Katalog

•f Cumhuriye< SPOR UTBOL • Sezonun ilk maçında yaşanan düş kırıklığı 34 hafta sonunda zafer sarhoşluğuna dönüştü ÜÜÜçüncü yıldızın öyküsü Serhat ısrarı vardı bu aralar. Yönetim gözden çıkarmıştı futbolcusunu. Ancak Daum, Serhat Akın'a 'af karan çıkarttırdı. Her ne kadar baş- kanAziz Yıldınm "inadım ınat" dese de bu so- run çözümlenmiş oldu. Taraftar Daum'dan umut- lu olduğunu ve ona güvendığini sezon öncesj yapılan anketlere yansıttı. Ve sezonun ilk maçın- da Şükrıi Saracoglu'na güle oynaya gelen yan- daşının desteğıyle Daum yönethnrndeki San- Lacivertliler, eski bir Fenerbahçeli Âykut Koca- man'ın çalıştırdığı Istanbulspor karşısına çıktı. Ancak ilk maçla birlıkte ilk hüsran da yaşandı. Bu yıl da her yıl olduğu gibı şampiyonluktan başka bir şey düşunmeyen sabırsız F.Bahçe cephesinde ortalık bir anda kanştı. Yandaş umu- dunu kaybetme, kaybetmeme arasında gidip gelirken, medyanın acımasız kalemleri Daum için erken olduğunu düşünerek kaleci Enke'yi hedef aldı ve ilk maçta ipi çekilen Alman, bir re- kor kırarak Fenerbahçe'de en kısa süre forma giyen yabancı ünvanını "kazandı". Daha ilk maçta hem Daum, hem Enke, hem de F.Bahçe kaybetmişti. Ancak deneyimli teknik direktör Daum gardını düşürmedi. Ve o maçtan itibaren medya ile dengelerini koruya- rak kendisıne yakıştınlan "dahi" sıfatını birçok anlamda hak ettiğini ortaya koydu. lleıieyen haf- talarla F.Bahçe lyi oynamasa da puan kaybet- memeyi başardı. Özellikle Trabzonspor karşısın- da Hollandalı yıldız Pierre Van Hooijdonk'un frikikten attığı golle alınan 1 -O'lık galibiyet takım üzerindeki kara bulutlan birsüreHğine dağrttı. Bu arada geçen yılınşampiyonu ve "yenil- mez armada" olarak anılan Beşiktaş da galibi- yet serisini sürdüyor ve puan kaybı nedir bılmi- yordu. Futbol otoriteterinin ortak görüşü Beşik- taş'ın kolayca ipi goğüsleyeceği yönündeydi. Bu sırada Daum daadeta bu görüşe katılıyor ve şampiyonluğun sözünü bile etmiyordu. Hatta herfırsatta Beşiktaş'm Fenerbahçe'yegöre otur- muş bir takım ve şansmın daha yüksek olduğu- nu dile getirmekten usanrrtfyordu. Ancak takım- da yarattığı mücadeleci ve yardımlaşmacı anla- yışı da sahaya yansrtmaktan geri durmuyor ve kafasında belkı de o gunlerde sezon sonundazir- veye ulaşma planlan netleşiyordu. Samandıra yasak • Başkan Aziz Yıldınm, Alman teknik direktör Daum'u takımın başına getirdikten sonra yönetici arkadaşlanyla birçok karar almıştı. Bunların en önemlisi de "Bir daha Samandıra tesislerine uğramayacağız" düşüncesiydi. Ta ki Beşiktaş maçı sonrasına kadar bu böyle sürdü. 2-2 sona eren Inönü'dekı Beşiktaş karşılaşmasının ardından Daum, Yıldırım'a haber göndererek kendisıni Samandıra'ya davet etti. Başkan Aziz Yıldırım, Alman teknik adamın bu çağrısına kulak verdı ve kurmaylanyla birlıkte Samandıra'ya geldi. Galatasaray maçı öncesinde de yine aynı senaryo yaşandı. Ve 2-1 kazanılan Galatasaray maçı sonrasında Aziz Yıldınm sohbet edip şakalaştığı futbolculanna "Sizlerle gurur duyuyorum.Bu takım artık şampiyonluğu hak ediyor. Hepinize yürekten inanıyorum" sözlerini sarfetmişti. Ümit'in Intikamı • Fenerbahçe'de teknik direktör Daum, işbaşı yaptıktan sonra yönetime alınacak ve satılacak futbolculann listesini vermişti. Alman çalıştıncının Ümit Özat'la ilgili görüşleri, "kalsa da olur gitse de" şeklindeydi. Ümit Özat boş mukaveleye imza attı. Ve imza sırasında "Ben kendime güveniyonım. Bu takımda rahat rahat oynanm "dedi. Peki ilerleyen gunlerde neler oldu. Hemen söyleyelim; Ümit Özat kendisıni istemeyen Daum'un jokeri oldu. Takımın bankoları arasına adını yazdırdı. Gün geldi, stoper-libero, gün geldi sol kanatta, gün geldi sağ kanatta oynadı. Birçok kritik maçta da sürpriz goller atarak takımın kurtancısı oldu ve sezonunda en istikrarlı oyuncusu olma başansını gösterdi. Fenerbahçe sezonu şampiyon bitirirken ardında koskocaman bir öykü bıraktı. Fenerbahçe değil Vlusalbahçe' 2003-2004 futbol sezonu şampiyonu Fenerbahçe, ulusal ta- kım kadrolannın da temelini oluş- turmaya başladı. Oynayacağı özel maçlar için açıklanan (A), (A)2 ve Ümit Ulusal Futbol Takımlan'nın aday kadro- lanna San-Lacivertli takımdan top- lam 11 futbolcu davet edildi. Birdönem Galatasarayfı fut- bolculann çoğunluğu oluşturdu- ğu ulusal takımlarda şimdilerde Fenerbahçe rüzgârı esmeye baş- ladı. San-Lacivertli takımda 7 ya- bancı oyuncunun dışında, kadro- da yer alan Türk oyuncuların bü- yük bir çoğunluğu aday kadrola- ra davet edildi. ULUSAL TAKIM: Ümit Özat, Fatih Akyel, Tuncay Şanlı, Serhat, Akın, Volkan Demirel, Ali Güneş. (A) 2 ULUSAL TAKIM: Ser- vet Çetin, Selçuk Şahin, Mehmet Yozgatlı. ÜMİT ULUSAL TAKIM: Mahmut Hanefi Erdoğdu, Semih Şentürk. Aziz Yıldmm'ın F.Bahçe karnesi DÖNEM W-98 1998-99 1999-00 2000-01 2001-02 2002-03 2003-04 LİG 2 3 4 Şampiyon -> 1 TÎIRKIYE KIPASI Trabzon'a hükmoı mağlup Cezalı Pendıkspor'a ilk Turda elendı Fınalıst 2 Demzlı'ye2 Turda elendı Konya'ya 1 Turda elendı G BırlığVne yan fınalde elendi \\ftlTA KITASI UEFA1 Turda elendı UEFA 2. Turda elendı UEFA1 Turda elendı Avrupa kupalanna katılmadı Şampıyoniar Lıgı 1 Turda elendı Şampıyonlar Lıgı ön elemede elendı UEFA2 turda elendı -- TEKVİK DtREKTÖR Otto Banç 33 haftada ıstıfa ettı Joachun Löw (tam sezonı Rıdvan Dılmen 5 haftada ıstfa etn Zdenek Zeraan 15 haftada ıstıfa etn Turan Sofuoğiu sezonu tamamladı Mustafa Denızlı (tam sezon ı Mustafa Denızlı 10 haftada ıstıfa etn Wemer Lorant sezonu tamamladı Wemer Lorant 15 haftada ıstıfa ettı OğuzÇetın25 haftada ıstıfa etn Tamer Günev sezonu tamamladı Chnstoph Daum (tam sezon) OYTNCU SAYISI (GENEL) 31 oyuncu 43 maçta göre\ aldı 33 oyuncu 45 maçta gore\ aldı 36 oyuncu 41 maçta göre\ aldı 27 oyuncu 42 maçta göre\ aldı 25 oyuncu 47 maçta göre\ aldı 32 oyuncu 46 maçta gore\ aldı 30 oyuncu 46 maçta göre\ aldı YABANCIOY. 6 yabancı S yabancı 8 yabancı 10yabancı 9 yabancı 9 yabanct ^ yabancı Futbol mabedi Şükrü Saracoğlu'nun tribün- lerini büyük maç, küçük maç demeden hınca hınç dolduran yandaşlar takımdaki kazanma ısteği- ni hissediyordu. Ve her zaman yaptığı gibi takı- mını bağnna bastı. Tribünlerden yükselen hırs yeşil sahaya da yansıyınca takımın her 90 da- kika sonundaki görüntüsü, sankı maç yeni baş- lamışcasına tempoluydu. Elbette kı bunda ant- renör Roland Koch'un katkıları da yadsınamaz. Bu süreçte Daum elimdeki genç kalecıler bana yeter diyerek kaledeki tercıhini Recep'ten ya- na kullandı. Başlangıçta iyı bir görüntü veren Re- cep'te bir süre sonra performans duşüklüğü gözlendi ve kaleyi teslim alan Volkan gerek tek- nik heyete, gerekse yandaşa güven verdi. Bu ara- da Sakaryaspor'dan alınan genç Mahmut Ha- nefi ile sol bekteki sorunu çözemeyeceğini dü- şünen Daum, Istanbulspor'dan Petkov*un trans- ferine yeşil ışık yaktı vetransfer gerçekleşti. An- cak Bulgarfutbolcu Istanbulspor'daki performan- sından uzak kalınca Daum'un bu bölgedeki ara- yışı bitmek bilmedi. Medyada Daum'untakımda yapmak iste- diklerine bir türlü anlarn veremeyen yazarlar, sürekli Tuncay, Seıtıat, Ümit gibi birçok oyun- cunun yerini tartışıp durdu. Alman teknik ada- mın başta YusufŞimşek olmak üzere kime for- ma vermesı gerektiği gibi konular sıkça gazete sayfalarmda yer aldı. Ama Daum bildiğınden şaşmadı. Ancak iptal edilen Ç.Rızespor maçında spor yazarlartnın dedikleri ile hareket ederek adeta onlara "Detaylannı bilmediğıniz ışe ka- nşmayın" mesajı vermek isteyen ve Yusuf ile Mah- mut Hanefi'yi ilk 11 'de oynatan Daum'u bu fut- bolculann gösterdiği düşük performans haklı çıkardı. Ve Daum maçın ardından "Işte gördü- nüz" açıklamasını yaptı. Tum bunlann sonun- da Fenerbahçe ligın ilk yarısını lider Beşiktaş'm 11 puan gerisinde kapadı. Istekli ve inançlılar Takımın ikinci yanya daha istekli ve inanç- lı başladığı gozlerden kaçmadı. Elinden geldı- ğince puan kaybı yapmayan San-Lacivertlıler pu- an farkının artmasının önüne geçti. Ve Beşiktaş'ta pek çok kişinin nasıl olduğunu anlayamadığı çöküş günleri başladı. Puan farkı her hafta bi- raz daha kapanıyor ancak Beşiktaş bırturiü sıl- kinip kendine gelemiyordu. 23. hafta liderlik averajla koltuğuna oturan San - Lacivertlıler de yavaş yavaş şampiyonluğun sözü edilir oldu. An- cak Daum yine de temkini elden bırakmadı. Karadeniz'de bir şeyler oluyor Otoriteler Beşiktaş mı Fenerbahçe mı tar- tışmalan ile şampiyonu kestırmeye çalışırken, Trbzonspor'da Samet Aybaba'dan boşalan koltuğu Malatyaspor'dan aynlan Ziya Doğan devraldı. Ve Bordo - Mavililer inanılmaz bir çı- kışa geçti. Başlangıçta "Trabzon Yine Kazan- dı" şeklinde gazetelere yansıyan habeıierın ye- rinı "Karadeniz Fırtınası" gibi başlıklar taşıyan yazılar almaya başladı. Beşiktaş içine düştüğü bunalımdan çıkamayıp düşüşün önüne geçe- mezken, 11 hafta boyunca puan kaybetmeyen ve üst üste kazanan Trabzonspor bir anda Fe- nerbahçe'nin ensesine yapıştı. Türkiye Kupası yine yok Bu sırada Fenerbahçe Türkiye Kupası'nda yan finale yüksetdi ve rakip Ersun Yanal yöne- timindeki Gençterbiriiği'ydi. 55 bin yandaşının desteği ile rûrmızı - Siyahlıları Şükrü Saracoğ- lu'nda ağırlayan San - Lacıvertliler, muthiş bir mücadeleninardından 4-2 yenilerek kupaya ve- da ediyordu. Ancak tribünler yenilgiye karşın Fenerbahçe'nin mücadelesini alkışltyor ve kla- sikleşen "Biz inandık, siz de inanm" tezahüra- tı ile belki de lig için takımlanna mesaj veriyor- lardı. Lige yeniden dönüş Bu sırada Trabzon cephesinde Türkiye Kupası'nda finale yükselmenin sevinci yaşanı- yordu. Bordo - Mavililer kısa süre sonra finalde Gençlerbirliği'ni farklı bir skorla geçiyor ve ku- payı müzelerine götürüyorlardı. Artık lıgde de son dönemece girilmişti. Fenerbahçe'de şampiyon- luksesleri iyice yükselmişken, Trabzon'un da yıl- lar sonra bu kadar yaklaştığı şampiyonluk dü- şünden vazgeçmeye niyeti yoktu. Bu süreçte Sü- per LJg'de şike ve teşvik primi iddialan da do- ruğa çıktı. Hem dipte hem zirvede kavga sürü- yordu ama gerek Fenerbahçe, gerekseTrabzons- por yönetimi kendisini mümkün olduğunca bu çalkantılann dışında tutmayt başardı. Bu arada San-Lacivertliter'in ezeli rakibi Galatasaray ile Trabzonspor SüperLig'in bitfmine bir hafta ka- la Trabzon'da karşı karşıya geJdi. Ve Hagi yö- netimindeki Galatasaray rakibini deplasmanda darmadağın etti. Son haftaya Fenerbahçe ile ara- sındakı puan farkını koruyarak gırmek isteyen Karadeniz ekibinin şampiyonluk düşlerı nokta- lanmıştı. BüyüJc bir çıkış yapan Denızlispor'u deplasmanda4 golle geçen San-Lacivertliler'in şampiyonluk haberi ıse Süper üg'ın bitimıne bir hafta kala tüm yurda dalga dalga yayılıyordu. Eğlenceler 40 gün 40 gece sürecek. Zo- ru başardılar burası bir gerçek. Ama en son oy- nadıklan Malatyaspor karşısındaki kotü futbo- la ne demeli?.. Neyse fazla deşmeye gerek yok. Koca bir sezon iyi ve kötü günler yaşanarak geride kaldı. Şimdi tüm Fenerbahçeliler için sevinme ve kutlama zamanı. I9MAYIS2004 Yıldırım'ın Sırrı ve Fenerbahçe Tarihi büyük başarılarla dolu, asıriık bir çınar olan ve yaklaşık 100 yıllık bir kulüp haline gelen F.Bah- çe, özellikle Aziz Yıldınm dönemin- de; gelecek ıçın gerçekten çok cid- dı atılımları gerçekleştirdi. Avru- pa'da kabul edilebilir standartla- ra uygun ve gelecekte bir 'Dünya Markası' tescıliyle büyük bir kulüp olmanın yeganeyolu "Güçlü birfı- nansal altyapıya sahip olarak, ku- rumsal bir kimlik kazanmaktır." Yaklaşık 6 yıllık başkanlık dö- neminde Yıldınm, camia içi ve ca- mia dışı çok ağır eleştiriler alması- na karşın sadece Fenerbahçe sev- gisinden dolayı ıçine düşmüş oldu- ğu, hırs-inat ve ıhtiras çizgisinin sı- nınndan hiç ayrılmayarak yoluna devam edip kulübü bugünlere ge- > tirmiştir. Yıldırım'ın ufkunun bu ka- dargenişlemesinde, ona koşut ola- rak Fenerbahçe'nin standartlara uygun bir kulüp olarak ve dengeli birşekilde büyümesinde, en büyük etken hiç kuşkusuz muhalefet ve medya baskısı olmuştur. Baskının • getirdıği negatif oluşumla başkan- lık koltuğunu kaybetme korkusu ' içine duşen Yıldınm, şapkasını önü- ne koyarak yaptıklannın bilançosu- nu makro sevıyede incelemiş, ba- şarısızlıktaki eksiklerı bir bir tespit ; edip, giderici önlemleri almış ve gelecekte kendisıni büyük başarı- • lara götürecek, bununla birlıkte Fe- nerbahçe tarihinde ism/ni aftın harf- lerle yazdıracak sırrı bulmuş, geli- i şen zaman süreciyle de her geçen gün bu olguyu üst klasa çıkartma- - yı başarmıştır. Yadsınamaz başarı Işte sır; zaman sürecini, genç beyinlerle birleştirip tercihi de deneyimden yana yapmak.. Aslın- da bu kopyayı biraz da Ali Şen vermış gibi görülse de onu geliş- tirmek ve zamanla koordineli kul- lanarak uygulama ortamına almak, hiç kuşkusuz Başkan Yıldınm ve yö- netiminin inkâr edilemeyecek bü- yük başansı olarak da gozlerden kaçmamıştır. Yıldınm, eskilerin yap- tığı gibi sözde cepten para koyma usulü ya da akademik anlatımla 'bilançoyu borçla fınanse edip, ka- - bıl karşılığı olmayan ciddı bir za- rar'formülü ile futbol takımını şam- piyon yaparak gunü kurtarmak, makro sevıyde ise kulübü borç ba- tağı içine sokarak batırmak, ku- lüpten ayrılırken de gelecek baş- kan ve yönetime; enkaz bırakmak yolunu seçmemiştir. Tıpkı şu anda devlete borcu olan ve yapmış ol- duklan protokollerle kağrt ortamın- da borcunu ödeyen ancak realite- de hiç bir şey ödemeyen batık iş adamlarının sıkça başvurduğu o meşhur iktisat oyunu olan 'dept- equity swap' sistemi (yani borç sermaye takası modeliyle tasfiye et- mek) de Yıldınm tarafından kulla- nılmamıştır. ÖncelikleAzizYıldınm; haklı olarak yanında cep telefonu gibi taşıyıp hiç ayırmadığı, hatta bazı zamanlarcep telefonunu baş- kalannavermesine karşın onu kim- selere vermeyen ve devamlı gözü • üstünde olan 'CEO' kimliğindeki Murat Özaydınlı'yı kulübün başı- na kaynak yaratmadan sorumlu As Başkan olarak ataması sonucu, Fenerbahçe'nin tüm para sorunu ortadan kalkmış, finansal başansı da hiyerarşik bir sistemle art arda gelmiştir. Bununla birlıkte yine ay- nı Yıldırım; yönetim kadrosunu in- ter-aktıf ış dünyasını çok iyi bilen, yönetici ve iş adamlığı deneyimi mükemmel seviyelere ulaşan yük- sek lisanslı gençlerden kurması, kelimenın tam anlamıyla yıllandık- ça şarap gibi değer kazanan, müt- hiş deneyim abidesi olan Vedat Olcay ve ona kıyasla biraz daha genç ancak gözünü budaktan esir- gemeyen ve müthış bir kortekse sa- hıp Mahmut Uslu'nun da kadro- da bulunmasını sağlayarak, elde edilen başarının mimariarını oluş- turmuştur. Artık altyapı ve tesis- leşme sorununu çözen, şirketleş- . mestratejisıyle de güçlü birfinans , desteğinesahip olan Fenerbahçe'yi oluşturan ve günün şartlarına gö- - rekendinigüncelleyen "software" biryazılım programı güvenirliğinde taş gibı bir Fenerbahçe yaratan Yıl- dırım ve çalışma ekibi, zaman ve ., beyin gücü konsolidasyonunun de- ; ğerini Türkiye'de tüm kamuoyuna belgelemişlerdir. Gözlemlerim o dur ki; çok yakın gelecekte de bü- yük Fenerbahçe'yi Avrupa ve Dün- ya'nın örnek alacağı 'Birnumaralı' marka haline getıreceklerdir. SAYI 27