27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 28 EYLÜL1994 ÇARŞAMBA HABERLER Oftan Sunguriu TRT ppognaınınB ANAP kattknayacak • ANKARA (AA) - ANAP, görüşlerini çarpıttığı ve hükümet lehine kullandığı gerekçesiyle TRTye tavır aldı.ANAPGrup Başkanvekilj Oltan Sungurlu, konuya ilişkin açıklamasında Adana ile ilgili olarak TRTde yayımlanan birprograrada, iktidar tetnsilciierinin 20 dakikaANAP'lı Büyükşehir Belediye Başkanı aleyhine konuşturulduğunu, ancak belediye başkanına 30 saniye süre aynldığını söyledi. TR"Tnin ara seçim yapılacak merkezlere ilişkin olarak ANAP aleyhine ve iktidan kollayan yayınlar yapacağı izlenimini edindıklerinı öne süren Sungurlu, bundan sonra canlı yayın dışındaki TRT programlanna partiden hiç kimsenin katılmaması karan aldıklannı bildirdi. Aras Kargo'ya ntolotof • İstanbul Haber Servisi - Okmeydanı Fatih Sulian Mehmet Paşa Caddesi üzerinde bulunan Aras Kargo binasına kimliği belirlenemeyen birkişi tarafından dün gece saat 20.30'da molotof kokteyli atıldı.Ölenyada yaralanamn olmadığı saldında, binada maddi hasar mcydana gekü. Gece kulöbûne boraba •istanbul HaberServisi - Taksım Elmadağ Caddesi üzerindeki Majestik adlı gece kulübünün erkekler tuvaleüne, kimliği belirlenemeyen bir kişi tarafindan konulan bomba, dün gece şaat 22.30'da patladı. Ölenyada yaralananın olmadığı patlamada maddi hasar meydana geldi. Emniyet yetkilileri. bombanm türü hakkında bir açıklama yapmadı. lOPKK'li öldÜPÜIdü •Haber Merkezi- Diyarbakır, Mardin ve Tunceli'de güvenlik kuvvetlerince gerçekleştirilen operasyonlarda lOPKK'li terörist öldürûldü. Olağanüstü Hal bölge Valiliği'nden yapılan açıklamayagöre Dıyarbakır'ın Hani, Dicle ve Kulp ilçelerinin kırsal kesiminde 8. Mardin'in Nusaybin, Tunceli'nin Ovacık ilçeleri kırsal kesiminde de birer terörist olmak üzere toplam 10 PKKTi terörist öldürûldü. Hakkari, Muş, Elazığ ve Şırnak'ta 2 terörist teslim oldu,iki terörist de yakaiandı. Bölgede terör örgütüne yardım ve yatakhk ettikleri belirlenen 22 örgüt mensubu yakalanarak gönderildikleri adli mercilerce tutukJandı. Trafik: 15 ölü, 11 yaralı • Haber Merkezi-Yurdun çeşitü yerlerindedün meydana gelen trafik kazalanndaj 5 kişi öldü, 11 kişi de yaralandı. Uşak-Afyon karayolunda Mehmet Kozak, Ethem Sinek, Osman Gültekin, Uşak-İzmirkarayolunda Veyiz Ceyhan, Kars'ın Sankamış ilçesinde İrfan Yalvan, Kağızman ilçesinde Necip Aytun, Arpaçay üçesinde Yeter Doğan, Adıyaman'da Halil Yaman, Ömer Yaman, Gaziantep'in Nurdağ ilçesinde Cuma Taş, Kütahya'nın Simav ilçesinde Taşlcın Bülbül, Adana'nın Osmaniye ilçesinde henüz kimliği belirlenemeyen bir kişi, Konya'nın Yunak ilçesinde Recep Ersöz, Akşehir ilçesinde Süleyman Kesici, Eğerli ilçe merkezinde Emine Dumaner adh kişiler trafik kazalannda yaşamlannı kaybettiler. ESKA'ya ait İncebel Tatil Köyü'nün entrikalarla dolu öyküsü: YolsuzluklaryağmaylabaşladıOKTAYEKİNCİ h987 ve 1988 yıllannın yaz aylan, o dönemde başba- kan olan Turgut Özal ve yakın arkadaşlannın Muğla'run Gö- cek koylannı 'keşfettikleri' sıcak ve hareketli aylardı. Gö- kova Körfezi'ndeki 'Okluk Ko- yn'nda koruma yasalanna aykın olarak inşa edilen 'nıh- satsız' Devlet Konukevi henüz devreye girmediğinden, Özallar ve dostlan ünlü işadam- lanmızın yatlannda ağırlanırdı. Aralannda ESKA şirketinin sahibi Setim Edes'in de bulun- duğu bu 'dostlar meclisi'nın yine Göcek koylanndaki tatil sohbetteri' ise elbette ki 'kıyıiann güzeUikferi' üzennde yoğunlaşırdı. Hatta bu yat gezi- lerine ve sohbetlerine katılma 'ayncalığı'na kavuşan kımı köşe yazarlanmıan daha sonra açıkladıklanna göre özal'ın 'çevreye ve doğaya olan düşkün- lügu' de bu tatil aylanndaki 'gözlemkrinden ve değerlendir- meJerfnden kaynaklanıyordu. Çok geçmeden, Gökova-Fet- hiye arasındaki 'yaz aylan çaü- şmaian'nın ve özellıkle Göcek koylanndaki 'gözden ırak top- lantdar'ın ilk sonuçlan "Resmi Gazete'ye" de yansımaya baş- ladı. Gazetelerin özelükle 'pazar üaveleri'nde, özallar'ın yattan denize nasıl girdikleri, kıyıda bekleyen muhabirlerin lete- objektuieri'yle ve renkli olarak yer alırken aynı kıyılann siyah- beyaz haritalan da Resmi Ga- zete'ye basılmış, yine aynı gaze- telerin ve 'köşe yazarlan'nın alkışlanyla Türkiye'nin ilk *özel çevre koruma bölgeleri' ilan edilmişti. Artık, Güney Ege kıyılan ve koylan bundan böy- le 'çok özel' bir statüde ve doğ- nıdan "Basbakan'a baglı",ola- rak korunacaktı. Böylece Özal, yaz aylannda tadını çıkardığı denian ve doğanın İRİrûn ulus içjn' korunmasıru da kanun gü- cünde bir kararnameyle sağ- lamış olacaktı. ESKA'nın İncebel Tatil Köyü - özel Çevre Konırna '- Bölgesı Sınırtarı l 988'de ilan edilen özel çevre koruma bölgesinin 'tam ortası'ndaki ESKA'ya ait tatil köyü arazisine aynı karamamenin ekindeki haritayla 'çok özel' imar ayrıcalığı sağlandı. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ve Başbakan Turgut Özal'ın imzalannı taşıyan 'kanun gücündeki' bu karar, Selim Edes'in şirketine 500 milyarlık bir rant kapısı açmıştı. Doğa ise çoktan betonlaşmıştı.. ESKA'nın İncebel Tatil Köyü, Özel Çevre Koruma Bölgesi Sınırı dışında tutularak, pmar yasağına karşı konjma altına alındı Çlkarlara bağll sinirlar İncebel Tatil Köyü'nün kurulduğu Dalaman HavaaJanı bitişiğindeki bu tepenin, imara açılması teknik açıdan olanaksızdı... Ancak işin içinde Selim Edes olunca havaalanı uçuş emniyet bölgesi ile imar planları hiçe say ıldı ve yemyeşil tepenin üzerinde bu beton bloklar oluşru. Yine o yıllarda, kendilerini 'Laie Devri'nin büyüsüne kaptırmamış olanlar, 5 Temmuz 1988'de Resmi Gazete'- de ilan edilen Kenan Evren ve Turgut Özal imzalı karamamenin ekindeki 'koruma ha- ritası'nda birgariplik olduğunu fark etmek- te gecikmediler. Resmi açıklamalara göre sözde 'bölgesel korumayı'amaçlayan bu karamamenin ha- ritası. özellıkle 'koruma sınnian'nı belirler- ken anlaşılması zorçelişkileri de içeriyordu. ömeğin. Kövceğiz-Daly an bölgesindeki ko- ruma alanmı gösteren smır çizgisi "Köyce- ğiz Gölü'nün tam ortası"ndan geçerken gö- lün hiçbir zaman imar çekiciliği olmayacak olan kayalık ve bataklık kesimine inşaat ya- sağı getiriliyor, buna karşın asıl 'yağma teh- likesi' olan ban ve kuzey kıyılan ise 'koruma bölgesi dışında' bırakıhyordu. Benzer şekilde 'Gökova Körfezi'ndeki ko- ruma smın da körfez için en büyük tehlikeyi oluşturan 'Termik Santralı' dışarda tutu- yor, böylece tarihe "Özal'ın.mirası" olarak geçen bu dev kirletici, yine Özal'ın 'koruma (!) yasası'ndan kurtanlmış oluyordu Antik kent koruma dışında Özel çevre koruma bölgelerindeki 'sınır düzenlemeleri'nde gözlenen bu garipliklerin en ilgind ise Dalaman-Sangerme kıyı ku- şağındaki 'atiama' idi. Göcek'te başlayan koruma bölgesine Sa- ngenne ve Dalaman'da 'ara veriliyor', yani buralar 'koruma dışında' bırakıhyor. sonra Fethiye'ye dogru yeniden koruma bölgesi başlatılıyordu. Oysa, 'korumaya değer görüuneyen' bu ara kuşaktaki ömeğin Sangerme'de antik PfeJKs kenti ve ormanlar, Dalaman'da ise Güney Ege'nin en uzun ve geniş kumsallan ile yine ormanla kucaklaşan kıyılan bulu- nuyordu. Sangerme'nın neden 'Başbakanlık koru- ma alanı' dışında tutulduğu, bir yıl içinde açığa çıktı. Buradaki antik Pisilis kentinin üzerine' otel yapmak isteyenlere böylece imar öz- gürlüğü' sağlanmış. tarihi yağmalayan ve tahrip eden otel inşaatı tamamlandığında, 1989 yılında tesisi hizmete açan Başbakan Turgut Özal ise eleştirileri şöyle yanı- tlamıştı: "Roma ve Bizans'tan kalma taş kaluıtılarını mı, yoksa lüks otelleri mi tercih edeceğiz?.." (21.7.1989-Gazete!er) ... Ve ESKA'ya da ayrıcalık Aynı günlerde Dalaman kıyıiannın da yine neden 'koruma dışında' bırakıldığı ise hemen tüm gazetelerde yer alan büyük boy \illa pazarlama ilanlan'nda kendisini he- men göstermışti. Selim Edes'in ESKA şirketince Dala- man'da kurulan 'İncebel Tatfl Köyü' için imardan devlet teşvikine kadar' elde edilen tüm ayncalıklar, villa satın alacak müşteri- lere gazete ilanlanyla aynen şöyle müjdele- niyordu: "İncebel Tatil Köyü, Başbakanlı- kça korumaya alman ve yapılaşma yasağı konan Fethiye, Göcek, Dalyan ve Köyceğiz koylannuı tam ortasında, fakat yasak kap- samının tamamen dışındadır..." Özel çevre koruma bölgesinin tam or- tası'nda ESKA'ya sağlanan bu fırsatı kaçır- mak istemeyenler, yine aynı ilanlarda 'baş- TatilköyününkurulduğuInoebelTepesi ESKAel atmadanöncetabiatparkıydı JT\ alaman'da özel çevre koruma ğ t alanı dışında bırakılarak imara "^"^^ açilan ESKA'nın tatil köyû inşa ettiği İncebel Tepesi, 1987 öncesindeki planlamalarda 'Tabiat Parkı' olarak aynlmıştı. Mülkiyeti ise ormanla şahıslar arasında 'davalı' durumdaydı. Selim Edes'in bu tepe üzennde tatiJ köyü kurroa girişirni başladıktan sonra, gerekli irnar izni için sanki tüm ilgüi kurumlar birilerince 'uyanlmış' gibiydiler. "Operasyon' hemen hiçbir resmi engeüe karşjlaşmadan. hızla gerçekleşiyordu. Öncearazi davalı olmasjna rağmen Orman İdaresi'nden 53.000m 2 'lik bir'mülkiyetçapı'verildi. Ardından araziye 18 pafta, 295-375-399 no.lu parseller şeklinde numaralar veriierek, 319.019 m 2 Tik yatırun aJanı eldeedildi. İkinci destek turizm Bakanlığı'ndan geldi. Bakanlık 21 Ağustos 1987 gün ve44652 sayıb yazısıyJa, imar planında bu alarun tabiat parkı yerine 'yazlık konut sitesi' yeri olarak değiştiriİmesine onay verdi. (Oysa, yazlık İconutun turizmlede bir ilgisipekyoktu.) Aynı günlerde Muğla Taraa Ö Müdürlüğü' de 9 Ağustos 1987 gün ve 2431 sayılı yaasıyla, arazinin 'tarıma eherişli ohnadığı'nı ve yine tatil sitesine' uygun olduğuna dair rapor verdi. Devlet Hava MeydanJarı t|(etmesi Genel Müdürlüğü ise bir bölümü havalimanı güvenlik bölgesi içine girmesine rağmen, 'bir katiı yapılann" inşa edüebileceğini 17.8.1987 gün ve 23421 no.lu yazısıyla bildirmişti. Bütün bu 'resmi izinler' bir ay içersinde alındıktan sonra artık operasyonun son aşamasmagelinmişti. 'Göcek koylan'nda çizilen haritalarda, ESKA'nın arazisi hem 'Tabiat Parkı'ndan çıkanidı, hem de özel çevre koruma alanı dışında bırakıldı... ka olanaklara' da ortak olmaya şöyle çağnlmıştı: "İncebel villa- ları, Devlet Planlama Teşkilatı tarafından verilen ihracatı teşvik belgesi sayesinde ucuz!.. Dövizle satışa tanınan özel bir ayn- calıktır bu!.." __ Devletin ve 'Başbakanlık Özel Çevre Koruma Kurumu'- nun ESKA'ya ve onun 'müş- terileri'ne tanıdığı bu 'özel ayn- calık' ilanlarla duyurulur duyu- rulmaz, villalann özelükle Al- manya'daki pazarlamasında büyük birpatlama yaşandı. 330 bin m2 genişliğindeki ve üstelik Dalaman Havaalam'na inen ucaklann 'alçalma koridorlan'- na bitişik bir tepe üzerinde yer alan arazide "600'den fazla" villa inşa ediliyordu. 80 ile 125 m2 arasında değişen bu villalar '60 bin marktan başlayan' fiyat- Iarla da satışa çıkanlıyordu. Yatınm maliyetinin yaklaşık 3 katı bir 'satış bedeli' yaratan bu imar ve teşvik ayncalığı'nın ESKA'ya kazandıracağı rant ise 600 villada yaklaşık '25 mil- yon mark' kadardı. Yani, bugü- nün döviz kuru karşılığında 'SOOmilyarlira...' Lluslararası dolandırıcılık Göcek koylanndaki 'harita çalışmalarf vla başlayıp, Resmi Gazete'deki İmar kıyağı' ile sürdürülen bu büyük yağma projesi, Dalaman kıyılanndaki yeşil bir tepey i birkaç yıl içersin- de betona çevirirken aynı pro- jede öngörülen 'müstakll bahçe- li lüksev' hayalleri de bu sıteden villa satın alanlar için bir türlü gerçekleşemedi. Birkaç yıl sonra, ödedikleri marklann 'akıbeti'ni gönnek üzere Dalaman'a gelen Alman müşteriler. bahçeli ev yerine 'sıkışık düzen' çimento kutular- la karşılaşınca, ESKAnın 'yet- kilileri'ni aramaya başladılar. Ne var kı Selim Edes, 1990 yıü sonunda şirketini Jtalyan kö- kenli 'Mang' adh bir firmaya devretmiş. Incebel Tatil Köyü'- nün 'dolandırılan' Alman müş- terilen de soluğu 'yetkili ma- kamlar'ın kapısında almışlardı. :>•: \*o^t sözcüğün ta/n anJamıyla, 'satışa gelen' Almanlann bu çırpınışlannı 'dizi yazı' olarak duyuran Hünriyet gazetesi, 13 Âralık 1991 günlü baskısında Hans ve Helga Baum çiftinin şu açıklamasına da yer vermiştı: "Şaşkınız. Türk makamlarının bize yar- dım etmesini bekliyonız. Zamanında bizim bu evleri satın almamıza Çalışma Bakanı İm- ren Aykut'un katddığı şatafatlı törenlerin büyük etkisi olmuştu... Bunlara hesap sora- cak yeni hükümetin gtrişimini bekliyoruz..." 1992 yılında sorunu göriişen Muğla İl Genel Meclisi'nde bir konuşma yapan Da- laman Kaymakamı Atilla Dinçer ise yine 1988'lerde 'Başbakanlıkça' güvenceye alı- nan bu yağma karşısındaki 'caresizliğini' şöyle özetliyordu: "ESKA'nın İncebel olayı bir yüzkarasıdır. Buna bir çözüm bulunması gerekir. Ahnan- ya'dan sürekli protesto telefonlan geliyor. Oradaki yapdar bir an önce yıkılıp, tenüzlen- melidir. Yetkimiz olsa biz yıkacağız..." Evet. Son günlerde yine Cumhuriyet'in öncülüğünde açığa çıkmaya başlayan 'Lale Devri yolsuzluklan'. büyük oranda 1980'li yıllann 'imar ve çevTe yağması'yla gündeme geldi. ESKA'nın yukanda özetlenen 'İncebel skandalı' da dahil olmak üzere bu 'yağma yılları'nın hem Ege'deki, hem de İstanbuT- dakı tüm belgeleri yine Cumhuriyet'te sü- rekli yayımlanmasına rağmen kimse kılıru bile kıpırdatmadı. Yolunuz Dalaman'a dü- şerse, uçağınız >ere konmadan sağ taraftaki pencereden deniz kıyısındaki tepeye bakın. Bir dönemin yöneticilerinin bu ülkeye 'han- gi gözle' baktığını. 600 villanın harabeyi andıran görünüşünde, tüm çirkinliği'yle siz degöreceksiniz... Liderleri yolsuzluklan ortaya çıkarmaya çağıran Mesut Yılmaz, Temiz eller olursa, Başbakan yerinde duramaz' dedi 6 Ozal çevresininyanhşlarınasalıipçıkmayız' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, Engin Civan - nın vurulmasıyla birlikte gündeme gelen özal ailesirun yanlışlanna sahip çıkmaya- caklannı söyledi. Tüm siyasetçileri yolsuz- lukJan ortaya çıkarmaya çağıran Yılmaz, "İster soyadı Yılmaz olsiın, ister Özal olsun, ister Çüler. ister Mercümek olsun, hiçbirini muaf tutmadan tüm yolsuzluklan ortaya çı- karaum" dedi. Cumhuriyet'in 10 milyon dolarlık tanıüm projesiyle Çiller ailesinin ilişkisini belgeleriy- le ortaya koyduğunu ifade eden Yılmaz, "Batı'daki hiçbir ülkede böyle bir olayın aksi ispatianamıyorsa, yalanlanamıyorsa Başba- kan görevde kalamaz" dedi. Türkiye'de bugün İtalya benzeri bir 'te- miz eBer" operasyonunun gerçekleştirileme- yeceğini, ancak iktidara geldiklerinde bu operasyonu gerçekleştireceklerini savunan Yılmaz, "Türkiye'de temiz eller operasyonu yapılırsa, Başbakan Çiller yerinde duramaz" diye konuştu. Yılmaz, "Ucuz havarilik yapı- yor" dediği TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk'u, "bugüne kadar hiçbir meselenin arkasını getirememek"le suçlarken, 8. Cum- hurbaşkanı'nın eşi Semra Özal'ın. Engin Ci- van-Selim Edes arasında araa olması için "Bu kadannı tahmin ermiyordum" değerlen- dirmesini yaptı. ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz par- tisinin grup konuşmasında, yolsuzluk iddia- lanna karşı meydân okurken, tüm siyasileri göreve çağırdı. 8 yıl Türkiye'yi yönettikleri- ni, binJerce bürokratla çahşıp, milyonlarca işlem yaptıklanm ifade eden Yılmaz, bütün işlemlerin hukuka uygun olduğunu savuna- mayacaklannı, ancak ANAP içinde bu yol- suzluklara kanşmış olanlar varsa, aralan- nda yeri olmadığmı söyledi. Yılmaz, gün- demdeki yolsuzluk olaylannın Türkiye gibi bir ülkede her zaman olabileceğini, ancak sistemin çalışması gerektiğini söyledi. ABD ve Japonya ile Avrupa'daki ülkelerde her gün daha büyük yolsuzluk olaylannın orta- ya çıktığını, ancak sistemin, adalet mekaniz- masının işleyerek yapanlann yanına kar kal- madığını ifade eden Yılmaz. "Sistem çabşı- yor, yapan Başbakan bile olsa hapise atıyor. Sistem, bunlardan güçlenerek çıkıyor. Sistem en tepedekini bile cezalandırabileceğini göste- riyor. Ama bir de bizdeki dunıma bakın. Bir İlksan re/aleti oluyor, "verdimse, verdim" di- yen adam sorumsuz çıkıyor. İSKİ rezalerin- den aklanmayan adam Adalet Bakanı olu- yor" diye konuştu. Konuşmasında Emlak Bankası olayı yargıya intikal ettiği için üzennde durmaya- cağıru kaydeden Yılmaz, "Tüm yolsuzluklan ortaya çıkaralun. İster soyadı Yılmaz olsun, ister Özal olsun, ister Çiller, ister Mercümek olsun, hiçbirini muaf tutmadan tüm yolsuzluk- lan ortaya çıkaralun" dedi. Yılmaz, Bayındırlık Bakanlığı ile ilgili iddialann Meclis tarafından araştınlması gerektiğini belirtirken, SHP'nin I980'den itibaren araş- tırma istemesinin "konuyu suiandmnak" amaa taşıdığını savladı. 'Cindoruk havarilik yapıyor' ANAP lideri Yılmaz, yolsuzluk olaylanna karşı halkın son derece duyarlı olmasına karşın hafızasının zayıf olduğunu, ancak yeni olaylar gündeme gelince yolsuzlukla mücadelenin öne geçtiğini bildirdi. Yolsuz- lukla mücadele konusunda kendi girişimleri- ne karşın hiçbir ilerleme olmadığmı ifade eden Yılmaz, şöyle konuştu: "Geçen yıl TBMM Başkanı partilerarası ortak çalışma grubu kurdu. Biz Yolsuzluk- larda zamanaşımı işlemez. dokunulmazlık işlemez" dedik. Yasa değişikliği önerileri ver- dik. Ama hiçbir ilerleme yok. Meclis Başkanı dün bir TV've çıkmış. Mesele ısınınca. çıkıp ucuz havarifik yapıyor. Bu meselenin somıc- landmlmamasının tek sonımlusu Meclis Bas- kanı'dır. Bugüne kadar el atttğı hiçbir mesele- nin arkasını getirmedıV Yolsuzluk olaylan konusunda gocunacak bir şeyi bulunmayan ve "yolsuzluk yapan biri varsa aramızda yeri yoktur" diyebilen tek partınin AN'AP oldu- ğunu savunan Yılmaz. iddialann kendilen- ne bulaştıntmak istendiğini belirterek. "Bu, kendi devam eden yolsuziuklannı örtmeye çalışmaktan başka bir şey değildir" dedi. 10 milyon dolarlık tanıtım projesiyle ilgili Cumhuriyet'in haberlerini değerlendiren Yılmaz, projeyi üstlenen kişilerin Çiller aile- sinden davacı olduklanna ve davadan vaz- geçtiklerine dikkat çekerek. şunlan söyledi: "Cumhuriyet bir aydır bu olay ı belgeleriyle tekrar tekrar yazıyor. Batı'daki hiçbir ülkede böyle bir olayın aksi ispatlanmazsa, yalanla- namazsa Başbakan görevde kalamaz. Türki- ye'de maalesef ne kadar ar/ularsak arzula- yaum İtalya'daki gibi bir temiz eller operas- yonu yapamayız. Türkiye'de temiz eller ope- rasyonu yapıhnası için ne adaletüı bağunsızlığı yeterlidir. ne de hükümetin zihni- yeti. Türkiye'de temiz eller operasy onu yapılı- rsa Başbakan Çiller yerinde duramaz." Mesut Yılmaz. Başbakanl^n döneminde MANG şirketine kredi verilrhesi ve Ahmet Özal'ın girişimleri konusunda da. şöyle dedi: "Sadece MANG adlı İtalya şirketi ile Topju Konut arasındaki bir işlemin tekemmülü için Ahmet Özal beni aradı. Ben de o işlemi imza- lamadun. Mesele ondan ibaret, herhangi bir kredi söz konusu değil. Toplu Konut tarafından alman Alaşehir denilen yerdeki arsaıun şirkete geri veriunesi ile ilgili bir işlemdi. Yüksek Plan- lama Kurulu'ndan çıkmtştı. Benim ünzama gebnişti. Ahmet Özal beni arayınca araştırdnı >e imzalamadım. Benim Başbakanlık'tan ayn- unamdan üç gün önce oluyor olay. Detaylı bir inceleme yapma imkanım olmadı. Ama imza- lamamayı daha uygun buldum. Eğer, Başba- kan olarak kaisaydım, daha derin bir araşü- rma yaptınr, eğer bir sakınca görmüyorsam, imzalardDn. Hadisenin seyri böyle oldiı. Kredi Uişkisi değil o." 'Civan olayında direnirdim' Yılmaz. Hasan Celal Güzel'in Engin Ci- van konusunda "Yümaz her şeyi biliyordu" sözlerine, şu yamtı verdi: "Sayın Hasan Celal Güzel'le bu konuya ilişkin bir görüşmemiz olduğunu hatırlamıyo- rum. O dönemdeki statüm de bu işlerie ilgilen- meme imkan verecek bir statü değildi. Ben dı- şişleri bakanıydım. Sadece bu konudaki söy- lentilerden rahatsız olduğumuz için Engin Ci- van'ı görevden almak istedik, fakat rahmetü Özal onay »ermedi. Eğer herhangi bir yolsuz- luk olduğunu bilseydim, her şeye rağmen gö- revden alınması için direnirdim. Hatta bunu, kendi görevime devam etmenin şartı ya- pardım."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle