Katalog

w CumhuriyeC SPOR Avrupa Bilardo Şampiyonası'ncla Murat Naci Çorlu, ustası Semih Saygıner'i yenip şampiyon oldu Boyn ELENA DEMİRYÜREK / ki başarılı adam... Biri dünyanın, biri ise Avrupa'nın en iyisi... Branşlannda takım halinde ya da bireysel birçok başannın altında imzalarını bulmak mümkün. Biri henüz mesleğinin başında diğeri ise zirvesinde... Basamaklan yeni yeni tırmanma- ya başlayan genç sporcu, usta olarak k abul edilen bu adamı n öğrencisi gibi... Dünyada başanlarıy- la göz dolduran bu adamı, öğrencisi Av- rupa Şampiyonası- nda2. tureleme ma- çında yeniyor. Kim bu adamlar? Kariyerinin zirvesinde olan 'usta' bilardocu tahmin edebileceğiniz üzere Semih Saygıner; onu yenen genç yetenek ise ılk önemli yurtdışı başarısını ustasını yenerek elde eden şimdinin Avrupa Şampiyonu Murat Naci Çoklu. Çoklu, Saygıner'i Sportsnet'in organize ettiği ve bu yıl Fethiye'de Ruffles ve Okey'in sponsorluğunda düzenlenen 61. Avrupa Üç Bant Bilardo Şampiyonası'nda şampiyona dışına itti ve diğer rakiplerini geçerek birinci oldu. Ikiliyi antrenmanlarının çoğunu gerçekleştırdikleri Bahçelievlerdeki Max Bilardo Salonu'nda buluyoruz. geçecek - Semih Saygıner'i eledikten sonra nasıl bir psikolji oluştu? MURAT NACİ ÇORLU: Semih Usta elendıkten sonra bana birçok tak- tik verdı. Ama bu, maçlarla ilgili değil da- ha çok maç öncesinde kendimi nasıl ha- zırlamam gerektığıne yönelikti. - Şampiyon olduğunuzda neler hissettiniz? M.N.Ç: Avrupa Şampiyonu oldu- ğuma inanamadım. Çünkü tumuvaya ka- tıldığımda kazanacağımı düşünmüyor- dum. Italya bırincısini yendiğımde ken- dime güvenim yerıne geldi. Semih Us- ta'nın turnuvada şanssızlığı üzerindey- di. Ustayı yendikten sonra şampıyona- da başka Türk kalmadı. Dahası turnu- va burada olduğu ıçin biraz da gurur yap- tım ve buna şartlandım. Seyircinin des- teğini de unutmamak gerekir. Onlann al- kışları çok önemlıydi. - Usta olarak gördüğünüz biri- ni yenmek nasıl bir duygu? M.N.Ç: Türkıye'nin ve dünyanın en iyi bılardocusu olarak kabul edilen bir bılardocuyu yenmek çok güzel bir duygu. SEMİH SAYGINER: Ben yenil- meyi sevmem, aslında kimse sevmez. Maçı kaybettikten sonra insanların gü- lümseyerek rakibının elini sıkmasını an- lamıyorum. Adam senı belki de dünya şampiyonluğundan etmiş, sen adama gülüyorsun. Yok böyle birşey tebrik edersin ama gülücüklersaçmanın da pek anlamı yok. BirTürk'e yenildiğime üzül- medim. Ama bunun mılliyetçilikle bir il- gısı yok. Türk bilardosunun gelişımı açı- sından değerlendırılebilirız. - Türk bilardosunda yerinizi na- SEMİH SAYGINER KİMDİR? DÜNYA KLASMANINDAKİYERİ: 1 DOĞUM TARİHİ: 12 Kasım 1964 BAŞARILARI: 14 kez Türkıye Şampyionu 1999 Avrupa Şampiyonu, 1994-1998-2000-2001-2003-2004 Dünya Kupası Şampiyonu. 2000 Avrupa 2.'si, 2002 Avrupa Takım Şampiyonu (Hollanda VVanvanrooıj takımı ıle), 2003 Dünya Şampiyonu. 2003 Dünyada yılın en iyi oyuncusu, 2004 Süper Kupa Şampiyonu. 2003 Dünyada yılın oyuncusu, 2003 ve 2004 Dünya Ulusal Takımlar Şampiyonu (fayfun Taşdemır ile) MURAT NACİ ÇOKLU KİMDİR? DÜNYA KLASMANINDAKİ YERİ: 25. DOĞUM TARİHİ: 3 Ağustos 1984 BAŞARILARI: 1999 Türkiye Şampıyonası Eskişehir ayağı şampiyonu, 2001 Türkiye Şampıyonaları'nda 2 kez 2.'lik ve 1 kez 3.'lük, 2003 Türkiye Şampiyonalan'nda 2 kez 2.'lik, 2004 Dünya Kupası Hollanda ayağı 5.'si sıl görüyorsunuz? S.S: Murat, Türk Bilardosu'nun ilertediğinin önemli bir kanrtıdır. Eski- den her şey bana yapışmıştı. Şimdi di- ğer bilardocuların da başanlı olduğunu görüyoruz. Ama bu sporu yapanlara daha çok özen gösterilmeli. Ben dört kez farklı ülkelerde Ulusal Marşı'mızı okut- tum. Her grttiğim yere Türk bayrağı ile gidiyorum. Bunun anlaşılması için da- ha ne yapılmalı bilmiyorum. M.N.Ç: Hedefım dünya şampiyo- nu olmak.. Bunu başarabilmem için de çokçalışmalıyım. Dahası şu andakı ko- numumu korumam gerekiyor. - Sosyal güvenceniz var mı? M.N.Ç: Hıçbırımızin böyle bir gü- vencesi bulunmuyor. Konuyla ilgili mad- di bir gelirımiz de yok. Avrupa Şampı- yonalan'ndan kazandığımız ödüllervar. Bunun dışında bize bir getirisi yok. S.S: Bizim tüm çabamız bilardo- ya gönül veren sporcuların bu işi pro- fesyonel yapabilmeleri için bazı geliş- melerin olması, bazı düzenlemelerin yapılması. Ancak bizde bu durum ama- tör ruh olarak görülüyor. Belki ruh ola- rak böyle olmalı ama yönetim ve orga- nizasyon açısından profesyonellige dök- meliyiz. - Bilardonuzu geliştirmek adı- na yaptığınız başka spor var mı? M.N.Ç: Benım fazla yaptığım bir şey yok yakında başlayacağım. S.S: Ben koşuyorum kondisyo- numu arttırmak ıçin elimden geleni ya- pıyorum. Eylül ayından itıbaren de Tan Sağtürk eşilğınde dans derselerine ba- şalayacağım. Bu bedenimi kontrol et- mek için iyi olacaktır. Boynuz-kulak misali! - Boynuz kulağı geçti mi? S.S: Buna cevap vermek bana düşmez. Bunu Murat yanıtlamalı. M.N.Ç: Daha çok zaman var. Çok çalışmalı ve mücadele etmeliyim. Us- tanın yerine gelebilmek bir yana şu an- daki yerimi koruyabilmek için bile çok fazla çalışmam gerekiyor. - Sonraki kuşakiara neler kazan- dırdığınızı düşünüyorsunuz? S.S: Onlara kazandırdığım en bü- yük olanak, kendılerinı dünya bılardo- sundan ve o ortamdan uzakta oldukla- nnı hissetmemelerı. Benim beş altı yıl- da aştığım arkadaşlık, dostluk, kaynaş- ma aşamalarını daha çabuk aştılar. - Kendinizi onlann hocası ola- rak görüyor musunuz? S.S: Ben kimsenin antrenörü ya da hocası değılim. Çünkü ben yanm iş yapmayı sevmem. Hoca olacaksam sporculuk yapmam, aktrf olarak oynu- yorsam antrenöriük yapmam. Ama on- lara elimden gelen yartiımı yaparım. -Bilardonun geleceğini Türki- ye'de nasıl görüyorsunuz? S.S: llerde belki iki Türk'ün Dün- ya Şampiyonluğu için final oynadığını göreceğiz... Ilk sekizdebu turnuvada 4 Türk vardı. Bu branştaki tüm başarıla- n kazanmış, ama fazla tanınmayan tek branş biziz... Bu sporu geliştirmek için elimizden geleni yapıyoruz. Ama bu işin ehli olan kişilerin basınla dialoğu geliş- tirmeleri, gerekli organizasyonlan yap- maları gerekiyor. Ahmet Cömert'in oğlu, Türk boksunun gelişimi için çabalıyor Cömert: Bize destek verin I ürkiye'nin en önemli boksörlerinin en başında gelen Ahmet Cömert'in oğlu Türkiye Boks Federasyonu ÜyesiAtilla Cömert'le Türk boksunu ve onun anısına yapılan "Ahmet Cömert Boks Turnuvası'nı konuştuk. 19MAYIS2004 VEYSEL BALKAYA eoks dünya tarihinin en eski sportanndan. Olım- piyatlara grdiği tarihe baktığımızda bizleri milattan önce- sine kadar götürüyor. Hem boks ya- panlann hem de izleyenler için vaz- geçilmez bir tutku haline gelmiş bir uğraş. 1950'li yıllann efsane isimle- ri Muhammed Ali, Sugar Robinson ve Joe VValcot için sabahlara kadar uyumadan bekleyip belki de sade- ce birkaç dakika sürecek bir karşı- laşmayı izlemek için uykudan feda- karlık edilen bir spor dalı. Bireysel sporiar içerisinde belki de en zoru. Türkiye'nın en önemli boksörlerinin başında gelen Ahmet Cömert'in oğlu Türkiye Boks Federasyonu Üye- si Atilla Cömert'le Türk boksunu ve onun anısına yapılan "Ahmet Cö- mert Boks Turnuvası'ru konuştuk. -Türk boksunun bugünkü du- rumundan bahseder misiniz? - Boks Türkiye'de şu an çok iyi bir yerde. Dünya devleriyle boy öl- çüşen bir durumda. Boksta Ameri- ka Birleşik Devletleri, Hırvatistan, Özbekistan, Rusya, Azerbaycan, Uk- rayna gibi ülkeler ekolleriyle yer alı- yor. Bu ülkeler oldukça başarılı. Tür- kiye de bu devlerin arasında bir mü- cadele içerisinde. Geçmiştekı duru- mundan daha iyi. Avrupa ve Dünya müsabakalarında şampiyonlar çı- karıyor. Türkiye'deki boksun Avru- pa'nın en iyi yerlerinde olduğunu söyleyebiliriz. En popüler turnuva -Ahmet Cömert Boks Turnu- vası hakkındaki görüşleriniz... - Bu yıl 19. turnuvamızı yaptık. Ilk 5 turnuva "Boğaziçi Boks Turnu- vası" adı aftındayapılıyordu. Ahmet Cömert'in vefatından sonra bu ad altında düzenlenmeye başladı. Her yıl ilginin arttığını görüyoruz. Dün- ya'nın en popüler boks turnuvası ko- numunda yer alıyor. Avrupa Şaımpi- yonası'ndan bile daha çok sporcu- nun katıldığı bir turnuva haline gel- di. Bir boks zirvesi. Turnuvanın bu ha- le gelmesinde çok kişinin emeği var. İyi bir turnuva geçırdık. -Turnuvanın Türk boksuna ne gibi katkıları bulunuyor? - Turnuvaya katılan sporcular dünyanın en iyileri. Zaten öyle de ol- mak zorunda. Çünkü ülkeler bu tur- nuvaya çok önem veriyor ve en iyi boksörlerinı gönderiyorlar. Burada alınacak iyi dereceler boksörlerin dünya şampiyonalanna katılmaları- na katkıda bulunuyor. Bu puanlar da dünya turnuvalanna ve olimpiyat ele- melerine gitmelerini sağlıyor. Kaliteli boksörlerin buralara gel- mesini sağlıyor. Bu da beraberinde ilgiyi getıriyor. Dünya boksunun ka- litesine hizmet etmiş oluyoruz. İyi boksörlerin yetişmesini, Türkiye'nin tanıtımını ve yeni boksörlerin ön plana çıkmasını sağlıyor. Türkiye'ye 4 krtadan böksörlergeliyor. Bu da olim- piyat ruhunu ortaya koyuyor. -Boks, Türk insanın yapısıy- la ne kadar bağdaşıyor? - Türk insanının yapısı boksa uygun ve eğılımi var. Önce vücut yapısı olarak oldukça uyumlu, Birde duygusal olarak boks sporuna yat- kın. Aslında çok daha başarılı yerler- de olması da gerekli. Ekonomik, tesıs ve basın desteksizliği gibi nedenler- den geri planda kalıyor. Boksu des- teklemek gerekir. FEYZİ AÇIKALIN Avrupalı Amerikalı'ya Karşı Bisiklet bir yaz sporu. Da- yanıklılığı artırmaya yönelik kış çalışmalarından sonra yarışma sezonu mart ayında başladı. Yı- lın ilk yarışları sporcuyu yıprat- mayan göreceli düz ya da az yo- kuşlu parkurlardan oluşuyor. Se- zon ısındıkça işkencenın de do- zu artıyor.. Bisiklet sporunun Türkiye cephesınde yeni bir şey yok. Kırk yıl öncesinde olduğu gıbı yıne kırk sporcu birbirine bakarak yanş ya- pıyor. Bisiklet camıasındaki her birey bu sporun Türkiye'deki yö- netiminden yakınıyor. Ama sıstem kimsenin elini taşın altına sokma- sına izin vermiyor; o taşın altında da zaten yılan variAynı otorite da- ha farklı bir sporcu profili ve spor anlayışına sahip olan Dağ Bisik- letindeki kıpırdanmaya da ızın ver- miyor. Böylece aynı tas ileyıkanid duruyoruz. aynı hamamda... Oysa Dünya (Avrupa!) bisik- leti yaklaşan Fransa bisiklet turu- na kilitlenmış durumda. Üst üste altıncı zaferini kazanması bekle- nen, Bush'un Teksas'tan hem- şerisi Armstrong'a karşılık Av- rupalı! Ullrich'ın son form duru- mu merakla izleniyor. Boğazına çok düşkün olan Ludwıg'ın her kış düzenli olarak aldığı kiloları bir türlü verememesı, Amenkalının artık kazanmasını istemeyen (be- nım gıbileri) kara kara düşündü- rüyor. Oysa sırada bir Amerikalı da- ha var. Armstrong'un eskı takım arkadaşı olan Hamilton bu yarı- şın gizlı favorisi. Avrupa, mart ayından baş- layarak nisan sonuna kadar ge- çen süre içinde, yaklaşık yüz yıl- dan ben sürdürdüğü klasik, tek günlük yanşlarının ilk bölümünü tamamladı.Şimdısırabüyüktur- larda. 8 Mayıs günü başlayan Ital- ya turunda ikı Italyan, Petacchi ve Simoni yarışı yönlendiriyor. 37 yaşındaki büyük sprinterCippo- li'nin havasını söndüren Petacc- hi birfiniş canavarı. Yarışı kazan- ması beklenen Simoni ise yokuş- larda kimseye soluk aldırmıyor. Ama asıl dananın kuyruCjc temmuz sonunda Paris'te kopa- cak. Champs Elysee'de kurular vearkadafon olarak ZaferTak'ınır kullanıldığı Fransa Bisiklet Tu- ru'nun birincılık kürsüsünde, c maske yüzüyle gülümsemeye ça- lışan Arrnstrong'u görürseniz eğer bir tarih yazılmış demektir. Ame inanın, 'yaşlı kıtanın' sporsever- leri bunu hıç içlerıne sindireme- yecek. Armstrong'un güney Fran- sa'dayaşıyor olması bile onu ken- dilerinden biri olarak görmelerinf yetmeyecek... Atilla Cömert, babasının izinde yürüyor. Pantani'nin trajedisi / talya'nın ve dünyanın en başarılı bisikletçılerden biri olan ve geçen yıl bir otel odasında ölü olarak bulunan Marco Pantani'nin istemeden aşırı dozda uyuşturucu alarak "kazara" öfdüğü açıklandı. Pantani'nin ölümünü araştıran polis yetkilileri, ünlü bisikletçinın yaşamını yitırme şekline ilişkin tartışmalara son noktayı koydu. Başarılı bisikletçinın uzun bir süredir kokain kullandığı gerek polis, gerekse kamuoyu tarafından biliniyordu ama Pantani'nin intihar mı ettiği yoksa kaza sonucu mu öldüğü anlaşılamamıştı. Ancak dedektiflerin yaptığı araştırma Pantani'nin intihar etmediğini ortaya koydu. Pantani, sık sık yaptığı gibi yine uyuşturucu almış ancak bu kez miktan ayarlayamamıştı. Polis yetkilileri yaptıkları açıklamada "Marco Pantani, kokain zehirienmesinden öldüğü anlaşılmıştır. 34 yaşındaki Pantani, aşın dozda aldığı uyuşturucu nedeniyle yaşamın yitirmiştir. Olay tamamen kaza sonucudur" dediler. SAYI2