Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SRVR CUMHURİYET 17MAFtT2004ÇAftŞAMB/
10 DIŞHABERLER dishab(a cumhuriyet.com.tr
i KKTC, emlak fiyatlannın güneye göre daha ucuz oluşunun yanı sıra huzuruyla da yabancılan çekiyor
Ingilizlerin yeni gözdesi: Girne• Kıbrrs sorununa
çoziim t>ulunacağı
yonündeki beklentiler
Kuzev JCıbns'taki
ımilk satışlannda
rjatlamaya yol açtı.
Başta İngilizler olmak
üzere. çok sayıda
yabancının ilk tercihi
Girne ve çevresindeki
köyler.
REgATAKAR
LEFKOŞA-Kıbns sorununa,
Arinan Planı temelınde çözüm
hulunacağı yonündeki tahmınle-
rin ıyımser olması, Koızey Kıb-
ns'taki mülk satışlannda patla-
maya yol açtı. Daha 3 yıl önce-
srfle kadar, yabancılara satılan
mülk sayısı yılda 300'ü geçmez-
k~£rı geçen ynl bu rakam binin
ui^rine sıçradı.
KKTC yetkılileri, başta Ingı-
liz vatandaşlan olmak üzere, çok
sayıda yabancının mülk ahmı
için KKTC'ye geldiğinı, talep-
lerin daha çok Girne ve civarda-
ki köylere yönelik olduğunu doğ-
rüluyor. Girne'deki tapu kayıtla-
n,+>u yılın ilk ayında 300 kadar
yabancının mülk aldığını gösteriyor.
Yine resmi kayıtlara göre, yüzlerce
inşaat projesi, kaymakamlık ve bele-
diyelerden onay bekliyor.
KKTC'dela yasalar gereğince, va-
tandaş olmayanyabancılar, Bakanlar
K«rulu'nun onaylaması halinde, Ku-
zey Kıbns 'ta en fazla bir dönüm ara-
2j; bir konut veya bir apartman da-
iresi alabiliyorlar.
"İCKTC îçişleri ve Iskân Bakanı Öz-
kan Murat, yabancılara yönelik mülk
satişmın dikkat çekici boyutlarda ol-
duğunu belirtirken gelişmeleri yakın
takıbe aldıklanru belirtti. Murat, bu asa-
armi köyündeld evinde kedisiyle mutlu ve
huzurlu bir yaşam sürüvor Caroryn,
Kuzey Kıbns'ı geç keşfettiği için üzgün.
Ingiliz uyruldu Robert, Karmi'deki evinde
günlerini heykel yaparak geçiriyor. Gelen
konuklara da "beğendikleri bir eseri almalan"
için ısrar ediyor.
mada konuyla ilgılı radikal tedbir dü-
şünmediklerini kaydetti.
Emlakçller mutlu
Girne'deki emlakçilerden IanSmith.
Kuzey Kıbns 'ın son derece güvenli bir
yer oldugunu, aynca doğasıyla ve ko-
nuksever insanıyla dikkat çektiğini
belırterek adayı ilk kez ziyaret eden tn-
gilizlerin, bu özellikJere hayran kaldı-
ğını söylüyor
Ian Smith. "Benim buraya yerieş-
mem. ardından emlak işlerine başla-
mam, tamamen Kuzey Kıbns'a olan
hayranhğımdan kaynaklaıımaktadır.
Kuzey Kıbns, dünyanın pek çok ülke-
sinde bulunmayan özelüklere sahiptir"
diyor. Girne'de faalıyet gösteren Ingi-
liz uyruklu emJakçüerden HenryChar-
les da 196O'lı yıllarda Kjbns'ta polis-
lik yaptığını. İngiltere'ye döndükten
sonra 40 yıl süreyle adaya hiç gelme-
diğini vurgulayarak şunlan söyledi:
"Aradan 40 yıl geçtikten sonra Ku-
zey Kıbns'a geldiğimde, burasının
ömür boyu yaşaıulacak bir yer oklu-
ğu karanna vardun. Ailemle birökte
buraya yerleşme karan aldım. Benim
gibi, özeOikle emekliye ayrüan insan-
lar artık saküı ve huzurlu bir ortanı-
da yaşamak istiyoriar.
Kuzey Kıbns bu bakımdan son de-
rece uygun bir ülkedir. Burada yaşa-
mak ve burada öbnek istiyorum."
Neden Kuzey Kıbns?
Beşparmak Dağlan'nın eteklerine se-
rilmiş, yaz aylannda en serin köyler-
den biri de Karmi'dir. Barış Harekâtı
öncesinde olduğu gibi, sonrasında da
bu köyde ağırlıklı olarak ingilizler ve
Almanlar ikamet ediyor. Köyün hemen
girişindeki "Paiealona" bölgesinde
tunç çağından kalma mezarlar vardır.
Daracık sokakJannda ilerlerken mi-
marisine hayran kalacağınız evlerin bi-
risinde, aynı zamanda ünlü bir yat-
çı olan bir Ingiliz ressamla karşı-
laşıyoruz. Adı Robert, soyadını
"OnemB değüdir" diyerek söyle-
miyor. 1991 yılında Doğu Akde-
niz Yat Rallisi 'ne katılmış. firtına-
ya yakalanıp önce Mağusa'ya sı-
ğınmış, daha sonra Girne'ye gel-
miş. Adada kaldığı kısa süre içe-
risinde Kuzey Kıbns'm sakin ya-
şamını sevmiş. Tüm Akdeniz'i
gezmesine karşın Karmi'de bul-
muş mutluluğu. "Evim eski bir
kahve binası, bakımını yapüm ve
buraya verleştim. Ama evimdeKıb-
ns kahvehanesi anlayışı hâlâ de-
vamedjyor" diyerek söze başlıyor
ve günlerini heykel yapunıyla ge-
çirdiğini söylüyor...
llgl Haçlardan lyl geldl'
Kıbns'ın heykelci kralı Pygma-
tion'dan da bir esinlenmesi var
Robert'ın. Yaptığı eserleri köyün
her evinde ve cevrede görebilir-
siniz. Kendisinı ziyaret eden her-
kese "Beğendiğuı varsa al, götür"
diye ısrar ediyor. Karmi'de. ara-
dığı sıcakhğı ve köy hayarırun gü-
zelliğini de bulduğunu söyleyen
Robert. şunlan ekliyor:
u
Burada mükemmel bir yaşam
var. Hasta olduğum bir dönemde
flaçlardan çok köydeki komşula-
nmın yakın Ugiayie i>Ueştinı. Top-
lam 180 haneü bu köyün yaz aylan da-
ha caıül Ama ben bahan w kışı da bu-
rada geçirdiğim için çok muduyum."
Karmi'nin "çiçeksokaklannda" do-
laşırken Ingiliz uyruklu Carohn'le
karşılaşıyoruz... Orurduğu evin göz
kamaştıran bahçesinde kara kedisiy-
leoynuyor... "Kaçyıkbrburadasınız"
diye soruyoruz: "Gelelibiryilokhı,ama
bundan sonra hep buradayız."
Peki neden Kuzey Kıbns?
"Çünkü burası huzur ve mutluiuk
dolu. Sakin,temiz\e girv^nti bir yer. İn-
sanianson dereceacak,canayakın. Bu-
rayıkesfetnıede geçkaldığunE için ger-
çekten üzgünüm."
Türk-Yunan yakınlaşması sürecini iyi bilen Kostas Zepos, Cumhuriyet 'in sorulanm yanıtladı:
Atiııa ve Ankara açık mesaj göndermeli
^TÜRKİYE'NİN
£ AB'YE TAM
ÜYELİĞİ ZOR'
n
,Yorgo Papandreu'nun Saym
jSinütis'in yerine PASOK'un
geneJ başkanbğa seçihnesi
• genel seçimlerde neden
PASOK'un şansuu arttırmadı?
-ZEPOS: Seçmen değışım
istiyordu. PASOK, Andreas
Papandreu "dan başlamak üzere
Kostas Simitis, şimdi de Yorgo
Japandreu'nun liderliğinde iç
Jainyesinde kendini defalarca
,yeniledi. Ama, 1990-93 arası
«ç yıllık bir dönem dışında
j!İ98rden beri ıktidardaydı. Bu
da insanlan biraz bıktırrnıştı.
Yorgo Papandreu 'nun
toplumsal reformlar, daha
güçlü katılımcı demokrasi ve
obür yenilikçi fıkirlerini
kapsayan yeni programını
kaînuoyu yeterince sindirme
zamanım bulamadı.
Blrlik yeni bfr
genlşleıneyl kaldıramaz
Tûrldye*«ıiıı AB'ye tam ûyefik
Şansuu najsıl görüyorsmuz?
ZEPOS: Görece tahmınleri
yapılabilen bir sistem içinde
jju ihtimaller belırsizhkle
muhtemeL arasuıda defişiyor.
AB'nin illc önceligi
anayasasırıı onaylamak, kendi
tirriliğini -veyönünü
şaptamaktır. AB, 25 üyeh yeni
toplumsal çervevesini
kesinleştinneden yeni bir
genişleme^i kaldıramaz. \feni
AB, 1 Ma^yıs'tan sonra.
fcelirsizlikJerle dolu bir
fidaylığın d a üstesinden
gelemez. "^am, daha semut
olarak söy-lemem gereidrse
Kıbns ve tatasahanlığı
konulan çüzumsüz kaidığı
takdirde bmınlar Türkiye'nin
adaylık yo.lunon önüni tıkayan
engeller oLacakclardır. Âcaba
bu engelleTi kaldırma ^olunda
mıyız? BuaıdaT emın değilim.
LEYL.4 TA\ ŞANOĞLU
Yunanistan'ın tanmmış isim-
lerinden emekli büyükelçi
KostasZepos'la konuşuyoruz.
Zepos uzunyıllardır Türk-Yu-
nan yakınlaşması görüşmele-
rinin içinde bulunmuş bir ki-
şi. BM Daimi Temsilcili-
ği'nden emekli olduktan son-
ra bir süre AB 'nin Mostar om-
budsmanı olan Zepos, Türk-
Yunan Forumu'nun kurucu-
lanndan ve Yunan Grubu Baş-
kanı. Yunanistan Dışişleri Ba-
kanlığı'na bu bölgeyle ilgılı
danışmanlık da yapıyor.
Yunanistan seçimlerinde PA-
SOK listesinden Atina'dan
adaylığını koyan Zepos kaybe-
denler arasında. Ama Türk-Yu-
nan yakınlaşması çalışmalan-
nı ihmai etmeden sürdürüyor.
BirzamanlarKıbns'ta da bir sü-
re görev yapmış olan Büyükel-
çi Zepos'la Yunanistan 'daki hü-
kümet değişikliginin, Türki-
ye'yle ilişkıler, Kıbns sorunu-
na çözüm ve Türkiye'nin AB
üyeliği olasılıklannı nasıl etkı-
leyeceğini konuşuyoruz:
Seçim sonuçları Yunanis-
tan'ın Türkrye poütikasını na-
sıletkiler? Karamanlis'in mer-
kez sağ bükümeti, Yünanistan
ve Türkiye'nin eski Dıştşk'ri Ba-
kanlanYorgo Papandreu ve Is-
mail Cem'in "deprem diplo-
masisi"ni sürdürecek mi?
ZEPOS: Bence olaylann bu-
günkü akış yönü değiştirile-
mez ve gen döndürülemez. Ben
aslında "deprem diplornasisi"
Türk-Yunan Forumu'nun
kuruculanndan olan Kostas
Zepos, Kıbns için "Biz ya bir
çözüme ya da bir kez daha tarihin
trenini kaçırmaya yakınız" diyor.
Yunanistan seçimlerinde PASOK
listesinden adaylığını koyan ancak
kaybeden Zepos
"deprem diplomasisi"
tanımlamasına karşı.
deyiminden hoşlanmıyorum.
Çünkü depremin nasıl bir fela-
kete yol açtığını ve irısan kay-
bını diplomatik bir başan uğ-
runa göz ardı ediyoruz gibi ge-
lıyor. Tabii ki 1999'da hem Yu-
nanistan, hem de Türkiye'de
yaşanan deprem felaketleri ger-
çek önceliİderimizin ayırdına
varmamıza yardımcı oldu.
Neydi,bugerçek önceiilder?
ZEPOS: Içimize işlemiş
olan hasmane algılamalanmı-
zm çok daha ötesine bakma-
mız gerektiği. 1999 Aralık
ayındaki Helsinki Zirvesi 'nin
ardından Simitis hükümeti sa-
yesinde Türkiye, AB üyeliği
hedefiyle reformlar yapmak
için yeni bir çaba içine girdi.
Içişlerinde şimdiye kadar
yapılan reformlar gayet olum-
lu. Uluslararası olaylarda. özel-
likle de Kıbns ve kıta sahan-
lığı konulannda sıradan va-
tandaş fazla bir ilerleme gör-
medi. Sadece Yunanistan de-
ğil, bütün AB Türkiye'nin
özellikle bu konularda AB kri-
terlerine uymasıru bekliyor.
Türkiye'nin ileriye doğru
çok önemli bir hamle yapaca-
ğı konusundabelirtiler var. Yu-
nan hükümetının Türkiye'nin
ileriye doğru bu hamlesini des-
teklememesi mümkün müdür,
diye düşünüyorum. Biz, artık
1999 öncesi duruma geri dön-
meme noktasına hemen he-
men geldik. Ama altını çiziyo-
rum, hemen hemen dedim, ar-
tık gelmiş bulunuyoruz, de-
medim, daha...
Hükümet değişikliği
çözümü olumlu etkiler
Yunanistan 'daki hükümet
değişikliğiKıbns sorununu na-
sıl etkiler?
ZEPOS: Bizim Avrupa viz-
yonumuzla bağdaşan bir çö-
züme ulaşılmasına olumlu et-
ki yapacağını düşünüyorum.
Bizim Avrupa vizyonumuz
özgür ülkeler. kültürel ve din-
sel farkhlıklann devlet bürün-
lüğüyle birlikte olduğu, artan
dayanışma mekanizmalany-
la ortak refahı paylaşan de-
mokrasilerin yaşadığı, dünya
banşını savunmakararlılığın-
daki bir topluluktur.
Kıbns'ta her iki laraftn da
ciddi çekinceler gösterdiği An-
nan Plam'mn sorunun çözü-
müne gerçekten iyi ve u>gun
bir temel oldugunu düşünü-
yor musunuz?
" ZEPOS: Annan Planı çifte
bir gerçeği yansıtıyor. Bunlar
iki toplumun yıllardır üzerin-
de tartıştıkJan konular ve BM
Güvenlik Konseyi ve AB 'nin
Kıbns sorunuyla ilgili olarak
kabul edebilecekleri geçerli
argümanlardır. 1959 ve 1960
Zürih ve Londra Anlaşmala-
n ve bağımsız bir cumhuriye-
ti oluşturan anayasadan beri
Kıbnshlann kendilerini tanı-
yabilecekleri bir aynadır.
Peki,Kıbnstaki göriişmeler-
den ne sonuç çıkar?
ZEPOS: Biz ya bir çözüme
ya da bir kez daha tarihin tre-
nini kaçırmaya yakınız. Açık-
ça söylemem gerekirse, bana
göre diplomasi Kıbns halkına
yanlış sinyallergönderiyor. Şu
anda tehlikede olan yeniden
birleşme, banş ve refahtır. Bu-
nun aksi ise bölünme, yoksul-
luk ve acıdır. Son olaylarda be-
nim en çok etkilendiğim Kıb-
nslı Türklerin Avrupa istekle-
ri ve "Kıbns bizim vatanımız-
Ğnr'" sloganıyla yaptıklan mu-
azzam gösterilerdir.
1 MayK'a kadar soruna çö-
züm bulunabflirnıi? Her iki ta-
rafta da bunu yapacak siyasi
irade var mı?
ZEPOS: Şu anda acilen ya-
pılması gereken Türkiye ve
Yunanistan'ın Annan Planı'na
dayalı bir çözümü yüreklen-
diren açık ve somut bir me-
saj göndermeleridir. Bunu,
yerülenmiş bir Garanti ve It-
tifak Anlaşması üzerinde uz-
laşarak yapabüirler. Bu da on-
lann doğrudan yetki ve so-
rumluluklan içindedir.
Ankara ve Atina, kendile-
rine ait bir bölgede bulmaca-
nın eksik kahnış parçalannı
doldurmahdırlar.
Talat: Avrupa Birliğî manevra yapıyor
LEFKOŞA (AA) - KTKTC Başbaka-
nı Mehmet Ali Talat, yaklaşık bir ay-
dan beri devam eden Kıbns müzakere sü-
reçle ilgili en büyük olumsuzluğun tak-
vime rağmen "Kıbns TürkKurucu Dev-
let Anayasa TasJağı''nın Cumhurbaşka-
nı Rauf Denktas taranndan sunulmama-
sı oldugunu kaydetti. Talat, Denktaş'ın
müzakerelerden çekilmesinin çok tehli-
keli olabileceğine dikkat çekti. Talat,
"Cumhurbaskanı Denktaş'm süreç de-
vam ederken çekümesi, çok zararü ve
tehükeli olur. Kıbns Türklerinin çıkar-
lan açısmdan çokkötii ohır vesürecinaka-
mete uğraması sorumluluğu Türk tara-
ftna kahr. Bunu başlangıçta y^psaydı so-
run ounayabilirdt ama bu asamada çok
zararh olur. Son ana kadar süreç içinde
olma zorunluluğu var. Denktaş'm sür»-
ci akamete uğratma hakkı yok" dedi.
Talat, AB'nin derogasyonlar konu-
sundaki tutumunun kendisinde hayal kı-
nklığı yarattığını belirterek, Birliğin,
derogasyonlarla (ayncalıklar) ilgili ver-
diği sözler konusunda son günlerde ma-
nevra yaptığını gördüğünü söyledi.
Başbakan Talat, AB yetldlilerinin geç-
mişte verdiği sözlerin tersi tutum için-
de oldugunu ve "Biz uzun süreli kalıcı
ayncahklan kabul etmeyiz" demeye
başladıklannı belirtti.
Talat, De Soto'nun kendisine yanıt
olarak, "Bu politikaeüann değiL teknis-
yenlerin söytediğidir. Siz onlara bakma-
yın, politikacılara bakın"* dediğini ak-
tardı.
Bu konunun muhtemelen AB 'ye ile-
tildiğini, AB Komisyonu'nun genişleme-
den sorumluüyesi Güntiıer Verheugenin
dün akşam telefonla kendisini aradığı-
nısöyledi. Talat,Verheugen'in,"Sizon-
lan biryana bırakın. bizim sö>1ediğimiz
geçerlidir" sözlen üzerine rahatJadığı-
nı belirtti.
DESOTO 'DANYENİGİRİŞİM
Rumlar
yenibelgeyi
beğenmedi
LEFKOŞA (Cumhuriyet) - BM Genel
Sekreteri "nin Kıbns Özel Temsilcisi
Alvaro de Soto'nun dün taraflarla
dolaylı görüşmeler çerçevesinde ayn ayn
yaptığı görüşmede al-ver sürecini
başlatmak amacıyla sunduğu yeni
belgeden, Rum tarafinuı rahatsız olduğu
bildirildi. Rum basınma göre, de
Soto'nun belgesini "Türk göriişlerine
daha fazla ağırlık verildiği"
gerekçesiyle "dengesiz" olarak niteleyen
Rum tarafı, belgeden rahatsızlık duydu.
Rum tarafi, de Soto'nun yeni belgesinin,
ağırlıklı olarak Rumlann daha az alıp,
daha çok vermesıne dayandığı kanısında.
Fileleftheros gazetesi. "derogasyonlar
ve güçlendiriimiş iki bölgeliiiğin
masada oldugunu" belirttiği haberinde,
de Soto ve ekibinin konulan iki
kategoriye ayırdığını yazdı. Buna
göre, en önemli konular birinci
kategonde toplandı ve 12 maddeden
oluşuyor. Daha az önemli ikinci
kategorinin 7 maddesi var. "De
Soto'nun ekibinin yürüttüğü manhkla
Kıbns Rum tarafının daha çok verip,
daha az alması gerekmektedir"
görüşünü savunan gazete, yeniden
şekillendırilen görüşler ıçerisinde, Türk
tarafının talebi olan AB müktesebatında
sürekli derogasyonlar (ayncalıklar) ve
iki bölgeliliğin güçlendirilmesi konulan
bulunduğunu kaydetti. Gazeteye göre,
De Soto'nun yeni belgesi, Rum yönetimi
lideri Tasos Papadopulos'un oitaya
attığı ve başkanlık konseyi üyelerinin
sayısının artınlması, asliye mahkemesi
kurulması ve iade edilecek bölgelerin
BM denetımine verilmesi gibi konulan
da ıçeriyor. Toprak konusunda, de Soto
belgesinde sadece harita yer aldı, detay
ise yok.
Türk ve Rum istekleri
Politis gazetesi ise "25 noktada al-ver
olacağım" yazdı. Gazeteye göre, de
Soto belgesi Türk tarafının talep ettiği şu
ciddi konulan da içeriyor:
l.AB müktesebatından süreklı sapmalar
(derogasyon)
2.Toprak ayarlaması nedeniyle yer
değiştirecek Kıbns Türklerinin rehabilite
yöntemi
3.Senatoda 24/24 oranının korunması
4.Türkiye'nin AB üyeliğinden sonra da
adada Türk askerinin kalması
5.KKTC'nin Türkiye ile özel ilişkilerinin
korunması
De Soto belgesi, Rum tarafi için ise
dieerleri yanında şu konulan da içeriyor:
ljade edilecek toprağın denetimmin
BM'ye verilmesi
2.Başkanlık Konseyinin 4 Rum, 2 Türk
yerine, 6 Rum, 3 Türk üyeden oluşması
3.Başkanlık süresinin 40 ay Rum tarafi,
20 ay Türk tarafi için olması
4.Asliye Mahkemesi kurulması
5.Türkiye kökenlilerin sayısı ve
referandumda kimlerin oy kullanacağı
ö.Güvenlik
7.Geçicı dönem ve çözümle federal
organlann derhal çalışmaya başlama
gerekliliği.
Bu arada, Rum basını, Kıbns
konusundaki dörtlü konferansuı büyük
ihtimalle 24 Mart'ta Isviçre'nin Lüzern
kasabasında başlayacağım ve BM'nın üç
otelde rezervasyon yaptırdığını yazdı.
RumJar ıle TürkJerin aynı otelde, farklı
katlarda kalmasının düşünüldüğü
belirtilen haberlerde, Kıbns Rum heyeri
ve Yunan heyeti aynı katta, Kıbns Türk
heyeti ile Türkiye'den gelen heyet ise
başka bir katta kalacak.Haberlerde,
dörtlü konferansuı Bourgenstock Otel'de
olacağı da yer aldı.
mEM BM'YE, HEMBASINA
Aznar 'ETA
densin'diye
baskıyapmış
Dış Haberler Servfei - îspanya'nın
başkenti Madriddeki saldınlardan sonra
Aznar hükümetinin Birleşmiş
Milletler'e ve gazetelere, ETA'yı suçlu
gösterme yönünde baskı yaptığı öne
sürüldü. Ispanya, Güvenlik Konseyi'ne
pazartesi günü bir mektup sunarak
saldından ötürü neden ETA'mn
suçlanması için ısrar ettiğini izah etti.
îspanya'nın BM Büyükelçisi Inocencio
Arias tarafindan imzalanan mektupta,
"Hükümetimiz salduımn arduıda
ETA'nın olduğu görüşündeydi ve bu
nedenle bu yönde karar çıkarmak için
girişimde bulunduk. Ama o günden
sonra efimize yeni ipuçlan geçti" denildi.
Arias, "bu yöndeki tutumunun art
niyedi omıadığuıı" savundu. Ispanya
Başbakanı Jose Maria Aznar'ın, birçok
medya yetkilisinden, salduılanmn "hiç
kuşkusuz" ETA tarafindan yapıldığı tezi
üzennde ısrarcı olmalannı istediği de
belirtilıyor. n