilişkim olmadı. Bir ara,
saldırganın kardeşi Ca-
hit Tunçbilek ile ihracat
yapmak amacıyla ortak
bir şirket kurduk. An-
cak bu şirket başarılı
olamadı, zaten kısa bir
süre sonra ben ve eşim
de şirketteki hisseleri-
mizi devrederek ayrıl-
dık. Bu süre içinde ara-
mızda herhangi bir borç
ilişkisi oluşmadı.”
Rõza Tunçbilek’in ken-
disini 2.5 ay önce ziyaret
ederek, “Bana 2.5 trilyon
borcun var” dediğini de
kaydeden Çelebi, “Gö-
rüşmede, Rıza Tunçbi-
lek’in ekonomik duru-
munun kötü olduğunu,
büyük sıkıntı yaşadığını,
yaşadığı sorunların psi-
kolojik durumunu da
olumsuz etkilediğini his-
settim” dedi.
İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkõn,
“Zekeriya Karaman hakkõndaki soruşturmayõ Ankara
yürütüyor” şeklinde açõklama yapmõştõ. Ancak
İstanbul Valiliği’nin “gizli” ve “çok acele” damgalõ
belgesi Karaman hakkõnda İstanbul’da da soruşturma
yürütüldüğünü ortaya koyuyor.
Yine yargıya çelme girişimi
AKP küçük yaştaki çocuklarõn kursa gitmesi için tasarõ hazõrlarken yüksek mahkeme
yaz Kuran kurslarõ hakkõndaki mevcut düzenlemenin iptal istemini görüşecek
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Diyanet İşleri Başkanlõ-
ğõ tarafõndan açõlan yaz Kuran
kurslarõna gitmek için “ilköğ-
retim 5. sınıfı bitirme” şartõnõn
kaldõrõlmasõna ilişkin yasa tasa-
rõsõ imzaya açõlõrken, Anayasa
Mahkemesi, yaz Kuran kursla-
rõnõn açõlmasõnõ öngören mevcut
yasa hükmünün iptal istemini bu-
gün esastan görüşecek.
AKP’nin, yaz Kuran kursla-
rõndaki ilköğretim 5. sõnõfõ bi-
tirme koşulunun kaldõrõlarak da-
ha küçük yaştaki çocuklarõn da
bu kurslara gitmesine olanak
sağlayan yasa tasarõsõ hazõrladõ-
ğõ dönemde, Anayasa Mahke-
mesi, yaz Kuran kurslarõnõn açõl-
masõna olanak sağlayan Diyanet
İşleri Başkanlõğõ yasasõnõn ilgi-
li maddesinin iptal istemini ele
alacak. Danõştay İdari Dava Dai-
releri Kurulu, düzenlemenin ana-
yasaya aykõrõ olduğunu belirte-
rek, Anayasa Mahkemesi’ne
başvurmuştu. Danõştay İdari Da-
va Daireleri Kurulu’nun iptalini
istediği maddenin birinci fõkra-
sõ, “İlk ve ortaöğretim ku-
rumlarında okutulan zorunlu
din kültürü ve ahlak bilgisi
dersleri dışında Kuranıkerim
ve mealini öğrenmek, hafızlık
yapmak ve dini bilgiler almak
isteyenlerden ilköğretimi biti-
renler için Diyanet İşleri Baş-
kanlığı’nca Kuran kursları
açılabileceğini” düzenliyor.
Maddenin iptali istenen birinci
fõkrasõnõn üçüncü tümcesinde
ise “İlköğretimin 5. sınıfını bi-
tirenler için tatillerde ve Mil-
li Eğitim Bakanlığı’nın dene-
tim ve gözetiminde yaz Kuran
kursları açılır” ifadesi yer alõ-
yor.
Maddenin iptal istenen ikinci
fõkrasõ Kuran kurslarõnõn açõlõş,
eğitim öğretim ve denetimleri ile
bu kurslarda okuyan öğrencile-
rin barõndõğõ yurt veya pansi-
yonlarõn açõlõş ve çalõşmalarõna
dair hususlarõn yönetmelikle dü-
zenleneceğini öngörüyor.
Danõştay İdari Dava Dairele-
ri Kurulu, yasanõn ilgili madde-
sinin anayasaya aykõrõ olduğuna
karar vererek, iptali istemiyle
7’ye karşõ 16 üyenin oyuyla
Anayasa Mahkemesi’ne baş-
vurmuştu. Kurulun gerekçesin-
de, çağdaşlaşmayõ hõzlandõran ve
Türk Devrimi’nin kaynağõ olan
laiklik ilkesinin; toplumun akõl
ve bilim dõşõ düşüncelerden ve
yargõlardan uzak kalmasõnõ
amaçladõğõ vurgulanmõştõ.
5TARİHİ CAMİYE ASILAN MESAJLARIN İÇERİKLERİ YENİ BİR TARTIŞMA BAŞLATTI
Mahyalar ‘açılımı’ göğe taşıdı
İstanbul Haber Servisi -
İstanbul’un düşman işgalin-
den kurtuluşunun 86’ncõ yõl-
dönümü nedeniyle önceki
gece İstanbul’un 5 büyük
camisine birlik ve beraberlik
mesajlarõnõn yer aldõğõ õşõklõ
mahyalarõn asõlmasõ dikkat
çekti.
Ramazan ayõnda ve kandil
gecelerinde mahyalarõn asõldõ-
ğõ cami minarelerine, önceki
gece birlik mesajlarõnõn asõl-
masõ, İstanbullularõ şaşõrttõ.
Sultanahmet Camisi’ne “Or-
dumuza şükran borçluyuz”,
Eminönü Yeni Cami’ye “Mil-
li birlik esastır”, Süleymani-
ye Camisi’ne “Ne mutlu
Türk’üm diyene”, Üsküdar
Yeni Cami’ye “Kurtuluşun
kutlu olsun”, Eyüp Cami-
si’ne ise “Önce vatan” yazan
õşõklõ mahyalar asõldõ.
İstanbul Müftü Yardõmcõsõ
Mehmet Aşık, tarihi camile-
rin mülkiyeti vakõflara ait ol-
duğu için mahya hizmetleri
konusunda uzman kuruluşun
Vakõflar Genel Müdürlüğü
olduğunu belirterek, İstanbul
Müftülüğü’nün yetkisinin
camilerin içiyle sõnõrlõ oldu-
ğunu belirtti.
Vakõflar Genel Müdürlü-
ğü’nden verilen bilgide ise,
29 Ekim Cumhuriyet Bayra-
mõ, 6 Ekim İstanbul’un Kur-
tuluş Günü’nde ve ramazan
aylarõnda tarihi eser özelliği
taşõyan camilere asõlacak
mahyalarõn valilikte toplanan
komisyona teklif edildiği
kaydedilerek, mahyalarõn
komisyonun aldõğõ karar
doğrultusunda mimarelere
asõldõğõ dile getirildi. Diya-
net İşleri Başkanlõğõ’ndan
yapõlan açõklamada mahya
içeriklerinden kurumun so-
rumlu olmadõğõ belirtildi.
Demirtaş’tan suç duyurusu
ANKARA(Cumhuriyet Bürosu) - DTP Grup
Başkanvekili Selahattin Demirtaş, Diyarba-
kõr’õn Lice ilçesinde meydana gelen patlamada
öldüğü iddia edilen Ceylan Önkol (12) olayõ
ile ilgili görevi kötüye kullandõğõ gerekçesiyle
Lice Cumhuriyet Savcõsõ Mustafa Kamil Ço-
lak hakkõnda suç duyurusunda bulundu. De-
mirtaş, “olay yerine gitmeyerek delillerin kay-
bõna yol açtõğõ ve etkili soruşturma yürütmeye-
rek vatandaşlar arasõnda ayrõmcõlõk duygularõ-
nõn gelişmesine neden olduğu” iddiasõyla Ço-
lak hakkõnda soruşturma yapõlmasõnõ talep etti.
Londra’da iki Türk öldürüldü
LONDRA (AA) - İngiltere’nin başkenti
Londra’da, Oktay Erbaşlõ (23) isimli gencin
cuma akşamõ otomobiliyle trafik õşõklarõnda
beklediği sõrada kimliği belirlenemeyen mo-
tosikletli bir kişi tarafõndan öldürülmesinin
ardõndan, pazartesi gecesi de Cem Düzgün
(21) isimli genç silahla vuruldu. İngiliz med-
yasõnda geniş yer bulan Erbaşlõ’nõn ölümü,
“Türk uyuşturucu mafyasõnõn anlaşmazlõğõ”
olarak değerlendirilirken karşõt sokak çetele-
rinden misilleme yapõlacağõ yönünde kaygõ
verici yorumlar da haberlerde yer aldõ.
Yazılım sempozyumu başlıyor
İstanbul Haber Servisi - Ulusal Yazõlõm Mü-
hendisliği Sempozyumu’nun 4’üncüsü bugün
başlõyor. Yõldõz Teknik Üöniversitesi Elek-
trik-Elektronik Fakültesi Bilgisayar Mühen-
disliği Bölümü ile TMMOB Elektrik Mü-
hendisleri Odasõ tarafõndan düzenlenen etkin-
likğe, IEEE Software Editörü Dr. Hakan Er-
doğmuş, Rational Software Develompment
Genel Müdür Yardõmcõsõ Mike O’Rourke ve
Twente Üniversitesi Yazõlõm Mühendisliği
Bölüm Başkanõ Prof. Mehmet Akşit katõlacak.