Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURIYET 16HAZİRAN1992SAU
OLAYLAR Vh GORUŞLER
Atatttrk'ttıtKıtrumları
Atatürk'ün kurumlannın varlığına son verme ve yenne aynı adı taşıyan ıkı
kamu tüzel kışısı kurma ışlernı daha sonra 11 Ağustos I983'teçıkanlan2876
sayılı yasayla yapılmıştır Bu durumda 2876 sayıh yasa, anayasaya aykın
olmaktadır.
ATİLÂSAV
Ataturk'un temel kunımu -kuşkusuz- Cum-
hunyet'ür Cumhunyet, bır kurumlar butunu-
dur Yazımjzın başlığı olan deyım ıse, son za-
manlarda ozel bır kullanım kazanan Turk Dıl ve
Tanh kurumlannı kapsamaktadır
12 Eylul yöneümı, Ataturk'ün kaütına (mıra-
sına) el koymuştur Ataturk'un ısteğı ve yol gos-
tencılığı ıle kurulan ıkı kurumun kapatılması ve
mallanna el konarak. aynı adla kurulan ıkı baş-
ka kuruma devredılmea ıçın bır yasa çıkarmış-
tır
Turk Dıl ve Tanh kurumlan, cumhunyetın
ılk yıllannda çağdaş uygarhk ve kultur gelışme-
sını topluma benımsetmek ve bır butun olan
Turk devnmını yaygınlaştırmak ıçın kurulmuş-
tur Ataturk, her ıkı derneğın de kuruluşundan
başlayarak, çalışmalanna surekh ılgı gostermış,
katkıda bulunmuştur 5 Eylül 1938 gunlu vası-
yetnamesıyle, kalıtından bu ıkı kuruma onemlı
pay bırakmıştır Bu ıkı kurum, bu nedenle "Ata-
turk'un Kurumlan" adına yakışır sayılırlar
Türk Tanhı Tetkık Cemıyen, 15 Nısan 1931'-
de, Türk Dıh Tetkık Cemıyetı ıse 12 Temmuz
1932'de ozel hukuk kurallanna gore dernek ola-
rak kurulmuşlardır Kuruculan, Atatürk'ün
yakınındakı bılım adamlan ve sanatçılardır
Dernek olmak, kurumlann bağımsız çalışma-
sını sağlamış, sıyasal amaçlı el uzatmalardan
ırak tutmuştur Kuşkusuz, Atatürk un sağlığın-
da bu ıkı kurum yenne akademı nıtelığı ağır ba-
san kamu kuruluşlan oluşturulabılırdı Nıte-
kım, Atatürk'ün bu konuyu da araştırdığı,
sonuçta "demek" modelını uygun gördüğü an-
laşılmaktadır Arnaç, resmı ıdeolojı oluşturmak
değıl, halkla bütunleşebılen bır devnma atıhmı
sağlamaktır özellıkle Turk Dıl Kurumu'na dıl-
bılımcılenn yanı sıra sanatçılann, basın erlennın
ve oğretmenlenn çoğunlukla katılması sağlan-
mışür bu nedenle
Türk Dıl ve Türk Tanh kurumlan, manevı
kuruculan Ataturk'ün verdığı gorevı yanm yuz-
yı! sureyle başanyla yurutmuşlerdır Yayınlan
ve bılımsel çalışmalan, etkınlıklen değerlendınl-
dıgınde uretken ve venmlı kurumlar olduğu
kabul edılmektedır
Bu kurumlann cahşmalannı beğenmeyenler,
bundan rahatsız olanlar da bulunabılır Eleştın-
lenn varlığı, kurumlann amaçlanndan saptığı
anlamına gelmez Kaldı kı, boyle bır değerlen-
dırmeyı yapmak, onlann kurultaylanna duşen
bır yetkı ve hakür
Hukuka aykın
Eleştınlenn varlığına bakarak kımsenın ku-
rumlan kapatmak ve mallanna el koymak hak-
kı yoktur Hıçbır makam böyle bır yetkıye sa-
hıp değıldır Hukukça, bır derneğı sona erdırme
yetkısı, derneğın kendı genel kurulu dışında an-
cak ve yalnızca yargıya ılışkın bır yetkıdır Bır
hukuk devletınde bunun dışında bır yolla kışılı-
ğe son venlemez, mallanna el konulamaz Mtras
ve mulkıyet haklanna ılışılemez Bır kımsenın ız-
nı olmadan, malını ve adını almak hukuk açısın-
dan "gasp"tır (Türk Hukuk Lûgatı Sy 101
Türk Hukuk Kurumu-1944, Ankara) 12 Eylul
donemınde yapılan ışlem, bu nedenle, Ataturk'-
un ıstenç ve buyruğuna aykın olduğu gıbı, hu-
kuka da aykındır
2876 sayılı yasayla bu ıkı kurumun varlığına
son venlmesı ve mallannın aynı adla kurulmuş
ıkı kamu tüzel kışısıne devredılmesı, bır ara-
donemde olağandışı koşullarda yapılmıştır Bı-
çımsel açıdan bır yasa ıle de olsa, bu ışlemın du-
zeltılmesı gerekır Nıtekım bugun gorevde bulu-
nan karma hukumet protokolunde ve progra-
mında "12 Eylül hukuku kalmtılanrun yurur-
lükten kaldınlacağı", sozu venlmıştır
Ortak hükumet protokolünün "Demokratık-
leşme" başlıklı I sayılı ekınde şöyle denmekte-
dır "Yenı bır anayasa yapımı beklenmeden,
demokraükleşme konusunda bugün yürürlükte
bulunan çeşıtlı yasalarda yapılması gereken pek
çok ıvedı ve zorunlu düzenleme konusu da var-
dır Bu yasalarda yer alan bazı hukümler kay-
nağını anayasadan almak ta ve böylece değıştı-
nlmesı anayasaya bağlı hale gelmektedır Ancak
bunlann bır kısmmın yenıden ele alınması, yu-
rürlukten kaldınlması ya da önemlı lyıleştırme-
lerle korunması da mumkundur Bu bıçımde
yapılacak sınırlı, ama ıvedı bazı duzenlemelenn
toplum yaşamında önemh bırtakım beklentılen
karşılayacağı ve bazı yakınmalan ortadan kaldı-
racağı açıktır"
Bu saptama yenndedır Bunlar arasında sayıl-
mış olmamakla bırlıkte Ataturk'un kurumlannı
kurtarma bakımından bu yonteme başvurulabı-
Ur
2876 sayılı yasayla kurulan Ataturk Kültür,
Dıl ve Tanh Yüksek Kurumu, anayasanın 134
maddesınde yer almaktadır Ancak bu madde
Atatürk'ün kurumlannı ortadan kaldırmamak-
tadır Tersıne 134 maddenın ıkıncı fıkrasıyla
haklan korunmaktadır Anılan düzenleme şoy-
ledır "Turk Dıl Kurumu ıle Turk Tanh Kuru-
mu ıçın Ataturk'un vasıyetnamesınde belırtılen
malı menfaatler sakh olup, kendılenne tahsıs
edılır "
Anayasa, kasım 1982'de yururlüğe gırmışür
Kasım 1982'de var olan Turk Dıl Kurumu ıle
Turk Tanh Kurumu, "Atatürk'un Kurumlan"
dıye andığımız 15 Nısan 1931 ve 12 Temmuz
1932'de kurulan derneklerdır Ataturk'un vası-
yetnamesınde adı geçen ıkı dernek de bu dernek-
lerdır Yanı bu derneklenn Ataturk kalıtından
yararlanma hakkı anayasa ıle de kabul edılmış-
ür
Atatürk'un kurumlannın varbğına son verme
ve yenne aynı adı taşıyan ıkı kamu tüzel kışısı
kurma ışlemı daha sonra 11 Ağustos 1983'te cı-
kanlan 2876 sayılı yasa ıle yapılmıştır Bu du-
rumda 2876 sayılı yasa, anayasaya aykın ol-
maktadır
Yabancı sözcük saldırısı!
Ataturk un kurdurduğu Turk Dıl Kurumu'-
nun onculuğünu yaptığı dıl devnmı, 1983'ten bu
yana durmuştur Yenı kurum, dıl devnmınden
yana değıldır Bunu anlamak zor olmasa gere-
kır Çunku o kurum, Atatürk'ten bır gorev
alrruş değıldır Boyle bır yükumluluğu olmadığı
ıçın de, devnma nıtelıkte değıldır ve dıl devnmı-
run kazançlannı tuketmektedır Tenm çalışma-
lan durmuştur 1983'ten bu yana daha çok eskı
yapıtlann yenı basımlan yapılmış bunlar da ge-
nye donuş ozlemıyle ve amacıyla gozden geçınl-
mıştır, değıştınlmıştır
Bılımın ve duşuncenın hızla gelışmekte oldu-
ğu çağımızda her gun yenı gelışmelenn urunu
olan yenı tenmler ve sozcükler doğmaktadır, tü-
retılmektedır Bunlar olduklan gıbı, yabanct dıl-
lerden dılımıze gırmekte, kendılenne yer açmak-
tadırlar Turkçe karşılıklan bulunmaz ve önenl-
mezse yabancı kökten (belkı Turkçe soylenışıv-
le) dılımıze yerleşmelen beklenmelıdır Dılımız
bu yolla yenıden yabancı dıllenn boyunduruğu-
na gırmektedır Bunlann Turkçe karşılıklannı
bulup türetmede Turk Dıl Kurumu'na büyuk
görev duşmektedır Kurumun bu ışlevı yapacak
konuma hızla getınlmesı ıçın, Atatürk'un kuru-
mu açılmalıdır Boylece yuce Ataturk'un ölu-
münden öncekı son ısteklennı saptayan vasıyetı
de korunmuş olur
Ataturk Kültur, Dıl \e Tanh Yüksek Ku-
rumu'nu duzenleyen anayasanın 134 maddesı
kaldınlmalıdır Boyle bır kurumun varlığı tartış-
malıdır Bu bır yana, boyle bır kurumun anaya-
sada yer alması da anlamb değıldır Nıtekım
hukumetçe yurutulen anayasa değışıklığı çalış-
malannda kaldınlacak maddeler arasında 134
madde de yer almaktadır Ne var kı, 134 mad-
denın kaldınlması anayasa değışıklığı olarak
uzun zaman alabıbr Bu bır sıyasal uzlaşmalar
surecıdır Bu gerçekleşınceye değın yapılacak ış
2876 sayılı yasanın 35-52 ve 53-71'ıncı maddelen
ıle oluşturulan Türk Dıl ve Turk Tanh kurumla-
nna son vennek yenne Ataturk'ün kurumlan-
nın varbklannı kabul etmektır
Sonuç
Bu yasa değışıkbğınde, her ıkı derneğın de
ozel hukuk kurallanna, Dernekler Yasası'na ve
kendı tüzuklenne göre yönetıleceklen bebrtıbp,
öz varbklanna kavuşmalan sağlanır Mal var-
bklan da gen venbr
Boyle bır yasa benımsenırse, TBMM'nın bu-
gunku oluşumunda kısa sürede yasalaşabıbr
Kuruluşundan ellı yıl sonra kapatılan Türk
Dıl Kurumu'nun on yülık bır suskunluktan son-
ra altmışına yıbnûa yenıden çalışmaya başlama-
sı bu yılkı dıl bayramını, gerçek bır bayrama
dönüştürur
Bır ara donemde, olağandışı koşullarda huku-
kun temel ılkelenne aykın olarak yapılan yanlış
ışlem duzelülmış olacakur Bu tur duzeltmeler
hukuka bağblığın ve hukuk devletının gereğıdır
Kamu vicdanını rahatlattığı gıbı Ataturk'e olan
saygımızı da gostenr
PENCERE
ARADABIR
Prof. Dr. EREN OMAY
Başbakamn Tutumu
Ulkemızın ıç ve dış sorunları vardır Bunlar, çozumu zor
sorunlardır Bu sorunları çozebılmemız ıçın gereken ko-
şullardan bırı de unıversıtemızın ozerk olmasıdır Çunku,
ozerk unıversıteler nabza gore şerbet vermez
1
Dogruyu
soyler Ancak ozerk unıversıteler bılım veteknolojı urete-
bılırler Ulkenın geleceğı olan fıkrı hur, vıcdanı hur' genç
kuşakları, ancak onlar yetıştırebılırler
Ulkemızın unıversıtelerı on yıldır ozerk değıldır
Bu gerçeğı saptayan Sayın Başbakan, secım meydanla-
rında Turk unıversıtelerının ozerk olmadığını soyledı Unı-
versıtenm ozerk olması ıçın gerekenı yapacağını YÖK'u
kaldıracağını vaat ettı, oy ıstedı ve ıktıdara geldı Hukumet
kurulduktan sonra Mıllı Eğıtım Bakanı unıversıteyı rahat-
lataoak yasa değışıklığı ıçın çalışmalar yaptığını soyledı
istanbul öğretım Uyelerı Derneğı nın duzenledığı açıkotu-
rumda yasanın hazır olduğunu bıldırdı hükumete sunduk-
tan sonra tartışmaya açacağını soyledı Fakat Mıllı Eğıtım
Bakanı, bır sure sonra bu konuda konuşmaz oldu Sayın
Başbakan sahneye çıktı Unıversıte rektorlerı ıle şubat
ayında bır toplantı yaptı Bu toplantıda rektorlerden ve
YÖK ten çağdaş eğıtım nedır ve çağdaş eğıtım Tur-
kıye'de nasıl olmalıdır sorularına yanıt veren bır rapor
hazırlamalarını ıstedı 18 nısanda yapılan toplantıda, rek-
törler ve YÖK, raporlarını Başbakan a sundular Sayın
Başbakan, 24 nısanda yaptığı basın toplantısında, bu ra-
porlardan oluşan kıtabı basına dağıttı Yüksek oğretım
konusunda açık olmayan kısa bır konuşma yaptı Boylece,
seçımden once ozerk unıversıteyı savunan Sayın Başba-
kan, seçımden sonra YÖK un yıkıcı felsefesıne ınanan ve
hayata geçıren YÖK un yanlış ve zararlı kararlarını uygu-
layan rektorlerle unıversıte sorununu çozmek yolunu seç-
tı<
Bu gelışmeler Sayın Başbakan ın unıversıte sorunu
hakkındakı duşuncelerını değıştırdığını ortaya koymakta-
dır
Sayın Başbakan'dakı bu değışıklığı anlamak, duştuğu
çelışkıyı açıklamak kolay değıl Seçımden once nabza go-
re şerbet verıp, ıktıdara geldıkten sonra bıldığını okumak,
belkı polıtık bır yontemdır Belkı bazı guçlu kışıler Sayın
Başbakan'ı unıversıtenın ozerk olmaması gerektığıne
ınandırdılar Sayın Başbakan da yenı unıversıte polıtıkası-
nı kara mızah örneğı olan bu tutumuyla anlatmak ıstedı
Anlaşılmayan bır başka husus Sayın inonu nun tutumu-
dur YÖK un unıversıtelerı ne hale getırdığını çok lyı bılen,
YÖK duzenıne karşı olan Prof Dr İnonu, Başbakan Yar-
dımcısı ve ıktıdar ortağı olarak bu konuda derın bırsuskun-
luk ıçındedır Sayın Inonü'nun suskunluğunu da açıklamak
kolay değıM Belkı de Prof İnonu, başbakan yardımcısı
oJunca unıversıteyı ezmek ısteyen kuvvetlerın şıddetını
saptadı ve susmaya karar verdı
Sayın Başbakan ın unıversıtelerde hayal kırıklığı yara-
tan tutumunun bır yararı oldu Bu yararı, rektorlerın Baş-
bakan'a sunduğu raporlar sağladı Rektorlerın raporların-
dan ortaya çıktı kı Buyuk yetkılerle donatılmış rektorler
"unıversıte' derulen kurumu anlamamışlardır Unıversıte-
nın toplumdakı rolunun farkında değıllerdır Unıversıteyı
ışletme zannetmektedırler Rektorler, unıversıte sorunla-
rının çözumunu duşunmemış, çozum uretmemışledır Bu
nedenle cıddıyetten uzak, şaka sayılabılecek çozumler
onermışlerdır
Bu garıp durum doğaldır Çunku YÖK sıstemı duşun-
meyı yasaklar duşun (fıkır) uretımını engeller Bu sıstem-
de YÖK Başkanı duşunur Yonetıcıler, bu duşunceyı uygu-
lar öğretım uyelerınden bu duşuncelere uymaları ıste-
nır!
Sayın Başbakan'ın "ozerk unıversıte" duşuncesınden
sapması, YOK'e sempatı ıle bakması, unıversıte kamuo-
yunu uzer, fakat yıldırmaz Çunku unıversıte kamuoyu, bır
"baba"nın lutfedeceğı ozerklıkten yana değıldır Turk unı-
versıtelerının ozerk olması gerektığıne mananların deste-
ğı ıle oluşan ozerklıkten yanadır Unıversıtelere ulufe ola-
rak değıl, hak olarak verılen ozerklığı ıstemektedır
Turk unıversıtelerı bu ozerklık ıçın mucadele edecektır
Bu tıp bır ozerklığı ısrarla ısteyecektır Bu tutum asla ınat-
laşma değıldır Akademık ahlakın buyruğudur öğretım
üyelerının ulkemıze, mılletımıze ve ınsanlığa olan borcu-
dur Turkıye nın çağdaş uygarlıkduzeyıneulaşmasını ıste-
yen her vatandaş ıçın gorev ve vıcdanı sorumluluktur
TARTIŞMA
Halkın Bürokrasi ve Siyasetçiler Ile llişkisi
Atanacak burokrat gerçekten ışını bılen, o gorevı hak etmış ve
ınsancıl olmalıdır
ct/~vrtadırek kalkındınlacaktır", "Her
v-'şey halk ıçındır", "Halkın desteğı
olmadan bır yere vanlamaz", "Halka hız-
met ıçın vanz" gıbı sozler sıyasılerden sıkça
duyduğumuz sozlerdır Bunun ıçın de se-
çımle gelen sıyasıler atamayla gelen burok-
ratlara halka kolayhk gostermelen ıçın
kart yazarlar, telefon ederler ya da bızzat
gıderler ve nca ederler
Ancak Anadolu'nun değışık yerleşım
alanlanndakı halk sorunlannı yennde ço-
zemedıklen ıçın gecelen otobuste yolculuk
yaparak Ankara yolunu tutarlar Burada
gorduklen bıraz guleryuz, bıraz umut ve
TBMM'de bır yemek yemek sorunlannı
çozmuşçesıne kısa bır sure de olsa mutlu
eder bu ınsanlan
Ya bürokratlar nasıl davranır bu ınsan-
lara
9
Öncebkle "kara kapb kıtap" masanın
uzenne konulur ve olumsuz bır madde bu-
lunur ya da "makam emır versın derhal"
denılerek sorunlar çozumlenmez
Pekı bu olumsuzluklar nasıl çozulur"'
a) Sıyasıler halkın ıçınden çıkmabdır
Halkın sorunlannı bılen, ezılmış, sıkıntıyı
bılen, gecmışı zıkzaksız ınsanlar halkın so-
runlannı daha ıyı bılır
b) Atanacak burokratlar sadece şu sıya-
sının arkadaşı, yakını ya da yakınının tanı-
dığı olduğu ıçın, yanı halk dılınde "ahbap
çavuş ılışkısı" ıçınde atanmamahdır Ata-
nacak burokrat gerçekten ışını bılen, o go-
revı hak etmış ve ınsancıl olmaüdır
Bu hukumet göreve başlayalı yakJaşık 7
ay olmasına karşın umutla beklenen gelış-
meler yürumuyor veya çok yavaş yurüyor
12 yılın yıkınülan 500 günde çozumlene-
cektı
Ancak sure ılerbyor ve ışık görubnuyor
Yenıden değerlendınp yanbşbkJan
duzelterek halkın ısteklen sıyasıler ve bu-
rokratlar tarafından yenne getınlmez ıse,
olan yıne halka olacaktır
YAHYA NECATt TARHAN
Adana
T.C.
SERİK KADASTRO MAHKEMESİ
Sayı 1988/1463
Senk Merkez mahallesı Sudeposu mevkıınde bulunan 299 m"hk
182 ada 21 parsel nolu nızalı yerın mahkememızde ıcra kılınan yar-
gılaraa netıcesınde
Davacı adına tescılını karar venlmış olup adresı tesbıt edılemeyen
davalı Hatıce Ramazan kızına 7201 sayılı teblıgat kanununa göre ka
rarın nejnnden ıtıbaren 15 gun sonra teblığ edılmış sayılacağı ıia
nen duyurulur 8/5/1992
Basın 48055
İLAN
T Ü Z Ü K D E Ğ t Ş t K L İ Ğ İ
Sendıkamız T Seluloz, Kâğıt ve Mamullerı Işçılerı Sendıkası'mn (SELÜLOZ-İŞ) 6 Hazıran 1992 tarihinde
yapılan Olağanustu Genel Kurulu'nda Kocaelı Valılığı Emnıyet Mudurlüğü'nün Ko-
caeü Vahsı adma sendıkamıza gonderdığı tuzuk tadılatı ıle ılgıh R05 1 EGM 4 41 00 12 01 03 12451 00r 1246/92
sayılı yazısı ıle tuzuğumuzun aşağıda yazılı maddelennın yıne aşağıda gösterılen şekılde degıştırılmesı ısten-
mıstır Yasa gereğı zorunlu görulen değışıklıkler aşağıda gösterılmıştır 2621 sayılı kanunun 8. maddesı gere-
ğınce ı an o unur SELULOZ-İŞ SENDtKASI GENEL YONETÎM KURULU
ESKI ŞEKLİ
MADDE 16 — SENDİKA OLAĞANUSTU GENEL KURULU
Sendıka yönetım kurulunun veya sendıka denetım kurulunun gerekh gorduklen hallerde veya genel kurul
delegelerının 1/5'ının yazılı ısteğı uzenne sendıka, yonetım kurulu kararı ıle toplanır
Olağanustu genel kurul ıstemınde bulunan delegeler, bu ıstemlennı bır dılekçe ıle genel merkez kalemıne
şahsen başvurarak kullanabılırler Başka bır yolla veya başkası ehyle yapılan başvurular gecerlı ohnaz
Olağanustu genel kurul ıstemını ıçeren dılekçeden, toplantmın ne ıçın yapılması ıstendığı gerekçelerıyle
belırtılmesı zorunludur Gerekçelerın gerçeğe uygun olup olmadığı ve ıyı nıyet kurallanna uygunluğu genel
vonetım kurulunca değerlendırılır Genel yönetım kurulu gerçeğe ve ıyı nıyet kurallanna uygun olmayan ola-
ğanustu genel kurul ıstemını gerı çevırmeye yetkılıdır
Olağanustu genel kurulun toplanması halınde toplantı gündemınde seçım maddesı varsa bu madde ola-
ğanustu genel kurul kararıyla gundemden çıkarılabılır
Olağanustu genel kurul toplantısında gunderr; dışı konular goruşulemez, bu konuda teklıfte bulunulamaz
YENI ŞEKLI
MADDE 16 — SENDIKA OLAĞANUSTU GENEL KURULU
Sendıka yonetım kurulunun veya sendıka denetım kurulunun gerekh görduklerı hallerde veya genel kurul
delegelerının 1/5'ının yazılı ısteğı uzenne sendıka, yonetım kurulu kararı ıle toplanır
Olağanustu genel kurul ıstemınde bulunan delegeler, bu ıstemlennı bır dılekçe ıle genel merkez kalemıne
şahsen başvurarak kullanabılırler Başka bır yolla veya başkası ehyle yapılan başvurular geçerh olmaz.
Olağanustu genel kurul toplartısında gundem dışı konular goruşulemez, bu konuda teklıfte bulunulamaz
ESKIŞEKLI
MADDE 29 — ŞUBE OLAĞANUSTU
GENEL KURULU
Genel yonetım kurulu, şube yönetım kurulu veya denetle
me kurulunun gerekh görduğu hallerde veya uye veya genel
kurul delegelerının 1 /5'mın vazılı ısteğı uzenne şube genel ku
rulu oldğanustu olarak toplanır
Olağanustu genel kurul ıstemınde bulunan delegeler, bu ıs-
temlennı bır dılekçe ıle şube merkez kalemıne şahsen başvu
rarak kullanabılırler Ba$ka bır yolla veya başkası elıyle yapılan
başvurular geçerh olmaz
Olağanustu genel kurul ıstemını ıçeren dılekçede, toplantı
nın ne ıçın yapılması ıstendığı gerekçelerıyle belırtılmesı zo
runludur Gerekçelerın gerçeğe u>gun olup olmadığı ve ıyı
nıyet kurallanna uvgunluğu şube yonetım kurulunca değer
lendırtlır Şube yonetım kurulu gerçeğe ve ı>ı nıvet kuralları
na uygun olmayan olağanustu genel kurul ıstemını gen
v
evırmeye yetkılıdır
Olağanustu genel kurulun toplanması halınde toplantı gun
demınde seçım maddesı varsa bu madde olağanustu genel ku
rul kararıyla gundemden çıkarılabılır
Olağanustu genei kurul toplantısında gundem dışı konu
Iar goruşulemez bu konuda teklıfte bulunulamaz
ESM ŞEKLI
MADDE 53 - TUZUK DEĞİŞlKLİGl
Sendıka ana tuzuğunde vapılacak değışıklıkler sendıka ge
nel kurulunun delege tam sa>ısının 2 1 ekserıvetının o>u ıle
mumkundur \ncak, kanunla zorunlu kılınan hallerde ve yet
kılı mercıın talebı uzenne yapılacak değışıklıklennde yukarı
dakı nısap aranma/ ve ov çoklugu ıle karar venlır
Tuzukte yapılan değışıklıkler TURK IŞe bıldırılır
ESKIŞEKLI
MADDE ST — YURURLUK
Turkıye Seluloz ve Kagıt Mamullerı Işçılerı Sendıkası na
(Seluloz Iş) aıt bu tuzuk sendıkanın 10 8 1983 tarihinde >apı
lan olağan genel kurulunda kabul edılerek vururluğe gırmıştır
YENIŞEKLI
MADDE 29 — ŞUBE OLAĞANUSTU
GENEL KURULU
Genel yönetım kurulu, şube yönetım kuruiu veya denetle
me kurulunun gerekh görduğu hallerde veya uye veya genel
kurul delegelerının 1/5'ının yazılı ısteğı uzenne şube genel ku-
rulu olağanustu olarak toplanır
Olağanustu genel kurul ıstemınde bulunan delegeler, bu ıs
temlerını bır dılekçe ıle şube merkez kalemıne şahsen başvu
rarak kullanabılırler Başka bır yolla veya başkası elıyle yapılan
başvurular geçerh olmaz
Olağanustu genel kurul toplantısında gundem dışı konu-
lar goruşulemez, bu konuda teklıfte bulunulamaz.
VEM ŞEKLI
MADDE 53 — TUZUK DEĞİŞİKLİGİ
Sendıka ana tuzuğunde yapılacak değışıklıkler sendıka ge
nel kurulunun delege tam sayısının 2/3 ekserıyetmın oyu ıle
mumkundur
Tuzukte yapılan değışıklıkler TURK lŞ'e bıldırılır
\ENI ŞEKLI
MADDE S~ _ YLRURLUK
Turkıye Seluloz ve Kâğıt Mamullerı Işçılerı Sendıkası na
(Seluloz Iş) aıt bu tuzuk sendıkanın 10 8 1983 tarıhlı genel ku
rulunda kabul edılmış olup, 3,6/d şıkkı, 7, 9/a şıkkı, 14, 15,
17, 20, 21'ın 10 12 17 21 24 25 26 32 36 - 45'ıncı
fıkraları, 23/1 e şıkkı, 23/2, 23/4-1 şıkkı, 23/5 b şıkkı, 23/6
ve 7 fıkralar ılave, 24/c şıkkı, 26 27 28, 29, 30, 32, 35, 40,
51/a şıkkı, 51/f şıkkı, 52 54, 55 maddelerı 25 26Ocak 1992
tarihinde >apılan XII Olağan Genel Kurulda, 16 29, 53 ve
57 maddelerı de 6 Hazıran 1992 tarıhlı olağanustu genel ku
rulda tadıl edılerek kabul edılmıştır
Unuttuğumuz Sımfsallık,
Közlenen Ulusallık...
Balkanlar
Kafkasya
Ortadoğu
Yeryuzunun sıcak bolgelerınde kan govdeyı göturuyor Sov-
yetler ın dağılmasından sevınç duyarak "Yenı Dunya Duze-
n/"nde barışın gercekleşeceğını umanlar, ka/gılı gozlerle olan
bıtenlerı ızlıyor ve duşunuyorlar
Ne oluyor?
Insanoglu, olan bıtenlerın nedenlerım ve kökenlerını kav-
rayamazsa, dunyayı karmakarışık bır salhaneye benzetebı-
lır, 18'ıncı yuzyılda ummetten mıllete geçış surecınde uygarlık
sahnesıne çıkan m.llıyetcılığın, 21'ıncı yuzyıla doğru ortalığı
mezbahaya çevırmesıne şaşıp kalır
Gerçek şu kı Sırplar, Karadağlılar, Bosnalılar, Hırvatlar, Ar-
navutlar, Gurcıstanlılar, Ermenıler, Azerıler, Araplar, Yahudı-
ler, Turkler, Kurtler, Yunanlılar ve başkaları bırbırlerıyle kanlı
bıçaklıdırlar Yeryuzünu yöneten tekelcı kapıtalızmın doruk-
larına da kımı zaman ona, kımı zaman buna destek verıp,
suretı haktan gorunerek mıllıyetçılıklerı bırbırıne tokuşturan
zengın patronlar kurulmuş
*
Sovyetler'ın devlet duzenı, Marksçılıktan esınlenmıştı, ana-
yasası sınıfsallığa dayanıyordu
Ne var kı Marksçılık Moskova nın tekelınde değıldı, 19'uncu
yuzyılın ortasında Avrupada ortaya çıkan bu öğretıyı, devlet
duzenlerı dışında bemmsemış nıce bılım adamı, yazar, bırey,
kurum partı, dernek vardı ve butun dunyayı sarmış sosya-
lıst akımın felsefesı, sıyasal yaşamı etkılemekle bırlıkte unı-
versıtelerı de Kapsamıştı Çağdaş ınsan, tarıhsel ve toplum-
sal olaylara yaklaşırken sınıfsallığın anahtarlarını da kullanı-
yordu, yeryuzunde yalnız ummet ya da mıllet yoktu, toplum-
sal yapılardakı sımfsallık, köyluden ışçıye dönuşerek surmuş-
tu, ulusun ıdeolojısı mıllıyetçılıkse, emekçı sınıfının ıdeolojısı
sosyalızm olmalıydı
Ancak, sosyalızm deyınce de gozler Sovyetler Bırlığı'ne
çevrılıyordu Sosyalızmle bır "devlet"\ özdeşleştırmenın sa-
kıncalannı hesaplamak gerekmıyor muydu9
Sovyet denemesı
21 ıncı yuzyıla doğru yıkılınca 'komünızme geçış' yenne '//-
beralızme donuş' butun dunyada kaçımlmaz bıçımde gunde-
me gırdı
L/beralızmın, tanhle eşzamanlı ve eşanlam/ı ıdeolojısı, mıl-
lıyetçılıktır
*
'Erken sosyalızmîn sahneden çekılmesı, 'geç mıllıyetçılık-
lerı ortaya çıkarınca, Kafkasya kaynamaya başladı, 19'uncu
yuzyıl sonu ve 20' ncı yuzyıl başında yaşanıp sıyasal sozlu-
ğe yazılan "Balkanlaşma" hortladı Ortadoğu'da ummetten
mıllete geçışın sancılarını, Israıl'ın konumu oteden berı kö-
rukluyordu Kurtlerın kımlıklerını sınıflaşmada değıl, uluslas-
mada aramaya başlamaları Anadolu'nun guneyı ve Irak'ın
kuzeyını sureklı çatışma alanına dönuşturdu
Eşıtsız gelışme Batı ve Doğu Anadolu'yu bırbırınden uzak-
laştırdı, Turkıye'de sosyal adaletı, sımfsal bılıncı, sosyalızmı
savunan aydınlan ezerek, partılerı kapatarak, örgutlerı yok
ederek, şoven duyguları pompalayarak geldığımız nokta
neresı?
Bugun sıyasal edebıyatımız, sermaye-emek çelışkısı yen-
ne, Türk-Kürt çelışkısı uzenne gelışmektedır
Demokrası tartışması, ekonomık lıberalızmın dar kapsa-
mı dışına çıkamadıkça ve emekçılerın orgutlenmesı surecı
canlanmadıkça, bu çerçeveyı kurmak çok guç' 18'ıncı yuz-
yıl mıllıyetçılığının Anadolu'da hortlaması, Balkanlar Kafkasya
ve Ortadoğu uçgenı ortasındakı Anadolu'da bır yazgı mıdır?
Etnık çelışkının dışavurumunda sosyalızmle bırlıkte sosyal de-
mokrası de gerıye ıtıldıkçe, soven duygulara dayanan çatış-
malar keskınleşıp bılenecek
*
Sımfsallık yenne ulusalltgın geçertık kazanmasında göz-
lerımız Orta Asya'ya çevrılıyor
Guzel
Ancak Dımyat a pırınce gıderken evdekı bulgurdan olmak
tehlıkesı de unutulmasın'
İLAN
RÎZE SULH CEZA MAHKEIVfESÎ
HÂKİMLİĞİ'NDEN
Dosya No 1990/476
3167 sayılı kanuna muhalefet suçundan sanık Durmuş Alı Turna
bakkında mahkememıze açılan kamu davasının yapılan yargılaması
sonunda
Rıze merkez Uzunköy köyu nufusuna kayıtlı Yunus ve Havva oğ
lu 1947 doğumlu sanık Durmuş Alı Turna 3167 sayılı kanuna maha
lefet suçu sebebıyle mahkememızın 12 11 1991 tanhlı hukmu ıle 3167
sayılı kanunun 13/1, TCK'nın 119/5 maddelerı gereğınce verılen
180 000 — TL ağır para cezasının tecıhne karar venlıp, tüm arama-
lara rağmen adı geçen bulunup hüküm teblığ edılememış olması se-
bebıyle 7201 sayılı kanunun 29 ve 31 maddesı gereğınce bu ılanın ılan
tarıhınden ıtıbaren 15 gun ıçınde muracaat etmemesı halınde teblığ
edılmış sayılacağı ılanen tebhğ olunur
Basın 29218
İLANEN TEBLIGAT
SAMSUN 3. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
1991/428E sayıh dosya
"klacaklı ÖZPAŞ özaltın AŞ vekılı Av Gul K.ulcû, Ta
lımhaneCad 5 29-Samsun
Borçlu AdnanGokmen Cumhunyet Cad No 130/A
Samsun
Borçmıktan 2 036 420 TL masraflar hanç
Borç musterudaü Samsun T C Zıraat Bankası na aıt 1 adet çek
Yukanda adı ve açık kımlıgı yayjlı bulunan borçlu hakkında yapı-
lan ıcra takıbınde
Borçlu>a ddlı teblıgat çıkartılmış ve bıla ıkmal ıade edılmıştır
Borçlunun zabıtaca da adresı tahlak edılmış bılen ve tanıyantn ol-
madığı bıldınlmıştır
Borçlunun adresı meçhul olduğundan ılanen teblıgat yapıünasma
karar venlmıştır
Karar gereğınce Teblıgat Kanunu nun gercklı maddelen gereğınce
ışbu odeme emnne 7 gunluk sureye 25 gun daha eklenerek 32 gune çı
kanlmıştır
Muddetı ıçınde borçlu 1İK nın 74 maddesı gereğınce mal beyanın-
da bulunulması ve borca karşı bır lürazı varsa ıcra tetkık mercııne yıne
muddetı ıçınde ıtırazırun yapıhnasına ışbu odeme emnnın ılanen tebb-
gıne karar venldı 27 5 1992
Basın 48034
T.C.
KAYSERİ 3. SULH CEZA MAHKEMESİ
ESAS NO 991/390
KARAR NO 1992/290
C S Es No 1991/1870-628
Hakım Alı Bayraktar 19326
Kâtıp Gursel Ozturk 1040
Davacı K H
Sanık Mustafa Ortadağ Alıye Hatun'dan olma 1966 D lu Bun
yan ılçesı Asmakaya köyu nuf Ky halen, Karpuzatan mevkı no 12'de
oturur Başyazıcıoğlu Sucukları mesul md
Suç Gıda Maddelerı Tuzüğu'ne muhalefet
Suç Trh 14 2 991
Sanık hakkında açılan kamu davasının yapılan açık yargılamasında
G Duşunuldü Samğın fııl tanhınde mesul mudurluğunu yaptığı,
fırmarun uretıp satışa arz ettığı yapılan baktenyolojık analızınde ınsan
sağhğına az veva çok zarar verecek derecede e coh uredığı bunun
da sucuğun ımalı sırasında temızlık şartlanna uyulmamasından ılen
geldığı, samğın sorumluluğunu gerektırdığı, bu nedenle sanığa mah
kememızce CK 'nın 396 md, 3506 sy 647 sy, 402/1 2 3591 sy 4/1
md lerı uyarınca 510 000 lıra ağır para cezası, 3 ay sureyle meslek-
ten men 7 gun ışyerı kapatmasına karar verıldığı, ışbu hukmun c
savcılığına göndenlerek masrafının bılahare sanıktan alınmak uzere
Isıanbul, lzmır ve Ankara'da neşredılen tırajı yuz bının uzerındekı
bır veva ıkı gazetede ve suç mahallınde ya>ımlanan yerel bır gazete
de ılan edılmesıne karar venldı 20 5 992
Basın 29522