Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
16 ARALIK 1990 HABERLER CUMHURÎYET/5
*Özal yetkisini
kııllanır'
• Ekonomi Servisi —
Devlet Bakanı Mehmet
Keçeciler,
Curnhurbaşkanı'nın
kullandığı yetkilerle ilgili
olarak bir hata varsa bunun
anayasada olduğunu
savunarak "özal'ı tanınm,
yetkilerini sonuna kadar
kullanır. Bir santim de boş
bırakmaz" dedi. Keçeciler,
yurtiçi pertrol fıyatlarını
dünya fıyatlanna göre 15
günde bir değiştirebilmek
için çalışmaJar yapıldığını
da açıkladı. Finans Dünyası
Yayın Kulübü tarafından
düzenlenen "Körfez Krizi
ve Petrol" konulu sohbet
toplantısında önceki gece
konuşan Devlet Bakanı
Mehmeı Keçeciler, "Dünya
petrol rezervlerinin yüzde
25'ini elinde tutan bu
bölgenin kontrol altına
alınabılmesi için Irak'ın
Kuveyt'i işgal etmeye
zorlandığını" savundu.
Sanatçılara
ataşelik
• ANKARA (Cumhuriyet
Biirosu) — SHP'li Tayfur
Ün, yurtdışında tanınan
tüm edebiyatçıların Kültür
Ataşesi olarak dış görevlere
atanmalarını iste>r
erek,
"Yaşar Kemal neden
Paris'te elçi olmasın, Aziz
Nesin neden Moskova'da
sanat elçisi olmasın?" diye
sordu. Kültür Bakanlığı
bütçesi görüşülürken
konuşan Ün, Devlet
^ Tiyatrolan'nın Nâzım
' Hikmet'in eserlerini
sergilemekten kaçınmasmı
da eleştirdi. Bakanlık
bütçesi TBMM'de kabul
edildi.
SemraÖzal,
aday
. • lç PoUtika Servisi —
Curahurbaşkanı Turgut
ÖzaTın eşi Semra özal,
ANAP Genel Başkanlığı'na.
'şimdilik' aday olmadığmı,
ancak milletvekilliği için
aday olacağını söyledi.
Haftalık Tempo dergisinin
sorulannı yanıtlayan Semra
özal, Sarıyer ANAP ilçe
örgütünden delege
.olmasının, siyasete
tabandan başlamak
anlamına geldiğini belirtti.
ANAP'ta kurucu
olmadığma pişman
olduğunu anlatan Semra
özal, genel başkan adayhğı
için "Şimdilik
düşünmüyorum, ancak
kongreye kadar daha epey
zaman olduğunu ve o
günkü şartlann havasına
göre karar verebileceğini"
belirtti. Semra Özal,
milletvekilliğine aday
olacağını bildirdi.
Özal-
lbrumtay
• ANKARA (ANKA) —
Cumhurbaşkanbğı Sözcüsü
Kaya Toperi,
Cumhurbaşkanı Türgut
özal ile eski Genelkurmay
Başkanı Necip Torumtay
arasında geçen
konuşmalann yer aldığı
haberlerin gerçeği
yansıtmadığıru belirtti. Kaya
Toperi dün yaptığı
açıklamada, "özal-
Torumtay nasıl konuştu
başlığı ile yayımlanan
haberler tamamen gerçek
dışıdır. Yazıda belirtilen
şekilde bir konuşma
olmamıştır. Kullanılmamış
ifadeleri kullanılmış gibi
göstermek, ancak engin bir
hayal gücünün mahsulü
olabilir. Bu şekilde
kamuoyunu yanlış yönde
bilgilendirmenin sakıncalan
aşikârdır" dedi.
Çetin: Millete
döneriz
• MANİSA (Cumhuriyet
Ege Bürosu) — SHP
Manisa il ve merkez ilçe
yönetiminin düzenlediği
"Laiklik ve Körfez"
panelinde konuşan SHP
Genel Sekreteri Hikmet
Çetin, "Erken seçim
sağlayacağına inandığımız
an sine-i millete gitmekte
bir an bile tereddüt
etmeyiz" dedi. Manisa Taç
Toplantı Salonu'ndaki
panele Manisa
milletvekilleri Hasan
Zengin, Erdoğan Yetenc,
MYK üyesi Ekrem Kangar,
PM üyesi Erdal Kalkan,
Neccar Türkcan ile Izmir
Milletvekili Erol Güngör
katıldı.
TBKP Istanbul İl Kongresi'nde Kutlu
y
nun değerlendirmesi'
Solun birliği SBP'de sağlandıTBKP Genel Sekreteri
Haydar Kutlu,
kongreye katılanlara
"Sosyalist Birlik
Partisi'ne girmekte
tereddüt etmeyin"
dedi. Genel Başkan
Nihat Sargın da
hedeflerinin 'birlik,
yasallık, yenilenme'
olduğunu söyledi.
lç PoUtika Servisi — Türki-
ye Birleşik Komünist Partisi Is-
tanbul 1. Olağan Kongresi'nde
konuşan parti Genel Başkaru
Nihat Sargın, hedeflerinin "bir-
lik, yasalhk, yenilenme" oldu-
ğunu, bugüne kadar yaptıklan-
nın bundan sonra yapacaklan-
nın teminatı olduğunu belirtir-
ken Genel Sekreter Haydar Kut-
la, partinin önündeki temel so-
runun yenilenme olduğunu, ya-
salhk ve birlik konusunda da ye-
nilenmedeki kararülığın belirle-
yici olacağını söyledi. Çeşitli si-
yasi parti ve sendika temsilcile-
rinin katüdığı kongreye, SHP
Genel Başkanı Erdal Inönii de
bir kutlama telgrafı yolladı.
Beşiktaş Anıl Düğün Salo-
nu'nda dün başlayan ve pazar-
tesi akşamı sona erecek olan
TBKP, Istanbul tl Kongresi'nde
divanın oluşumundan sonra ilk
konuşmayı Genel Başkan Nihat
Sargın yaptı. Dünyadaki deği-
şimlere paralel olarak
TBKP'nin de büyük bir değişim
içinde bulunduğunu anlatan
Sargın, "Kendimizi geçmişin
son, gelecegin de Ik halkası ola-
rak görüyorum" dedi. Geçmiş-
te yapılan hatalara, büyük kit-
lesel eylemler gerçekleştirilme-
mesine rağmen bayrağın elden
düşmediğini, iktidara boyun
eğilmedini vurgulayan Sargın,
bundan sonraki çalışmalar için
birliğinönemliolduğunu belirtti.
Sosyalist Birlik Partisi kuru-
culanndan Istanbul Milletveki-
"KADINLAR VARDIR" — Parti MYK uyesi Yüksel Selek'in "Eşitlenmeyi zamana bırakmayacagız. Hem şimdi eşitlik ve özgürlük
istiyoruz. Partimizin erkek partisi olraası ayıbından kurtulması için elimizden geleni >apacağız" demesinin ardından salondaki ka-
dınlar rengarenk dövizlerle kürsüye doğru yürüdüler. Kadınlar, dövizleri kürsiinün öniine koydular. (Fotograf: Ugur Saner)
li Hüsnii Okçuoglu da konuş-
masında, "yeni bir dil, yeni bir
anlayış, yeni bir sol ve yeni bir
Türkiye arayışında yeni bir sol
parti kunna ihtiyacının dogdu-
gunu" belirterek "Demokrasi
sonınu Kiirt sorunundan ba-
gımsız düşünülemez. Kiirt sonı-
nu çoziilmeden demokrasinin
yerleşeceğine inanmıyorum"
dedi. Daha sonra kursuye
gelen Genel Sekreter Haydar
Kutlu, partinin önündeki temel
sorunun yenileşme çizgisi oldu-
ğunu, bu çizginin ortasında kal-
manın da ölümcül bir tehlike ta-
şıdığına dikkat çekerek "Hem
yasallık hem birlik konusunda
belirleyici olan yenilenmedeki
karaıiılıktır" dedi.
Marksizmin doğma haline
geldiğini, dünyada devletçi sos-
yalizmin yıkıldığını, bütün ko-
münist partilerin kendilerini ye-
nilemek zorunda kaldığını, ko-
münistlerin dünyada olduğu gi-
bi Türkiye'de de gençlik hare-
ketlerini, çevre hareketlerini, fe-
minist hareketleri küçümsemek-
le yaptıklan yanlışı artık yavaş
yavaş fark etmeye başladıkları-
nı örneklerle anlatan Kutlu ko-
nuşmasını şöyle sürdürdü:
"Kapitalist devlete de sosya-
lisl devlete de Atatürkçü devle-
te de laik devlete de karşıyım.
Çiinkii devletin ideolojiye sahip
olmasına karşıyım. Devlel de-
mokratik olmalıdır. Bugiin ko-
münistler olarak eger kendimi-
ze bir kimlik anyorsak önce
devletçiliğe karşı çıkmalıyız.
Emekçi populizmi yapmak ye-
rine Türkiye'nin sorunlanna çö-
zümler üretmeli ve bunları cesa-
retle söylemeliyiz. Türkiye'nin
sonınlannı kimin çözecegini.
herkesin erken genel seçim iste-
diği şu gunlerde. ANAP gidin-
ce kimin geleceğini bilmeli, bu
sorulara yanıt vermeliyiz. Biz
ulusal mutabakat önerdik. Bu
ulusal mulabakaü yapacagımız
kişi ve kuruluşlarla partilerie or-
tak yanlanmızı, yakınhklanmızı
söylemede de cesur olmalıyu.
Kutlu, şu anki kargaşa sona
erdiğinde söylediklerinin doğru
olduğunun anlaşılacagını belir-
terek, sosyalistlerin birliği konu-
sunda da şu görüşleri dile getir-
di:
"Sosyalist Birlik Partisi'ne
girmekte tereddüt etmeyin. Ben
tarafım. Ama eger tereddüt
ederseniz, bugün verdiginiz mü-
cadele yanm kalır. Bugün söy-
lediklerimizi, savunduklannuzı
hayata geçirmek için solun bir-
liğine ihüyaç vardır. Bu da şu
anda Sosyalist Birlik Partisi'nde
sağlandı."
İZLENİMLER
'Devrimci erkeğin ayağının altındaki kadın'
ŞENAY KALKAN
Beşiktaş'taki Anıl Düğün Salonu sos-
yalistlerin birlik çalışmalan çabalarında
önemli bir yere sahip. Sosyalistlerin bir-
liğinin olup olamayacağı, sosyalistlerin
birleşerek bir parti kurup kuramayaca-
ğı, kurulursa bu partinin nasıl olacağa
kamuya açık otarak çoğunlukla bu sa-
londa tartışıldı. Dün de toplantının adı
her ne kadar TBKP İstanbul 1. Olağan
Kongresi de olsa alttan alta sosyalistle-
rin birliğinin tartışmasına sahne oluyor-
du Anıl Düğün Salonu.
Salondaki masalar geceki düğun dü-
zenindeydi ama sahnede bu kez orkest-
ra yerine TBKP'nin pankartı ve kürsü
vardı.
Yıllardır "iUegaT olan TBKP'nin 'Tıili
legalite" yaratarak yaptığı İstanbul kong-
resinin salon düzeni, yasal olarak kuru-
lan oteki siyasi partilere taş çıkartacak
düzeydeydi. Gelenlere "salondaki
konumlannı" beürtir kokartlar veriüyor,
gorevliler, gelenlere yerlerini gösteriyor,
konuşmacılann söyledikleri hemen özet-
lenip basın mensuplarına dağıtıhyordu.
Delegelerin yakasını kırmızı karanfiller,
konuklarınmasalarını rengarenk kasım-
patılar suslü>ordu. Konuşmacılann
sözlerı ne sloganlarla ne de Iaf atmalar-
la kesiliyordu. Alkışlarda bile ölçülülük
dikkati çekiyordu.
MYK üyesi Yüksel Selek'in "partili bir
kadın olarak" yaptığı konuşma sonun-
da salondaki kadınların toplumdaki ve
partideki kadın ayrımcılığını eleştiren
dövizler taşıyarak oturduklan yerlerden
kürsuye doğru yürümeleri kongrenin en
heyecanlı bölümu oluyordu. Kadınların
bir anda rengarenk dövizlerle ayağa kal-
kıp sahneye doğru yürümelerine şaşıran
erkekler çabuk toparlanıp alkışlarla ka-
dınlara "destek" veriyordu. Dövizler ara-
sında en çok dikkati çeken de "Her dev-
rimci erkeğin ayağının alünda bir kadın
vardtf" yazılı olandı.
Sosyalist Birlik Partisi'nin Kurucular
Kunıltayı öncesinde TBKP Parti Mecli-
si'nin aldığı "Birliğe koşulsuz kaülma ve
üyeleri serbest bırakma" eğilim kararı
tartışmaları, kongre salonunda da arka
masalardaki "ugultu"ya dönüşmüştü.
Bu kararla "partinin bir tabela partisi-
ne dönüşüp 141-142'ye karşı verilen mü-
cadelenin sona erecegini" düşünen
"muhalefet" Genel Başkan ve Genel
Sekreter'in konuşmalanndan alacağı me-
sajı bekliyordu. Mesaj açıktı: Sargın da
Kutlu da birliğin kaçınılmazlığını vurgu-
lamış ve bunun da şu anda Sosyalist Bir-
lik Partisi'yle sağlanabileceğini net ola-
rak söylemişlerdi. Konuşmalann sonun-
daki tempo tutmaya donüşen alkışlar da
birlik fikrinin genel kabul gordüğü şek-
linde yorumlamyordu. Yine de kongre
biterken "Oturup degerlendirecegiz" di-
yenler de vardı. "Degerlendinneleri" bit-
meden ve kendi aralarında bir karara
varmadan da eleştirilerini kamuya açık-
lamak istemiyorlardı. Divan başkanının
zaman zaman uyarılarına neden olan
"arka taraftaki uğultularda" dile getiri-
len eleştirilerin salon duvarlannın tanık-
lığına bırakılıp bırakılmayacağı da bu-
gune kalıyordu.
CÜNEYT ARCAYÜREKyazıyor
"Tek Adam, Mek Adam"
Olayı...
ANKARA — V&kınlarda TÖ'yü görenler "sinirii ve durgun"
olduğunu söyiüyor. Bu gözlem, birdeğil birkaçciddi kayna-
ğın ortak yargısı.
TÖ sinirli olmasın da kimler olsun? İçerde yok olan pres-
tijini Iraksavaşına katılarak kazanmayı hesaplıyordu, olmadı.
Başkanlık sistemi tartışmalarını tekrar açarak yıtip giden
güveni yeniden sağlamayagirişti. İstediği sonucu alamadı-
ğı gibi yakın çevresinden de tepkiler başladı.
Irak savaşına katılmaya kamuoyu, muhalefet direniyordu.
"FÖ'nün fazla önemsediği yoktu kamuoyunu, muhalefeti. ikin-
ci bir darbe gelince ayıldı. TSK'nın savaşa hayır dediği du-
yuruldu. Önemli odak noktalarının direndiği yetmiyormuş gi-
bi son gunlerde Başbakan Akbulut da savaş karşıtlarına ka-
tılmaz mı?
Tek emeli, tek amacı savaş, gerçekleşmiyor. Bir başka tek
emel, tek amaç raydan çıkıyor. "Tek adamlığa" homurtular
giderek güçleniyor. Sinirlenmesin de ne yapsın?
Yalnız kaldığında başını elleri arasına alıp düşünen TÖ,
çevreyle görüşürken nasıl durgun olmasın? Küçük bir ma-
nevrayla başından atacağına inandığı Akbulut bile yeri gel-
diğinde buyruk nitelığindeki sözlerine veya yerleştirmeye ça-
lıştığı kişisel geleneklere, kurallara artık karşı çıkıyor.
Şu sıralar Akbulut'u dışlamaya mecalsiz görünüyor. To-
rumtay'ın gizemlerle yüklü istifası hâlâ tartışılırken orta ye-
re bir de Akbulut serüveni çıkarmaya siyaset zemini elve-
rişli değil.
Akbulut'un "Şahıslar üzerine devlet çatısı kurulmaz" sö-
zü, TÖ'yü sinir etme-
ye yeter de artar bile. . . _ _ .
D önceden 'siya- Hangı konuyu? Erken
i Mli'i ii
y
SciSSf^S!» ç Meclis'in işiyse
son gunlerde çevresi- KUŞKUSUZ teK
i b
"
k
adamlıöa yol açacak
S anayasa değişlkliği
yargıian de- tartışmalarını liderlerle
ğgirecekniteliktesa-r e s m j f e ş t i r m e k isti
yOn
Akbuiutun Körfez Kısacası basındaki
krizinde hükümete fanrii riavimivle*
ikinci bir yetki verilme- «6/10/ aeyimiyie
karşı çıktıktan "zıvanadan çıkan tek
çıkışlarını gölgeliyor. Olayini
BU -siyasai yukuar Cankaya'da
y u z u n d e n s o y l e d ı ğ ı ' . . . . - ' ,
"doğruiarr uyguiama goruşmeye çalışıyor.
alanında kullanabile-
cek mi? Bu yüzden son irdelemeleri her çevrede kuşkuyla
karşılanıyor Hükümet başkanının kimi "doğrulan" -örneğin
savaşa karşı çıkmak gibi- Necip Paşa'nın ıstifasından son-
ra açıklaması bir başka ilginç nokta değil mi? Bir beklenti
daha var: Akbulut, TÖ'ye bakalım ne kadar dayanacak?
TÖ'yü sinirli ve durgun görenler, TV'ye Demirel çıkınca
söylediklerini "pürdikkat dınlediğini" yayıyorlar. Bu bilgiler,
başka bir kanıyı güçlendiriyor. TÖ'nün Demirel'den "bir
işaret" beklediğini söyleyenlere rastlanıyor. Oysa TÖ'nün do-
ğasına özgü daha değişik oyunlar hazırladığı varsayılabilir.
SHP ile DYP'nin ctak görüşler saptamaya giriştikleri şu gun-
lerde olası olumlu sonuçları baltalamak gibi... Bir araya ge-
lenler arasındaki köprüleri atmak için; İnönü, Demirel'in ar-
kasından gidiyor diyerek SHP kamuoyunu ortak çahşmala-
ra karşı ayaklandırmak gibi...
SHP-DYP'nin bir araya gelmesiyle başlayan gelişmeler-
den çok rahatsız. Bir yaodan da başka denemeler yapıyor.
"Muhalefet liderleri -Çankaya'ya- gelsin, konuşalım" diyor.
Hangi konuyu? Erken seçim Meclis'in işiyse kuşkusuz tek
adamlığa yol açacak anayasa değişikliği tartışmalarını lider-
lerle resmileştirmek istiyor.
Kısacası basındaki kendi deyimiyle "zıvanadan çıkan tek
adam, mek adam" olayını liderlerle Cankaya'da görüşme-
ye çalışıyor
Muhalefet liderleri ise dün soruyordu: Gereği yokken, meş-
rûiyet arayışları içinde bizi çağırmayı planlayan "tek adam,
mek adam"la neden bir araya gelelım?
424'ün iptaline tepkiler:
Anayasaya aykırı olduğunu
şimdi mi anladılar?ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Bakanlar
Kurulu'nun, Anayasa Mahkemesi'nin iptal baş-
vurusu nedeniyle incelediği 424 sayılı kanun hük-
münde kararnameyi kaldırarak içerdiği konulan
yeni bir kararname ile düzenlemesi tepkilere ne-
den oldu. Anayasa Mahkemesi'ne yakın kaynak-
lar, iptali beklenen KHK'nın yenilenmesini "ka-
nuna karşı hile" olarak nitelendirirken, mahke-
meye intikal eden konularda, "içeriden dışarı-
ya bilgi sızdınldığım" iddia ettiler. SHP Genel
Başkanı Erdal Inönü, hukümeti eleştirerek
"Anayasaya aykın olduğunu şimdi mi anladı-
lar? Şimdiye kadar akıllan neredeydi?" diye
sordu.
Anayasa Mahkemesi Başkanı Darıcıoglu da
söz konusu kararname ile ilgili olarak açılan ip-
tal davasının son gelişmelerden sonra duşüp düş-
meyeceğinin salı günü gündeme geleceğini söy-
ledi.
Bu arada bir süre önce kararname uyarınca
kapatılan "2000'e Dogru" dergisinin Genel Ya-
yın Yönetmeni Doğu Perinçek de yeniden düzen-
lenen Olağanüstü Hal Kararnamesi ile derginin
yeniden çıkmasımn mümkun olacağını belirtti.
SHP lideri înönü, bu konuda yaptığı değer-
lendirmede, söz konusu kararnamenin Anaya-
sa Mahkemesi'nce iptal edilmesinin "yüksek ola-
sılık" olduğu yorumlanna dikkat çekti.
Anayasa Mahkemesi Başkanı Necdet Darıcı-
oglu ise SHP'nin 424'ün iptali ile ilgili açtığı da-
vanın düşüp duşmeyeceği hakkında, görüş bil-
dirmesinin söz konusu olmadığını ifade etti. Da-
rıcıoğlu, 18 aralık salı günu Olağanüstü Hal Ka-
rarnamesi davasının esas incelemesini sürdure-
ceklerini kaydetti. Dancıoğlu, "Salı günü kul-
lanacagım oyu etkUeyecek bir gönişü sergilemem
mümkün degil. O itibarla salı gününe kadar bek-
lemek ve müzakerelerin sonrasında oluşacak ka-
rara göre değerlendirme yapmak daha doğru ola-
caktır. Açılan davanın konusu kaldı mı, kalma-
dı mı doğruîîLiunda bir değerlendirme elbette sa-
lı günü gündeme gelecek. Incelenecek ve değer-
lendirilecektir" dedi.
Anayasa Mahkemesi'ne yakın çevrelerden edı-
nilen bilgilere gore 424 sayılı KHK ile ilgili ola-
rak bundan sonra yapılacak işlem şunlar ola-
bilecek:
1- Bakanlar Kurulu'nun kabul ettiği yeni KHK
Anavasa Mahkemesi'nin salı gunku birleşimin-
den önce Resmi Gazete'de yayımlanırsa \e aynı
konuları içererek "ilga" ediyorsa, mahkeme da-
vayı "konusu kalmadığı" gerekçesivle goruşe-
meyecek.
2- BakanL: Kurulu'nun yaptığı değişiklikler-
den bir kısm; iptal davasında soz konusu olan
kararnamedeki bazı unsurları içerıvorsa Anayasa
Mahkemesi yalnızca bu unsurları karara bağla-
yabilecek.
TBMM, DIŞIŞLERİ BLTÇESİNİ KABUL ETTİ
'Savaşa girme niyetimiz yok'
Dışişleri Bakanlığı bütçesi görüşmelerinde
konuşan Bakan Alptemoçin, ABD'nin Irak'a
müdahalesi durumunda "Türkiye de savaşa
girecek" diye bir şeyin söz konusu
olmadığma söyledi.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) — Dışişleri Bakanı Kurt-
cebe Alptemoçin, Körfez poli-
tikalanmn barışçı düşüncelerle
biçimlendirildiğini belirterek
"Türkiye'yi savaşa sokma niye-
timiz yok" dedi.
Dışişleri Bakanlığı 1991 mali
yılı bütçe tasansının TBMM Ge-
nel Kurulu'nda görüşülmesi sı-
rasında konuşan Alptemoçin,
Türkiye'de Körfez krizine üiş-
kin bütün olasılıkların açıklık-
la konuşulduğunu, bu açıklığın
savaş yanlısı olmak anlamına
gelmediğini, içinde
"caydıncılık" unsuru bulundu-
ğunu söyledi.
Alptemoçin, dünkü Bakanlar
Kurulu toplantıst nedeniyle ön-
ceden hazırlanan yazıh konuş-
ması yerine iç politika tartışma-
larına ağırlık veren klsa bir ko-
nuşma yaptı. Körfez krizi ile il-
gili olarak Türkiye'nin BM ka-
rarlarına uvduğunu belirten
Alptemoçin:
"Biz Körfez'deki durumu 2
agustosun öncesine dondürmek
için Irak'ı zorlayacak bütün on-
lem ve kararlan destekliyonız.
Ancak ABD'nin Korfez'de as-
keri bir harekâta katılması
Türkiye'nin de gireceği anlamı-
na gelmiyor. Amerika savaşa gi-
rerse illa ki biz de gireceğiz di-
ye bir şey yok" dedi.
Butçe görüşmelerinde SHP
adına söz alan tstanbul Millet-
vekili Ismail Cem ise sahibi gö-
zükmeyen, sorumlusu belli ol-
mayan bir dış politika ile karşı
karşıya bulunulduğunu belirte-
rek Körfez politikalannda ateşle
oynandığını ve ciddi yanlışlar
yapıldığını söyledi. Cem, Sad-
dam Hüse>in'in yönetimden ay-
rılması olasılığı göz önünde tu-
tularak Irak'ı paylaşma senar-
yolannın Türkiye'de hazırlandı-
ğım ve daha sonra bunlardan
vazgeçilmeye çalışıldığını da dile
getirdi.
TBMM Genel Kurulu'ndaki
görüşmelerden sonra Dışişleri
Bakanlığı 1991 mali yılı bütçesi
801 milyar 312 milyon TL oia-
rak kabul edildi.
D U Y U R U
İnsanlık tarihinde hiçbir güç ve hiçbir yasa
insanların anadilleriyle konuşmalarını
engelleyemedi ve engelleyemez.
İnsan Hakları Derneği Cenel Kurulu'nda
Anadili KÜRTÇE ile konuşan Diyarbakır delegesi
VEDAT AYDIN ve çevirisini yapan İstanbul delegesi
AHMET ZEKİ OKÇUOĞLU'nun tutuklanmalannı
protesto ediyoruz.
Duruşması 18.12.1990 Salı günü Ankara DCM'dedir
Ahmet ESKIYECEK Al> ŞIMŞEK. Alı BAL. Alı TAYFUN. Azize KANMAZ, Atilla TÜRKEL. ARıza KIRAN, Abdullah
Gunduz; Abdulvahao KAYA. Ayhan AY. Ayşe GÜLOGLU, Alı Haydar Fırat. Adnan EKMEN, Arman YlLOtZ, Azı-
ze ULUC. Alı KURAN. Azad ANIK, Abdullah CALrŞKAN, AHakım CUVEN, Alı ihsan MALTAŞ, Ahmet AZİZOCUJ.
Abdullah BULUT, Ahmet YILMAZ. Adil HAIME, Ahmet BAYKA. Bakır INANÇ. Behzat ÖNCEN, Behlül YAVUZ.
Berrın MUTEVELLIZADE. Bakı MERCAN. Bedrettın KARAB0<X Bergudan TEK. Cevat CÖÇE, Cabbar LEY-
CARA, Cemıle BUYÜKKAYA, Cemal MIRAN. Cemşıt BİLEK. Celal PARLA. Cuma YİĞİT, Cahıt EKMEN. Cevat
DOCRU, Eyyup SANCAR, Evın TOKMAK. Çetin KARADEMİR. Cıvan KIRMIZITOPRAK, Dılan KILIÇER, Dıyar KAY-
DUN. Delyadıl KARAKAŞ, Denız AYDIN. Dlovan KARAKOÇ, Duran BARIŞ. Erol CAN. Eşref YAŞA Erdem CEN-
CAN. Emıne TURAN, Fevzı VEZNEDAROCLU. Fethı CUMÜŞ, Ferhat DORAN. Faık YAKMAN, Feride LAÇİN.
Fahrı AKDOĞAN. Fent SÖKER, Faruk PARLAMIŞ, Faık AYAZ. Fehmı TEK. Cülan TANIŞ, Cülıdar ALTiNDACi
Husnıye ÖLMEZ, Hikmet ATA. Harun EFE. Hatıp DICLE. Haluk YILDIZHAN, Huseyın ASLAN, Hasan BEKSEK.
Huseyın TAYFUN, Hakan MERTOCLU. Harun CENCİZ. H İhsan AYDIN, Hasıp AY, Hamıt TEKİN, Hasan İDİKURT
Hakan ÖZALA. Hayn YILDIRIM, Huseyın SAClLNIÇ, HanifI AMAÇ, Hafız UZUN, Haşım ÖZKOYUNCU, Hayrettin
YILDIZ, Harun BUHAN, Hanıfı AKMAN, ismaıl BEŞIKÇI, ihsan CEDİK, llhan DİNÇ, İlhamı TRAK, ibrahim BAY-
KAL, ihsan ZOROCm ihsan DURAK, İbrahim BAYKAL, ilamettın DAKMAN, ihsan KAZICI. Kutbettm ARZU,
Kutfcettın YILDIZ Kadrı VARIŞLI. Kazım DERE, Leyla ZANA, Mustafa KARASU, Mehdı ZANA. Muzaffer AYA-
TA, Mahmut AĞAMOLA Mehmet VURAL, Mustafa ÖZER, Mahmut YEŞİL, Mehmet YÜCEL, M.Beşır YILMAZ.
Mustafa DORAN Murat AKKOYUN, Metın AKIN, Mehmet TAŞKIRAN, Mıraç YALÇINDAt Mustafa TARI, Meh-
met KILAVUZ. M Emın ŞIMŞEK Mustafa ÖLMEZ, Mustafa MENCÜTEK, MArıf ALTUNKALEM. Metin AÇAN,
Musa ÇELİK. Mahmut KARAŞIN Merd ARŞIMED. Mahsum YÖRÜK, Mehmet KARADENİZ. Mekı EKTİ. MSait
GULLU, MSerhat GULLU. Mehmet AKTARL!, MAIı ÇELİK, Mustafa OKAN, Mahmut DEMİREL, Mertem ÇA-
KAR, MŞırın AYDIN. MŞerıf AYDIN, Mehmet AYDIN, Mehmet ALKIRTAŞ, MEmın AKTAR, Mumtaz ÇERÇEL.
Murat ASLAN, Mehmet CIBRAN, Mehmet AKGÜN, MZekı BUDAK, Mahsum ZACLİ, MCevat BİRTANE. Mu-
hıttın DURSUN, Mehmet ATA, MŞakır IPEKYUZ, Mehmet KÖSEOCLU, Neymetullah CüNDÜZ, Necati AY-
DIN. Nazdar KAHRAMANER, Nazan KARAASLAN, Neslıhan ÖZKAN, Nurettın YAŞAR, Orhan KOYUNCU, Os-
man AYTAR, Özgur GENCAN. Ömer TEKİNÖZ, Remzı AVCI, Refık KARAKOÇ, Remzı TEKKAL. Ruşen MAT,
Remzıye EVRAN, Rojm AMAÇ, Remzı AZİZOĞLU, Sakıne CANSIZ, Selım ÇURUKKAYA. Sabn OK, Sıracettin
KIRICI, Salıh ŞtVIŞEK. Sezgm TANRIKULU, Sevtap YOKUŞ, Sedat YURTTAŞ. Salıha GURBÜZ, Semih OKTAY, Sa-
lıh GUNEŞTEKIN, Seyıthan ÇIÇEK, Selahattın GUVENÇ, Sadık KARABULUT, Sezaı KARAASLAN, Sıtkı BORA.
Sıdar AVŞAR, Sadun YARUK, Seyfettın BALÇIK, Selahattın SÖCUTÇU, Salım BOZKUR, Salıh AYDIN, Şehmuz
AClRMAN. Şlsmaıl BEDIRHANOGLU, Şukru ERCIYES. Şakır DEMİR, Şerıf GÜNDÜZ, Şehmus KAYA. Şükran AY-
DIN, Şukru KAHRAMANER, Şehmus GÜNER, Şehmus YAVUZ, Şahab AMAÇ, Şükru BEKTAŞ. Talat İNANÇ,
Tahır ULUC. Turan KONT, Turan SEYFİOCLU. Umıt USLAN. Vehbı ALDATMAZ, Vevsı ONAT, Veysel DOĞRU,
Veysı AYDIN, Yılmaz DAĞLUM, Yaşar AKKURT Veysı ÇEVRİM, Yusuf ERUNELİ, Yahya EKMEKÇİ, Zern İNANÇ,
Zulfukar ASLAN, Zekı TUTAL. Zulfukar GÜMÜŞ, Zeydın DELİDERE, Zerdeşt YEŞİLIRMAK