Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 24 HA2İRAN 1996 PAZARTESİ
HABERLER
Yenibosna'da
korsan gösteri
• İstanbul Haber Servisi -
Zafer Mahallesı Yıldmm
Beyazıt Caddesi üzerinde
dün saat 23.00 sıralannda
toplanan yasadışı örgüt
mensubu 20-30 kişilik bir
grup. park halindeki özel
birotomobili vaktıktan
sonra bir eczaneye de
molotofkokteyli attılar.
Lastik yakarak slogan atan
grup. daha sonra >aya
olarak ola> vennden kaçtı.
Feriköy Mahmutşevketpaşa
Caddesi'nde toplanan 15
kişilik bır grup ise yola
molotofkokteyli atarak
kaçtı'.
CHP'li gençlerin
açlık grevi
1 İstanbul Haber Senisi -
CHPSan>erGençlıkKolu
üyesi 20 genç. Adalet Bakanı
Mehmet Agar'ı protesto
etmek ve cezae\ lerındeki
eylemlere destek olmak içın
2 günlük açlık crevi yaptı.
SarıyerCHPllçe
Merkezf nde yapilan açlık
grevine katılan \e duvarlara
afişler asan gençler.
""Faşizme karşı omuz
omuza". 'Faşızme karşı tek
yumruk. tek bankat" ve
"Delikanlı Ağar. nerdesin
hani" sloganlannı attılar.
Basın açıklaması yapan
CHP'lıler. "CHP"'nın tabanı
\e gençlerı ıçin bu ılk
adımdır" dediler.
Evren ve Çiller'e
suçlama
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-Eskı Şımak
bağımsız milletvekili
Mahmut Alınak. eski
Cumhıırbaşkanı Kenan Evren
ile DYP hderi Tansu Çüler
hakkında. soruşturma
açılmasını istedi. Evren'in.
"Bugün 12 ENIÜI öncesi gibi
olsa >ine darbe vaparım" '
şekltndeki sözlerı üzerıne
dün bir basın açıklaması
yapan Alınak. ""Hukukla az
çok ilgilı olan herkes çok iyi
bilir kı. Kenan E\ren'in
yaptıgı suçtıır" dedı.
Ağar'dan
açıklama
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Adalet Bakanı
Mehmet Ağar, TBMM
Hayali Ihracatı Arastırma
Komısvonu Başkanı veeski
DYPMılletvekılı Mahmut
Öztürk'ün gazetemızde yer
alan demeciyle ilgili bir
açıklama yaptı. Agar.
Öztürk'ün kendısıyle ilgili
iddialannın gerçek
olmadığını belırrti.
Özer Çiller'den
yine yalanlama
• ANKARA (Cumhuri>et
Bürosu)-DYP Genel
Başkanı Tansu ÇiUer"in eşi
ÖzerCüler. DYP'den istifa
ederek ANAP'a geçen
Manisa Millet\ekili Tevfik
Diker'in. seçimlerden önce
propaganda malzemesi
olarak kullanılan
"Mesudın" tabletlerinin
üreticisinin kendisi
olduğuna ılişkin savlannı
yalanladı. Ç~Hler.
"Tabletlerin mucidi ben
değilim" dedi.
Emek Partisi
davası
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Cumhunvet
Başsavcılığı nca. "Türk
de\letının ülkesı \e mılletiyle
bölünmez bütünlüğüne ve
dillerine daır hükümlen
değiştırmek amacı gütmek.
azınlıklar bulunduğunu ilen
sürmek. başka dil \e
kültürleri korumak..."
gerekçesıvie "kapatılması"
istenen Emek Parttsf yle ilgili
Anavasa Mahkemesi'nde
görülen da\ada bugün ön
sa\unma vapılacak. EP
Genel Başkanı Le\ent Tüzel.
Anavasa Mahkemesi'nde
vapacaklan ön sa\ unma
öncesinde herkesı bu
toplantıya beklediklerinı
bıldirdı.
ANAP Ankara İl
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-AN AP Genel '
Başkan Yardımcısı
BurhanKara. DYP Genel
Başkanı Tansu Çıller'in.
ANAYOL hükümetini
"kendi \olsuziuklarını
önleme koalisyonu" olarak
görmesı nedenıyle
ortaklığın bugünkü
durumuna geldiğıni ileri
sürdü. ANAP Ankara 5.
Olağan II Kongresi'nin
açıhşında konuşan Kara, 24
aralık seçimlennin.
Türkıye'de demokraside
kaosun başlangıcı olduğunu
söy iedi. Konuşmalardan
sonra vapılan seçınıde.
Ankara 11 Başkanlığı göre\ini
sürdüren Mehmet Demıre!
tekrar başkanlığa ^eçildi.
Mumcu suikastı 41. ayını doldurmasma karşın somut bir gelişme yaşanmadı BIZ BÎZE
Savsaldamaya işlem yokBakan lÜZUm görmedi \lıllı Savunma Bakanhğı. Uğur Mumcu suikastı soruşturmasını
savsaklayan Ankara DGM Sa\cısı Ülkü Coşkun hakkında \erilmesi kararlaştırılan "disiplin
cezasını" yürürlüğe koymadı. Adalet Bakanlığı'nın, Mumcu soruşturmasını savsakladığı için
Coşkun hakkında disiplin cezası \erilmesi \olundaki kararı. Milli Sa\unma Bakanhğı
tarafından, "bakanın lüzum görmemesi" üzerine işlemdcn kaldırtldı.
Adalet Bakanlısı'nın. 24 Ocak kuna verilmesi öngörülen disip-GLNEŞGURSON
Mumcu'nun katilleri \akalanamadı.
ANKARA- Dev let. gazetemiz
yazarı Uğur Mumcu'nun 41 av
önceöldürülmesinin ardından va-
pılan suikast sonışturnıasinın sav -
saklanmasını cezasiz bırakarak
sorumluları akladı. Milli Sa\ un-
ma Bakanhğı (MSB). Mumcu su-
ikastı soruşturmasını sa\ ^akladı-
ğı Adalet Bakanlığ! belgelerine
geçırilen eski Ankara Dev let Gü-
venlik Mahkemesi (DGM)savcı-
sı ÜlküCoşkunhakkında verilme-
si istenen "disiplin cezasını" vii-
rürlüöe kovmadı.
1993 tarihinde bombalı bir su-
ika^t sonucu yaşamını > itıren
Mumcu'nun öİdürülmesinin ar-
dından yürütülen soruşturma>ı
sa\ sakladığı için Coşkun hakkın-
da 11 ay önce disiplin cezası ve-
rilmesi yolunda aldığı kararın.
MSB tarafından. "bakanın lü-
zum görmemesi" üzerine. 6 a>
önce işlemdcn kaldırıldığı orta-
ya çıktı.
Yazanmızın eşi Güldal Mum-
cu'nun. ueçen av. daha sonra An-
kara 2 No'lu DGM Yedek Hâ-
kimhği'neatananeski savcıCoş-
lin cezası hakkında bilgi istemek
üzere MSB've yaptığı başvuru.
yanıtlandı. MSB Askeri Adalet Iş-
leri Başkanı Hâkim Tuğgeneral
A>duı Kalpakçı tarafından. "Mil-
li Sa\ unma Bakanı nanıına" Gül-
dal Mumcu'yagönderilenyanıt-
ta. şöyle denildi:
"21 nisan tarihli dilekçeniz üze-
rine Adalet Bakanhğı kanalıvla
soruşturnıa açılmış. soruşturma
sonucu dü/enlenen müfettiş ra-
poru \e ekleri titizlikle ineelene-
rek, ilgili hâkim subav hakkında
gerekli \asal prosedür 29 Aralık
1995tarihinde sonuçlandınunış ve
357 sayılı vasanın(Askeri Hâkinı-
ler Yasası) 25. maddesi uvarınca
cvrakın işlemden kaldınlmasına
karar \erilmiştir."
Bakanlık. bu uygulamanın ge-
rekçesini açıklamazken. "Kara-
nn gerekçesinin acıklanması. mev-
zuat gereği mümkün değildir"
savunmasına da>andı.
Böylece. Mumcu suikastını so-
ruşturmakla görev lendırilen ilk
savcı olan \ e "Bu işi de\let yap-
mıştır. Siyasi iktidar isterse bu iş
çözülür" dediği Güldal Mumcu
tarafından açıklanan Ülkü Coşkun
hakkında, Adalet Bakanhğı kana-
lıv la açılan soruşturma. Cumhur-
başkanlığı Başdanışmanı V'efaTa-
nır'ın Milli Savunma Bakanhğı
döncminde kapatılmı* oldu.
Yakınlan ve 50 kişilik bir grup, Talat Türkoğlu'nu Edirne'de arıyor
Bir umudu sevincedönüştürebümekİstanbul Haber Servisi-
Talat Türkoğlu 84 gündür
kav ıp... Eşı HaseneTürkoğ-
lu ve Insan Haklan Derne-
ği İstanbul Şubesi üyeleri
dün onu aramak üzere. son
görüldiiğü yere. Edirne'ye
gittiler. "Hasene Türkoğlu.
vaklaşık 50 kişivle birlikte
Incirli'den bir araç konvo-
yııyla >ola çıkarken yaptı-
ğı konuşmada. "Talat Tür-
koğlu'nun bulunması için
yaptığımız başvuruların
hiçbirine vanıt bile alamadık.
Şimdi onu aramak üzere
Edirne'ye gidiyoruz" dedi.
Edirne'de saat 15.00'te be-
lediye bınasının önünde ya-
pılan basın açıklama.Mna ise
polis.in müdahale etmediğı
bildinldi.
Talat Türkoğlu. Türki-
ye'de. Olağanüstü Hal Böl-
gesi'nde savıları tam ola-
rak tespit edilemeyen. büyük
kentlerde ise artık onlarla
ifade edilmeye başlanan ka-
\ ıpların son ismi. 29 martta
annesini ziyaret etmek üze-
re Edirne'ye giden. 1 nisan-
da ise Istanbul'a dönmek
üzere vola çıkan Türkoğ-
lu'ndan bir daha haber alı-
namadı. Hasene Türkoğlu.
üç aydır istanbul ve Edirne
Emniyet Müdürlüğü'ne. İs-
tanbul ve Edime Valiliği'ne.
İçışleri Bakanlığı'na Adalet
Bakanhğı"na\eyetkili gör-
düğü diğer kurumlara yap-
tığı başvuruların hiçbirin-
den yanıt alamadı.
Hasene Türkoğlu bu kez
İHD istanbul Şubesi'nin
kurduğu. Kayıplara Karşı
Komisyon üyeleri. Hasan
Ocak'ın babası BabaOcak.
sanatçılar Orhan Avdın, İl-
ka> Akkaya ve diğer kayıp
yakınlanyla birlikte eşini
aramak üzere Edirne'ye git-
ti.
Edirne'ye gitmek üzere
bir otobüs ve vaklaşık 10
otomobilden oluşan kon-
v oyla yola çıkan kayıp aile-
lerini veaydınlan DİSK. ve
KESK'e bağlı bazı sendika-
ların temsilcıieri uğurladı.
Yol boyunca sadece Cor-
lu çıkışında durdurulan kon-
vovda kınılık kontrolü ya-
pıldı. Edirne girişinde de
durdurulmayan kayıp >a-
kınları. beîediye binası
önünde saat 15.00'te bir ba-
sın açıklaması yaptılar. Talat Türkoğlu'nun vakınları ve İHD Kayıplara Karşı Konıisvon üveleri Talat Türkoğlu'nu Edirne'de aradı.
HADEP 2. Olağan Kongresi dün yapıldı. Ankara DGM, inceleme başlattı
Türk bayrağı yerine, Apo resmi
HADEP'in dünkü büyük kongresinde PKK
Hderi Apo'nun resimleri asıldı. Içişleri Bakan-
hğı ülavla ilgili olarak soruşturma başlatıldı-
ğınısö\ledi. (Fotoğraf: FARÜK. TINAZAY)
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - HADE P
2. Olağan Büvük Kongresi'nde yüzleri kapa-
lı bir grup. Türk bavrağını indirerek yerine
PKK hderi Abdullah Öcalan'ın resnıini astı.
Tek aday olarak kongreve katılan HADEP Ge-
nel Başkanı Murat Bozlak. Güneydoğu'daki
savaşın durdurulması gerektiğini belirterek
düzenlenen operasvonlarla sorunun çözüle-
meyeceğini söv İedi. Bozlak, tarafların div alog
sürecine girmesi gerektiğini v urgulayarak "Biz
bu ülkenin bölünmesini istenıivoru/. Eşit >e
özgür koşullar içinde biriikten >ana\ız~ dedı.
Ankara DGM Başsavcılığı. Ânkara'da dün
toplanan HADEP Kongresi ile ilgili inceleme
başlattı.
HADEP2. Olağan Büviik Kongresi. Atatürk
Kapalı Spor Salonu'nda dün gerçekleştirildi.
Kongre nedenivle voğun güvenlik önlemleri
alınırken sarı. kırmızı ve yeşil renkli flâmalar-
la süslendiği dikkat çekilen salonda. Kürtçe v e
Türkçe vazılı pankartlar asıldı.
Bozlak. 24 aralık genel seçımlerini eleşti-
rerek başladığı konu^masmda. seçimleri "Sad-
dam\-ari" olarak nitelendirdi. lOmilyon kişi-
nin seçım dışı bırakıldığını. HADEP'in seçi-
me gireceğini açıklamasından sonra bölgede
bazı kişilerin "HADEP'eoy vermeyin,kimeve-
rirseniz verin" biçiminde telkinlerde bulundu-
ğunu savundu. Bozlak. PKK'nin tüm provo-
kasyonlar ve operasyonlara karşın ateşkesini
sürdürdüğünü sav undu.
Konuşmalar sırasında. yüzleri kapalı bir
grup. Türk bavrağını indirerek verine Öcalan'ın
resmini astı. Bu sırada. "BijiserokApo,bijise-
rok Kürdistan; gerilla vuruvor. Kürdistan'ı
kuruvor: Kürdistan faşizme mezar olacak;
kahrolsun de\let vaşasın PKK" sloganlarımn
atıldığı dikkat çektı.
Kongreye. ANAP'tan Halit Dumankaya.
RP Van Milletvekili FethuOahErbaş. \azar Fİk-
ret Başka>a. sanatçı Şanar Nurdatapan. ÖDP
Genel Başkanı Ifuk l ras. Emek Partisi Ge-
nel Başkanı Levent Tüzel. İHD Genel Başka-
nı Akın Birdal. SIP Genel Başkanı Aydemir
Gük'r \ e bazı v abancı ülkelerin si> asi partı tem-
silcılen katıldı.
Ankara DGM Başsavcılığı. kongre ile ilgi-
li inceleme başlattı. DGM yetkilileri. kongre-
de Türk bayrağının indirilmesi. salona Öcalan'ın
posteri ile örgütün bayraklarının asılmasi ve
bölücünıteliktesloganlaratılmasıyla ilgili in-
celeme başlatıldığını behrttiler.
Yetkililer. kongre sırasında polis tarafından
çekilen görüntülü ve sesli bant kayıtlannın, em-
ni\ette incelendıkten sonra önümüzdeki haf-
ta içinde başsavcılığa iletileceğinı söylediler.
Ankara Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Törerle
Mücedele §ube ekipleri de kongrenin ardın-
dan operasyonlara başladı.
içişleri Bakanı L Ikü Güney başkanhğında
dün akşam vapılan güvenlik toplantısında.
HADEP'in Ankara Atatürk Spor Salonu'nda
gerçekleştirilen 2. olağan kongresinde Türk bay-
rağının indirilerek yerine Abdullah Öcalan'ın
resminin asılması olayı ele alındı. Içişleri Ba-
kanhğı'ndan vapılan açıklamada, olayla ilgi-
li olarak çok yönlü soruşturmanın başlatıldı-
Sı bildirildi.
Turgut Kazan
'Gözaltılar
hukuk dışı'
İST.\NBUL/ANKARA(Cumhu-
riyet) - Galatasaray Lisesi önünde
oturma eylemi yapan kayıp yakın-
larıyla onlara destek v erenlerin yer-
lerde sürüklenerek gözaltma alınma-
sına tepkiler sürüyor. İstanbul Ba-
ro>-u Başkanı Turgut Kazan. arala-
nnda çok sayıda av ukatın da bulun-
duğu aydınların. gözaltına ahnma-
sının "hukuka veyasa>aaykın" ol-
duğunu belirterek "Bir hukukde>-
letinde bunu vapanlar ve yaptıran-
lar hakkında kamu davası açılır"
dedı. İstanbul HaberScrvisinıtrinha-
benne göre hukukçular 'Cumarte-
si .Anneleri* ile aralannda meslektaş-
larının da bulunduğu çok sav ıda ay-
dın. yazar ve sanatçının Galatasa-
ray da gözaltına ahnmasına sert tep-
ki gösterdiler. İstanbul Barosu Baş-
kanı Turgut Kazan. polisin uygula-
masının yasalara ve hukuka aykın
olduğunu belirterek gözaltıîarm
"avııkatlar \a da diğer meslek gru-
bundan kişiler" olarak birbirinden
ayrılamayacağmı belirtti. Kazan,
"Soru, polisin böyle bir >etkisi var
mı yok mu sorusudur. Hayir. polisin
bö\ le bir vetkisi yok. Sadece hukuk-
çu değiL hiç kimse bu biçimde gözal-
tına alınamaz" dedi.
IRMIKIAYDIN ENGİN e-mail: engin@planet.com.tr
Pazarlıgı baştan bağlayalım. Eğer "Cu-
martesı Anneleri" konusundan bıktıysanız.
hatta "Aaaa. yeterama artık. Kabak tadı ver-
dı bu" dıyorsanız. şu anda Tırmık'ı bırakın.
bır başka sayfaya atlayın.
Ilk paragraftakı uyarıya rağmen bu parag-
rafa geçtiysenız. bıkanlardan değilsınız de-
mektir. Öyleyse dinleyın.
Anlaşılan bır yerlerde birileri, her cumar-
tesi saat 12.00'de istanbul'da, Galatasaray
Lisesi'nın önündeki küçük alanda bir araya
gelen, sayılan kımi kez 30'u bile bulmayan.
kimı kez dayanışma amacıyla katılanlarla bir-
likte 50'ye yaklaşan Cumartesi Anneleri'nin
sessiz. salt yıtirdıkleri yakınlarının fotoğraf-
larını ellerinde tutarak oturmaktan ibaret de-
mokratık eylemlerıne son vermeye karar ver-
mış.
Böyle bir karar, istanbul Emniyet Müdür-
lüğü'nü aşar, Valisini de. (İstanbul'da bir va-
li var mı kuzum?) Bu karar. "devlet"in daha
üst basamaklarmda aiınmış. Denmiş ki Cu-
martesi Anneleri'nin gözaltına, yani devletın
güvenlik örgütlerince gözetım altına alındık-
ları sırada yok olan yakınlarını arama eylem-
lerı, ne pahasına olursa olsun yasaklanacak-
tır. Gerekırse güç kullanılacak, orada ne ka-
yıp yakınlarının ne de onlara destek vermek
isteyen demokratların toplanmasına izin ve-
rılecektır.
Üç haftadırolan bu. Galatasaray Alanı'nda
toplanması olası kayıp yakını sayısının en az
beş katı pohs bırlığı oraya yıgıhyor. Polıs kö-
peklerı. zırhlı polıs araçlan, gözaltına alınan-
ları taşıyacak beledıye otobüslerı hazır bu-
Pazartesi-Cumartesi
lunduruluyor. Arada incelik gösterılip gözal-
tına alınan kadınlar için kadın polıslerden
oluşan bir destek birlığı de hazır bekletilıyor.
Saat 12.00'ye doğru da av başltyor.
Kayıp yakınlarının eylemlerini izlemiş de-
neyimli (!) sivil polıslerden oluşan ekıpler. is-
tiklal Caddesi boyunca fır dönüyor ve eyle-
me katılacağı, en azından destek vereceğı
kuşkusu uyandıran kişileri hazır bekleyen
çevik kuvvet polislerıne gösteriyorfar. iki po-
lis o kışınin kollanna giriyor, biri de arkadan
ve genellıkle saçlarından yakalıyor. karşı çı-
kan olduğunda dört beş çevik kuvvet polisi
yardıma koşuyor ve "kuşkulu kışı" karga tu-
lumba beîediye otobüsüne sürükleniyor. Bin-
diriliyor ve emniyet müdürlüğüne gönderili-
yor.
Polisleri, her cumartesi orada olan gaze-
tecılerı bir yana bırakın, sıradan TV ızleyici-
sı, gazete okuyucusu da bu uygulamayı ay-
rıntısıyla. fotoğrafı. görüntüsü. sesi, çıglığı
ile ezberledi artık. O yüzden ayrıntıya gerek
yok.
• * •
Şimdi hiç öfkelenmeden (aslında öfkeden
kudurur ınsan), hiç yan tutmadan (uygar bır
insan için bu nasıl mümkün olur acaba?)
devletın tepelerınde aiınmış olan bu karan tar-
tışalım. Bu eylemın ''Toplantı ve Gösteri Yü-
rüyüşleri Yasası "na aykın olduğu söylenebı-
lir. Izinsiz olduğu ılen sürülebılir. Polisin bu yüz-
den yasaları uygulamakta olduğu savunula-
bıhr.
Savunulabılır mı?
Yakınını gözaltında yıtırenler bir örgüt de-
ğil, bır dernek değıl. Onları bır araya getiren
acılan, öfkeleri ve çığlıkları. Kimden. ne ola-
rak izın alacaklar?
Daha da önemlisı niye izin alacaklar?
"Bız Galatasaray Lisesi 'nın önune gelece-
ğizveyitirdiğımizoğlumuzun, kızımızın, eşi-
mizin, babamızın, annemizin fotoğraflannı
elımizde tutarak sessizce oturacağız" dıye
izin mi istenır? insan can yakınının. kan ya-
kınının izini sürmek için izin ısteyecekse. o
ülkede çürümenin boyutları, çürüme terimi
ile açıklanamayacak boyutlara ulaşmış, hu-
kuk devletinden fiılen vazgeçilmiş demektir.
Şimdi kayıp yakınlan, eylemlerıne devlet
zoruyla son vermek zorunda kalmasalardı,
"devam" deselerdi ne olacaktı? Önümüz-
deki cumartesi. bu ülkede kendıne demok-
rat. yurtsever dıyen ve hukukun üstünlüğü-
nü savunanlar daha da çoğalarak Galatasa-
ray üsesi'nin önüne gelseler, bu. yasalara kar-
şı çıkmak mı olacaktı? Gözaltına aldığını iş-
kence sırasında dozu fazla kaçırdığı ıçın öl-
düren ya da "Şimdi bunu mahkemeye sevk
etsek, mahkemeler serbest bırakacak. iyısı
mı işinı bitırelım. bız de kurtulalım, millet de
kurtulsun" diyen cellatların eylemi suç de-
ğil. en azından soruşturmaya, ınceden ince-
ye araştırmaya değer bir suç değıl; yitmiş ya-
kınının ızinı sürmek suç, yasalara karşı çık-
mak öyle mi?
Hanı Nasrettin Hoca bır köye gırerken
köpekler üstüne saldırmış. Eğilip yerden bir
taş almaya çalışmış. Ama taşı bir türlü sö-
kememiş. Hoca bu. dilı çatal. 'Ta^/"gediği-
ne koymuş:
- Köye bakın, demiş. Taşları bağlamışlar.
köpekleh salmışlar...
Bugün pazartesi. Cumartesiye tam beş
uzun gün var. En azından istanbtl'da yaşa-
yan, demokrat olduğuna inanan, hukuk dev-
letınde yaşadığına inanan. bir ülkenin esen-
liğeçıkması ıçın "namuslu yurttaşlann da en
az namussuzlar kadar cesur olması'' gere-
ğine inananlar içın kendilennı tartmaya, dü-
şünüp taşınmaya yetecek kadar uzun. beş
uzun gün. Önümüzdeki cumartesi günü "Cu-
martasi Anneleri" Galatasaray Alanı'nda ol-
mayacaklar. Zor, devlet zoru, tepeden tırna-
ğa demokratik bir eylemi kırdı. Önümüzde-
ki cumartesi gününe kadar beş uzun gün
var. Oğlunu, kızını. yavuklusunu, kocasını, ka-
rısını, babasını, annesini yitirmiş kayıp yakın-
lannın. bu cumartesi ne yapacaklannı düşün-
mek için beş uzun gün.
Eğer onlar gelecek cumartesi. sessiz ve
yapayalnız, evlerinin bir odasında yitirdileri
için sessiz gözyaşları dökeceklerse ve elle-
nnden başka bir şey gelmeyecekse bu ül-
kenin demokratlarının, hukuk devletine ina-
nanların yanıtlaması gereken bir soru. olan-
ca ağırlığı ile omuzlanmıza çökecek:
Kayıp yakınlan, Cumartesi Anneleri, polis
Galatasaray'da toplanmayı yasakladı diye
aramaktan, izini sürmekten vaz mı geçsinler?
ERDAL ATABEK
•••Korku ve Kaygı
"Korku". nesnel birtehlikeye karşı duyulan sağlık-
lı, koruyucu tepkidir. Saldırgan bir köpeğe karşı du-
yulan korku, kişinın kendini koruyucu bir davranışta
bulunmasına yol açar. "Kaygı" ise nesnel bir tehlike
olmadan da sanki bu tehlike varmış gibi kişinin ürk-
mesidir ki sağlıksız bir tepki demektir. "Kaygılı kişi",
her köpeğın saldırgan olduğunu düşünerek köpeğe
karşı sürekli bir ürkme duyar. Bu kişinin köpeğe kar-
şı olan davranışları artık onun bütün hayatını etkıler,
bir yerde köpek bulunması olasılığıyla tedirgindir, ha-
reketleri sınırlıdır, aşırı bir duyarlılık ve çekingenlik gös-
terir.
Korku ve kaygı önce güven duygusunu ortadan
kaldırır. kişi k,endini güvensiz bulur. Bu durumda ha-
yata katılımını azaltır, çekinik kalmayı yeğler, ılgi ala-
nını daraltır, kendine ve herkese karşı bir güvensizlik
geliştirir.
Bu konunun bizim için özel bir önem taşıdığını dü-
şünüyorum. Yaşam kültürümüz içindeki "harekete
geçirici ef/o"nin (motivasyon) başında "korku ve kay-
gı" geldiği için bu konu üzerinde durmalıyız.
Çocukları ceza tehdidiyle büyütüyoruz. Öğrencile1
ri başarısızlık korkusuyla yetiştiriyoruz. Kadınlan suç-
luluk duygusu altında tutuyoruz. Çalışanları işsizlik
korkusuyla ürkütüyoruz. insanlarımızı sokakta kalma,
yalnız kalma, yaşlanma, parasız kalma korkusuyla
harekete geçinyoruz.
Bütün bunların etkileri genişleyen halkalar gibi in-
sanlara yön veriyor, yol gösterıyor, onların hedeflerini
belirliyor. Artık insanlar kendilerini neyin mutlu edece-
ğinı düşünmekten vazgeçiyor, daha çok para kazan*
manın peşine düşüyor. Nasıl olursa olsun başlarını
sokacak bır evlerinin olmasını ıstiyor. Çocukların ge-
leceği için kendi bugünlerınden vazgeçmeyi doğru
buluyor. Sorumluluklarını smırlandınyor, yaşamaalan-
larını daraltıyor.
insanlar kendilerı için "güvenli duygu adacıkları"
oluşturuyor ve orada yaşıyorlar. Bu kimileri için "a//e
veakrabalar"dır, kimileri içın "arkadaşgrubu"dur, ki-
mileri ıçın "eskıden tanıdıklan"ti\r. kimileri içın bir "ta-
rikat"X\r. "Güvenli duygu adacıkları", çevreleri izole
bantla sınırlandırılmış bir yaşama bölgesidir. Kentler
büyüdükçe bu adacıkların sayılan çoğalıyor ve bura-
la;da yaşayan insanlar daha yalıtılmış bir hayat süre-
rek yitirdikleri güveni sağlamaya çalışıyoriar.
• • •
Stanley Schanchter, korku ve kaygının toplumsaK
laşma üzerindeki etkilerini araştırmıştır. Vardığı so-
nuçlara göre. "korku" içindeki insanlar yalnız kalma-
yı ıstemez. kendi durumundaki insanlarla birlikte ol-
mayı yeğlerler. "Kaygı" içindeki insanlar ise bunu pay-
laşamadıkları ıçin kendi başlarına kalmayı seçerler.
Kendine benzeyenle birlikte olmak, kendine benze-
meyenden uzak kalmak istediği "korku ve kaygı "nın
ürünüdür.
Eğer bir toplumu "korku ve kaygı" yönetiyorsa ora-
da hiçbir kurumu, hiçbir mekanizmayı bunun dışında
tutamazsınız. Bu durumdakı bir toplumun yönelişle-
ri, arayışları da buna uygun olacaktır. O nedenle de
toplumun orduyu, parlamentodan daha güvenilir bul-
ması şaşırtıcı değildir. O nedenle de toplumun dınsel
inançlara, milliyetçilik duygularına yönelmesi şaşırtı-
cı değildir. O nedenle de toplumun gazetelerin dağıt-
tığı kuponlara koşması şaşırtıcı değildir. O nedenle de
toplumun söylenen yalanlara bile bile inanırgörünme-
si, o yalanlara katılması, gıderek o yalanların bir par-r
çası olması şaşırtıcı değildir. •
Bir toplumu "korku ve kaygı" yönetiyorsa bütün ki-
şisel ve sosyal davranışlar bu etkileşimin içinde, bu-
na uygun biçimler kazanacaktır. Yeni "güvenli duygu
adacıklan" oluşturulacak, insanlar kendileri için yeni
güvenli yaşama bölgeleri oluşturacaktır.
Politikanın tıkandığı yeri de burada aramak gereki-
yor.
• • •
"Korku ve kaygı" yönetıminde egemenlık halkın
elinde olmadığı gibi, devletin ve siyasal iktidarların
elinde de olamaz. Artık iktidar gücü "korku ve kaygı'
1
yaratan her türlü güç gruplannın eline geçmiştir. Kor-.
ku ve kaygıyı yenmenin yolu da bu güç gruplanndan
birisi olmaktan geçer. Toplumdaki bütün mekanizma-
lar böyle bir oluşumun peşine düşer.
Eğer bir toplumun hapishanelerinde bulunan in-
sanlar can güvenlikleri olmadan yaşıyorsa. eğer bir top-
lumun insanları bir caddede karanfille dolaşamıyor-
sa başka bir ölçüt aramak gerekmez.
Artık uygar bir toplum olmanın ilk ölçütü "korku ve
kaygı"y\ ortadan kaldırmak sayılmalıdır.
ABD
4
PKK, uzun süreli
silidı bırakmah9
Dl RDANE KOCAOĞLL
ANKVRA-CHP W. Dö-
nem Kars Milletvekilı Atilla
Hun'un ABD'dekı inceleme-
lerınden sonra hazırladığı ra-
porda. ABD'nın. "Türki-
ve'nin gereğinden fazla sert-
İik kullanarak. bölgede
PKK'nin sempatisini arttır-
dığı \e PKK ile mücadele
ederken. ABD'nin \iet-
nam'da. So\Aederin Afganis-
tan'dadüştüğü hata>ı tekrar-
ladığı" görüşünde olduğu be-
lınildi.
Raporda. ABD'nın gelı-
nen aşamada. PKK'nin uzun
süreli silah bırakmasının si-
\ıllenn reform vapma şan-
sını arttırabıleceği inancm-
da olduğu bıldınldı.
ABD Ankara Büvükelçi-
sı MarcGrossman'ın davetı
üzerine bu ülkeye gıderek.
>aklaşık bir a\ süreyle üst
düzeyde temaslarda bulunan
eski Kars Mılletvekılı ve es-
ki TBMM Dışişlen Komıs-
yonu üvesi Atilla Hun
".ABD'nin Türki\e ve Kürt
Politikasının İpuçlan L'zeri-
ne" başlıklı bir rapor hazır-
ladı.
Ba>bakan Mesut YJmaz
ve TBVLM'de temsi! edilen di-
ğer siyasi partı lıderlerine su-
nulan raporda. Türk hükü-
metlerinın PKK'yle müca-
deledekı tutumu ele^tınldı.
Raporun sonuç bölümün-
de: .ABD'nin Türkıye v e Kürt
sorununa bakışında binncı-
si resmi, ıkıncısı ısegüçlü si-
v il toplum örgütlerinın v ön-
lendirmesi ile oluşan vakla-
şım olmak üzere ıkıli bir du-
rumun söz konusu olduğu
kavdedildi.
Raporda. resmi görüşlerin,
daha gerçekçi bir temelde.
ama ABD'nınçıkarlannıgö-
zeten bıranlayışlabelirlendi-
ğinın anlaşı'dığı v urgulanır-
ken. sı\ ıl toplum örgütleri-
nin görüşlennin de kendi ta-
rıhsel süreçlerınde şekıllen-
mış olan toplumsal yapılar-
dan ve değer vargılanndan
büv iik ölçüde etkitendıgınin
gözlendığı belırtıldı. Rapor-
da. toplumsal vaklaşımlann
ABD vönetımı ve kongresi
üzerinde de önemlı bir etki-
sinin olduğu vurgulandı.
Emin Karaca
halen
gözaltında
İstanbul Haber Servi-
si-Gaiatasaray'daki 'ka-
ranfil bırakma" eylemi
sırasında. gözaltına alı-
nan Türkiye Yazarlar
Sendikası(TYS) Genel
Sekreteri Emin Kara-
ca'nın halen İstanbul
Terörle Mücadele Şu-
besi'nde tutulduğu bil-
dirildi.
Karaca'nın, hakkında*
yakalama tutanağı bu-
lunduğu için serbest bı-
rakılmadığı öne sürüldü.
Sosyalist iktidar Parti-
si (SİP) tarafından ya-
pılan yazıh açıklama-
da, parti üyesi ve TYS
Genel Sekreteri Kara-
ca'nın "keyfı' olarak gö-
zaltında tutulduğu be-
lirtildi.