Katalog

16 ARALIK 1990 CUMHURÎYET/9 ANKARA HAVASICumhuriyet Ankara Bürosu ANAP MESCIDI İmamın cüppesini kim aldı? ANAP Genel Merkezi'nde açılan mescidin hocası son günlerde çok dertli. Hoca bir cuma namazı sonrası arkasına takılan cemaatin önünde huşu içinde görevini yerine getirdikten sonra sarığıyla cüppesini çıkarfıp ANAP'ın "modern" genel merkez binasının mescidine koydu. İmam ertesi gün namaz için mescide indiğinde ne görsün; cüppe de yok, sarık da. Şimdi ANAP Genel Merkezi'nde herkes kale gibi korunan bu binadan sarıkla cüppenin kayboluş öyküsünü konuşuyor. HAYVANLAR İSM4İL GVLGEÇ K1VIRTMANIN ÇEŞITLERI KİM KİME DUM DUMA BEHlç AK Gürdere usulü kıvırtma ANAP Genel Başkan Yardımcısı I/Min Gürdera bir basın toplantısında gazetecilerin Semra Ûzal'ın politikaya atılmasıyia ilgili soruları karşısında "kıvırtınca", bir gazeteci kendisine şu öyküyü anlattı: "Demirel'e 1979 yılında Uğur Mumcu bir soru sormuş, Demirel bir türiü sorunun yanıtını vermemiş, başka şeyler anlatmış. Otaydan çok sonra bir resepsiyonda Mumcu'yta karşılasan Demirel, "O basın toptantısında senin soruna nasıl yanrt verememiş, kıvırtmıştım" demiş. Daha sonra Gürttore'ye gazeteciler, "Siz daha önce Bayan Özal'ın politikaya girişiyle ilgili olarak, 'PolKika yatak odalanna kayıyor' demiştiniz. Şimdi ne düşünüyorsunuz " diye sordular. Bunun üzerine Mettn Gürttore, "Bakın Mevlana'nın bir sözü vardır; 'Dünkü gün dünde kaldı, bugün yeni bir gündür, yeni şeyler söylemek laztmdır' demiş" yanıtını verdi. Gazeteciler, Demlrel'in "Dün dündür, bugün bugün" sözüyle kendi sozü arasında fark bulunup bulunmadığını sordular. Gürdere, bunun üzerine uzunca kendini savunduktan sonra bir "greyfurt" fıkrası anlattı: "Adam süpermarketten yanm greyfurt almak istemiş. Tezgâhtar buna karşı çıkmış. Tezgâhtar yanm greyfurt satılıp satılamayacağını sormak için müdürüne gitmiş ve demiş ki, 'Bir ayı geldi, yanm greyfurt almak istiyor, ne yapalım?'. Müdürünûn işaretiyie arkasına dönen tezgâhtar ne görsün! Ayı dediği alıcı arkasında kendisine bakıyor. Hemen müdürüne dönüp konuşmasını sürdürmüş, 'Allah'tan bu beyefendi de gelip öbür yansını aimak istedi, işi tatlıya bağladık " ZENGER ONERDI HIZMET IÇI EGIT1M Semra Hanım bakan olsun S*mra Özal'ın ANAP detegesi olması en çok ANAP'ın propaganda ve teKnik danışmanı Erkal Z*ng«r'i sevindirdi. Swnra Hanım'ı istemediği yolundaki soylerrtilerin haksız olduğunu belirten Z*ng*r, Semra Hanım'ı çok sevmesinin nedenlerini de maddeler haline getirerek basına dağrttı: 1- Semra Özal, "Her başanlı erkeğin arkasında bir kadın vardır" sözünde bahsedilen kadınların en basanlısı ve etkilisidir. 2- Semra özal, gelmiş geçmiş tüm başbakan ve cumhurbaşkanı hanımlarının toplam etkinliklerinden daha fazla katkıda bulunmuştur. İlk zamanlarda toplumdan çok ters etkiler alan purosu, BORDRONUN Semra Özal takılan ve modellik olayıyla kıyasıya tenkit edilmişti. Sonra ise Türk kadınının bir umudu, koruyucusu ve dirayetli bir anası olmuştur. 3- Sıyasette erkeklerden daha ciddi, mesafeli ve tavizsizdir. Atatürk ilke ve devrimlerine gönülden bağlıdır ve aman vermez uygulayıcıSHJır S«mra özal'ı, Keçeciler'in bile desteklediğine işaret eden Zenger, Semra Hanım'ın poliiik geleceğini de şöyle öngördü: "Bijdiğim kadanyla İngiltere'de kabineye parti kontenjanından bir bakan veriliyor, adına da 'parti bakam' deniyor. Semra Özal da Türkiye'de bu bakanlık için ideal bir isim olur. Versinler devletin propagandasını ve partinin teşkilâtlanmasını Sayın Semra özal'a, ANAP üstüne örtülen ölü toprağından silkinsin, kendine gelsin." Semra Hanım bakan olur mu bilinmez, ama Zenger daha uzun yıllar ANAP'ın teknik danışmanlığını yapacağa benzer. SOYLEDIGI ÜNIVERSITELER Niçin grevdeyiz Grevdeki MTA işçileri, TV'deki Hodri Meydan programıntn hemen ertesi günü topluca Ankara Cumhuriyet Bürosu'na geldiler. Hepsi çok öfkeliydi. İktidar yetkililerinin, doğruları çarpıttıklarını ileri sürüyorlardı Aldıklan ücretlerle geçinmenin olası bulunmadığını söylüyorlardı. Sonra tek tek bordrolarını çıkardılar. "işte bu yüzden grevdeyiz" dediler. Ahmet Polat'ın 14 Eylül 1990'da aldığı bordronun sonunda şu rakamyazılıydı: 329 bin 429 lira... Türban yasağına karşı hile Laiklik karşıtı gelişmelere toplumun çeşitli kesimlerinden gelen tepkiler artırtca, üniversiteler de türban yasağını ciddi şekilde uygulamaya başladılar. Pek çok üniversite ve bağlı fakültelerde, türbanla derse girmek isteyen kız öğrenciler ya son bir defa daha uyanlıyor veya derslere hiç alınmıyorlar. Ne var ki çoğu öğretim kurumunda bu yasak bir başka şekilde deliniyor. İşin şakası olmadığını gören türbanlı bazı oğrenciler, kendi aralannda uyguladıklan "nöbet" yöntemı ile hem başlannı örtmekte direniyor hem de dersleri dolaylı olarak izliyorlar. Uygulanan yöntem şöyle: Aynı fakütte ve yüksekokulun aynı sınıfında okuyan türbanlı öğrenciler, her gün bir arkadaşlarının başını açarak derslere sokuyoriar. Sonra bu öğrencinin tuttuğu notları kendi defterlerine geçiriyorlar. Boylece her gün sadece bir arkadaşları günaha girmiş oluyor, hem de derslerinden geri kalmıyoriar. Bu yoldan kendilerini derse sokmayan öğretim üyelerine karşı direnmenin verdiği zevk de cabası... Akyol'dan bürokratlara Milli Eğitim Bakam Akyol, eğitimin okullarla sınırlı kalmamasından yana. Akyol, "eğitimin sürekli olması gerektiğini" şöyle vurguluyor: "Eğitim doğmadan önce başlar. Doğumla hız kazanır. Yaşamın her safhasında vardır. Etkili olan kendiliğinden eğitimdir." Akyol, insanlann tembelliğinden de yakınıyor. Tembelliğin nedeni de "diplomanın amaç" olması. Akyol, bunu belirtirken iğneyi de bürokratlara batınyor: "Bizde genel müdürler hizmet içi eğıtime gider mi? Büyük adamlar. Eğitim 30 sene önce bitmiştir. Asmış duvara diplomayı. Bakarlar, millet onlara, onlar duvara. Bizde bir de nüfus patlaması var. Bilgi patlaması lazım. Tam tersine bürokrat patlaması, çatlaması var. Bir ülkenin yarısı eğitime gidiyorsa korkmak lazım. Siz 172 devletle aynı anda aynı medeniyet kulvarında yartşa gireceksiniz." AkAh. /iyo fnerhom'fa O Âac/ar PİKNİK PİY4LE MADH4 MERSENE . VEMİ yiLPAN BİR ÇOK. ÖÛ2EL UMUD j SONRA ^ KALIVüRUZ ' UMUUUT.. KUSURA AA UMUUT iYı /I/IISIN? DUYAMIYORUMSE5 GELM\YO- ÇOK UZUN SüRE KALMÛDl Mt İÇSRİOE. ° TERS >| eı ş& ÇİZGİLİK KÂMtL \L4SARAC1 Devter Bakanı Güneş Taner: "İstifa meselesi istifa edenle istifayı kabul eden merci arasmdadır." Öyle olsaydı mesele kalmazdı. Sinasi Nahit Berker ÇA&DAŞ YAY1NLAR1 İLHAN SELÇUK ööçBdofiaro»^^ B A, S I 7.000 lira KDV ıçınde Ödemeli gönderilmez ÇAĞDAŞ YAYINLARI Türk Ocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-İSTANBUL A \ \ l / / / , S O S Y A L İ S T P A R T İ Zonguldak ve Gamak grevci işçilerinin katılımıyla Haydi madenciyle dayanışmaya! THTnln göatermediğl KONUŞMACILAR: DBV*EKBAinXA vidao görtertml TARİH:16AralıkPazar SAAT -.13.00-17.00 YER : Belediye Nikah Salonu Santral-Ümraniye Doğu PERİNÇEK Şemsi DENİZER • Melih YILMA2 (Uaı-H Sandkas G«ı ttşan) • Metin TÜRKER • Mehmet ÇAPAR (OtoaoM-l; SareJk» taal BaşUn YırOmo») DOZBILEYEN: SP Ümranly* llç» &rgOIO T«l 329 51 78 Gaftar Efend Sokak, Gûöer Han Kat 3 ÛMRANİYE - İSTANBUL AĞAÇ.YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAS GLRSES GARFIELD JIM DAVIS Tekstil Kimyasalları Üreticisi bir ALMAN - TÜRK kuruluşu İstanbul ve Adana bölgeleri için elemanlar arıyor; * İyi derecede Almanca veya İngilizce bilen, * Tekstil terbiyesi konusunda tecrübeli, Tekstil veya Kimya mühendisi, PAZARLAMA ELEMANLARI * İyi derecede Almanca bilen, * Modern bürodonanımlarınıkullanabilen, YÖNETİCİ SEKRETERİ İlgilenenlerin birer fotoğraflı özgeçmişlerini 25.12.1990 tarihine kadar PK 93 Şişli adresine göndermçleri rica olunur. Erkek adayların askerlıkle ilışkısı bulunmamalıdır Sekreter başvurularında ıkınci dıl olarak ingilizce bilenler tercıh edılecektir Muracaatlar gızlı tutulacaktır TARİHTE BUGÜN MIMTAZ ARIKA* 16 Aralık *"£?%£?• H.MEŞRUT/YBT'TE AYAN MECLISI f9O8'P£ BüGÜU, AYAU A4EÇJ.IŞ/ ÜYELERtHrH ÜSTESİ,H-M€S- fUJTİYBT İÇifJOE İIAN EDİCDİ. OTUZ YIL ÖUCE, r.MBŞRUT<- •YET SIRASIHM, MESuSAN MECUSİ İl£ SieüKTE] YASAMA HAHKtMA SAH'P AYAN MECUSİ DEAÇlUUIşri ANCAtC, PADl'ŞAH U.-ABDÜLHAMİT, MESÜUTİYET YÖNETİMINİ AZJSA ZAMANDA Yl- K.IMC/i,AyAM MECUSİ DE MĞILMIST/. $IMOİ AYNI MECÜS TEAOİA£ TOPLAKllYOeJMi. SEÇ/MLE IŞgAŞ/AIA GELEU MEBUSflN MECUSİ'NE KAH^IUK,AYAN MECLİSİ UÜICÜMDAIS. 7ARAFIN- DAA1 OUIÇTURUUJİİDU. BAŞfCAM VE ÜYELER, 4O YAŞtNI OOL- PueMUŞ VE DEVLET HİZMETİNDE ÖNEMU GÖtSEVLEISDE SüLUNMUÇ tafiLB/SPEM SeÇlU'ePİ. SAY/LAZI, MEBUStAHfN ÜÇTE BİRİUİ 6EÇMEZOİ. MEBuSAM MECUSİ'NİN ONAYlA- OIĞI YASA resûrçe TASAIZJLARI BU MECUSE SSL//S, İN- CELEKAE SONUNDA OE&lÇiKÜK SEH£/£JB£E GEBİ YOLLA- '.AYRICA YASA yAPMA HAKLAIZ/ DA i/AEP/.. Üyelerden Sahip Molla.