Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 28 EYLÜL1994 ÇARŞAMBA
HABERLER
Oftan Sunguriu
TRT ppognaınınB
ANAP
kattknayacak
• ANKARA (AA) - ANAP,
görüşlerini çarpıttığı ve
hükümet lehine kullandığı
gerekçesiyle TRTye tavır
aldı.ANAPGrup
Başkanvekilj Oltan
Sungurlu, konuya ilişkin
açıklamasında Adana ile
ilgili olarak TRTde
yayımlanan birprograrada,
iktidar tetnsilciierinin 20
dakikaANAP'lı
Büyükşehir Belediye
Başkanı aleyhine
konuşturulduğunu, ancak
belediye başkanına 30
saniye süre aynldığını
söyledi. TR"Tnin ara seçim
yapılacak merkezlere ilişkin
olarak ANAP aleyhine ve
iktidan kollayan yayınlar
yapacağı izlenimini
edindıklerinı öne süren
Sungurlu, bundan sonra
canlı yayın dışındaki TRT
programlanna partiden hiç
kimsenin katılmaması
karan aldıklannı bildirdi.
Aras Kargo'ya
ntolotof
• İstanbul Haber Servisi -
Okmeydanı Fatih Sulian
Mehmet Paşa Caddesi
üzerinde bulunan Aras
Kargo binasına kimliği
belirlenemeyen birkişi
tarafından dün gece saat
20.30'da molotof kokteyli
atıldı.Ölenyada
yaralanamn olmadığı
saldında, binada maddi
hasar mcydana gekü.
Gece kulöbûne
boraba
•istanbul HaberServisi -
Taksım Elmadağ Caddesi
üzerindeki Majestik adlı gece
kulübünün erkekler
tuvaleüne, kimliği
belirlenemeyen bir kişi
tarafindan konulan bomba,
dün gece şaat 22.30'da
patladı. Ölenyada
yaralananın olmadığı
patlamada maddi hasar
meydana geldi. Emniyet
yetkilileri. bombanm türü
hakkında bir açıklama
yapmadı.
lOPKK'li
öldÜPÜIdü
•Haber Merkezi-
Diyarbakır, Mardin ve
Tunceli'de güvenlik
kuvvetlerince gerçekleştirilen
operasyonlarda lOPKK'li
terörist öldürûldü.
Olağanüstü Hal bölge
Valiliği'nden yapılan
açıklamayagöre
Dıyarbakır'ın Hani, Dicle ve
Kulp ilçelerinin kırsal
kesiminde 8. Mardin'in
Nusaybin, Tunceli'nin
Ovacık ilçeleri kırsal
kesiminde de birer terörist
olmak üzere toplam 10
PKKTi terörist öldürûldü.
Hakkari, Muş, Elazığ ve
Şırnak'ta 2 terörist teslim
oldu,iki terörist de
yakaiandı. Bölgede terör
örgütüne yardım ve yatakhk
ettikleri belirlenen 22 örgüt
mensubu yakalanarak
gönderildikleri adli
mercilerce tutukJandı.
Trafik: 15 ölü,
11 yaralı
• Haber Merkezi-Yurdun
çeşitü yerlerindedün
meydana gelen trafik
kazalanndaj 5 kişi öldü, 11
kişi de yaralandı.
Uşak-Afyon karayolunda
Mehmet Kozak, Ethem
Sinek, Osman Gültekin,
Uşak-İzmirkarayolunda
Veyiz Ceyhan, Kars'ın
Sankamış ilçesinde İrfan
Yalvan, Kağızman ilçesinde
Necip Aytun, Arpaçay
üçesinde Yeter Doğan,
Adıyaman'da Halil Yaman,
Ömer Yaman, Gaziantep'in
Nurdağ ilçesinde Cuma Taş,
Kütahya'nın Simav ilçesinde
Taşlcın Bülbül, Adana'nın
Osmaniye ilçesinde henüz
kimliği belirlenemeyen bir
kişi, Konya'nın Yunak
ilçesinde Recep Ersöz,
Akşehir ilçesinde Süleyman
Kesici, Eğerli ilçe merkezinde
Emine Dumaner adh kişiler
trafik kazalannda
yaşamlannı kaybettiler.
ESKA'ya ait İncebel Tatil Köyü'nün entrikalarla dolu öyküsü:
YolsuzluklaryağmaylabaşladıOKTAYEKİNCİ
h987 ve 1988 yıllannın yaz
aylan, o dönemde başba-
kan olan Turgut Özal ve yakın
arkadaşlannın Muğla'run Gö-
cek koylannı 'keşfettikleri'
sıcak ve hareketli aylardı. Gö-
kova Körfezi'ndeki 'Okluk Ko-
yn'nda koruma yasalanna
aykın olarak inşa edilen 'nıh-
satsız' Devlet Konukevi henüz
devreye girmediğinden, Özallar
ve dostlan ünlü işadam-
lanmızın yatlannda ağırlanırdı.
Aralannda ESKA şirketinin
sahibi Setim Edes'in de bulun-
duğu bu 'dostlar meclisi'nın
yine Göcek koylanndaki tatil
sohbetteri' ise elbette ki
'kıyıiann güzeUikferi' üzennde
yoğunlaşırdı. Hatta bu yat gezi-
lerine ve sohbetlerine katılma
'ayncalığı'na kavuşan kımı
köşe yazarlanmıan daha sonra
açıkladıklanna göre özal'ın
'çevreye ve doğaya olan düşkün-
lügu' de bu tatil aylanndaki
'gözlemkrinden ve değerlendir-
meJerfnden kaynaklanıyordu.
Çok geçmeden, Gökova-Fet-
hiye arasındaki 'yaz aylan çaü-
şmaian'nın ve özellıkle Göcek
koylanndaki 'gözden ırak top-
lantdar'ın ilk sonuçlan "Resmi
Gazete'ye" de yansımaya baş-
ladı.
Gazetelerin özelükle 'pazar
üaveleri'nde, özallar'ın yattan
denize nasıl girdikleri, kıyıda
bekleyen muhabirlerin lete-
objektuieri'yle ve renkli olarak
yer alırken aynı kıyılann siyah-
beyaz haritalan da Resmi Ga-
zete'ye basılmış, yine aynı gaze-
telerin ve 'köşe yazarlan'nın
alkışlanyla Türkiye'nin ilk
*özel çevre koruma bölgeleri'
ilan edilmişti. Artık, Güney Ege
kıyılan ve koylan bundan böy-
le 'çok özel' bir statüde ve doğ-
nıdan "Basbakan'a baglı",ola-
rak korunacaktı. Böylece Özal,
yaz aylannda tadını çıkardığı
denian ve doğanın İRİrûn ulus
içjn' korunmasıru da kanun gü-
cünde bir kararnameyle sağ-
lamış olacaktı.
ESKA'nın
İncebel
Tatil Köyü
- özel Çevre Konırna
'- Bölgesı Sınırtarı
l 988'de ilan edilen özel çevre koruma bölgesinin 'tam ortası'ndaki
ESKA'ya ait tatil köyü arazisine aynı karamamenin ekindeki haritayla
'çok özel' imar ayrıcalığı sağlandı. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ve
Başbakan Turgut Özal'ın imzalannı taşıyan 'kanun gücündeki' bu
karar, Selim Edes'in şirketine 500 milyarlık bir rant kapısı açmıştı.
Doğa ise çoktan betonlaşmıştı..
ESKA'nın İncebel Tatil Köyü, Özel Çevre Koruma Bölgesi Sınırı
dışında tutularak, pmar yasağına karşı konjma altına alındı
Çlkarlara bağll sinirlar İncebel Tatil Köyü'nün kurulduğu Dalaman HavaaJanı bitişiğindeki bu tepenin, imara açılması teknik açıdan olanaksızdı... Ancak işin içinde Selim Edes olunca
havaalanı uçuş emniyet bölgesi ile imar planları hiçe say ıldı ve yemyeşil tepenin üzerinde bu beton bloklar oluşru.
Yine o yıllarda, kendilerini
'Laie Devri'nin büyüsüne kaptırmamış
olanlar, 5 Temmuz 1988'de Resmi Gazete'-
de ilan edilen Kenan Evren ve Turgut Özal
imzalı karamamenin ekindeki 'koruma ha-
ritası'nda birgariplik olduğunu fark etmek-
te gecikmediler.
Resmi açıklamalara göre sözde 'bölgesel
korumayı'amaçlayan bu karamamenin ha-
ritası. özellıkle 'koruma sınnian'nı belirler-
ken anlaşılması zorçelişkileri de içeriyordu.
ömeğin. Kövceğiz-Daly an bölgesindeki ko-
ruma alanmı gösteren smır çizgisi "Köyce-
ğiz Gölü'nün tam ortası"ndan geçerken gö-
lün hiçbir zaman imar çekiciliği olmayacak
olan kayalık ve bataklık kesimine inşaat ya-
sağı getiriliyor, buna karşın asıl 'yağma teh-
likesi' olan ban ve kuzey kıyılan ise 'koruma
bölgesi dışında' bırakıhyordu.
Benzer şekilde 'Gökova Körfezi'ndeki ko-
ruma smın da körfez için en büyük tehlikeyi
oluşturan 'Termik Santralı' dışarda tutu-
yor, böylece tarihe "Özal'ın.mirası" olarak
geçen bu dev kirletici, yine Özal'ın 'koruma
(!) yasası'ndan kurtanlmış oluyordu
Antik kent koruma dışında
Özel çevre koruma bölgelerindeki 'sınır
düzenlemeleri'nde gözlenen bu garipliklerin
en ilgind ise Dalaman-Sangerme kıyı ku-
şağındaki 'atiama' idi.
Göcek'te başlayan koruma bölgesine Sa-
ngenne ve Dalaman'da 'ara veriliyor', yani
buralar 'koruma dışında' bırakıhyor. sonra
Fethiye'ye dogru yeniden koruma bölgesi
başlatılıyordu.
Oysa, 'korumaya değer görüuneyen' bu
ara kuşaktaki ömeğin Sangerme'de antik
PfeJKs kenti ve ormanlar, Dalaman'da ise
Güney Ege'nin en uzun ve geniş kumsallan
ile yine ormanla kucaklaşan kıyılan bulu-
nuyordu.
Sangerme'nın neden 'Başbakanlık koru-
ma alanı' dışında tutulduğu, bir yıl içinde
açığa çıktı.
Buradaki antik Pisilis kentinin üzerine'
otel yapmak isteyenlere böylece imar öz-
gürlüğü' sağlanmış. tarihi yağmalayan ve
tahrip eden otel inşaatı tamamlandığında,
1989 yılında tesisi hizmete açan Başbakan
Turgut Özal ise eleştirileri şöyle yanı-
tlamıştı: "Roma ve Bizans'tan kalma taş
kaluıtılarını mı, yoksa lüks otelleri mi tercih
edeceğiz?.." (21.7.1989-Gazete!er)
... Ve ESKA'ya da ayrıcalık
Aynı günlerde Dalaman kıyıiannın da
yine neden 'koruma dışında' bırakıldığı ise
hemen tüm gazetelerde yer alan büyük boy
\illa pazarlama ilanlan'nda kendisini he-
men göstermışti.
Selim Edes'in ESKA şirketince Dala-
man'da kurulan 'İncebel Tatfl Köyü' için
imardan devlet teşvikine kadar' elde edilen
tüm ayncalıklar, villa satın alacak müşteri-
lere gazete ilanlanyla aynen şöyle müjdele-
niyordu: "İncebel Tatil Köyü, Başbakanlı-
kça korumaya alman ve yapılaşma yasağı
konan Fethiye, Göcek, Dalyan ve Köyceğiz
koylannuı tam ortasında, fakat yasak kap-
samının tamamen dışındadır..."
Özel çevre koruma bölgesinin tam or-
tası'nda ESKA'ya sağlanan bu fırsatı kaçır-
mak istemeyenler, yine aynı ilanlarda 'baş-
TatilköyününkurulduğuInoebelTepesi
ESKAel atmadanöncetabiatparkıydı
JT\ alaman'da özel çevre koruma
ğ t alanı dışında bırakılarak imara
"^"^^ açilan ESKA'nın tatil köyû inşa
ettiği İncebel Tepesi, 1987 öncesindeki
planlamalarda 'Tabiat Parkı' olarak
aynlmıştı. Mülkiyeti ise ormanla
şahıslar arasında 'davalı' durumdaydı.
Selim Edes'in bu tepe üzennde tatiJ
köyü kurroa girişirni başladıktan sonra,
gerekli irnar izni için sanki tüm ilgüi
kurumlar birilerince 'uyanlmış'
gibiydiler. "Operasyon' hemen hiçbir
resmi engeüe karşjlaşmadan. hızla
gerçekleşiyordu. Öncearazi davalı
olmasjna rağmen Orman İdaresi'nden
53.000m
2
'lik bir'mülkiyetçapı'verildi.
Ardından araziye 18 pafta, 295-375-399
no.lu parseller şeklinde numaralar
veriierek, 319.019 m
2
Tik yatırun aJanı
eldeedildi. İkinci destek turizm
Bakanlığı'ndan geldi.
Bakanlık 21 Ağustos 1987 gün ve44652
sayıb yazısıyJa, imar planında bu alarun
tabiat parkı yerine 'yazlık konut sitesi'
yeri olarak değiştiriİmesine onay verdi.
(Oysa, yazlık İconutun turizmlede bir
ilgisipekyoktu.)
Aynı günlerde Muğla Taraa Ö
Müdürlüğü' de 9 Ağustos 1987 gün ve
2431 sayılı yaasıyla, arazinin 'tarıma
eherişli ohnadığı'nı ve yine tatil sitesine'
uygun olduğuna dair rapor verdi.
Devlet Hava MeydanJarı t|(etmesi Genel
Müdürlüğü ise bir bölümü havalimanı
güvenlik bölgesi içine girmesine
rağmen, 'bir katiı yapılann" inşa
edüebileceğini 17.8.1987 gün ve 23421
no.lu yazısıyla bildirmişti.
Bütün bu 'resmi izinler' bir ay içersinde
alındıktan sonra artık operasyonun son
aşamasmagelinmişti. 'Göcek
koylan'nda çizilen haritalarda,
ESKA'nın arazisi hem 'Tabiat
Parkı'ndan çıkanidı, hem de özel çevre
koruma alanı dışında bırakıldı...
ka olanaklara' da ortak olmaya
şöyle çağnlmıştı: "İncebel villa-
ları, Devlet Planlama Teşkilatı
tarafından verilen ihracatı teşvik
belgesi sayesinde ucuz!.. Dövizle
satışa tanınan özel bir ayn-
calıktır bu!.."
__ Devletin ve 'Başbakanlık
Özel Çevre Koruma Kurumu'-
nun ESKA'ya ve onun 'müş-
terileri'ne tanıdığı bu 'özel ayn-
calık' ilanlarla duyurulur duyu-
rulmaz, villalann özelükle Al-
manya'daki pazarlamasında
büyük birpatlama yaşandı. 330
bin m2
genişliğindeki ve üstelik
Dalaman Havaalam'na inen
ucaklann 'alçalma koridorlan'-
na bitişik bir tepe üzerinde yer
alan arazide "600'den fazla"
villa inşa ediliyordu. 80 ile 125
m2
arasında değişen bu villalar
'60 bin marktan başlayan' fiyat-
Iarla da satışa çıkanlıyordu.
Yatınm maliyetinin yaklaşık 3
katı bir 'satış bedeli' yaratan bu
imar ve teşvik ayncalığı'nın
ESKA'ya kazandıracağı rant
ise 600 villada yaklaşık '25 mil-
yon mark' kadardı. Yani, bugü-
nün döviz kuru karşılığında
'SOOmilyarlira...'
Lluslararası
dolandırıcılık
Göcek koylanndaki 'harita
çalışmalarf vla başlayıp, Resmi
Gazete'deki İmar kıyağı' ile
sürdürülen bu büyük yağma
projesi, Dalaman kıyılanndaki
yeşil bir tepey i birkaç yıl içersin-
de betona çevirirken aynı pro-
jede öngörülen 'müstakll bahçe-
li lüksev' hayalleri de bu sıteden
villa satın alanlar için bir türlü
gerçekleşemedi.
Birkaç yıl sonra, ödedikleri
marklann 'akıbeti'ni gönnek
üzere Dalaman'a gelen Alman
müşteriler. bahçeli ev yerine
'sıkışık düzen' çimento kutular-
la karşılaşınca, ESKAnın 'yet-
kilileri'ni aramaya başladılar.
Ne var kı Selim Edes, 1990 yıü
sonunda şirketini Jtalyan kö-
kenli 'Mang' adh bir firmaya
devretmiş. Incebel Tatil Köyü'-
nün 'dolandırılan' Alman müş-
terilen de soluğu 'yetkili ma-
kamlar'ın kapısında almışlardı.
:>•: \*o^t sözcüğün ta/n anJamıyla,
'satışa gelen' Almanlann bu çırpınışlannı
'dizi yazı' olarak duyuran Hünriyet gazetesi,
13 Âralık 1991 günlü baskısında Hans ve
Helga Baum çiftinin şu açıklamasına da yer
vermiştı:
"Şaşkınız. Türk makamlarının bize yar-
dım etmesini bekliyonız. Zamanında bizim
bu evleri satın almamıza Çalışma Bakanı İm-
ren Aykut'un katddığı şatafatlı törenlerin
büyük etkisi olmuştu... Bunlara hesap sora-
cak yeni hükümetin gtrişimini bekliyoruz..."
1992 yılında sorunu göriişen Muğla İl
Genel Meclisi'nde bir konuşma yapan Da-
laman Kaymakamı Atilla Dinçer ise yine
1988'lerde 'Başbakanlıkça' güvenceye alı-
nan bu yağma karşısındaki 'caresizliğini'
şöyle özetliyordu:
"ESKA'nın İncebel olayı bir yüzkarasıdır.
Buna bir çözüm bulunması gerekir. Ahnan-
ya'dan sürekli protesto telefonlan geliyor.
Oradaki yapdar bir an önce yıkılıp, tenüzlen-
melidir. Yetkimiz olsa biz yıkacağız..."
Evet. Son günlerde yine Cumhuriyet'in
öncülüğünde açığa çıkmaya başlayan 'Lale
Devri yolsuzluklan'. büyük oranda 1980'li
yıllann 'imar ve çevTe yağması'yla gündeme
geldi.
ESKA'nın yukanda özetlenen 'İncebel
skandalı' da dahil olmak üzere bu 'yağma
yılları'nın hem Ege'deki, hem de İstanbuT-
dakı tüm belgeleri yine Cumhuriyet'te sü-
rekli yayımlanmasına rağmen kimse kılıru
bile kıpırdatmadı. Yolunuz Dalaman'a dü-
şerse, uçağınız >ere konmadan sağ taraftaki
pencereden deniz kıyısındaki tepeye bakın.
Bir dönemin yöneticilerinin bu ülkeye 'han-
gi gözle' baktığını. 600 villanın harabeyi
andıran görünüşünde, tüm çirkinliği'yle siz
degöreceksiniz...
Liderleri yolsuzluklan ortaya çıkarmaya çağıran Mesut Yılmaz, Temiz eller olursa, Başbakan yerinde duramaz' dedi
6
Ozal çevresininyanhşlarınasalıipçıkmayız'
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP
Genel Başkanı Mesut Yılmaz, Engin Civan -
nın vurulmasıyla birlikte gündeme gelen
özal ailesirun yanlışlanna sahip çıkmaya-
caklannı söyledi. Tüm siyasetçileri yolsuz-
lukJan ortaya çıkarmaya çağıran Yılmaz,
"İster soyadı Yılmaz olsiın, ister Özal olsun,
ister Çüler. ister Mercümek olsun, hiçbirini
muaf tutmadan tüm yolsuzluklan ortaya çı-
karaum" dedi.
Cumhuriyet'in 10 milyon dolarlık tanıüm
projesiyle Çiller ailesinin ilişkisini belgeleriy-
le ortaya koyduğunu ifade eden Yılmaz,
"Batı'daki hiçbir ülkede böyle bir olayın aksi
ispatianamıyorsa, yalanlanamıyorsa Başba-
kan görevde kalamaz" dedi.
Türkiye'de bugün İtalya benzeri bir 'te-
miz eBer" operasyonunun gerçekleştirileme-
yeceğini, ancak iktidara geldiklerinde bu
operasyonu gerçekleştireceklerini savunan
Yılmaz, "Türkiye'de temiz eller operasyonu
yapılırsa, Başbakan Çiller yerinde duramaz"
diye konuştu. Yılmaz, "Ucuz havarilik yapı-
yor" dediği TBMM Başkanı Hüsamettin
Cindoruk'u, "bugüne kadar hiçbir meselenin
arkasını getirememek"le suçlarken, 8. Cum-
hurbaşkanı'nın eşi Semra Özal'ın. Engin Ci-
van-Selim Edes arasında araa olması için
"Bu kadannı tahmin ermiyordum" değerlen-
dirmesini yaptı.
ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz par-
tisinin grup konuşmasında, yolsuzluk iddia-
lanna karşı meydân okurken, tüm siyasileri
göreve çağırdı. 8 yıl Türkiye'yi yönettikleri-
ni, binJerce bürokratla çahşıp, milyonlarca
işlem yaptıklanm ifade eden Yılmaz, bütün
işlemlerin hukuka uygun olduğunu savuna-
mayacaklannı, ancak ANAP içinde bu yol-
suzluklara kanşmış olanlar varsa, aralan-
nda yeri olmadığmı söyledi. Yılmaz, gün-
demdeki yolsuzluk olaylannın Türkiye gibi
bir ülkede her zaman olabileceğini, ancak
sistemin çalışması gerektiğini söyledi. ABD
ve Japonya ile Avrupa'daki ülkelerde her
gün daha büyük yolsuzluk olaylannın orta-
ya çıktığını, ancak sistemin, adalet mekaniz-
masının işleyerek yapanlann yanına kar kal-
madığını ifade eden Yılmaz. "Sistem çabşı-
yor, yapan Başbakan bile olsa hapise atıyor.
Sistem, bunlardan güçlenerek çıkıyor. Sistem
en tepedekini bile cezalandırabileceğini göste-
riyor. Ama bir de bizdeki dunıma bakın. Bir
İlksan re/aleti oluyor, "verdimse, verdim" di-
yen adam sorumsuz çıkıyor. İSKİ rezalerin-
den aklanmayan adam Adalet Bakanı olu-
yor" diye konuştu.
Konuşmasında Emlak Bankası olayı
yargıya intikal ettiği için üzennde durmaya-
cağıru kaydeden Yılmaz, "Tüm yolsuzluklan
ortaya çıkaralun. İster soyadı Yılmaz olsun,
ister Özal olsun, ister Çiller, ister Mercümek
olsun, hiçbirini muaf tutmadan tüm yolsuzluk-
lan ortaya çıkaralun" dedi. Yılmaz,
Bayındırlık Bakanlığı ile ilgili iddialann
Meclis tarafından araştınlması gerektiğini
belirtirken, SHP'nin I980'den itibaren araş-
tırma istemesinin "konuyu suiandmnak"
amaa taşıdığını savladı.
'Cindoruk havarilik yapıyor'
ANAP lideri Yılmaz, yolsuzluk olaylanna
karşı halkın son derece duyarlı olmasına
karşın hafızasının zayıf olduğunu, ancak
yeni olaylar gündeme gelince yolsuzlukla
mücadelenin öne geçtiğini bildirdi. Yolsuz-
lukla mücadele konusunda kendi girişimleri-
ne karşın hiçbir ilerleme olmadığmı ifade
eden Yılmaz, şöyle konuştu:
"Geçen yıl TBMM Başkanı partilerarası
ortak çalışma grubu kurdu. Biz Yolsuzluk-
larda zamanaşımı işlemez. dokunulmazlık
işlemez" dedik. Yasa değişikliği önerileri ver-
dik. Ama hiçbir ilerleme yok. Meclis Başkanı
dün bir TV've çıkmış. Mesele ısınınca. çıkıp
ucuz havarifik yapıyor. Bu meselenin somıc-
landmlmamasının tek sonımlusu Meclis Bas-
kanı'dır. Bugüne kadar el atttğı hiçbir mesele-
nin arkasını getirmedıV Yolsuzluk olaylan
konusunda gocunacak bir şeyi bulunmayan
ve "yolsuzluk yapan biri varsa aramızda yeri
yoktur" diyebilen tek partınin AN'AP oldu-
ğunu savunan Yılmaz. iddialann kendilen-
ne bulaştıntmak istendiğini belirterek. "Bu,
kendi devam eden yolsuziuklannı örtmeye
çalışmaktan başka bir şey değildir" dedi. 10
milyon dolarlık tanıtım projesiyle ilgili
Cumhuriyet'in haberlerini değerlendiren
Yılmaz, projeyi üstlenen kişilerin Çiller aile-
sinden davacı olduklanna ve davadan vaz-
geçtiklerine dikkat çekerek. şunlan söyledi:
"Cumhuriyet bir aydır bu olay ı belgeleriyle
tekrar tekrar yazıyor. Batı'daki hiçbir ülkede
böyle bir olayın aksi ispatlanmazsa, yalanla-
namazsa Başbakan görevde kalamaz. Türki-
ye'de maalesef ne kadar ar/ularsak arzula-
yaum İtalya'daki gibi bir temiz eller operas-
yonu yapamayız. Türkiye'de temiz eller ope-
rasyonu yapıhnası için ne adaletüı
bağunsızlığı yeterlidir. ne de hükümetin zihni-
yeti. Türkiye'de temiz eller operasy onu yapılı-
rsa Başbakan Çiller yerinde duramaz."
Mesut Yılmaz. Başbakanl^n döneminde
MANG şirketine kredi verilrhesi ve Ahmet
Özal'ın girişimleri konusunda da. şöyle dedi:
"Sadece MANG adlı İtalya şirketi ile Topju
Konut arasındaki bir işlemin tekemmülü için
Ahmet Özal beni aradı. Ben de o işlemi imza-
lamadun. Mesele ondan ibaret, herhangi bir
kredi söz konusu değil. Toplu Konut tarafından
alman Alaşehir denilen yerdeki arsaıun şirkete
geri veriunesi ile ilgili bir işlemdi. Yüksek Plan-
lama Kurulu'ndan çıkmtştı. Benim ünzama
gebnişti. Ahmet Özal beni arayınca araştırdnı
>e imzalamadım. Benim Başbakanlık'tan ayn-
unamdan üç gün önce oluyor olay. Detaylı bir
inceleme yapma imkanım olmadı. Ama imza-
lamamayı daha uygun buldum. Eğer, Başba-
kan olarak kaisaydım, daha derin bir araşü-
rma yaptınr, eğer bir sakınca görmüyorsam,
imzalardDn. Hadisenin seyri böyle oldiı. Kredi
Uişkisi değil o."
'Civan olayında direnirdim'
Yılmaz. Hasan Celal Güzel'in Engin Ci-
van konusunda "Yümaz her şeyi biliyordu"
sözlerine, şu yamtı verdi:
"Sayın Hasan Celal Güzel'le bu konuya
ilişkin bir görüşmemiz olduğunu hatırlamıyo-
rum. O dönemdeki statüm de bu işlerie ilgilen-
meme imkan verecek bir statü değildi. Ben dı-
şişleri bakanıydım. Sadece bu konudaki söy-
lentilerden rahatsız olduğumuz için Engin Ci-
van'ı görevden almak istedik, fakat rahmetü
Özal onay »ermedi. Eğer herhangi bir yolsuz-
luk olduğunu bilseydim, her şeye rağmen gö-
revden alınması için direnirdim. Hatta bunu,
kendi görevime devam etmenin şartı ya-
pardım."